Uzun yıllar birbirinden farklı çalışmalara imza atan Gamze Lim, ilk profesyonel albümü “Rockmania”yı severlerine sundu.

Müjgan Özçay'ın öğrencisi olarak müzik eğitimine başlayan, Eurovision Türkiye finalinde Timur Selçuk'un ekibinde bulunan, büyük üstad Melih Kibar'ın bir çok projesinde yer alan ve Soner Arıca’nın 2015 yılında seslendirdiği “Yapboz” isimli şarkının sözlerini yazan, kısacası on parmağında on marifet bulunan Gamze Lim ile bizde bir araya geldik. Şimdi sizlerle...

Merhaba Gamze Hanım nasılsınız?

Çok teşekkür ederim, Elif’ciğim. Olabildiğince iyiyim diyelim. Dünyada barış hüküm sürmedikçe, savaş, terör son bulmadıkça, hala açlıktan insanlar öldükçe ve çocuklar ağladıkça, masum hayvanlar insanoğlunun gazabına uğradıkça hiçbirimiz asla çok iyi olamayacağız.

İlk profesyonel albümünüz olan “Rockmania”  hayırlı olsun. Albümden biraz bahseder misin?

Çok teşekkür ederim. Bu albümün maddi manevi çok büyük bir değeri var benim için. “Rockmania” albümünün kayıtlarının tamamlanması ve dinleyicilerle buluşması aslında oldukça uzun soluklu bir zamana yayıldı. Aralarda çeşitli sebeplerle duraklamalar oldu. Bu uzun ve zorlu süreçte ailemin çok ciddi maddi, manevi destekleri oldu. Sevgili anne ve babama ithaf ettim Rockmania'yı diyebilirim Elif.

Albümün her şeyiyle tamamen bitirilmesi üç sene gibi bir zaman aldı. Double albüm kıvamında 14 şarkıdan oluşan albümde her biri alanında değerli 40 müzisyen ve müzik yazarının emeği var.

Albümde 6 adet eserin sözleri bana ait. Düzenlemeler ise 9 eserde sevgili Burak Saltan'a ve 5 eserde Okay Barış'a ait. Yine Burak Saltan'ın sözü ve bestesi kendisine ait “Hayat Beşiği” adlı eseri var. Okay Barış'ın da 3 eserde bestesi var. Bunlardan ikisi “Yağmur” ve “Duy”. Bu eserlerin sözlerini sevgili Seda Akay yazdı. Ve bu iki eserde Kanadalı model arkadaşım Melita Sekgwa ile düet yaptık. Şarkıların sözlerini kendisine tercüme ettiğimde o da İngilizce sözler yazdı ve stüdyo da şarkının üzerine okudu. Slow (yavaş) tarzda çok keyifli iki şarkı oldu gerçekten.

Albümde düet yaptığım bir diğer eser ise “İyi Günler Sevgilim”.  Sözü ve bestesi Bulut Bostancı'ya aittir. Eserin aranjesini ve gitar çalımlarını da kendisinin üslendiği sevgili Burak Saltan ile düet yaptık. Ayrıca Tezer Soykök 5 şarkıda söz yazarlığı yapmakta. Bunlardan biri ilk video klip çalışmamı yaptığım “Uçurtma”. Galip Kayıhan'nın da müzik prodüktörlüğünü yaptığı albümde 9 bestesi var.

Albümün müzisyen künyesinde ise Elektrik- Akustik gitarlarda Burak Saltan, basgitar kayıtlarında İsmail Soyberk, Erkut Demiroyan, Murat Ejder, davul kayıtlarında Volkan Öktem, Emrah Demiralp, Alper Celbiş, Perküsyon etnik ritim de Mehmet Akatay, Kempa yaylı grubu, piyano ve Hammond da 2 şarkımda sevgili Turhan Yükseler ve yine iki şarkımın vokal aranjesinde sevgili Fuat Güner vardı. Ercüment Vural'ın ve Meltem Özcan'ın 2 şarkımda vokalleri bulunmakta. Mix mastering te 11 şarkımda Suat Durmuş imzası var. Hayat Beşiği ve İllüzyon un mix masteringi Murat Yelken ve “İyi Günler Sevgilim”in ise Emrah Demiralp yaptı.

