ANKARA’NIN GENÇ VE BAŞARILI GRAFİK TASARIMCISI 

‘GÖZDE ÖZÜDOĞRU’

Çocukluğu boyunca hayal ettiği mesleği sürdüren Gözde Özüdoğru çok çalışmak ve istemek, istemek içinse çok çalışmak prensibi ile başarısına başarı katıyor. Milliyet Gazetesi Ankara temsilcisi Grafik Tasarımcılığı başta olmak üzere bugüne kadar birçok önemli işlere imza atan Özüdoğru ile bizde Önce Vatan Gazetesi olarak özel bir röportaja imza attık.

Röportaj: Aziz Karataş

Sizi tanıyabilir miyiz?

24 yaşındayım, Ankara’da doğup büyüdüm. Lisede Grafik Tasarım Fotoğrafçılık ve Kameramanlık okudum. Üniversitede Açık öğretim Fakültesinden bölüme devam ediyorum. Tasarımla ilgili çeşitli sertifikalar aldım ve seminerlere katıldım. Şuan sevdiğim mesleği yapıyorum.

Bize öğrencilik yıllarınızdan bahsedebilir misiniz?

Öğrenci yıllarımda sosyal bir öğrenci değildim evden okula okuldan eve giderdim. Dersler bakımından iyi bir öğrenci sayılırdım. Lise 2 sınıfta bu mesleği seçmemle yeni bir döneme adım attım.

Çocukken olmak istediğiniz bir meslek var mıydı? Şuan hayal ettiğiniz mesleği mi yapıyorsunuz?

Çocukken en büyük hayalim Pilot olmaktı yükseklik korkumdan dolayı istemedim daha sonraları çizime merakım olduğu için bu mesleğe yöneldim. Ben kendime hedefler koyup bunları gerçekleştirmeyi seven bir insanım şuan hayal ettiğim mesleği yapıyorum ve her sabah işimin başına oturup akşam kalkarken şükür ediyorum iyi ki bu mesleği seçtim diye.

Grafiker Tasarımcı olmayı seçme sebebiniz nedir?

Yaparken keyif aldığım ve bana para kazandıran meslek olması galiba.

Mesleğinizde sizi geliştiren sebepler nelerdir?

İşe ilk olarak reklam ajansında başladım orada çok şey öğrendim daha sonra gazete de çalışmaya başladım sen ne kadar okul okursan oku seminere git etkinliklere katıl tecrübe etmediğin sürece boş insansın bana işi öğreten ekmeğimi kazanmamı sağlayan insanlarla tanıştım ve kısa zamanda işimi öğrendim. Şuan bir şeyler yapabiliyorsam ekmek paramı kazanabiliyorsam orda ki insanlara borçluyum. Daha sonra bir süre evde freelance çalışarak kitap dizgisi yaptım kendime başarıma başarı kattım. Kurumlarda dönemlik taşeron Grafik Tasarım işiyle de uğraştım bir dönemde ajans da çalıştım orada Belediye Başkanlarımızın özgeçmişleri yaptığı işlerle ilgili dergilerimizi yaptım fakat o kadar yoğun çalışıyorsun ki hem kimse çalıştığı görmüyor hem paranı verirken mesai paranı vermiyor hem de arkadan dümen döndürüp ayağını kaydırmaya çalışıyorlar. Dünya’ya bir kere daha gelsem yine bu mesleği seçerdim her ne kadar dikenli yollardan da geçsem. İlerisi için çok güzel planlarım var Ankara’da başarılı bir ajans sahibi olmak istiyorum. 

Şuan ki işinizdeki başarınızı neye borçlusunuz?

Aileme ve asla pes etmemeye çok çalışmaya borçluyum. Ne kadar eğitim alırsanız alın, işyeriniz size ne kadar hoşgörü, saygı, sevgi gösterirse göstersin siz kendinizi ve özgüveninizi geliştiremediğiniz sürece ilerleyemezsiniz. Taşıma suyuyla değirmen dönmez misali. Altyapıyı oluşturduktan sonra vazgeçmemek çok önemli. Birde bunların üzerine gelişmeyi, öğrenmeyi de eklerseniz gelemeyeceğiniz hiç bir yer yok. Her gün bir şeyler öğrenmeli insan ama küçüğünden ama büyüğünden...

Çalışma koşullarınız nasıl? İşyerinde bir güne nasıl başlıyor ve nasıl bitiriyorsunuz?

2012 yılında mezun oldum ve bugün 2017 yılındayız. Çalışma koşullarım çok yoğun. Sabah çok erken saatlerde kalkıp kahvaltımı yapıp koştur koştur işe giderim çalıştığım yerlere hep evim uzak olmuştur yollarda eziyet çekmeme rağmen masama oturduğumda bütün sıkıntılarım gider. Herkes den önce orda olur bir bardak çayımı içer tam saatimde başlarım. Gün boyu hiç kalkmam nefes almadan harıl harıl çalışırım işi seviyorum ya... Öğlen herkes gibi yemeğimi yer gene mola vermeden işimin başına otururum. Akşam olunca herkesin çıkmasına rağmen ben en son işimi bitirmeden çıkmam. Yani erken başlar geç çıkarım işten. 

Sıkıldığınızda ya da motivasyonuzu kaybettiğinizde neler yapıyorsunuz?

Hemen saçlarımı toplar bir bardak çay içerim derin bir nefes alır ve tekrar başlarım. En büyük destekçim ailem sıkıldığımda bunaldığımda dertleşiriz bir yerlere gidip kafa dağıtırız ve birde can dostum liseden bu yana beraber her telefonda konuştuğumda beni güldüren emine varlık arkadaşım var. 

