Buse Biçer: Haber İnsanı Yenileyen Bir Şey

Haber Spikerliği Fazlasıyla Stresli 

Buse Biçer ile Haber Spikerliği ve Yeni Medya’ya dair  

HaberTürk’te bugüne kadar pek çok farklı kuşakta çalıştınız şu anki çalışmalarınızdan bahseder misiniz? 

Şu anda hafta içi her gün Saat 10:00-13:00 arasında yayınlanan Güne Bakış Programını yapıyorum. 2009 Yılından beri HaberTürk’ te çalışıyorum ve bu süre içinde yayında olan Ana haberde dahil  tüm kuşaklarda çalıştım. Gün Bakış günün şekillenmeye başladığı sıcak açıklamaların ve gelişmelerin olduğu bir yayın kuşağı. Bol bağlantılarla  ve konuklarla gündemdeki gelişmeleri analiz ediyoruz bu kuşakta.

Üniversitelerde de farklı çalışmalarınız oldu bize biraz bunlardan bahsedebilir misiniz? 

Üniversitelerde  dersler veriyorum. Öğrencilerle genç arkadaşlar olmak bana iyi geliyor. Mesleki heyecanımı hep sıcak tutuyor. Ben anlattıkça işime karşı daha fazla motive oluyorum. Ayrıca bilgiyi ve deneyimleri de paylaşmanın mesleki bir sorumluluk olduğuna inanıyorum. O yüzden çeşitli sosyal sorumluk projelerine de destek veriyorum.

Son dönemde KırmızıTürk ödülleri de dahil olmak üzere pek çok ödül kazandınız bunları nasıl değerlendiriyorsunuz?  

Ben motivasyonun kişinin kendi içinde olduğuna inanırım hep. Önce bir işi kişinin kendisi beğenmeli. İş bittikten sonra bunun muhasebesini hep yaparım. Acımasız da oluyorum kendime bu konuda. Ama adlığım ödüller bana şunu da hissettirdi:  yaptığınız işin görünür olması ve başkaları tarafından takdir edilmesi çok güzel bir duygu. Sizi daha da güçlendiriyor işinize karşı. Çünkü yaptığımız işte “biz” ön plandayız. Beğenen de oluyor beğenmeyen de.. fikirlerinizi destekleyen de oluyor desteklemeyen de.. o yüzden bu ödüller daha bir dik tutuyor sizi.. 

Medya dışında yapmak istediğiniz çalışmalar var mı?

Ben siyaset bilimi ve uluslar arası ilişkiler  mezunuyum üzerine uluslar arası işletmecilikte yüksel lisans yaptım. Mezun olduğumda altı aylık bir süreçte dış ticaret yaptım ama okurken bu sektöre girdiğim için medya ağı bastı. Yani aslında başka sektörü denemişliğim var. Ama 1999’dan beri bu sektördeyim.. Ben her şeyden önce yaptığım işi en iyi yapmak isterim. Bunun için işinize çok iyi odaklanmanız gerekiyor. O yüzden farklı bir alanı düşünmedim. 

Haber dışında program sunmak ister misiniz? 

Mesleğimin en başında aslında haber dışında programlar sundum. Öğrenci iken başladım demiştim bu işe.. okulumu okurken bu sektörde de pişmek istiyordum. Programcılığın , sunuculuğun kodları aynıdır dedim ve okulumu tamamlayana kadar sağlık, tatil, ekonomi programları sundum. Yani yabancı değilim. Ama haberle başlamıştım sektöre. .haber kanınıza girdiğinde bir daha çıkmıyor. O yüzden haberle devam ettim. Devam da ediyorum.. 

Mesleğinizde bir rekabet baskısı/etkisi hissediyor musunuz? Eğer hissediyorsanız bu mesleğinize nasıl yansıyor? Bu rekabet ortamının size ve mesleğe olumlu olumsuz etkileri nelerdir?

