RÖPORTAJ: CENGİZHAN KAYA

Öncelikle bize  kendinizden  bahseder misiniz?

1982 Malatya doğumluyum 3 çocuklu bir ailenin en büyüğüyüm. Çok erken yaşta (5,5) ilkokula başlamam benim bu hayata da erken başlamama etken oldu. Çok tez canlı biriyimdir öyle derler.. Bir şeyler başladı mı hemen sonuç almayı hızlı bir şekilde ilerlemesini isteyen bir yapım var. Ne kadar iyi ne kadar kötü bilmiyorum ama eşim oldukça rahatsız bu durumdan :)  çok hızlı karar veririm her konuda, bazen hemcinslerime ben bile anlam veremem kararsızlık konusunda :)

Neden Medya?

Aslında her çocuk o büyüme aşamasında farklı meslekler ile belli dönemleri atlatır ilk okulda öğretmen ortaokulda hemşire sonrası değişir falan filan .... ben hep hukuk demişimdir takiiiii sınavlara girene dek sonrasında bir anda işte hızlı karar demiştim ya işte medya dedim ve oldu J ama özellikle bir sebebi ya da beni çeken bir sebep de yoktu sadece bir anlık karar ama iyi ki diyorum ....

Medyaya ilk adımı nasıl attınız?

Okula devam ettiğim süre içerisinde bir radyoda asistanlık yapmaya başladım gidip geliyordum pek bir işte yapmıyordum ve çok ilginçtir çalışmaya başladığımdan 1 ay kadar sonra bir gün radyo programcısının işe gelmeyeceği ve benim 10 dk sonra olan yayına girmem gerektiği söylendi... Ben şok henüz 18 yaşındaydım nasıl olacaktı ki? Cihazları bile tanımıyordum ... ama sesimin çok iyi olduğu hep söylenirdi. Hani bir tabir vardır kör topal diye işte öyle başladım ve ertesi gün bana ait bir yayın saati açıldı uzun bir süre ilk olarak bu sektörde radyo DJliği ile başladım devam ettim hem de ulusal radyolar :)

Örnek aldığınız isimler var mı ?

Radyo hayatımda çok oldu destekleri olanlarda oldu, TV sektörüne girince aslında hep takip ederek bir şeyler öğrendim hırs ve ileri adım atma çabası da önemliydi birilerini örnek almak yerine izlemeyi ve ben ne yapabilirimi geliştirmeyi düşünerek uyguladım.

Türkiyede gezi programları sizce yeterli ilgiyi görüyor mu bunu nasıl değerlendirirsiniz?

Bana göre hayır ama bunun sebebi izleyici değil bunun sebebi yapımcılar. Çünkü gezi diyerek başlanılan programların neredeyse tamamına yakını yemek ve muhabbetle devam ediyor format şaşıyor belli bir şeyden sonra ister istemez. İnanın üretmek çok zor, bakmak ve görmek gerekiyor önemli olan bu. Eğer siz baktığınızı hissedemiyorsanız ekrana bir şey veremez ve istediğinizi de alamazsınız. İzleyicide o değeri vermez. Ben kendimden örnek vereyim bir tarihi yapıyı 10 farklı şekilde izleyiciye yeniden yeniden anlatabilirim. Bu sebeple 100 ülkeyi gezeceğime kendi ülkemi 100 farklı göz ile anlatırım. Ben ilgi görüyorum programım ile veriyorum ve alıyorum kısacası.

Medya dışında yapmak istediğiniz çalışmalar var mı?

Hiç düşünmedim...

Mesleğinizde bir rekabet baskısı/etkisi hissediyor musunuz? Eğer hissediyorsanız bu mesleğinize nasıl yansıyor? Bu rekabet ortamının size ve mesleğe olumlu olumsuz etkileri nelerdir?