"Herşey çok güzel"

Rockmaniaalbümü digital olarak tüm dünyada Itunes, Fizy, Spotify, Deezer, Amazon, Muud ve100'ün üzerinde müzik platformunda yer almakta" diyen Gamze Lim, "Albümü kendi prodüktörlüğümde yayınladım. Türkiye haricinde Avrupa ülkeleri, Rusya, Uzak doğu, Amerika, Kanada dahil birçok ülkeden indiriliyor. Albümde her biri farklı tad ve renkte14 şarkının yer alışından dolayı ve her biri farklı rock tema ve soundda olduğundan ki albümü dinlediğinizde rock, poprock, country, rock'n roll, soft rock ve orient rock soundları taşıdığından, dinleyen herkesin mutlaka seveceği şarkılar buluyor. Birçok güzel yorum da alıyorum gerek Youtube kanalımdan gerekse diğer sosyal medya hesaplarımdan ve karşılaştığım, tanıştığım insanlardan." şeklinde konuştu. 

Şarkı Rock müzik, sözlerinin bir hikayesi var mı nasıl çıktı bu sözler?

Sanıyorum ki hemen hepsinin ya da çoğunun hikayesi ve yaşanmışlıkları var. Kendi adıma, benim yazdığım şarkıların sözleri hem kendi yaşadığım hem de tanık olduğum duyguların ve anıların dışa vurumu ile çıkıyor. Ben hissetmeden yazamıyorum çünkü. Albümde emeği geçen diğer söz yazarları ve şarkı sahiplerinin de yaşanmışlıklarla yazdıklarını sanıyorum ve hatta kimilerini biliyorum da. Şarkıların sözlerini okuyanlar yaşanmışlıklar üzerine yazıldığını anlayacaklar.

Rock demek “çılgınlık” demek sizin en büyük çılgınlığınız nedir?

Hayatta ki en akıllanmaz çılgınlığım, sonucu ne olursa olsun, her şey ve her konuda sadece kalbimle hareket etmek. Akıl-mantık matematiği yapmadan tamamen duygularımla yaşamak en büyük çılgınlığım. Aklım beni durmaksızın uyarsa da ben çılgınca kalbimin peşinden koşan, kalp sesimi dinleyen biriyim. Böyle de gidecek. Mantığı ise sadece empati yapmak için kullanırım.

Albümün ilk video klibi 'Uçurtma' şarkısına çekildi neden?

İlk klip Uçurtma şarkıma oldu. Uçurtma video klibi uzun yıllar Avustralya’da yaşamış, özellikle reklam ve aksiyon filmlerinde fx çalışmalarla isimlerini duyurmuş ikiz yönetmen arkadaşlarım sevgili Tarkan Özel ve Cem Özel kardeşlerden Tarkan Özel'in yönetiminde Hayra Alamet Medya'da çekildi. Görüntü yönetmenliğini sevgili Savaş Ekşioğlu yaptı. Sevgili Cem Özel'de desteğini esirgemedi. Enerjisi ile de çok sevdiğim şarkılardandır Uçurtma ve mutlaka kliplenecek bir eserdi zaten. Yönetmenim Tarkan Özel'de albümden özellikle Uçurtma'ya çekmek istediğini söylediği için de onunla başlayalım dedik. Tarkan ve Cem Özel dostlarım albüm yapım aşamasında da albümü, şarkıları ve tarzı yakından takip ettiklerinden ve sevdiklerinden mutlaka bu projede biz varız ve sana desteğimizi vereceğiz ve hatta albüm fotoğraflarını da biz hazırlayacağız demişlerdi. Normalde fotoğraf çalışması yapmıyorlar ama bana özel bir şeydi bu gerçekten çok mutlu ettiler beni verdikleri içten desteklerle. Albüm fotoğraflarım da sanki fantastik bir filmden sahneler gibi gerçekten çok çok özel! .

