Geçmişte dünyanın birçok değişik kıtalarında hala bulunmakta olan devlet kurumlarımızın izleri üzerine yapılan arkeolojik kazılarda elde edilen buluntular, tarihimizin sağlam kaynaklarını oluşturmaktadır. Coğrafi konumu ise; insan yaşamı için en elverişli olan orta kuşakta yer almış ve Yedi coğrafi bölgelerimizin temel ayrıntılarına inilirse, her kıtası kendi içinde bölümlere ayrılan farklı özelliklerinin sayısı yüze kadar çıkmaktadır. Zira geçmişimiz bu denli sağlam bir kültüre sahip ve topraklarımız, tarihin en eski dönemlerinden beri büyük medeniyetlerin kurulmasına zemin hazırlaması, dünden bugüne dünya arkeologların ve çoğu ülkelerin ilgisini çekmektedir. 

Özetleyecek olursak; ülkemiz, tarihi ve coğrafi konumuyla dünya çapında altın değerinde birer yapboz parçalarını oluşturan bir bütündür. 

Buna istinaden, bu ve bundan sonraki haftalarda plaka sıralamasına göre tüm illerimizin ileri gelen yetkilileriyle yapmakta olduğum röportajlarımın yanı sıra kendi yorumlarımla da bizi biz yapan ortak değerlerimizi bir nevi de olsa sizinle paylaşmış olacağım. 

01 Adana: Doğuya veya batıya giderken her türlü yolumuzun kesiştiği yer…

Tıpkı beyaz altını gibi bembeyaz pamuk tarlaları karşılıyor bizi.

Bugün ülkemizin ekonomisine ihracat ile büyük katkı sağlayan, tekstil ve yağ sanayisinin hammaddesi olan pamuk, dünya üretim sıralamasında altıncı sıradayız ve büyük bir kısmı Çukurova bölgesinde yetişmekte.

Adana doğumlu, Romanları, oyun yazarlığı ve edebi kişiliğiyle toplumumuzda büyük yeri olan önlü yazar Orhan Kemal’in romanına da adını verdiği gibi “Bereketli Topraklar Üzerinde” 

Evet, ilimiz gerek toprağıyla gerekse Hitit döneminden günümüze kadar birçok medeniyetlerden geçmesiyle; geleneksel yiyecek ile içecekleri, kendine has dil edebiyatı ve bize milli zenginliğimizi yansıtan geleneksel el sanatlarıyla da çok zengin. 

Teknolojiye merak sardığımız bu dönemde, dünya çapında öncelik yapmış atalarımızın yoktan ürettikleri sayısız fikir, yapı ve ürünlerine de merak sarmak, aynı zamanda bu günkü teknolojiyle gün yüzüne çıkarmak bize çok şey katar. Küçük bir örnekle tanımlamış olursak, “Güdük” pamuklu hırkası; has pamuktan yapılan bu hırka, günümüzün şartlarında, bay-bayanın da giyebileceği has tarzıyla imal edilirse ne güzel olur? İş adamları veya devletimiz tarafından üretilip lüks mağazalarda ilk alıcısı biz, sonra bir bakarız dünyada bir moda ve küçük bir atölyeden başlayıp büyük imalat fabrikasının haline gelmesi imkansız değil. Böylelikle ülkemiz kendi öz değeriyle gündeme gelebileceği gibi çiftçilerimize de büyük katkısı olur. 

İlk haftamızda, Adana İl Kültür ve Turizm Müdürü Sn Sabri TARİ bizi aydınlatacak. 

Adana denilince aklımıza ne gelmeli?

-Adana denilince insanların aklına öncelikle lezzetli yemekler, misafirperver insanlar, doğal güzellikler ve tarihte iz bırakmış yapılar gelmelidir. Adana kebap, şalgam, bici bici, Taşköprü, Büyük Saat, Varda Köprüsü bunlardan sadece birkaçıdır.

Adana ismi nerden gelmektedir?

-İsmi hala değişmeden kullanılmakta olan en eski kent Adana’dır. Boğazköy metinleri olarak bilinen ve M.Ö. 1650 yıllarına tarihlendirilen bir Hitit tabletinde, Adana civarından Uru Adania olarak bahsedilmektedir. Yani kentin ismi 3665 yaşında ve halen bu tablette yazıldığı biçimde kullanılıyor.

Kültürel faaliyetler nelerdir?