Olmaz mı, tabiki var zaten bu sebeple sürekli üretiyor farklı gözle anlatmaya çalışıyorum. Herşeyin bir sonu vardır ama bu süreci uzatmak bizim elimizde kısır bir döngüde gidersek bu rekabet ortamında yok olur ve yeriniz hemen doldurulur bu böyledir. Her daim üretmek gerekiyor . aynı yemek sürekli pişirilip sunulmaz. Rekabet olmazsa işin de tadı olmaz. Rekabet iyidir .

Medya dünyasında bir şeyleri değiştirme şansınız olsa neleri değiştirirdiniz?

Aslında medya dünyası o kadar çok geniş kapsamlı ki kendi içimizde bile bile a o magazinci, o haberci, o geziyor ya da bu bu işin şu bölümü diye de ayırıyoruz. Yani ne desem yanlış olur değişmesini arzu ettiğim o kadar çok şey var ki bu bile başlı başına sektörün en önemli konusu. Herkes kendi işini ahlakı-hakkı ile yapsın yeter.

Yaptığınız iş için kurs eğitimi şart mı  ya da bu işi yapabilmek için sizce iletişim mezunu olmak gerekli midir ?

Bence herkes öncelikle hangi birimde olursa olsun, bu işin neresinde olursa olsun bir kere güzel konuşma dersi almalı. Diksiyon demiyorum bakın güzel konuşma iyi bir iletişim için gerekli. Ama eğer sunuculuk yapacaksa şart. iletişim mezunu olmasına gerek yok bir çok dostumuz arkadaşımız var alaylı ve ekranda yer alan değerli isimler. Birçoğu da ilk yada orta okul mezunu ama işini hakkı ile yapıyorlar ama zorluklarını yaşamış ve öyle gelmişler bir yere. Şuan her şey gençlere kolay geliyor bu sebeple eğitim olmalı ünv. Olmasa bile kurs.

4 Medyadan bahseder misiniz ?

4 Medya ortağı olduğum yapım şirketi. Eşim ile evlenmeden yaklaşık 7 yıl önce kurduğumuz ve kendi bünyemizde güzel projelere imza attığımız 14 yıllık bir şirket. Organizasyon, festival, reklam, tanıtım filmleri, belgeseller, canlı yayınlar gibi bir çok programlar yaptık yapmaya da devam ediyoruz. Proje üretme ve geliştirme ekibimiz var sürekli olarak yeni çalışmalar ile bir çok kanalda görebilirsiniz bizi.

Kendinizde bir şeyleri değiştirme imkanınız olsa neleri değiştirirdiniz?

Sanırım öncelikle hemen karar verme yapımı değiştirirdim. Çok çabuk evet ya da hayır derim o anda olacaksa olmalı bazı şeyler bu sebeple biraz da tez canlıyım . aşırı iyi niyetim vardır sektörde dostlar bunu bir kenara bırakmamı söylerler ama henüz kenara alamadım :)

Medya ile aranız nasıl? Televizyon, internet, gazete, dergi gibi iletişim araçlarından ne şekilde faydalanıyorsunuz? Sosyal medya ile aranız nasıl?

Elimden geldiğince haber takibim var, her gece haberleri izlemen asla uyuyamam. Gazeteyi de eskisi kadar takip edemiyorum ama sosyal medyayı çok sıklık ile kullanır ve takip ederim.

Gezgin programı ile ilgili çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

Gezgin artık benimle özdeşleşen bir program oldu, hatta canım ciğerim diyebilirim :) Gezgin çok özel bir program çünkü alternatif turizmi anlatıyoruz Gezginde. Geçmişte yani 10-15 yıl önce turizm denilince akla güneş-kum-deniz gelirken şuan kültür turizmine yönelme ve farkındalık beni mutlu ediyor. Öylesi güzel bir topraklarda yaşıyoruz ki paha biçilemez her yerinde ayrı bir tarih ayrı bir gizem var . Hititler ile başlayan insanoğlu medeniyetinin son olarak Cumhuriyet tarihi ile ne gibi değişimler gösterdiği ve bu ülke topraklarına neler bıraktığını adım adım aktarıyor aktarmaya da devam ediyoruz.

