Merhaba İdil Hanım nasılsınız?

Ah çok teşekkür ederim Elif. Umarım sizler de iyisinizdir. Mevsim baharsa, ben genelde çok iyiyimdir.  Bu mevsimin insana verdiği umut, yaşama hevesi, yenilenme gücü. Her zaman aklımı başımdan almıştır. 

“Bi Karşılaşsak” dediniz. Herkes buluşsa gözlerimiz dedi. Ne kadar güzel ve enerjisi yüksek bir şarkı. Bir hikyesi var mı şarkının?

O enerjiyi size aktarabildiysek, ne mutlu! 2015 yılıydı sanırım, yolda hızlı hızlı yürüyor ve mırıldanıyordum. Bi’ anda şarkının melodisi düştü zihnime. Hava güzel, keyfim de yerinde olduğundan, neşeli bir melodiydi tabii. Neredeyse tamamı geldi o anda. Hemen telefonuma kaydettim ve Arda ve İlker’e gönderdim. Onlar da beğenince düzenlemesi üzerine çalışmaya başladık.

Şarkının sözü size ait değil mi?

Evet evet. Sözü de müziği de bana ait.

Gripin grubu üyelerinden Arda İnceoğlu ve İlker Baliç şarkının aranjesini yaptı. Size büyük desteği olan iki isim diyebilir miyiz?

Kesinlikle! Arda da, İlker de hem özel hayatımı sık sık görüştüğüm yakın arkadaşlarım hem de müzik yolculuğundaki yol arkadaşlarım. Birlikte uzun yıllara dayanan bir dostluğumuz var. Dolayısıyla herkes birbirini çok iyi tanıyor ve anlıyor. Bu da birlikte çalışmayı çok kolay ve zevkli kılıyor.

Ahh o ne güzel bir klip. Atiye’nin kliplerine de benzetenler oldu. Hele o hanım efendiler. Klip detayı verir misiniz? Nasıl geçti çekimler?

Aaa, hiç düşünmemiştim. Atiye’nin de eğlenceli ve esprili pek çok klibi var. O anlamda yakın bulunmuş olabilir belki. Klip detayları aslında şarkının hikayesinde gizli. ‘Bi Karşılaşsak’ şarkısı aslına bakarsanız bi’ romantik komedi. Esas kızımız esas oğlana dersini vermek için onu terk ediyor. Ama çok emin tabii peşinden geleceğinden. Gelgelelim evdeki hesap çarşıya uymuyor ve esas oğlan kayıplara karışıyor. E bizimki de özlüyor tabii ama gururundan arayamıyor. Dolayısıyla onu görmesi sadece ve sadece tesadüfen bi’ karşılaşmalarına kalıyor.

 

Klibi de şarkının bu esprili tonunu yansıtacak şekilde tasarladık. Kliplerde bir esas kız-esas oğlan görmeye çok alışığız biliyorsunuz. Bu sefer farklı bir şey yapalım dedik ve esas oğlanı klipten şutladık  Onun yerine dert ortağım teyzelerimizi aldık. Klipte bir yandan solo performans görüntülerim var.  Klip süreci genel olarak çok enerjik ve eğlenceli geçti. Ama özellikle o göbek atma sahnelerinde ortalık yıkıldı! Teyzelerimiz çok ama çok tatlılardı. Çekim esnasında ne dedikodular yaptık anlatamam. Bana dualar ettiler, iki arada bir derede hayat hikayemi aldılar, astrolojik tüyolar verdiler  Çekimin onlarla ilgili kısmı bitince resmen üzüldüm. 

Klip yönetmenimiz Ömer Yusuf Çelikel idi.  Hem tatlı dili hem de profesyonelliği ile bir yandan ekibini bir yandan da bizi nefis yönetti. Onunla çalıştığım için çok mutluyum. Çekim 16 saat neredeyse aralıksız sürdü. Yardımcı yönetmenimiz Aylin Solakoğlu sağ olsun, her şey tıkır tıkır yürüdü. Her bir dakikasından çok keyif aldım.

Bu çalışma sizin ilk singleniz. Dönüşler nasıl oldu?

