"Ya ben İstanbul'u fethederim, ya da İstanbul beni..."

Fatih Sultan Mehmet

Esenler Belediye Başkanı Sayın M. Tevfik GÖKSU, Kadıköy Belediye Başkanı Sayın Aykurt NUHOĞLU, Bahçelievler Belediye Başkanı Sayın Osman DEVELİOĞLU ve Beşiktaş Belediye Başkanı Sayın Tahir DOĞAÇ ile dört ayrı röportaj gerçekleştirdik.

Bu hafta; 34 plaka kodlu, Asya ile Avrupa Kıtaları'nın dar bir deniz geçidi ile ayrıldığı yerde ve dünyada içinden deniz geçen tek şehir olan Megapol-İstanbul ilimizi konu aldık.

Sadece ülkemizin değil dünyanın da merkezinde yer alan İstanbul; üç yüz bin yıllık tarihi mirası, en son hüküm süren İslam dinine özgü eserleri,  efsanevi mimarisi, şehir simgeleri, eşsiz manzarası, gece ışıkları, çarşısı, vapuru, martısı, çayı ve simidi ile dünyada nadir görülen benzersiz bir şehirdir.

İstanbul, başlı başına bir ülke, Avrupa ve Asya yakalarıyla iki bölge ve her ilçesi de birer büyükşehir olabilecek değerdedir. Bundan dolayı, Sayın Başkanlarımızın değerli katkılarıyla İstanbul’u her biri birbirinden özel dört ayrı röportajla anlattık.

*

Esenler Belediye Başkanı Sayın M. Tevfik GÖKSU’nun röportajı

Sayın Başkanım, sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

1966 yılında Adıyaman’ın Gölbaşı ilçesinde dünyaya geldim.  İlköğrenimimi Gölbaşı'nda, ortaöğrenimimi ise 1980-1985 yılları arasında İstanbul’da Gaziosmanpaşa İmam Hatip Lisesi'nde tamamladım. Yıldız Teknik Üniversitesi Harita Mühendisliği Bölümü'nden 1990 yılında mezun oldum. 1991-1994 yılları arasında İstanbul Üniversitesi İktisat Fakültesi Çalışma Ekonomisi ve Endüstriyel İlişkiler Bölümü'nde yüksek lisansımı tamamladım. Daha sonra akademik çalışmalarımı sosyoloji alanında yoğunlaştırdım ve Sakarya Üniversitesi Sosyoloji Bölümü'nde başladığım doktora çalışmalarımı Siyaset Sosyolojisi üzerine devam ettirdim. 2009 yılından beri Esenler Belediye Başkanıyım. Arapça ve İngilizce biliyorum, evli ve 4 çocuk babasıyım.

Birçok ankette "En Başarılı İlçe Belediye Başkanı" seçiliyorsunuz. Bu başarınızın sırrı nedir?

Bizleri teşvik eden, daha fazla gayret göstermemiz noktasında bize güç veren, motive eden en büyük faktör, vatandaşımızın memnuniyeti... Zira vatandaş, her konuda belediyeyi sorumlu tutuyor. Mahallesinde elektrikler kesildiğinde de, işsizliğine de bizleri sorumlu olarak görüyor… Yani vatandaş belediyeyi doğumdan ölüme kadar her türlü ihtiyacını karşılayan bir kurum, tabiri caizse 'hacet kapısı' olarak görüyor. Bu nedenle bütün mesai arkadaşlarıma her zaman şunu söylüyorum; "Esenler'den hiç bir insana bizim belediyemizde hayır kelimesi söylenmeyecek. Bizim görevimiz vatandaşa evet demek. Bugün git, yarın gel diyemeyiz. Bize geleceklerini emanet edenlere asla afra tafra yapamayız. Sonuçta bizim patronumuz halktır". Bu anlayışla beraber milletle aramızda karşılıklı bir güven bağı oluşturduk. Bağımsız araştırma şirketlerinin yaptığı çalışmalar da bu güveni ve memnuniyeti ortaya koyuyor. Esenler halkının yüzde 89'u Esenler Belediyesi'nin faaliyetlerine tam not vermişler, yani belediyenin hizmetlerini çok beğeniyoruz demişler. Büyüklerimiz boşuna dememiş, "marifet iltifata tâbidir". Sağ olsun Esenler halkı çalışmalarımızı takdir ediyor. Ancak yüzde 89 bizim için yeterli değil. Esenler Belediyesi olarak biz bu başarı oranını, memnuniyet oranını yüzde 100'e çıkarmayı hedefliyoruz. İşte bizim için en büyük motivasyon kaynağı bu; insanımızın bize duyduğu güven ve çalışmalarımızda bizleri her zaman desteklemesi...

