Öncelikle bize  kendinizden  bahseder misiniz?

İstanbul Üsküdar doğumluyum. Tüm öğrenim hayatım İstanbul’da geçti. İstanbul Kültür Üniversitesi Hukuk Fakültesinden mezun oldum. İstanbul Barosu’ndan da ruhsatımı aldım. Halen daha Anadolu Üniversitesi İktisat Fakültesinde Uluslararası İlişkiler bölümünü okuyarak öğrencilik hayatımı devam ettirmekteyim.

Neden Hukuk ?

Öncelikle okumayı, araştırmayı ,insanlarla iletişim kurmayı seven biriyim. Ayrıca kişinin yasanın vermiş olduğu haklarını öğrenmesi, haksızlığa uğradığında hukuk devleti çerçevesinde nasıl bir yol izleyeceğini biliyor oluşu kendi farkındalığı açısından da oldukça önem arz etmekte. Bununla beraber mezun olduktan sonra serbest avukatlık, hakim savcılık, noterlik, kaymakamlık vb geniş yelpazede seçenekler sunmasından mütevellit okumayı çocukluğumdan beri istediğim bir bölümdü.

Medya ile aranız nasıl? Televizyon, internet, gazete, dergi gibi iletişim araçlarından ne şekilde faydalanıyorsunuz? Sosyal medya ile aranız nasıl?

Günümüzde internet bilindiği üzere gerek iletişim gerekse mesleki paylaşımlar bakımından oldukça önemli bir yere sahip. Mesleğim itibariyle de değişiklik yapılan birçok mevzuatı takip edebilmek adına interneti sıklıkla kullandığımı söyleyebilirim. Bunun dışında gündemden haberdar olmak için daha çok Twitter kullanıyorum.

Hukuk ile ilgili çalışmalarınızdan bahseder misiniz ?

Öğrenim hayatım boyunca aktif olarak birçok seminer ve konferansta yer almakla beraber İstanbul Barosu’na kayıt olduktan sonra özellikle Kadın Hakları ve Hayvan Hakları üzerine verilen eğitimlere katılarak aktif rol oynadım. Bunların dışında bir takım sosyal sorumluluk projelerinde de bulundum. Ortaokul ve lise çağındaki çocuklara okullarında Çocuk Haklarıyla ilgili eğitici seminerler verdim. Aynı şekilde baromuzun sunduğu mesleki seminerlere katılarak bu alanda davalar aldım. Şuan aktif olarak yapmasam da uzlaştırmacılık kapsamındaki gerekli eğitimleri alarak bu alanda da çalışmalarım oldu. Şimdi ise iş yoğunluğum el verdiği çerçevede baromuzun eğitici seminerlerine katılıp bu noktada projelerde yer almaya gayret ediyorum.

Televizyonda Hukuk Programları ve hukuk içerikleri yaygınlaştı bununla ilgili neler söylersiniz ?

Aslında hukuku hayatımızın her noktasında görmekteyiz basit bir örnekle; bakkaldan bir şeyler satın alırken bile hukuki bir işlem yapıyoruz bu sebeple Kişilerin günlük yaşamda karşılarına çıkan problemlerin hukuki boyutunu öğrenip haklarını savunmaları adına bilinçlendirici program yapılmasını olumlu karşılamaktayım. Fakat bunları yaparken yine hukukun bize tanıdığı sınırlar içinde yani Masumiyet karinesini de suiistimal etmeden yapılması taraftarıyım.

İyi hukukçunun özellikleri nelerdir ?

Kanaatimce iyi bir hukukçu olabilmek için aynı zamanda iyi bir araştırmacı, kendini her daim yeniliklere açık tutabilmiş, toplumu iyi analiz edebilmiş, toplumun ihtiyaçları doğrultusunda kendine yön verebilmiş olmak gerek. Sadece kanunları iyi bilen değil, kanunları hangi durumlarda nasıl uygulayabileceğini çözümleyebilmiş, hakim olamadığı bir konuda doğru bilgiyi nerede bulabileceğini bilen ve ‘’iyi bir hukukçu oldum’’ diyerek kendini gelişmelere kapatmayan kişidir.