Tabii ki albümde 14 eser olduğu için gerçekten kliplenmesini planladığım ve istediğim pekçok şarkım var. Zaten sonrasında da hemen ikinci klibimiz çekildi İyi Günler Sevgilim'e. Yönetmenliğini sevgili Bora Demiroğlu'nun yaptığı hatta klibi bir hediye olarak çekmeyi teklif ettiği için de kısa arayla yayınladığım bu ikinci video klip de şarkının enerjisiyle doğru orantılı olarak keyifli görüntülerle, çok da eğlenerek tamamlandı. “Uçurtma” ve “İyi Günler Sevgilim” için emeği geçen herkese tekrar tekrar çok teşekkür ediyorum buradan.

Klip çok başarılı yıllarca yurt dışında mesleğini yapmış Tarkan Özel tarafından yönetildi kendisiyle nasıl bir araya geldiniz?

Tarkan ve Cem Özel ikisi de benim sevgili Melih Kibar aracılığı ile tanışmış olduğum eski arkadaşlarım ve dostlarım. Onlarla 2001 yılında sevgili Melih Kibar'ın “Yadigar” albümünün çıkışında albümde yer alan “Mesaj” adlı eserin yorumcusu olmam nedeniyle tanıştık. Park Orman da yapılan albüm lansman konserinde “Mesaj” sahnede çalınırken arka barkovizyonda da Mesaj'ın klip görselinin olması için bir çalışma yapmıştık. O çalışma da green box olarak çekilmişti. İlk tanışıklığımız böyle oldu ve o zamandan bu güne de dek dostluğumuz sürmekte.

Klip çekerken neler yaşadınız ne kadar sürdü yorucu muydu?

“Uçurtma” klibinin çekiminde şarkının yapım aşamasında da emeği geçen birçok kişi ile birlikte çektik klibimizi de. Onların da yer alması özellikle çok istediğim birşeydi. Söz yazarı, aranjör ve müzisyen olarak emeği geçenlerin de özellikle bu ilk klipte  yer almasını çok istedim. Toplam 15 kişilik bir ekiple İstanbul'da GreenBox Stüdyosu Hayra Alamet Medya'da çekildi. 15 saat süren greenbox stüdyo çekimleri yaklaşık iki buçuk aylık bir çalışma sonucunda tamamlandı.

Tabii ki stüdyo çekimleri yorucuydu ama 15 saatin sonunda bile benim enerjim tavandaydı. Hatta o son saatlerden kullanılmış birçok sahne yer alıyor klipte. Bazı aksaklıklar da oldu tabii, bir ara elektrik bile kesildi hatta. Ama tüm ekip son derece heyecanlı, keyifli ve pozitiftik ve çok çok eğlenerek geçirdik bu saatleri.

Klip Rock müzik klibi olduğu için biraz daha animasyon klibi halini almış uzun sürünce pes etmek istemediniz mi?

Sonuçta biz bir günde stüdyo çekimlerini tamamladık ama sonrası oldukça uzun sürdü. Haftalar ve aylar süren bir bekleme dönemi sonunda görüntüler geldi. Beni asıl yoran içim içime sığmayarak bir an evvel görmek arzusuyla beklemek oldu. Oldukça zorlu ve uzun süren bir bilgisayar üzeri çalışma süreci vardı. Çok büyük emeklerle hazırlanan bu özel çalışmalar tahmin etiğinizin ötesinde bir emekle meydana geliyor. Sonuç benim için çok tatmin edici ve coşkulu oldu. Gerçekten inanılmaz güzel bir enerjisi var ve şarkıyı çok iyi taşıyan bir klip oldu. Emeklerine minnettarım.

Evlilik size ne kadar yakın?