Rekabet iş dünyasının en önemli konusu.. Olmazsa olmazı belki de.. Bizim sektörde bu biraz daha fazla.. Çünkü insan unsuru çok ön planda.. Nasıl ne ile rekabet ettiğiniz önemli. Rekabet sizi büyütüyorsa sorun değil ama geriye götürüyorsa orada sorun var. Ben kendimle rekabet ederim hep.. Üstüne daha fazla ne koyabilirim diye düşünürüm. Daha ne öğrenebilirim diye araştırırım. Bazen durum dinlendiğimde olur. O zaman izler, o süreci olabildiğince kısa tutup yoluma devam ederim. Eğer bu dengeyi kurarsa bir insan olumsuz bir sonuç çıkağını düşünüyorum. Her şeyin bir bedeli var.  Ve siz ne kadar bedel ödemek istiyorsunuz bunun cevabını kişi kendisine çok iyi vermeli. Doğru cevap doğru davranışlarla bütünleştiğinde o zaman rekabet ortamının hiçbir olumsuz etkisi olmuyor kişinin üzerinde. Rekabet etmiyor ve sadece rekabet yaratıyorsunuz bu şekilde

Medya dünyasında bir şeyleri değiştirme şansınız olsa neleri değiştirirdiniz?

Meslek içi eğitime ağılık verirdim. Çıraklık ve kalfalık dönemini daha uzun tutardım. Toplumsal dönüşüme katkı sağlayacak program içeriklerine ağırlık verirdim. Haber bültenlerinin sürelerini kısaltırdım. 

Yaptığınız iş için kurs eğitimi şart mı  ya da bu işi yapabilmek için sizce iletişim mezunu olmak gerekli midir? 

Aslında bu sorunun cevabı benim için belli. Ben iletişim mezunu değilim. Bu işi yapıyorum benim gibi bir çok arkadaşım da var sektörde. Bir zorunluluk değil iletişim mezunu olmak. Ama işin teorisini de iyi bilmek gerekir. “Bilgi sahibi olmayan fikir sahibi olamaz derler” o yüzden altyapı şart. İşin pratik kısmı kadar teori kısmı da önemli bence. Bir de yetenek  çok önemli. Adam olacak çocuk bellidir derler o yüzden kişinin yetenekleri de desteklemeli bu işi. Örneğin ben basın enstitüsü derneğinin 3 aylık sertifika kursuna katılmıştım. Orada BBC’nin traning kursuna da katıldım. Bu tarz kurslar bana çok şey kattı şahsen. Tavsiye de ediyorum. 

Medya ile aranız nasıl? Televizyon, internet, gazete, dergi gibi iletişim araçlarından ne şekilde faydalanıyorsunuz? Sosyal medya ile aranız nasıl?

İşim gereği medyanın tüm kollarını yakından takip ediyorum. Sosyal medya yazılı ve görsel medyayı hız bağlamında geçmiş durumda. Önemli bir iletişim aracı olduğunu düşünüyorum ama ince eleyip sık dokuyorum oradan gelen bilgileri zira bilgiye ulaşmak değil onu doğru analiz etmek önemli. Dış politika ve ekonomi konusunda okuduğum sabit dergiler var. Onları takip ediyorum mutlaka. Bir de tüm gazeteleri okumaya gayret ediyorum. 

İyi spikerliği nasıl tarif edersiniz?  

Görüntüsü ve konuşması düzgün, güven veren, soğukkanlı, hakimiyeti tam, okuduğunu bilen ve anlatabilen , donanımlı, kendini sürekli geliştiren, hata yapmaktan korkmayan, hatayı tecrübesiyle yönetebilen, süreyi doğru kullanabilen, objektif kişidir. 

Sizce ekranda olmak için güzellik şart mı? 

Güzellik izafi bir kavramdır ve kişiden kişiye değişir ama ekran tılsımı denilen bir kavram var. O şart. Yani Kameranın kişiyi sevmesi gerekiyor. Eğer kamera sizi sevmişse güzelsinizdir.

Sizce haber spikerliği stresli bir iş mi? 

Fazlasıyla stresli.  Her şeyden önce sürekli “odaklanma” durumundasınız. Her zaman iyi haberler vermiyorsunuz ve o haberler  “insan”olduğunuz için sizi de etkiliyor. 

Yeni Medyanın ( Sosyal Medya ve İnternet ) Geleneksel Medyayı ( Radyo – tv gazete ) Yok edeceği söyleniyor siz buna ne dersiniz ? Yeni Medya sizce ne yönde ilerleyecek ? 

Yeni medya geleneksel medyayı geçti gerçekten ama tamamen yok eder mi en azından biz görmeyiz diye düşünüyorum. Hala dünyanın gelenekçi bir tarafı var ve adil bir dağılım yok çünkü. Ama yeni medya farklı bir mecra ve çok daha etkin olacak o kesin.

