Mevsim soğuk ama benim merhabam sıcacık Önce Vatan Gazetesinin Sevgili Okurları.
Bu haftaki sohbet konuğum, Ortaca Eczanesinin sahibi Eczacı Salih Köleoğlu Bey.
En iyilerin yatılı okullarda okunursa  olunabileceğine inanmış daha çocuk yaşında.  Onbir yaşında  almış eline valizini, düşmüş yatılı okulun yoluna. İyi insan olmanın, iyi eğitim ve öğretimin verildiği yuvanın adıdır yatılı okullar diyor Salih Köleoğlu. Yatılı okulunu, öğretmenlerini, arkadaşlarını  özlemle karışık sevgisi ile anıyor.
Eğitim ve öğretim hayatında çalışarak, başararak  birincilik meşalesini  elinden düşürmeyen biri Salih Köleoğlu.
Askerliğini Gülhane Askeri Tıp Akademisinde yaptı, Vatanına aşık her Türk genci gibi.
Atatürk’ün ilke ve inkılaplarına bağlı yaşamanın gururunu daima hisseden, hissettirmek içinde var gücüyle çalışan biri Salih Köleoğlu.
O kadar çok ki, sayısını unuttuğu okullarda dernek başkanlığı yaptı. Futbol, basketbol, voleybol oyunculukları yaptı. Oyunculukla yetinmeyip, antrenörlük, hakemlik, gözlemcilik yaptı maçlarda.
Muğla ilinin ilçesi Ortaca, yıllar önce kasabaydı. Salih Köleoğlu yeni mezun olmuş çiçeği burnunda, heyecanlı, idealleri olan bir eczacı. Muğla ilinde açabilirdi eczanesini, maddi manevi daha fazlasına sahip olabilirdi, egosunu tatmin edebilirdi, fakat O ne yaptı. Henüz ilçe olmamış, ne olacağı muammadan ibaret, suyu, elektriği olmayan Ortaca kasabasında açıyor ilk eczanesini ve elinden gelenin en iyisini sunuyor kasabalılara. Salih Köleoğlu çok önemli bir bilgiyi de paylaşıyor, Ortaca kasabasında kendisi ile birlikte, bir Diş Hekimi, iki Doktor hizmet ediyor halkın sağlıklı yaşam sürmesine.
‘’Aşk’’ denilince insanların aklına ve gözlerinin önüne beğendikleri  karşı cins gelir değil mi? İlk kez aşk denilince, doğa, çalışmak, başarmak sözcükleri ile tanımlanmasına şahit oldum. Kadın erkek aşkından farklı bir özlemi var aşka dair. Salih Köleoğlu, doğaya, çalışmaya, başarmaya aşık. 
Muğla ili ve çevresinde ki tıbbi bitkileri arıyor buluyor, araştırma laboratuvarlarına ve üniversitelere öğretim üyelerine gönderiyor, belki insanlığa faydalı olacak, kimsenin bulamadığı çareleri bulabilirmiyim diye zamanını dolu dolu geçiriyor ve ‘’Köleoğlu’’ soyadının hakkını veriyor, insanlara yardım ve iyilik yaparak, yaralarına merhem olarak.  İnsanlığa çare olacak ilacı bulacağına inancını hiç kaybetmeden aramaya devam edecek,  son nefesine kadar Salih Bey.
Yüreğinde esen fırtınaları dindiremeyen,  fırtınaların kasırgaya dönmesine seyirci kalmasının acısını yaşayan, yaşarken eksilen biri Salih Köleoğlu.
Maddi ve manevi tüm imkanlarını, insanlara yardım etmek için elinden geleni ardına koymayan,  fakat tersine dönen dünyasında, karşılık beklemeden sadece ‘’Yapmalıyım, yardım etmeliyim’’ e vefa borcu ödenmeyen Saygıdeğeri Salih Köleoğlu,  Muğla İlinin,  Ortaca İlçesinin ve Ulu Önder Mustafa Kemal Atatürk’ümüzün Partisi CHP’nin.
İçimizden Biri Eczacı Salih Köleoğlu, Bende Bugün. Buyurun lütfen.


Merhaba.Hoşgeldiniz.Kendinizi anlatır mısınız?

Merhaba, hoşbulduk. Ben eczacı Salih Köleoğlu. 1948 Ula doğumluyum. İlköğrenimimi Ula Atatürk İlkokulunda okudum. Sırasıyla, Buca Ortaokulu, İzmir Atatürk Lisesi, 1969 yılında İstanbul Üniversitesi Eczacılık Fakültesinden mezun oldum. Üç erkek evlat sahibiyim. Salih Göktuğ'un dedesiyim.

