Sizi tanıyabilir miyiz? Baran Erişen kimdir?
1992 yılında Van'ın Erciş ilçesinde doğdum. 11 kardeşli bir ailenin en küçük ferdiyim. İlköğretim ve lise eğitimimi Van’da tamamladım. 2014 yılında aile şirketlerimizin yan kuruluşlarından biri olan ve kendi ismimi verdiğim Er-Ban A.Ş’yi devraldım. Yaklaşık 3 yıldır aktif olarak kendi işlerimin başındayım. Bekarım ve aynı zamanda Polonya’da üniversite eğitimimi almaktayım.
İş hayatınıza ilk adımınızı nasıl attınız? Bunda ailenizin nasıl bir katkısı oldu?
Küçükken her yaz tatilini babamla ve babamın iş hayatıyla geçiriyordum. Aileme olan güvenim ve babamın disiplinli bir ortamda beni büyütmesinin katkılarıyla 2014’te ticarete ilk adımımı atmış oldum. Büyük riskleri göze alarak yaklaşık 10.000.000.00 liralık bir bütçeyle kendi adımı verdiğim lüks araç galerisini kurdum. İlk senemde yabancılık çektiğim için satış yapamadım ve bu beni ciddi zararlara uğrattı. Söz konusu lüks araçların yüksek kar marjı olunca galerimizi şuan daha fazla büyütmeye çalışıyoruz. Ayrıca Van’da bulunan 5 yıldızlı aile otelimizi işletiyorum. Bünyeme ait 127 tane personel çalışmakta ve her yıl çalışan sayısı ortalama 20 kişi artmakta. Bunu yaparak bölgedeki işsizlik seviyesini bir tık da olsa düşürmeyi planlıyorum.
Şirketinizi anlatır mısınız bizlere? Ne zaman, kim tarafından kuruldu? Amacına ulaştı mı?
Firmamız ilk olarak babam İzzet Erişen tarafından 1992 yılında inşaat sektörüne katkı amaçlı kurulmuştur. 1994 yılında karnesi alınıp inşaat sektörüne ilk adımını atmıştır. 1997 yılında gereken tüm müteahhitlik belgelerini alıp ülkeyi kalkındırma amaçlı ciddi yatırımlar yapmıştır. Bugüne kadar hep okul, yurt, tünel, hastane gibi iş bitirmeler yapmıştır. 1992 yılından günümüze sadece inşaat sektöründe yaklaşık olarak 500.000.000.00 liralık iş bitirme tecrübesi ve geçmişine sahiptir.
Firma olarak şimdiye değin ne gibi faaliyetlerde bulundunuz? Önemli projelerinizden bahseder misiniz?
Söz konusu inşaat sektörünün yüksek kar marjı olunca 1997 yılında Van' ın Erciş ilçesinin sahil kısmında 20 dönüm Van Gölüne sıfır bir arsa satın alarak 2002 yılında bölgenin en büyük otel inşaatı için kollarımızı sıvadık. Ön gördüğümüz yatırım tutarı yaklaşık 10.000.000.00 lira olarak belirlendi ve 2004 yılında Grand Arsisa adını verdiğimiz 4 yıldızlı otelimizi açtık. 2004 -2008 yılları ülkemizin attığı önemli barış süreci altında terör yok denilecek kadar azaldı ve aynı yıllar içerisinde turizm alanında ciddi kazançlar elde ederek bölgemizin kalkınması adına adımımızı atmış olduk. Maalesef ki 23 ekim 2011 tarihinde Van’da yaşanan depremde otelimiz yıkıldı. Depremden yaklaşık 6 ay sonra Nisan 2012' de özel izinlerimizi konuyla ilgili bakanlıklardan alarak en büyük şahsi projemiz olan Nevan SUİTE&HOTEL inşaatına başladık. 12.000 m2 büyüklüğündeki devasa binamız için 25.000.000.00 liralık bir bütçe ayırdık. 2014' te açmış olduğumuz NEVAN SUİTE&HOTEL Erciş' in ilk ve tek 5 yıldızlı oteli ünvanını almıştır. Ek olarak 2015-2016 yılı ülkemizin son 20 yıl içerisindeki en kötü ekonomik yılı oldu. Buna rağmen yine ülkemizi kalkındırmak adına İstanbul Beykoz' da 10.000.000.00 liralık bir bütçe ile nalburiye sektörüne ilk adımımızı attık çok kısa bir zaman içerisinde malzeme kapsamımızı biraz daha genişletip ürün satışlarımıza teknoloji ve mobilya reyonu da ekledik. Ülkenin en büyük markalarından olan 16 tane firmanın şubeliklerini alıp 5 ay içersinde yaklaşık 50.000.000.00 liralık malzeme satışını başardık.