Evlilik de, sevgililik de hepsi temelinde aşka, sevgiye, saygıya, değer vermeye ve özveriye dayanıyor. Aralarında bir fark yok bence. Aynı evde yaşamak ya da yaşamamak işin teferruatı. Önemli olan değer görüp, değer vermek ve paylaşmaktır. Hayata dair ne paylaşıyorsanız.

Neden Rock müzik? Sizce risk taşımıyor mu?

Çocukluktan ve ergenlik yıllarından itibaren müzik yelpazemde Pop da vardı Rock da. Şarkıcı kimliğimin dışında müzik dinleyicisi olarak da birçok tarzda müzik dinlerim. Aldığım şan eğitimimin de bir sonucu olarak birçok tarzda şarkı yorumlayabiliyorum. Rock sound da bir albüm yapmamdaki neden kendimi enerji olarak, hissiyat ve tavır olarak bu tarza daha yakın hissetmem. Sonra bir baktım Rock şarkıları yazıyorum. Böyle oldu. Sorunuzun ikinci kısmına gelirsek, risk taşıyor mu derken ne için risk? Benim müzik yapmaktaki vizyonum ve misyonum, hissettiğim ve keyif aldığım şarkılar yapıp bunları insanlarla bir şekilde paylaşmak. Bu eser hiç denenmemiş bir tarz da olabilir. Ve paylaştığım şarkılarımla insanların hayatlarına dokunmak. Yaptığım müziği bir anlamda araç olarak da görüp insanlığa ve topluma faydalı bir şeyler yapmak.

Bu ilk albümünüz beklediğiniz tepkiyi ve ilgiyi alabildiniz mi? 

Müzik de başarı ya da başarısızlık diye bir olguya inanmıyorum. Neye göre başarı, neye göre başarısızlık? Tamamen göreceli ve tamamen değişken bir olgu bu. Öyle sanatçılar var ki eserleri seneler sonra hatta kimi öldükten sonra ünlenip dünya çapında değer görüyor. Peki, o eser için ne diyebiliriz ki? Şu yıllarda başarısız şu tarihten sonra başarılı olmuş mu? Bu arada bir şarkının milyonlarca insan tarafından çok beğenilmesi de onun çok muhteşem bir eser olduğunu göstermeyebilir. Dedim ya başarı göreceli bir olgu.

Müzikte paylaşmaktır asıl olan. Yaptığın, hissettiğin müziği paylaşırsın, sunarsın.  O tarihten sonrası ve ileriki yıllar için o şarkı, o eser müzik dinleyicisine kendi dünyasında hissedebilmesi için verilmiş bir hediye gibidir. Bir eserin her şeyiyle emek verilerek hazırlanıp kaydedilmesi, yorumlanması ve paylaşılması bir başarıdır zaten. İnsanların beğenisine ve hissiyatına sunulması, var olması bir başarıdır. Ben “Rockmania” albümümde aldığım tepkilerden son derece memnunum. Çünkü Rock müzik dinleyicisi olsun olmasın, 7 den 77 ye birçok jenerasyondan küçük büyük herkes mutlaka ve mutlaka “Rockmania” içerisinde birden fazla şarkıyı çok seviyor ve beğeniyor. Bu inanılmaz güzel bir duygu veriyor bana.

Küçükken ne olmak isterdiniz?

Aklımda ki tek şey şarkı söylemekti.

Genel günlük hayatınızda da Rock müziğin izlerini taşıyan bir ruha mı sahipsin?

Evet kesinlikle.

Şu sıralar neler yapıyorsunuz, yeni planlar var mı önümüzde?

Üçüncü klip çalışmam için birkaç alternatif var yapmak istediğim. Biri sosyal sorumluluk projesi olarak kalpten istediğim çok özel bir proje var çocuklarla ilgili. Henüz ön fikir ve planlama aşamasındayız. Umarım en kısa zamanda gerçekleştirebilirim. Yapmak istediğim bir diğer proje de; ödüllü bir söz yazarı olan Serpil Kaya’dan gelen ortak bir proje yapma teklifi üzerine ‘’Kadın Farkındalığı‘’ yaratmak için sözü, bestesi, aranjesiyle çok özel bir şarkı hazırlamayı planlıyorum. Dediğim gibi sosyal sorumluluk anlamında birçok proje var kalbimde yapmak istediğim. Kimisi planlama aşamasında kimisi de sadece düşüncede henüz. Bunları zamanı gelince tek tek gerçekleştirmek istiyorum.