Hemen şimdi öğrenebileceğiniz bir şey olsa bu ne olurdu?

Mesleğimle ilgili teknik konuları öğrenmek isterdim.

Kendi kendine konuşanlar deli mi?

Hayır. Kendi kendine konuşanlar sesli düşünenlerdir.

Bir süper kahraman olsanız, hangi karekteri seçerdiniz?

Süper kahramanlarına ve masal kahramanlarına pek itibar etmiyorum. Olabilirse eğer Süperman.

Dünyaya ikinci kez gelme şansınız olsa, nasıl bir hayat yaşamak istersiniz?

Sağlıklı ve güvenli ortamda, insanlara yararlı icatlar yapıp çalışmak ve mesela Büyükelçi olmak isterdim.

Dünyada istediğiniz her türlü değişikliği yapabilecek kadar gücünüz olsa, sihirli değneğinizi dokunduracağınız 3 şey ne olurdu?

Doğaya, yoksulluğa, yolsuzluğa.

Tüm koşullar uygun olsa ve size bir iş kurma şansı verilse, nasıl bir şirketin patronu/ patroniçesi olurdunuz?

Üreten, çalışanları ile barışık, güvenli etkin bir şirketin patronu olurdum.

Yeteneklerinizi başka bir kişiyle değiştirme şansınız olsa, şu anda yaşayan, yada bir zamanlar yaşamış olan hangi kişinin yeteneklerine sahip olmak isterdiniz?

Mustafa Kemal Atatürk. Her türlü yeteneğine sahip olmak isterdim.

Çocukluğunuzda sizi en en çok mutlu eden kişiler ve olaylar kimlerdi ve de nelerdi?

Annem, babam, öğretmenlerim. Yatılı okula kaydolmam, başarılı olup Fakültemde birinci olup, burslar kazanmam diyebiliriz.

Sizi dünyanın en musmutlu insanı yapabilecek şey ne olabilir?

Umut ve sevgi. Her ikisinin açamayacağı kapı yoktur.

Bugüne kadar attığınız en gururlu zafer çığlığı hangi başarınıza ait?

Ben genelde okullarda birinci ve başarılı olduğum için, çok aşırı sevinç ve zafer çığlığı gösterimim olmamıştır. Düzenli, yeterli ve inançlı çalıştığım için, bunlar olağan geliyor bana.

Gözlerinizi dolduran en son olay nedir?

Annemi kaybettiğim gün.

Bugüne kadar kendinizi hiç dünyanın en mutlu insanıymış gibi hissettiniz mi?

Evet hissettim.

Hafızanızda iz bırakmış 3 çocukluk anınız nedir?

Babamla pazarcılık yaparken sokakta çöpleri karıştıran küçük çocuklara yardımcı olup, uygun bir işte çalışmalarına yardımcı oldum.Yatılı okulda okurken, palto ve kitap alamayan arkadaşıma kendi kitaplarımı ve paltomu verdim. İçi dolu bir cüzdan bulup, sahibine teslim etmem. Cüzdan sahibinin teklif ettiği hiçbir hediyeyi kabul etmedim. Karşılık beklemeden iade ettim.

Bir mucize olsa geçmişinizdeki hangi hatalarınızı düzeltmek istersiniz?

İkinci evliliğimi yapmazdım.

Aklınıza her geldiğinde sizi gülümseten bir anınızı sorsam?

Yatılı okurken, okuldan maça kaçıp, öğretmenlerimize dil döküp yalvarmalarımız, çeşitli muziplikler yapmamız.

Şimdiye kadar yaptığınız en çılgınca şey nedir?

Futbol oynarken, aynı maçta gol yiyen kaleci olup, ardından yediğim golün iki mislini atıp santrafor oynamam.

17-18 yaşlarınıza geri dönme şansınız olsa yine aynı hayatımı yaşardınız, yoksa başka bir hayat mı yaşardınız?

Tabiki daha aktif, kuşkulardan ve sıkıntılardan arındırılmış ortamlarda bulunduğum daha özgür bir hayat isterdim.

Kendinizi dünyanın en güçlü insanıymışçasına başarılı ve mağrur hissettiğiniz en son deneyiminiz nedir?

Muğla Eczacılık Odasını kurdum ve dört yıl başkanlığını yaptım. Suyu olmayan köylerimize su getirtdim.