Boş zamanlarınız nasıl değerlendiriyorsunuz?

Aynı  zaman bir “anne” olunca çok da boş zamanınız olmuyor. Ama spor yapıyorum. Yeni yerler görmeyi seviyorum. Tüm boşluklarımda seyahat ediyorum.

Hayatımın Kitabı/Filmi diyebileceğiniz bir kitap/film var mı?

Ortaokul döneminde okuduğum Doğan Cüceloğlu’nun “Savaşçı” kitabı başucu kitabım olmuştur hep. Breaveheart/ cesur yürek filmini de defalarca izledim ve izlerim. 

KırmızıTürk hakkında neler söylersiniz ? 

Öncelikle böyle bir platformun varlığından dolayı teşekkür ediyorum yöneticilere.. iyi bir motivasyon kaynağı olduğunu düşünüyorum bu platformun. 

Gelecek planlarınız nelerdir? Şu an bulunduğunuz konumdan memnun musunuz ve gelecekte kendinizi nerelerde görmek istersiniz?

2009’dan beri Habertürk’te çalışıyorum. işimi çok seviyorum. Haber insanı yenileyen bir şey zaten. Çünkü anı yakalıyorsunuz. Günün her saatinde haftanın her gününde ve çeşitli konseptlerdeki haber programlarında çalışmış biri olarak yenilikleri yakalamaya ve işimi severek yapmaya devam edeceğim. 

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey, takipçilerinize vermek istediğiniz bir mesaj var mı? 

Takipçilerime çok teşekkür ediyorum. Gerçekten yalnız bırakmıyorlar beni. Hem sosyal medya da hem de ekran başında. Bunu reyting raporlarında da görüyorum. Gördükçe de mutlu oluyorum. Siz varsanız ben de varım diyorum.

Röportaj ve fotoğraflar: Cengizhan KAYA

Meral Karadağ : Sağlık Programcısının Sağlık Alanında Donanımlı Olması Şart

Öncelikle bize  kendinizden  bahseder misiniz? 

Marmara Üniversitesi İletişim Fakültesi Mezunuyum ardından basın işletmeciliği ve ekonomisi bölümünde yüksek lisans yaptım.. Çocukluk hayalim doktor olmaktı bu da ilginç bir tesadüf doktor olamadım ama her gün doktorları ağırladığım bir sağlık programı yapıyorum 9 yıldır. Mesleğe spiker olarak TGRT de başladım ardından muhabirlik, editörlük, haber müdürlüğü, köşe yazarlığı, yapımcılık vs geldi yıllar sonra ise sağlık alanında branşlaşmaya karar verdim 3000 bölüm sağlık programı yaptım sanırım bir rekor!

Neden Medya? 

Medya çünkü iletişim fakültesi mezunuyum.. Bizim dönemimizde iletişim fakültesi sayısı çok azdı ve özel kanalların yeni açıldığı yıllarda iletişim fakülteleri mesleki alanda donanımlı öğrenciler yetiştiriyordu iş bulmakta da hiç zorlanmadım henüz fakülte bitmeden TGRT’nin açtığı bir sınavla 4 aylık eğitimin ardından spikerliğe başladım 20 yaşındaydım ilk yayınımı bugün gibi hatırlıyorum şimdi düşünüyorum da küçük bir kız çocuğuymuşum nasıl cesaret ettim boyumdan büyük o işlere aslında bildiğin cahil cesaretiymiş.. 20 yaşındayken  Deniz Baykal, Bülent Ecevit gibi siyasi isimlerle O dönem Bosna meselesi gündemde ve bu konuyu konuşuyorum bu da ilk programım, bantları izlediğimde hala şaşırıyorum.. 

Kendinizde bir şeyleri değiştirme imkanınız olsa neleri değiştirirdiniz?

Çok titizim iş konusunda, çok sabırsızım her şey mükemmel olmalı ve her şeyi kontrol altında tutuyorum.. Programın A dan Z ye her şeyini kendim yapıyorum.. Hataya tahammülüm yok biraz da fevriyim ekip benden çok hazzetmez ))

Medya ile aranız nasıl? Televizyon, internet, gazete, dergi gibi iletişim araçlarından ne şekilde faydalanıyorsunuz? Sosyal medya ile aranız nasıl?