Kaya oyma yaşam alanlarından, yeraltı şehirlerine, doğal güzelliklerde atalarımız miras bıraktığı nakış nakış taşa işlenmiş Selçuklu eserlerine kadar bir çok yapı Gezginin vazgeçilmezleri arasında.

Çoğu zaman at sırtında peribacalarının arasından geçtik, çoğu zaman Coşkun akan bir ırmakta rafting botunda olduk ama hep en iyisini aktardık ve aktarıyoruz da. Türkiye toprakları gez gez bitme her geçen gün bir yenisini eklediğimiz mekanların tarihi ise kalbe değen cinsten... işte Gezginde bunları görürsünüz.

Gelecekte ne tür projeler olacak?

Aslında ara ara değişik çalışmalarda yapıyorum şahsım olarak yani gezgin devam ederken canlı yayınlarımda oluyor tabi farklı siyasi olarak . bunlar aynı şekilde devam edecek kısmetse. Çok istediğim bir proje var bakalım kısmet olursa oda planlar arasında çok fazla şuan bahsetmiyorum ama oldukça ses getirecek .

İyi sunuculuğu nasıl tarif edersiniz? 

İyi bir sunucu doğaçlama gider ama bizim formatta yapıyor ise programı, ben şuana kadar hiç ezber yapmadım tarihi bilgileri ve önemli detayları okudum tabi ama deneyiminde etkisiyle doğaçlama yaptım.

Bunun dışında bizler göz önünde olan insanlarız ve her şeyden önce insanız herkes gibi gittiğimiz yerlerde insanların merakı ve soruları oluyor, ilgi ve alakaları da bu sebeple insan olduğumuzu unutmadan şehirdeki amca-teyze ile de köydeki ile de aynı olduğumuzu unutmamalıyız. Ben bunu çok yaşadım kimi üzmüş, kimi kırmış ve ne acıdır ki kimileri hor görmüş iyi bir sunucu iyi izlenimler, iyi anılar bırakanlardır. İnsan olduğunu unutmayan ve o şekilde davranandır.

Haber spikerliği düşünüyor musunuz?

Biraz daha diyorum ama bu aralarda istemiyorum değil. Haber ve haberciliği çok seviyorum . 5 yaşında bir oğlum var ve il dışındayken oldukça özlüyoruz birbirimizi. Yeri geliyor 10 gün görüşemiyoruz. Artık benimde sabah evden çıkıp akşam eve döneceğim günler olmalı diyerek düşündüğüm işler arasında en başta haber spikerliği geliyor. Yaptığım canlı yayınlardan dolayı oldukça deneyimliyim kolay adapte olacağım bir iş.

Türkiyede hemen her yeri görmüş bir isim olarak Klasik bir soru olacak ama bugüne kadar en çok etkilendiğiniz yer hangisi?

Aslında önemli bir soru. Ben kırsal yerleri çok seviyorum çünkü oradaki yaşam her daim beni etkilemiştir. Orada insanların mutlu oluşu, saflığı, temizliği benim en etkilendiğim durumdur. Bazen İstanbula gelince oflayabiliyorum bu sebeple .

Mesela Mardin, Urfa, Ardahan, Artvin, Van, Muş  ama ilçeleri falan işte. Her yere gittim Türkiyeyi 5-6 defa turladım bir o kadar daha turlayabilirim her karışını.

Sizce ekranda olmak için güzellik şart mı?

Biraz olmalı ama illaki güzellik olacaksa bu iş olabilir diye bir şey yok. Önemli olan izleyiciye doğru ve güzel bir şeyler verebilmekse akıl öncelik olsun güzellik değil.

Yeni Medyanın ( Sosyal Medya ve İnternet ) Geleneksel Medyayı ( Radyo – tv gazete ) Yok edeceği söyleniyor siz buna ne dersiniz? Yeni Medya sizce ne yönde ilerleyecek?