Aslında motivasyonu arttırmak için 5 dakika o ortamdan uzaklaşmalı ve o an ne yapmak istiyorsan içinden ne geçiyorsa onu yapmalı. 

Çalışma hayatınızda hiç ayrımcılık ve önyargıyla karşılaştınız mı?

Ayrımcılık ve önyargı tabii ki karşılaştım. Duymamazlıktan geliyorsun çok ileri giderlerse elbette ki dişini gösteriyorsun. Kötü ile kötü olursan senin de onlardan bir farkın olmaz çalışırken sadece işime odaklanırım duymuyorum, görmüyorum, bilmiyorum...

Çalışma hayatınızda olmazsa olmaz kurallarınız var mı?

Kurallarım yok. Kural koyarsanız gelişemezsiniz çevrenizi göremezsiniz bu sizi sınırlar ve geri plana atar. Prensip kavramı ayrıdır. İş bekletmeyi sorumsuzluğu sevmem.

Ajans sahibi olmak istiyorum dediniz. Bu durum hakkında görüşleriniz nelerdir?

Evet, Ajans sahibi olmak istiyorum bunun için her zaman çok çalışıyorum 1-2 sene içinde gerçekleştireceğim bir hedefim var. Ajans sermayesiz bir iş değil bunun için birikim yapıyorum. Grafik Tasarım yaratıcılık ve yaratıcı insanları çalıştırmak için ve başarılı olup büyümek için kişilere iyi ücretler ödenmelidir. Tabii bunun dışının da her yıl reklamcılık ve tasarım sektöründe katılmak isteyen yeni mezunlar çıkıyor.

Kurumsal bir ajansın uzun vadede sağladığı avantaj ve güveni, yeni kurulmuş ve ne kadar hayatta kalacağı belli olmayan bir ajansında vermesinin zor olduğu ortadadır. Kurumsallaşmış ajanslara göre daha küçük çapta olan işletmeler, müşterisine vaat de bulunurken gerçekçi olmalıdır. Fiyat kırıp işi nerdeyse bedavaya koparmaya çalışarak aslında hem kendisine hem de piyasaya zarar verir. Her çalışmanın bedeli vardır müşteri bunu ödemek zorundadır. Bu yüzden tüm ajansları, en azından piyasada kabul edilen taban fiyatları uygulamak zorundadır. Birlikten güç doğar. Sektör belli prensiplerde uzlaşmalı ve bunu uygulamalıdır. Matbaa matbaacılığını bilmeli, ajansta ajanslığını. Gerçi yakın zamana kadar bu işler böyle yürüyordu ama son dönemde ortalık toz duman oldu. Kimin ne iş yaptığı belli değil. Sınırlar eskisi gibi keskin değil artık. Bu mesleği okuyan öğrenciler Logo tasarımını 50 TL’ye yapıyorlar sektör aslında çok düşük işi bilmeyen grafikerler dolu.

Grafikerlik, reklam, Fotoğrafçılık gibi bu işlerinin okulunu okuyan kişiler reklam sektöründe çoğu zaman birikimlerini iş hayatında uygulayamıyorlar. Bu durum hakkındaki düşünceleriniz nelerdir?

Reklamcılık yaratıcı bir iştir ama bu size sınırsız bir özgürlük sağlamaz. Size müşterinizin beklentileri doğrultusunda bir sınır çizilir. Siz bu alan içinde hareket edebilirsiniz.

Reklamcılık bir anlamda şekil değiştiriyor. Broşür/Katalog/Afiş hala çok önemli insanlar bir şeylere dokunmak almak istiyor fakat tasarım ya çok kötü ya da kopya bu konudaki düşüncelerinizi paylaşır mısınız?

Değişim kaçınılmaz. Şartlara ayak uyduran ayakta kalacak, diğerleri ise elenecek. Teknolojinin hızlı değişime yol açması bizi ürkütebilir uyum sağlamak zorundayız. İlk Apple macler çıktığında da benzer korkular yaşanmıştı. Teknolojinin bu kadar yaygınlaşması herkesin bilgisayar başında bu işleri yapabileceği duygusunu veriyor. Hata başlıyor. İş, sadece teknolojiyi kullanmak değildir, bir de yaratıcı ve estetik yanı vardır. Hedef kitlenin hoşlanacağı estetiği yakalamak da tasarımın uzmanlık alanıdır.

Bu arada sporla aranız nasıl?

Spor yapmaya çalışıyorum gün boyu bilgisayar başında oturuyorum Geçen sene çok çalışmak dan dolayı boyun fıtığı rahatsızlığı oldu bol bol hareket yapmak iyi geliyor keşke en başından yapabilseydim belki hiç hastalanmazdım. Akşam 2 saatimi spora ayırıyorum. Teakwondo çalışıyorum haftanın 3 günü diğer günler pilates yapmaya çalışıyorum. 

Son olarak grafik tasarımcılara ve adaylara vermek istediğiniz bir tavsiye var mıdır?

Facebook da Profesyonel Grafik Tasarım, Dizgi, Web Tasarım Dayanışma Platformu Grubum var burada yaptığım çalışmalarım mevcut onlara bakabilirler. Dünyadaki tüm iyi tasarımları bakıp incelesinler. Her zaman daha iyisini yapmaya çalışsınlar her iş den ders çıkarsınlar. Asla vazgeçme Yeniden Başla...

Biz de Önce Vatan Gazetesi ailesi olarak bizimle yaptığınız bu özel ve içten röportajdan ötürü değerli sanat yüreğinize şükranlarımızı sunar, gelecek çalışmalarınızda başarılar diliyoruz…