Önce Vatan Gazetemizin siz değerli okuyucuları, bugün sizlere Bursaspor Kulüp Başkanlığına aday olan işadamı Sayın Sedat Karataş ile gerçekleştirdiğimiz röportajı aktarıyoruz. Otuz yıldır aktif olarak ticaret hayatında yer almış bir isim... Şuan ise Bursaspor’un Kulüp Başkanlığı’na aday bir isim...

Sayın Sedat Bey ilk olarak sizi tanıyabilir miyiz?

1973 Erzurum doğumlu olup, 1984 yılında Erzurum’dan Bursa’ya göç ettim. Bu zaman içinde kapsamlı olarak inşaat, mobilya, kuyumculuk, hayvancılık alanlarında aile şirketi olarak faaliyet gösterdik. Yaklaşık 2,5 yıl önce kendim TÜYAP KARATAŞ İNŞAAT firmasını kurdum. 30 yıldır ticari hayatıma aktif olarak devam etmekteyim. Bir çok başarılara imza attım, iş yaşamım boyunca hiç bir zaman bir bankanın kredisine gerek duymadan öz kaynaklarımla var olma mücadelesi verdim ve vermeye de devam edeceğim.

Kentsel dönüşüm ile ilgili çalışmalarımız var mı?Varsa hangi aşamada olduğuna dair bilgi alabilir miyiz?

Kentsel dönüşüm ile ilgili çalışmalarımız üst düzeyde. Yapılacak olan projelerde halkımıza tüm taahhütlerimizi bir bir yerine getirmek en önemli hedefimiz. Firmamız Bursa’nın kalıcı, parlayan yıldızı olmaya namzet bir isimdir. Hedeflerimiz arasında Mudanya’da 5 yıldızlı otel projesi yer almakta. Bu projede halkımıza, 600 kişilik tam teşekküllü açık-kapalı alan kahvaltı restoranları ile ferah mekan ve ortamlarda yaşam alanları sunmayı hedefliyoruz.

Gelelim sporla olan bağınıza...Sedat Karataş’ın Bursaspor sevdası nasıl başladı?

Çocukluğumdan beri futbol sevdalısıydım. Futbola Bursaspor’un amatör kulüplerinde oynayarak başladım. Çocukluğumdan beri Yeşil-Beyaz renklere farklı bir sevdam, tutkum ve hayallerim vardı. Zamanı gelmiş iken soralım...

Sedat Bey, Bursaspor’a Başkan adayı olmaya ne zaman karar verdiniz?

Bursaspor’a Başkan adayı olma fikrini, futbol oynadığım yıllarda karar verdim. Futbol oynadığım dönemde Bursaspor’a başkan olmak en büyük hayalimdi. Son iki yıldır içimde bir kor alev alevlendi adeta. Bu kulübün yönetimine ve camiasında yer almayı kendime hedef belirledim. Son iki yıldır açıkça görünmektedir ki, Bursa şehri, Bursaspor’dan özlenen futbolu görememektedir. Bursaspor’u o eski günlerine döndürebilmek için maddi-manevi olarak Bursaspor’un Kulüp Başkanlığına aday olduğumu geçen sene açıklamış oldum. Maalesef adaylığımı açıkladığım günden beri, bazı kişiler sosyal medya üzerinden şahsıma yakışmayan karalama kampanyaları başlattılar. Başlatılan bu karalama kampanyalarında şahsımla ilgi ve alakası olmayan bir takım iftiralarda bulunuldu. Türkiye’mizin güzide takımlarından olan Beşiktaş Kulübünün Avrupa maçında Türkiye turu geçtiği için ailece kutlamalara katıldım ve burada çekilen resimler sosyal medya üzerinden servis edildi. Tabii ki bunlar beni çıktığım bu yoldan alıkoymadı. Ben Sedat Karataş olarak şunu ifade etmek istiyorum; “Bir değeri yok etmek kolay ama kazanmak zordur.” Şahsım ve yol arkadaşlarım Bursaspor için bizler bir değeriz. Elbirliğiyle Bursaspor’u bu mali krizden kurtaracak bir varsa o da ben ve ekibimdir. Gün Bursaspor için el ele verme günüdür. Ben bir Erzurumlu olarak doğduğum şehre saygım var ve doğduğum şehre de vefa hizmetlerim tabi ki olacaktır. Bursaspor hiç kimsenin Bursaspor’u değildir. Bursa’da ne kadar yaşayan insan varsa Bursaspor onlarındır. Bursaspor’a gönül vermiş, sahiplenmiş kişilerle bu yola çıktım, yalnız değilim. Şuan ki Kulüp Başkanı Ali Ay, kişilik, insanlık, karakter ve işadamlığı duruşuyla saygı duyduğum bir isimdir. Fakat iş adamlığı farklıdır, kulüp başkanlığı, yöneticilik farklıdır. Ali Bey’i tamamlamayan, mevcut yönetimi ve ekibidir. Şahsım olarak mevcut yönetimimle Bursaspor’un yanındayım. Ama Bursaspor yalnızlığa itilirse, bilsinler ki, bu kulüp yalnız ve sahipsiz değildir. Biz varız Sedat Karataş ve yönetim ekibi... Bursaspor için, hizmet için her zaman hazır ve de nazırız.

Sedat Bey, bu sıcak ve samimi sohbet için, ayrıca misafirperverliğinizden dolayı şahsım ve gazetem adına teşekkür ederim. Size ve ekibinize iş hayatınızda başarılar diler, başkanlık yarışında da muvaffakiyet dileriz.

Bizleri onurlandırdığınız için şahsım adına, Mustafa Yıldız, Hatice Durdu ve Yeşim Toprak’a, Sayın Abdullah Akosman Bey’e ve tüm gazetenizde görev alan arkadaşlar sonsuz teşekkürlerimi sunarım.

Röportaj: Mustafa Yıldız – Yeşim Toprak