Şu anda kişi olmanızda payı olduğunu düşündüğünüz kişiler kimler?

İlk başta annem, babam ve öğretmenlerim.

Çocukken ne olmak ve kim olmak isterdiniz?

Okuyup adam olmak. Memlekete yararlı bir insan olmak.

Gerçekleştirmeyi istediğiniz en büyük hayaliniz nedir? Veee gerçekleşti mi hayaliniz?

Mesleğimle ilgili olarak bir ilaç bulup, tıbbın ve insanlığın hizmetine sunmaktı. Koşullar nedeni ile maalesef gerçekleşemedi.

Hayatınızı anlatan bir kitap yazılsa yada filim çekilse adı ve konusu ne olsun istersiniz?

Adı ‘’Beklenti’’ olurdu. Konusu ise, bastırılmış, sıkıştırılmış istemlerin hayata geçirilmesi. Zirveye ulaşmak için çalışmak.

Genel olarak yapmaktan zevk aldığın vede zevk almadığın şeyler nelerdir?

Yapmaktan zevk aldıklarım; halkla ilişkiler, gezmek, spor, müzik. Zevk almadıklarım ise; kapalı ortamlar, sıkıntılı, aşırı gürültülü mekanlarda bulunmak.

Karşınızdaki kişiyi tanımak için hangi davranışına bakarsınız?

Samimiyetine bakarım. Bunun içinde gözlerine bakarım. Zira gözler yalan söylemez.

Birine ya da bir olaya sinirlendiğinde tepkin ne olur?

Derin nefes alarak zaman kazanırım ve mekanımı değiştiririm.

Kendinizde neleri değiştirmek istersiniz?

Sabırsızlığımı ve inatçılığımı.

Motive olmak için başvurduğunuz ilk yöntemler nelerdir?

İnanarak işe koyulmak ve kararlı olmak.

Sonsuza kadar yaşlanmayacaksınız diyelim, hangi yaşta kalmayı istersiniz?

Tabiki özgürlük yaşının üstü, biraz ekonominin olacağı ve deneyimin olabileceği ‘’30’’ yaşımda.

Bu yıl hayatının sona ereceğini bilseniz, neyi daha farklı yaparsınız?

Kalıcı eserler, eğitim yuvaları yapardım.

Akıl hocasına ihtiyaç duysanız, bu kim olurdu?

Kitaplar ve araştırmalar benim akıl hocalarımdır.

Ölü ya da yaşayan biriyle tanışabilecek olsanız, bu kim olurdu? Ve ne sorardınız ona?

Mustafa Kemal Atatürk. Bu kadar güçlü, bu kadar iradeli, idol nasıl olunur?

Başardığınız en zor şey neydi?

Sıkıntı ve imkansızlıklara rağmen, kendi olanaklarımla Ortaca Spor’u Muğla Şampiyonu yapmak. Ve büyük takımlarla maç yapmalarını sağlamak. Fenerbahçe, Göztepe mesela.

Kendi paranız ile aldığınız ilk şey neydi?

Kravat aldım.

En son elini tuttuğun kişi kim?

Tedavisi yapılan bir hastamın.

Çekingen mi, yoksa atılgan mısın?

Önceden çekingendim. Şimdi atılganım.

Kimi dört gözle bekliyorsun?

Mustafa Kemal Atatürk’ü.!

Ne tür insanlar seni etkiler?

Başarılı, üretken ve çalışkan insanlar.

Tesadüflere ve mucizelere inanır mısın?

Bunlar rastlantıdır. Hayatın içinde olağan bir durumdur. Pek inanmam, fakat hayatın bir gerçeğidir.

Güven problemi yaşar mısın?

Yaşarım. Güven çok önemlidir. Güvenin olmadığı yerde sorun vardır.

Uzay boşluğuna çıkmak mı, okyanusun dibine inmek mi?

Uzay boşluğuna çıkmak. Her yeri daha güzel görmek için.

Geçmişten birini özlüyor musun? Özlüyorsan ne sıklıkla?

Annemi ve babamı özlüyorum. Çok sık.

En son kimin önünde ağladın ve nedeni neydi?

Ağlamadım. Kendi kendime ağladım.

Gecemi, gündüz mü?

Gündüz. Çünkü aydınlık ve çalışma zamanı.

Aşk her şeyi affeder mi?

Affeder.

Ne zaman konuşmanız gerektiği halde sessiz kaldınız?

Kuşatılmış ve sıkıntılı parti toplantılarında.

İnsanların sizin hayatınızdan çıkardıkları en büyük ders ne olabilir?