Madem insanların gözleri önüne izlenebilir dinlenebilir bir şeyler yapıyoruz; müziğimle, yaptığım video kliple, röportajla bir şekilde seslenebilme, dinlenebilme ve izlenebilme şansına sahip olduğumda, sadece kendi müziğimle ön planda olmak değil, müziğimle beraber başka bir şeye daha hizmet etmek istiyorum. Bunu bir insanlık borcu olarak görüyorum. Ama küçük ama büyük bir şekilde topluluklara ulaşabilen herkesin, yaptığı her neyse bir araç olarak görüp insanlığa hizmet edecek hissiyat ve arzuda olması gerektiğini bu sayede pek çok konu ve soruna dikkat çekebileceğini düşünüyorum. Hepimiz aynı dünyanın parçasıyız ve bu bizim insanlık borcumuz.

Türk erkekleri Rock kadın şarkıcılara nasıl bakıyor?

Bunu onlara sormak gerekir bence. Erkek olmadığım için empati de yapamıyorum doğrusu.

Müzik hayatınıza nasıl girdi, neler yaşadınız bu noktaya gelebilmek için?

Müzik kendimi bildim bileli 3-5 yaşından beri vardı zaten. 5 yaşında mandolin çalmaya başladım. Nota ve solfej dersleri alıyordum, konservatuvarlı bir öğretmenim vardı. Müzik kariyerime başlamam ise lise çağlarında aynı zamanda aile dostumuz olan bir süre önce yitirdiğimiz değerli müzik üstadımız sevgili Melih Kibar'ın Etiler'deki müzik stüdyosunda piyanosunun başında şarkılar söyledikten sonra kendisinin "bırakın artık bu kızı istediği yolda ilerlesin o yukarıdan mezun olarak gelmiş" demesiyle start aldı.

Timur Selçuk Çağdaş Müzik Merkezi kurucu öğretmenlerinden çok değerli opera sanatçımız Müjgan Özçay tarafından dört senelik opera - şan eğitimim ve doğal bir okul olan Melih Kibar stüdyolarında kendisinin her konudaki büyük desteği, öğreticiliği ve şans tanıması ile hem şarkı yazmayı, hem de söylemeyi tecrübelenerek birçok çalışmaya da imza atma şansına sahip oldum. Müzik hayatımın ilk yıllarında ardı ardına hem çok özel hem de çok farklı tecrübeler edinerek değerli çalışmaların parçası olma şansı yakaladım.

Sevgili hocam Müjgan Özçay'ın önerisiyle Eurovision Türkiye finalleri için Timur Selçuk ekibine son anda geri vokal olarak girdim ve inanılmaz bir tecrübe oldu bana. Hemen ardından ses rengimin lirik ve temiz olması sebebiyle ve yorum kabiliyetimden dolayı özel bir tango albüm projesinde 6 eser yorumladım. Çok değerli Ahmet Güvenç ve yine kaybettiğimiz müzik üstadımız Selmi Andak projesi olan Tango albümde ben henüz doğmadan seneler evvel yazılmış eserlere ilk kez can veriyor olmanın büyük  heyecanı yanında böyle farklı bir projede gencecik yaşımda solist olarak yer alabilmek de bambaşka tecrübeler kazandırdı. Bu albüm maalesef piyasaya sunulmayan özel bir çalışmaydı.