En çok karşılaştığınız sorular neler ?

Genelde İş Hukuku’ndan Kıdem tazminatı, işe iade davaları bu alanda çok soru aldığım konular. Aynı şekilde boşanma davalarında genel olarak nasıl bir yol izlenebileceği hakkında çevremden sorular gelmekte. Bununla beraber sosyal medyanın günümüzde geldiği noktaya binaen hakaret, taciz gibi durumların artmasından mütevellit Ceza Hukuku alanından da sorular gelmekte.

Bugüne kadar baktığınız davalardan en dikkatinizi çeken hangisiydi ?

Kadına yönelik şiddet, çocuklara yönelik cinsel istismar suçları bunların maalesef çok yaşanıyor olması ve bazılarının yetkili kurumlara bildirilemiyor oluşu dikkatimi çekmekle beraber beni  oldukça etkileyen ve aynı zamanda endişe duyduğum  konulardan.

Hukuk artık rekabetin de yoğun olduğu bir alan siz nasıl değerlendiriyorsunuz ?

Eskisi gibi sayılı mezunun bulunduğu bir meslek değil birçok hukuk fakültesi açıldı ve açılmaya devam ediyor. Öncelikle yeni bir üniversite açmak yerine mevcut olanların kalitesini arttırmak adına neler yapılabilir sorusu üzerinde durulması ve çözüm üretilmesinin buna bağlı olarak nicelikten ziyade nitelikli hukukçular yetiştirmenin hem ülkemiz adına hem de mesleğin itibarı bakımından daha faydalı olacağı kanaatindeyim. Kayıtlı olduğum İstanbul Barosu nicelik itibariyle Avrupa’nın en kalabalık barosu ve günden güne sayısı artmakta. Bu sebeple Türkiye Barolar Birliği’nin Stajyerlik sürecinden başlayıp mesleğin ilk yıllarında özellikle maddi anlamda hak kaybına uğrayan genç meslektaşlarımın yanında olacak tedbirleri alması gerektiğini düşünüyorum.

En çok sevdiğiniz hukuk alanı hangisi daha çok hangi alandaki davalara bakıyorsunuz ?

Özellikle Ceza hukuku ve İş Hukuku sevdiğim alanlar. Bununla beraber boşanma ve miras davalarıyla da ilgilenmekteyim. Ayrıca şuan bağlı bulunduğum hukuk Bürosunda İcra Hukuku   yoğunluklu çalışmaktayım.

Yeni Medyanın ( Sosyal medya ve internet ) mesleğinize olumlu / olumsuz etkileri nelerdir ?

Kullanma amacımıza göre elbette değişiklik gösteriyor. Ben de Google ‘dan birçok konuyu aratıp az çok bilgi sahibi olabiliyorum fakat bu mesleğimiz itibariyle bizi bir nevi ‘hazırcılığa’  itmemeli.  İyi bir hukukçu olma sorusunda değindiğim üzere iyi bir araştırmacı olmamız gerek. Sosyal medya ise;  herkesin fikrini özgürce sunabildiği bir platform. Bu fikirleri belirtirken doğruluğundan emin olunmadan yani fazlasıyla bilgi kirliliğinin de ortaya çıktığını görüyoruz bunları eleyerek mesleğimizin getirdiği sorumlulukları yapmak da olumsuz etkileri arasında gösterilebilir.

Kadın Avukat olmanın zorlukları var mı ?

Maalesef  zorlukları mevcut. Ülkemizdeki istatistiklere baktığımızda kadına yönelik şiddetin ki bu şiddet sadece fiziki bir şiddet değil duygusal şiddetin de ne derece yüksek bir oranda olduğunu görüyoruz. Ama önemli olan nokta bunları aşmak adına verilen mücadele. Bu bağlamda mesleğimin getirdiği bu zorlukları toplumun daha çok bilinçlendirerek aşılacağına dair umutlu olduğumdan tüm gayretim de bu yönde.