-Adana kültürel etkinlikler konusunda büyük potansiyele sahip bir ilimiz olup yıl içinde onlarca festival ve fuara ev sahipliği yapmaktadır. Bunlardan en çok öne çıkanlar Nisan ayının ilk haftasında kutlanan Uluslararası Portakal Çiçeği Karnavalı, Eylül ayında düzenlenen Uluslararası Altın Koza Film Festivali, Mart-Nisan aylarında düzenlenen Sabancı Uluslararası Tiyatro Festivali’dir. Ayrıca bu sene 6-8 Ekim tarihlerinde Adana Lezzet Festivali gerçekleştirilecektir. Şimdiden yoğun ilgi gören ve katılımın oldukça fazla olmasının beklendiği bu Festival’in Adana’ya sosyal ve kültürel canlılık getireceği öngörülmektedir. Adana’nın ilçelerinde de birçok festival düzenlenmektedir. Saimbeyli’de Kiraz Festivali, Karataş’ta Karpuz Festivali, Kızıldağ Yayla Şenlikleri, Karacaoğlan Kültür ve Sanat Etkinlikleri bunlara örnek gösterilebilir. Bu sene Adana’ya yeni bir festival daha kazandırdık. 6-8 Ekim tarihlerinde düzenlenecek olan Adana Lezzet Festivali, ilimizi bir lezzet kenti olarak markalaştırma hedefine yönelik büyük bir adım niteliğindedir. Bu festivali diğerlerinden ayıran özellik, gastronomi çatısı altında tarihi, kültürü, turizmi birleştirmesi ve ziyaretçilere farklı deneyimler sunmasıdır. Bu festival ile Adana’da ilk kez hasat etkinlikleri yapılacaktır. Adana’nın tarımdaki gözbebeği ürünleri olan narenciye ve pamuk hasadı etkinlikleri ile ziyaretçiler Adana kültürünü ve yaşamını daha yakında tanıyabilecekler. Yemek yapım atölyeleri, ünlü şeflerden gastro şovlar, sokaklarda lezzet etkinlikleri, seminerler ve kültür gezileri festival programında yer alan faaliyetlerden yalnızca birkaçıdır. Her sene geleneksel olarak düzenlemeyi planladığımız Adana Lezzet Festivali, katılanların mutlaka bir daha katılmak isteyeceği bir etkinlik olacaktır. Şimdiden festivale çok yoğun talep var, otellerin doluluk oranı %100’e yakın. Festivalin Adana turizmine, ekonomisine, tanıtımına büyük katma değer sağlayacağına inanıyoruz.

Adana’mızı diğer illerden ayıran özellik nedir?

-Adana, birçok kültürü ve değeri içinde barındıran, birçok medeniyete ev sahipliği yapmış bir kenttir. İklimi, tarıma elverişli arazileri, bereketli toprakları, sanayi olanakları, tarihi ve turistik alanları, denizi ve doğal güzellikleriyle bir şehirde bulunabilecek her şeye sahiptir. Bunların yanında, mutfak kültürünün zenginliği Adana’yı diğer illerden ayıran en önemli özelliğidir. Adana, ülkemizde insanların sadece yemek yemek için ziyaret ettiği nadir illerdendir. Ayrıca Adana içinden nehir geçen nadir şehirlerdendir. Seyhan Nehri, şehre yalnızca güzel manzaralar sunmakla kalmıyor, aynı zamanda su sporları ile ilgilenenler için de büyük potansiyele sahip bir alan oluşturuyor. Mavi bayraklı plajlara sahip Yumurtalık ve Karataş ilçeleri deniz turizminin yanı sıra, Akyatan ve Ağyatan lagünleri ile ziyaretçilere eşsiz doğal güzelliklere tanık olma imkanı tanıyor. Bu lagünler, birçok kuş türüne ev sahipliği yapmakta ve flora ve faunasıyla yaban hayat gözlemcileri ve doğaseverler için alternatif destinasyonlar yaratmaktadır.

Tarihi ve turistik yerler nerelerdir?

-Adana merkezde yer alan tarihi ve turistik yerler; Taşköprü, Büyük Saat, Ulu Camii, Kız Lisesi, Ramazanoğlu Konağı, Kazancılar Çarşısı, Atatürk Evi, Sabancı Merkez Camii ve Merkez Park, Tarihi Tepebağ Evleri, Yağ Camii, Yeni Adana Müzesi, Bebekli Kilise’dir.

Ceyhan ilçesinde Sirkeli ve Tatarlı Höyük, Yılankale; Karaisalı ilçesinde, Varda Köprüsü, Kapıkaya Kanyonu, Yerköprü Mesire Alanı; Karataş ilçesinde, Magarsus Antik Kenti, Akyatan Gölü ve Kuş Cenneti, Karataş Sahili; Kozan ilçesinde, Anavarza Antik Kenti, Arıkan Konağı, Dağılcak Mesire Alanı; Yüreğir ilçesinde Misis Köprüsü; Saimbeyli ilçesinde, Saimbeyli Şelalesi; Tufanbeyli ilçesinde, Şar Örenyeri; Yumurtalık ilçesinde Aigeai Antik Kenti, Marko Polo İskelesi, Yumurtalık Sahili, Süleyman Kule; Feke ilçesinde Feke Kalesi gezip görülebilecek tarihi ve turistik yerlerdir.

Bizi aydınlattığı için Sn müdürümüze çok teşekkür ederim 

Son olarak içimden gelerek yazmış olduğum şiirle bitireceğiz.

Adana

Adana’da neler mi var?

Uzak görüntüsüyle dorukları sıralar,

Bir kendine özgü Güdük pamuklu hırkalar,

Bir de Çukurova geleneği farklık katar,

Bereketli toprak kendine yeter de artar.

Burada bahçeler çeşit çeşit meyve kokar,

Akdeniz ikliminde modern tarım ağaçlar,

Ortayı bulmuş İstanbul-Bağdat demir yollar,

Yurdun dört tarafına kolay ulaşım sağlar.

Soğanlı’da kolay geçilmez ki bakır dağlar,

Acıman yaylasında şifa verir  acı sular,

Seyhan Irmağı, Toros Dağı, Yukarı Ovalar,

 Her köşesini yaşamak için bu çabalar.

Seni anlatmak kolay değil ki hayli yorar,

Yeni gelişmekte bir çocuktan ne farkım var?

Daha köprü başındayken akılda sorular,

Dersin bir şehre nasıl sığar ki tüm bunlar?

([email protected])