Çalışmak, kararlılık, inanç ve güven.

Hangi konuda kendinizin en büyük düşmanısınız?

Israrcılığım.

İçinizdeki ses son zamanlarda ne diyor?

Kollarını açmış bekliyor, gel, sev diye ülkeyi.

Gitmesine izin vermeniz gereken neleri hayatınızda tutuyorsunuz?

Vesvese, stres.

Uçurumdan tam atlamak üzereydiniz, durdunuz aklınıza ne geldi?

Sorumluluklarım.

Gözyaşının yıkayamadığı şeyler nelerdir?

Hainlik, ihanet.

Bir dalga olsan ilk nereye vururdun?

Sahile.

Cehennemin çıkışında yazması muhtemel sözler nelerdir?

Bir daha gelmeyiniz.

Yolda gidiyorsunuz köşeyi döndünüz ve karşınıza siz çıktınız ne yapardınız?

Ne rastlantı derim.

Arkadaşlarının senin için genel düşüncesi nedir?

Yapıcı, arabulucu, sakin.

Hayatınızda olmazsa olmaz dedikleriniz?

Çalışmak ve güven.

Sizi geleceğe dair en çok ne endişelendiriyor?

Rastgele yapılaşma, hoyratça olan uğuşturucu ve teknolojik bağımlılıklar. Doğa katliamı.

Hatalarımızdan ders çıkarıyorsak neden hata yapmaktan korkuyoruz?

Çünkü hatalarımız hayatın akışı içerisinde olağan durumlardır. Mühim olan ikinci kez aynı hataları tekrarlamamaktır.

Dünyaya nasıl bir iz bırakmak istiyorsunuz?

Eğitime, insanlığa ve ilme katkı yaparak.

Günlük hayatımızı telaşla yaşarken neleri gözümüzden kaçırıyoruz?

İnsan ilişkilerini, dostluğu ve sevgiyi.

Kendi hayatınızdan çıkardığınız en büyük ders ne?

Fırsatlar varken daha iyi işlere yönelememek.

İleriye dönük planlar yapanlardan mısınız, yoksa anı yaşamak daha mı önemli?

Anı yaşamak önemli, fakat planlar yapmadan da olmaz. Dünü bırak, bugüne bak, yarına hazırlan.

Ruhunuzu besleyen şeyler var mı, neler?

Kendime güven, müzik, gezmek.

Hayatta neyin peşinden koşuyorsunuz?

Başarının.

Neleri asla yapmam dersin?

Hainlik.

Korkularınız nelerdir?

Aldatılmak, yalan.

Yaşayamadığın için pişmanlık duyduğun ne var?

Pişmanlık duyduğum bir şey yok. İstediğim pek çok şeyi yaşadım.

Hangi hataları kabul edersiniz, hangileri etmezsiniz?

Yalanı kabul etmem, istem dışı olan hataları kabul ederim.

Beyaz yalanlar söyler misin, neler söylersin?

Bazen ara düzeltmek için beyaz yalan gerekebilir. O zaman söylerim.

Sevdiğinize buradan ne söylemek istersiniz?

Bizi hatırla. Unutma.

Sevdiğiniz için neleri göze alırsınız?

O derece sevilecek varsa, çok şeyi.

Şu an ruhunun olmak istediği yer neresi?

Özgürlükler ortamında İstanbul’da.

Yakın bir arkadaşın kanunsuz bir iş yapsa polisi ararmısın?

Uyarırım, gerekirse ararım.

Herhangi bir kişinin favori insanı mısın?

Onu benim bilmem mümkün değil. Fakat birinin olabilirim.

Özünüzden kaybetmek istemediğiniz ne var?

Sevgi, çalışmak.

Hayatınızdaki dalgalı dönemleri nasıl atlatıyorsunuz?

Dostlarımı ziyaret ederek, doktorlara danışarak ve gezerek.

Sizce yaşamayı en değerli kılan şey ne?

Kişinin kendine olan güveni.

Mesleğinizi seçmenizde ki en önemli neden neydi?

İnsanlara yararlı bir ilaç, bir keşif gerçekleştirebilir miyim umudum ile.

Ne zaman, hangi olayla çaresizim dediniz?

Hiçbir zaman çaresizim demedim. Çünkü, Çare___Sizsiniz.

Son olarak soruları nasıl buldunuz?

Sorular beklemediğim şekilde değişik ve güzel. Edebi ve psikolojik.

Röportaj: SACİDE Z. SARAÇ