İnsanların Hukuka karşı bir çekingenlikleri de söz konusu bununla ilgili neler söylersiniz ?

Hukukun amacı; bir arada yaşayan insanlar arasında çıkan uyuşmazlıkları yasa koyucunun belirlediği kurallar çerçevesinde çözüme kavuşturmak. Bunları yaparken de bir takım sınırlamalar koyması gerektiği de aşikâr. Bu noktada herkes hakkını hukuk devleti çerçevesinde savunduğu müddetçe hukuka karşı bu çekingenliğin ortadan kalkacağını bilakis ona duyulan saygının artacağını düşünüyorum. Tabi bu noktada yasaların topluma uygunluğu, ihtiyaçlara karşılık verip veremediği ayrı bir tartışma konusu olabilir.

Tamamen hukuk içerikli bir medya projesi düşünür müsünüz ?

Elbette. Özellikle toplumdaki hukuka, avukatlara yönelik genel bakış açısını kırmak adına yapılacak projelerde de üzerime düşen görev ve sorumluluğu almaya gönüllüyüm. Çünkü insanlar bilinçlendikçe farkındalık oluşacak ve bu da hepimizin hayat standartlarında olumlu bir sonuç doğuracaktır

Boş zamanlarınız nasıl değerlendiriyorsunuz?

Her ne kadar Kitap okumayı boş zamanların aktivitesi olarak görmesem de kitap okumak önceliklerim arasında. Ayrıca amatör olarak fotoğrafçılıkla ilgileniyorum. İmkân buldukça İstanbul’un farklı semtlerine giderek fotoğraflarını çekiyorum. Bunların dışında kalemimi güçlendirmek adına da çokça faydasını gördüğüm kısa öyküler yazıyorum.

Hayatımın Kitabı/Filmi diyebileceğiniz bir kitap/film var mı?

Aslında farklı yaşlarda okuyup beni derinden etkileyen birçok kitap oldu. Ama aralarında en etkileyen okuduktan sonra hayranlığımın daha da arttığı kitap İlber Ortaylı’nın  ‘Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ kitabı olmuştur. Aynı şekilde film konusunda da çok fazla seçenek aklıma gelmekle beraber ‘Truman Show’ u her izlediğimde ben de aynı etkiyi bırakan nadir filmlerdendir.

KırmızıTürk- spiker dünyası hakkında neler söylersiniz ?

Farkındalık oluşturan işler yapmaları ve bizlere kendimizi ifade etme imkânı sunmaları hasebiyle ayrıca teşekkürlerimi sunuyorum.

Gelecek planlarınız nelerdir? Şu an bulunduğunuz konumdan memnun musunuz ve gelecekte kendinizi nerelerde görmek istersiniz?

Mesleki olarak bu sene yüksek lisansa başlamayı ve bu noktada da kendini geliştirmeyi hedefliyorum. Özellikle mesleğin ilk yıllarında görülen dava çeşitliliğinin kişiye kattığı faydaların önemine binaen dava yoğunluğu olan hukuk bürolarıyla iletişimde olmayı ve en nihayetinde kendi büromu yakın zamanda açmayı hedefliyorum. Bunların dışında yazdığım hikâyelerimden oluşan bir kitabımın da olması hedeflerim arasında.

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey, takipçilerinize vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Meslek hayatımızda en önemli nokta; o işi severek yapıyor olmak ve ondan keyif almak. Bu mesleği seçmemdeki nedenlere değinmiştim, yaptığımız iş gerek sorumlulukları, stresi ve   gerekse vicdanen oldukça ağır bir iş. Tüm bunların ötesinde bir işi severek yapıyorsak tüm olumsuzluklara rağmen içinizde mücadele etme istediği her daim oluyor. Bu noktada meslek seçiminde bu çok önemli hususu bir kez daha hatırlatmak isterim.


Röportaj ve fotoğraflar : Cengizhan KAYA