İşiniz haricinde nelerle uğraşıyorsunuz?
Oldukça yoğun bir iş hayatına sahibim, lakin bünyemin kaldıramadığı bazı zamanlarda ister istemez inisiyatiflerimi kullanıp kendime izin veriyorum. Boş zamanlarımı genellikle doğayla ve ailemle geçiririm. Özellikle kamp yapmaktan oldukça zevk alırım. Yaklaşık 7 yıldır gitar çalıyorum ve bunu sadece hobi olarak yapıyorum, herhangi maddi bir katkısı yok. Onun dışında diğer aktivitelerimin birçoğunu otelimizde karşılayabiliyorum ve insanlar tarafından dışlanan, lakin benim oldukça hoşuma giden bir hobim daha var; tarantula beslemek. Yaklaşık 1 yıldır pornata türünden olan bir ağaç tarantulası besliyorum.
Bu sektörde karşılaştığınız büyük engeller oldu mu? İşinizi yürütürken nelere dikkat edersiniz?
Dediğim gibi ticarete ilk başlangıcım benim için hayatımın dönüm noktası idi. Çünkü artık yalnızdım, risklerim kendime göre alıyordum. Haliyle ilk yıllar büyük zararlar yaşadık bundan kaynaklı birçok şey var ama en büyük zarar halkımızın yıllardır kıramadığı doğulu ön yargısıydı ve bundan en çok etkilenen girişimci de yaşımın çok genç olmasından dolayı ben oldum. İşimi yürütürken her şeyden önce mütevazi bir patron olmayı ön görüyorum. Dürüstlük ve disiplinden kesinlikle ödün vermiyorum. Belki de bu günlere gelmemin en büyük nedeni bunlardı.
Hazırlanma sürecinde olan yeni projeleriniz var mı?
Van merkezde 3. otel inşaatımıza başlayıp Doğu Anadolu’yu kültür ve turizm alanında cazibe merkezi haline getirmeyi planlıyoruz. 4 yıldızlı otel projemiz için şuan ön gördüğümüz yatırım tutarı yaklaşık 17.000.000.00 liradır. 2017 yılı içersinde gerekli adımları atıp 2018 son baharında otel açılışını yapmayı planlıyoruz. Bu şekilde hem turizm alanında zincirleşmek hem de Doğu Anadolu’yu turizm alanında cazip hale getirmeyi temenni ediyoruz.
Başarıya doğru emin adımlar atan bir iş adamı olarak Türkiye’nin iş sektörü hakkında ne düşünüyorsunuz? Sektörel anlamda gelişme kaydetmek için sizce hangi yollar izlenmelidir?
Sektörün gelişimi için hükümetin elinden geleni yaptığına inanıyoruz. Sektörün gelişimini hızlandırmak için yatırımdan kaçınmamalı. Halkımız kendi topraklarımız içersinde yatırım yapmak yerine, genellikle yurtdışına yatırım yapmayı tercih ediyor (inşaat sektöründe). Bunu çok yanlış buluyorum. Şöyle ki; buraya yaptığımız en küçük yatırım bile belli bir zaman içersinde bizlere kat kat geri dönüyor. Dönmesini geçsek bile kendi bölgemiz kendi insanımız gelişiyor. Özellikle söz konusu perakende satış yapan bazı firmaların satış alanı değil de üretim alanlarını biraz genişletmeleri gerekiyor. Devlet zaten gereken teşvikleri sunuyor. Böylelikle hem sektörel gelişim alanında artı düzeye çıkıyoruz hem de işsizlik oranını seviyesel olarak düşürüyoruz.
Son olarak okurlarımıza neler söylemek istersiniz?
Zaman ayırıp bu röportajı okuduğunuz için hepinize teşekkür ederim. Unutmayın hayatta isteyip de yapamayacağınız hiçbir şey yoktur. Hepinizin isteklerine tez elden kavuşmasını temenni eder, saygılarımı sunarım.
Röportaj: Ayşenur Mama