Sosyal medya canavarıyım habercilik günlerinden sanırım haber refleksim çok yüksek son dakikaları hala takip ediyorum arkadaşlarım bana son dakika Meral diyorlar bu nedenle

Ayrıca instagram’ı ve Twitter’ı aktif kullanırım. Fotoğraf tutkum var ve seyahat instagram profilim gezi programı tadında 

24 Tv’deki çalışmalarınızdan bahseder misiniz ? 

Dokuz senedir 24’teyim ailem gibi hatta işyeri değil artık bildiğiniz evim.. Yöneticimiz Murat Çiçek iyi bir gazeteci çekirdekten yetiştiği için ortak dil bulabiliyoruz.. Ekiple benim dırdırım dışında bir sorun yok  Haftada iki gün yapıyorum programı.. Sağlık gündemini sıkı takip ederim.. Tıp Alanındaki gelişmeleri ve kongreleri bilimsel yayınları da öyle 

Sağlık programları oldukça yaygınlaştı sağlık programlarıyla ilgili neler söylersiniz ? 

Her doktor çıkan program sağlık programı değil.. Tıp etiğine uygun sağlam bir iki program var tevazulu olmayacağım en iyilerinden biri Sağlık Merkezi.. Kadın kuşaklarına Show programlarına da artık doktor konuklar çıkıyor malum o programlara çıkan hekimleri de anlamış değilim 

İyi sağlık programının özellikleri nelerdir ? 

Programa katılan uzmanların belirli bir kalibrede olması gerekiyor ayrıca programı hazırlayan ve sunan kişi yada kişilerin de sağlık alanında donanımlı olması şart.. Doğru soru ile konuğu yönlendirmek programın temposunu yüksek tutmak halkı ilgilendiren sağlık sorunlarını gündeme getirmek yenilikleri takip etmek kaynak karıştırmak tıp literatürüne hakim olmak hepsi çok önemli

İyi sunucuyu  siz nasıl tarif edersiniz ? 

İyi sunucu önce nasıl görünüyorum kaygısından ziyade karşısındaki konuğu iyi dinlemeli konusuna hakim olmalı, doğal olmalı.. Doğallık izleyiciye inanın geçiyor.. Beni yayında izleyenler de konuklarımda sanki evinize gelmiş gibi hissettiriyorsunuz dediklerinde mutlu oluyorum.. Tabi uzun yıllar sahada olmanın ve spikerlik deneyimimin etkisi de çok fazla.. Her tür yayın ve haber sunmak ciddi bir avantaj oldu benim açımdan

Medya dünyası rekabetin yoğun olduğu bir alan siz nasıl değerlendiriyorsunuz ? 

Sağlık Basını bu konuda çok daha kenetlenmiş durumda.. Genel anlamda soruyorsanız iyi bir sunucuyum tevazu göstermem bu konuda.. Medya dünyasının en uzun soluklu yayınlarından birini üstelik aynı kanalda yapmak sanırım bunun ispatı.

Spikerlik- sunuculuk rol model işlerden biri haline geldi bunu nasıl değerlendirirsiniz ? 

Günümüzde okuma yazma bilen herkes spiker sunucu oluyor. Bizim ses tonumuza artikülasyonumuza bakılıyordu.. Şimdi ekrandakilere bakıyorum çoğu ne diksiyon eğitimi almış ne de harfleri doğru basıyorlar.. Sanırım görsellik ön planda artık.. Ben gazeteci olarak gördüm hep kendimi diğerleri bu işin sadece sosuydu.. Sos karın doyurmaz yemeğin ana malzemesi önemli o sebeple önce sahadan muhabir olarak yetişmek lazım ardından mutlaka editör yal deneyim gerekiyor ekran dediğim gibi işin kreması.. 

Sizce sunucu olabilmek için iletişim mezunu olmak şart mıdır ? 

Bence şart bize fakültede haber yazma röportaj teknikleri fotoğraf çekme dersleri veriliyor ki şimdi imkanları çok daha fazla iletişim fakültelerinin.. Gazetecilik bir meslek ve rastgele yapılacak bir iş değil meslek sevdayla yapılınca başarı kaçınılmaz 23 yıldır sektördeyim Marmara İletişimli olmak hep avantajım oldu..