Şahane! Hem reklam hem de müzik alanındaki meslektaşlarımdan ve eski yeni tüm arkadaşlarımdan çok güzel geri dönüşler aldım. Diğer yandan sosyal medya üzerinden de güzel yorumlarını ileten dinleyicilerim oldu ve hala oluyor. Bu beni o kadar mutlu ediyor ki anlatamam. Çok teşekkür ediyorum onlara. Şimdiye kadar hiç karşılaşmadığın insanların hayatlarına konuk olabilmek, onların seni kabul etmesi, beğenmesi... Bundan daha güzel çok az şey vardır herhalde... 

Sözleriniz ve birçok besteleriniz var diye biliyorum. Ünlü isimler için düşündüğünüz besteleriniz var mı?

Tabii ki, olmaz mı? Şu an mesela, -isim vermeyeyim- ses rengine, enerjisine, tavrına, duruşuna hayran olduğum ve hepinizin yakından tanıdığı bir kadın için bir şarkı yazıyorum. Kime yakışırsa ona vereceğim şarkılarım var ve olacak. Yakında duymaya başlayabilirsiniz.

İzmit'te doğup, orada mı büyüdünüz?

İzmit’te doğdum ama çocukluğum Bolu’da geçti. Çok güzel bir çocukluk geçirdim. Küçük şehrin öyle bir avantajı var. Tam bir sokak kızıydım. Sokaklar, ağaçlar, parklar, bahçeler ve bisikletler bizimdi. Lisedeyken tekrar İzmit’e taşındı ailem. Sonra Boğaziçi Üniversitesi’ni kazanınca İstanbul’a yerleştim. O gün bugündür, buradayım.

Nasıl bir çocuktunuz?

Oooo çok fenaymışım. Cin gibiymişim de, beni kandıramazlarmış. Annemi ve babamı hem çok yormuşum hem de çok birlikte çok güzel vakit geçirmişiz.

Aileniz müziği seçtiğinizde nasıl tepki verdi?

Annem ve babam da kardeşim de müzikten uzak insanlar değil. Babam emekli müzik öğretmeni. Her şeyi çalar. Şarkılar yazar. Çok yetenekli bir insandır. Yıllarca halkoyunları ekipleri çalıştırdı, dereceler aldı. Türküler derledi. Annem ise emekli resim öğretmeni.  E kardeşim de şu an Finlandiya’da müzik sektöründe çalışıyor. Dolayısıyla mutlu oldular tabii.  

İlk bestenizin bir hikayesi var sanırım. Ondan okurlarımız için kısaca söz eder misiniz?

Kocaeli Körfez Fen Lisesi yatakhanesindeyiz. Lise ikideyim. Sevgililer günü akşamı ve kızların çok morali bozuk. Mesele tabii ki ‘neden sevgilim yok?’ meselesi. O kadar canları sıkkındı ki, onları neşelendirmek için komik bir şarkı yaptım. Hemen oracıkta çıktı. Gitar da vardı odada. Sonra bütün gece söylettiler tabii keyifleri yerine gelince :) Sonra her gün istemeye başladılar.  Sonra herkes söylemeye başladı. Bi’ ara marş gibi bir şey olmuştu okulda  

Boğaziçi Üniversitesinden mezunsunuz ve orada Versus adında bir grup kurmuşsunuz. Neler yaptınız o grupla?

Boğaziçi Üniversitesi Taşoda Stüdyosu gruplarındandık. Önce kendi üniversitemizde çalmaya başladık. Beklemediğimiz kadar çok ilgi gördük. Daha sonra yavaş yavaş üniversite şenlikleri geldi. Sonra müzik festivalleri ve Beyoğlu’nun önde gelen mekanlarında çaldık. Bunların başında da Bronx gelir. Uzun süre sahneyi Gripin’le paylaştık. Arda ve İlker’le tanışıklığımız da o yıllara dayanır. Versus bir cover grubu olarak başladı. Daha çok kadın Rock müzisyenlerinin şarkılarını söylüyordum. Kendi bestelerimize ağırlık vermeye başladığımız dönem maalesef dağıldık. Kendilerine buradan selamlar 

Üniversite eğitiminiz bitince reklam sektörüne geçmişsiniz. Ne kadar süre reklamcılıkla uğraştınız?