Müzik hayatımın ilk temel taşı ise sevgili Melih Kibar'ın “Yadigar” albümünde ve “Budda Bar” albümlerinde yer alan “Mesaj” adlı eseri yorumlamam oldu. “Mesaj” ile bugüne dek pek çok projede yer aldım ve hala yeni projelerde yer almaya devam ediyorum. Kendisine bu değerli eserini yorumlama şansı ve onurunu verdiği için minnettarlığım sonsuz. Nurlar içinde ışıklarla yatsın... Müzik kariyerim böyle değerli çalışmalarla başladı. Melih beyin son yıllarında kendisiyle çalışabilme şansı ve mutluluğunu yakaladığım ve stüdyosunda birçok jingle, dizi, film soundtrackleri ve çeşitli vokal çalışmalarında bulunduğum için inanılmaz gururlu ve mutluyum...

Bu sektörde sizi en çok zorlayan nokta ne oldu?

Albüm çıkartma arzusu ve süreci oldukça yorucu, yıpratıcı ve pek çok zorlular ve engelleri aşarken yıllara varan ama ruhumda asla inancımı ve umudumu kaybetmediğim bir süreç oldu. Beni en çok zorlayan şey müziğin haricinde bir şeydi. Müzik yapmak inanılmaz keyifliydi. Emek veren tüm müzisyenlere ve şarkı yazarlarına teşekkür ediyorum. Beni zorlayan tek şey, bir şekilde imza attırılmış olduğum sözleşmeden albümümü ve kendi ilişkimi kesip özgür kalma mücadelesi oldu.

Bencilce oynanan çıkar oyunlarıyla, hak sahibi olmadıkları halde ellerine geçen kozu fırsat görüp haksız taleplerle kendilerine çıkar elde etmek isteyenlerin talepleri ve hatta tehditleriyle savaştım maalesef. O yüzden şimdi hiçbir firmayla ve hiçbir kişiyle herhangi bir yazılı anlaşma yapmadan yapımcılığını tamamen kendim yaparak çıkartıyorum albümümü. Önceden atılmış imzalar ama asıl önemlisi o imzaların art niyetli kullanılması beni yordu ve yıprattı.

Sizce başarılı müziğin sırrı nedir?

Müzik ve başarı kelimelerini pek yan yana yakıştırmıyorum Elif. Müzik bir yarış veya bir sınav değil ki. Ya da şu kadar para yatırdım bu kadar kazandım diye değerlendirebileceğimiz bir iş veya yatırım aracı da olmamalı bence. Müzik müziktir...

Rock müzik yapıyor olmanıza aileniz ve çevrenizdekiler ne tepki veriyor?

Ailem sesimi, söyleyiş tarzımı ve şarkı söylerken ki duygu yoğunluğumu ve yorumumu sevdikleri için onlar gayet normal karşıladılar. Yorumum onlara Rock müziği de hiç yabancılaşmadan sevdirdi. Ailemi de Rock müzik dinleyicisi yaptım bir şekilde. Gerçekten de yapı ve tarz olarak Rock müzikten uzak insanlara da albümden şarkılar dinlettiğimde  bana şöyle derler. “Gamze'ciğim ben aslında Rock müzik dinlemem, sevmem ama senin şarkın çok hoşuma gitti.“ Bunu duymak güzel.

Yaşayıp da unutamadığın bir anınız, hikayeniz var mı?

Ailemi müzik eğitimi almamda ikna etmek için sevgili Melih Kibar'ın Etiler'deki müzik stüdyosuna gitmemiz ve piyanosunun başında şarkılar söyledikten sonra kendisinin bana ve aileme dönerek "bırakın artık bu kızı istediği yolda ilerlesin, o yukarıdan mezun olarak gelmiş" demesi...

İlerideki projelerinde düet yapmak fırsatınız olsa. Bir araya geleceğiniz isimin kim olmasını isterdiniz?

Müziğim aracılığı ile birilerinin hayatına dokunmak beni çok mutlu eder. Bir sosyal sorumluluk projesinde veya herhangi bir eserde birçok sanatçı arkadaşımızla ortak bir şarkıda buluşmayı çok arzu ederim. Bu inanılmaz güzel bir enerji. Bir de sevgili Okan Bayülgen'in program soundtrackşarkısında kendisiyle düet yapmayı çok çok isterim.