Sosyal medya çok fazla etkili ülkemizde olumlu ya da olumsuz bir çok etkisini görüyoruz maalesef ama öne geçmemeli çok ciddi sorunları da getirdi ama çok güzel işlerin de yapılmasına vesile oldu . sosyal medya yüzünden ben radyo tv nin yok olabileceğini asla düşünmüyorum. Her şeyi çabuk tükettiğimiz gibi bununda bir sonu gelecek ve sosyal medyanın da nasıl kullanılması gerektiğinin gerçekliliği anlaşılır yakın bir zamanda.

Boş zamanlarınız nasıl değerlendiriyorsunuz?

Genelde evimde oğlum ile beraber oluyorum. Olmadı beraber eğlenerek vakit geçiririz ama bunun dışında pek bir şey yapmam.

Hayatımın Kitabı/Filmi diyebileceğiniz bir kitap/film var mı?

Beni derinden etkileyen filmler ve kitaplar oldu ama 1 tane evet işte bu dediğim olmadı. Yerli ve yabancı bir kaç film var. Kim Milyoner Olmak İster yarışmasının Hint versiyonunda yarışmacı olan bir gencin hikayesini anlatan film vardı Slumdog Millionaire, Piyanist, Yeşil Yol gibi yerli yapımlardan Eşkiya, Babam ve Oğlum, Çınar ağacı bunlarda oldukça derinden etkileyen filmlerdi. Yani aklıma gelen bunlar .

Kitap olarak da yakın bir zamanda ardahan belediye başkanının verdiği bir kitap var NARGİN isimli Osmanlı-Rus Savaşı zamanında Ardahan ve bölgedeki askerlerimizin bir adaya hapsedilerek yaşadıkları ve şehitliği anlatılır bu çok derinden etkilemişti.

Gelecek planlarınız nelerdir? Şu an bulunduğunuz konumdan memnun musunuz ve gelecekte kendinizi nerelerde görmek istersiniz?

Ben hayata erken başlayanlardanım 21 yaşında yapımcı olup, 22 yaşında kendi şirketini açıp,15 yıldır aralıksız devam eden bir programa imza atan bir yapım var dolayısıyla bulunduğum konumdan ilk andan itibaren hiç memnun olmadım her aşamasında yükselerek gitsem de savaşçı ve hırslı yapım zaten durmama izin vermedi. Bu sebeple biraz daha biraz daha diyerek yola devam diyorum :)

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey, takipçilerinize vermek istediğiniz bir mesaj var mı?

Hayatımda göründüğü gibi her şey kolay olmadı tabi ki büyük zorluklar, sıkıntılar ve zaman içerisinde bir yere geliniyor. Önemli olan geldiğiniz noktada  ne kadar mutlusunuz. Buraya gelene kadar kırılmış olabilirsiniz ama kırdınız mı? Ezdiniz mi? bunlar önemli bunlara daha çok dikkat etmek gerekiyor. Ben şahsım olarak vicdanen çok rahatım ve rahat olmanın verdiği huzur ile yürümeye devam edebiliyorum. 81 ilin 81inde de evim var benim. Muhakkak dostunuz, dostlarınız olsun. 1 kere dahi sohbet etseniz  aradığınızda ben geliyorum diyebileceğiniz güzel anılar bırakın inanın öylesi güzel ki bu duygu.

Takipçilerim çok güzeldir benim yaşına bakmadan 60 yaşında da olsa amcamız abla derler bana samimiyetten, sevgiden.  Hatta bu hafta örnek veriyorum Urfaya geliyorum diye paylaşım yapsam hemen yazarlar, eşimle çocuğumla yada arkadaşlar ile ağırlayalım diye. Yetişmek mümkün değil tabi ki ama çay içmeye de olsa vakit ayırmayı tercih ediyorum iş bitiminde. O yüzden ben ne güzel bir izleyiciye sahibim diye hep söylerim. Bizim insanımız gibisi yok.