Valla çok sene oldu  Çok sene çarpı üç diyebiliriz çünkü reklamcılıkta çalıştığınız her gün 3 günlük yük taşırsınız. Ben stratejistim. Yıllarca Y&R Reklamevi, Medina Turgul DDB, Alametifarika gibi Türkiye’nin önde gelen reklam ajanslarında görev aldım. 

Ne oldu da "artık albüm yapacağım" dediniz?

Çok birikti herhalde Elif, sonunda taştı. Ben müziği hiç bir zaman bırakmadım. Ben bıraksam, o beni bırakmadı. Böyle bir aşk işte, kopamıyoruz. Reklam sektöründeyken de bir yandan şarkılarımı yapmaya devam ettim. Dizi müziği yaptım, pek çok reklam single’ı projesinde yer aldım. Bezen kendim single yazıp besteledim, bazen sadece seslendirdim. E sonunda bu nehir doldu doldu doldu taştı. Yaptıklarımı paylaşmamak bende ağırlık yapmaya başlamıştı. O ağırlığı taşıyamadığım noktada, Bi Karşılaşsak single’ı geldi.

 Müzik ile yaşamınızda ne tür değişiklik oldu?

Müzik hayatımda hep vardı. O yüzden öncesi-sonrası diye ayıramayacağım. Ama artık belli bir reklam ajansında değil, bağımsız çalıştığım için müziğe daha fazla vakit ayırabiliyorum. Sürekli yeni melodiler, yeni kelimeler, yeni cümleler geliyor aklıma, onlarla yaşıyorum bu ara. Ha bir de sizler gibi tatlı insanlarla röportaj işleri, çekim işleri  Çok güzel yoğunluklar bunlar. Mutluyum.

Bundan sonra ne tür projeleriniz olacak?

Sonbahara bir maxi single düşünüyoruz. Arda ve İlker’le çalışmaya başladık bile. Diğer yandan başkaları için yazdığım ve yazacağım şarkılar var. En kısa zamanda orkestramı tamam edeceğiz ve repertuarı da oluşturur oluşturmaz kendimi sahneye atmak istiyorum.  

"Bir ünlüyle aklınıza gelen ilk hikayeniz" desem neyi benimle paylaşırsınız?

Küçükken Erol Evgin’e âşıktım. İzmir Fuarı’nda sahne aldığı bir gece, sahnedeyken ona gül uzatmıştım. Heyecandan ölmüştüm. Alırken elimi öyle bir sıkmıştı ki, o şaşkınlığımı da hiç unutamıyorum.

Hep pop tarzda mı albüm yapacaksınız?

Kim bilir? Ama kısa vadede öyle görünüyor. Ama araya başka başka tınılar mutlaka girecektir. Ben her tarz müzik dinlerim. Her tarz derken, gerçekten ‘her tarz’  Beslenme çantamın menüsünde çok çeşit var. O yüzden benden ne çıkacağı belli olmaz. 

Sosyal Medya’yı aktif kullanıyor musunuz?

Çok aktifim diyemem. Ama bana gelen her mesajı yanıtlamaya çalışıyorum elimden geldiğince. Yanıtlayamasam da mutlaka okuyorum. 

Son olarak okuyucularımızla ne söylersiniz?

Bahar gibi umut dolu, renk dolu, heyecan dolu günleri, geceleri, yarınları olsun. Hepimizin inşallah.. Hepimiz mutlu olmayı, umutlu olmayı, hayal kurabilmeyi hak ediyoruz. Ve buna ihtiyacımız var.

Burcu: Koç

En sevdiği huyu: Her her zaman adaletli olmaya çalışırım. 

En sevmediği huyu: Ani parlarım 

En sevdiği renk: Mavi ama bi’ de kırmızı ( e koç burcuyum!) 

Uğurlu sayısı: Galiba 9

Uğurlu günü: Perşembe olabilir. 

En sevdiği çizgi film: Şeker Kız Candy. 

En sevdiği söz: The Dark Night filminin ana sorusu: “Why so serious?” yani Sezen Aksu’nun son albümünde de dediği gibi: “Neden herkes bu kadar ciddi?”. Bir de şu soruyu çok seviyor ve kendime hatırlatmaya çalışıyorum: “Neden olmasın?”

Röportaj: Elif Günay