Yeni Medyanın ( Sosyal medya ve internet ) Geleneksel Medyayı ( radyo – tv – gazete ) Yok edeceği söyleniyor bunu nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Etti bile enformasyon açısından çok süratli lakin dezenformasyonun önüne henüz geçmek mümkün değil.. Yasal anlamda da çok fazla boşluk var.. 

Sağlık programlarıyla ilgili yozlaştıkları ve reklamlarla ilgili eleştiriler söz konusu bunu siz nasıl değerlendiriyorsunuz? 

Sağlık programlarına ilişkin eleştirilere katılmıyorum reklama gelince hemen tüm programlar sponsor desteğiyle yapılıyor sağlık programlarının da devam etmesi için bu sponsor desteğine ihtiyaç var sonuçta televizyonlar ticari kurumlar ve reklam geliriyle ayakta duruyorlar.. Titizlik gösterilmesi gereken içerik olmalı 

Sağlık medyasıyla ilgili önümüzdeki günlerde farklı çalışmalarınız olacak mı? 

Aslında bir kitap projesi üzerinde çalışıyorum erkeklerin dünyasını ilgilendiren bir kitap sürpriz olsun.. 

Boş zamanlarınız nasıl değerlendiriyorsunuz?

Ben tam bir gezentiyim en büyük hobim seyahat etmek ve fotoğraf çekmek.. Geçmişte dağcılık yapıyordum yaş kemale çoktan erdi artık pek imkanım olmuyor.. 

Hayatımın Kitabı/Filmi diyebileceğiniz bir kitap/film var mı?

Piyanist en sevdiğim film.. Kitapta tercihim daha çok roman Ahmet Ümit, Elif Şafak, Orhan Pamuk sevdiğim yazarlar.. Şiir tutkunuyum lakin Mevlana Mesneviyi severek okurum zaman zaman.

Bu arada Özdemir Asaf, Can Yücel, Ece Ayhan sevdiğim şairler.. Şiiri de çok iyi seslendiririm geçmişte radyoda bir şiir programı yapmışlığım var uzun saatler süren bir gece programıydı .

Şiiri seven insanların kalplerinden ruhlarından öperim zarar gelmez şiirperestlerden onlar aşka bin ömür veren şahane yüreklerdir zira.

Bu yıl çeşitli ödüller kazandınız alanınızla ilgili. Dijital dünyanın enleri ödül törenimizde de ödül aldınız ödüllerle ilgili neler söylersiniz? 

Dijital DÜNYANIN EN’leri titizlikle hazırlanmış bir organizasyon bu yıl sağlık alanında beni ödüle layık gördüler çok mutlu oldum oylamayla yapılan bir organizasyon bu sebeple önemsiyorum.

Aldığım diğer ödülse TGC ve Gıda Güvenliği derneğince ortak bir organizasyondu o da beni çok mutlu etti.

Haber spikerliği düşünüyor musunuz? 

Haber spikerliğini ben yıllar önce yaptım o sayfayı kapattım o dönemde de onlarca ödül aldım.. Ben sanırım metne bağlı olmayı sevmiyorum çok gülen bir kadınım gülen yüzle maalesef gündemi aktaramazsınız eğer dünya ve Türkiye bir gün yine güllük gülistanlık olursa yeniden haber sunarım ‘mutlu haberler’ bu da çok mümkün görünmüyor.. Haber değil ama kafası çalışan okuyan hayatın içinde olan kadınlar için bir kadın kuşağı yapmak isterim.. Tabi bu işler için teklif gelmesi gerekiyor henüz teklif almadım belki televizyon yöneticileri birkaç ismin etrafında dönmekten vazgeçerse bu hayalim gerçekleşir. 

KırmızıTürk- spiker dünyası hakkında neler söylersiniz? 

Güzel düşünülmüş bir mecra ekrandaki yüzler hakkında kanaat oluşması için ideal. 

Gelecek planlarınız nelerdir? Şu an bulunduğunuz konumdan memnun musunuz ve gelecekte kendinizi nerelerde görmek istersiniz?

Gelecek hayalim dünyayı adım adım gezmek, 70 yaşında sırt çantamla dünyayı gezmeye devam etmek istiyorum fotoğraf çekmeye de ben seyyah ruhlu bir kadınım dilimde en şen şarkılar yüzümde içten kocaman bir gülümsemeyle bilmediğim hayatları keşfedip özellikle çocukların fotoğraflarını çekmek istiyorum.. Çok teşekkürler.