Kendinize hedef olarak belirlediğiniz bir nokta var mı, ne zaman en iyisi oldum dersiniz?

İlerleyen zamanlarda da müzik kariyerimde gururla bahsedebileceğim, keyifle dinlenecek ve izlenecek eserlere imza atmak istiyorum. Hayat boyu bir şekilde müziğin içinde olmayı diliyorum. Ama müziğin keyifli yönünde kalarak. Müzik sektörü gerçekten dışardan göründüğü ışıklı yanının haricinde oldukça stresli ve yıpratıcı bir sektördür. Bu kadar hassas bir ruha sahip olup böylesi stresli zor bir sektörde var olmak müziğe ve müzisyene büyük haksızlık. Ben olabildiğince keyfini çıkarmak, çeşitli projelerde müziğimle birilerine, bir şeylere fayda sağlamak, seslendireceğim ya da yazacağım eserlerle insanların hayatlarına dokunabilmek istiyorum.

En ütopik hayaliniz nedir?

Dünya barışının kayıtsız ve şartsız sağlandığı, tüm sınırların kalktığı ve her canlının yaşam hakkının korunduğu bir dünyayı oluşturmak. Bir gün insanlığın o dünya barışını sağlayacağına inanmak istiyorum!

Gerçekleştirmek isteyip de gerçekleştiremediğiniz bir hayaliniz var mı?

Sevgili Barış Manço gibi bir misyonla dünyayı gezmek ne müthiş bir şey olurdu!

İleride projelerinizde yurt dışına yöneltmeyi düşünür müsünüz?

Tabii neden olmasın? Ama zaten şarkılarım şu an tüm dünyada yayında. 100'ün üzerinde müzik platformundan Avrupa ülkeleri, Rusya, Uzak doğu, Amerika, Kanada dahil birçok ülkeden indiriliyor.

Son olarak okuyucularımıza neler söylemek istersiniz?

Öncelikle herkese hayatlarında kendilerini mutlu edecek işleri, ilgi alanlarını bulup keşfetmelerini ve en önemlisi mutlaka ve mutlaka başka bir canlıyla yakın ilişki kurmalarını şiddetle öneririm. Bunu yaşamamak bir insanın hayatında gerçekten çok büyük bir eksik olur! Ve son olarak sesimi, müziğimi ve albümümü sevip dinleyen, paylaşan, beğeni ve destekleriyle, mesajlarıyla beni mutlu ederek cesaretlendiren herkese, destekleriyle yanımda olan bütün dost ve arkadaşlarıma ve bu söyleşimizi (röportajı) okuyan her birinize sevgi ve selamlarımı yolluyorum. Hayat boyu enerjileriniz hep yüksek, sevgileriniz güçlü olsun... Daima müzikle ;)

Doğum tarihi: 1 Temmuz Beyoğlu / İstanbul doğumluyum.

Burcu: Yengeç ve yükselen burcum Aslan

En sevdiği huyu: Tanıştığım herkese öncelikle iyi insan öngörüsü vererek kabul etmek

En sevmediği huyu: Tanıştığım herkese öncelikle iyi insan öngörüsü vererek kabul etmek. (Aynısı) Çünkü bu kimi zaman beni yıpratıyor maalesef.

Uğurlu sayısı: 5 ve 7

Uğurlu günü: Her günün kendi uğuru var benim için.

En sevdiği renk: Siyah, beyaz ve tüm canlı renkler.

En sevdiği çizgi film: ICE AGE ve Corps Bride

En sevdiği söz: Ata'mızın dediği gibi "Yurtta sulh, cihanda sulh" sözü ve "The sky is the limit" yani "Limit, gökyüzü." bu dünya için insanlığa söylenmiş en güzel sözlerden.

Söyleşi: Elif Günay

Fotoğraf: Zeynap Aydın