Esenler’de sizin döneminizde başlayan ve halen devam eden çalışmalarınız nelerdir?

2009 yılında göreve başladığımızda zor olana talip olduk. Okullardan başka kamu binası olmayan, spor, kültür, sağlık altyapısı olmayan 500 bin nüfuslu bir ilçede önümüzde iki seçenek vardı. Sorunlara teslim olmadık, sorunları teslim aldık. Olmaz denilenleri Allah'ın yardımıyla yapmak için kolları sıvadık. Esenler halkına verdiğimiz sözü tuttuk. Panik yapmadan, yapılamaz denilenleri yaparak, bugün 'Esenler, 9 yılda çok değişti' diyebilecek bir noktaya geldik. Esenler, kamu binaları, kültür merkezleri, meydanı, yolları ile 9 yılda değişti. Şu anda eksik bir tane kamu binası yok. Kaymakamlık, hastane, itfaiye, askerlik şubesi, vergi dairemiz var. Esenler halkı artık kamu hizmeti almak için diğer ilçeler gitmek zorunda kalmıyor.

Bizim büyük projemiz ise belediyemize devredilen askeri alanda gerçekleşecek. Yeni Esenler'i, "İnsan Yüzlü Şehir" olarak tanımlıyoruz ve tüm çalışmalarımızı bu yönde planlıyoruz.  Bu doğrultuda 50 binden fazla konutun dönüştürülmesini hedefliyoruz. Bunun yanı sıra kentsel dönüşüm kapsamında dünyanın en büyük şehir parkını da Esenler'de yapacağız. 2,5 milyon metrekare büyüklüğünde olacak dev şehir parkı dünyada kentsel dönüşümle üretilmiş en büyük park olacak. Alan büyüklüğü açısından ise dünyanın üçüncü büyük parkı olacak. Böylece Esenler'de şu anda kişi başına düşen yeşil alan miktarını da 1 metrekareden 21 metrekareye çıkartacağız.

Kentsel dönüşüm Esenler'den başladı, çalışmalar ne durumda? Dönüşüm bittikten sonra nasıl bir Esenler ortaya çıkacak?

Turgutreis, Oruçreis ve Havaalanı Mahallesi başta olmak üzere Esenler’in değişik bölgelerinde kamu ve özel sektör eliyle şimdiye kadar yak­laşık 45 bin konutun dönüşümünü tamamladık ve vatandaşlarımız ev­lerinde oturmaya başladılar. Yeni hedefimiz, önümüzdeki 4 yılda 40 bin konutun dönüştürülmesi. Önümüzdeki 6-7 yıl içerisinde Esenler’de dönüşmemiş konut kalmayacak inşallah.

Kentsel dönüşüm faaliyetleri, ulaşım ve donatı yatırımları sonucunda, Esenler ge­nelindeki gayrimenkullerin değeri son 2 yılda ortalama % 100 oranında artış gösterdi. Kentsel dönüşümü sadece fiziki dönüşüm olarak değil, sosyal ve kültürel dönüşüm olarak da görüyoruz. Bu işe binaların yenilenmesi olarak bakarsanız, sosyal tahribata neden olursunuz. Şehrin dokusu bozulur. Bu sebeple kentsel dönüşümü bir bütün olarak ele alıp Esenler'i dönüşümün ardından daha güvenilir ve daha estetik yapıların olduğu bir ilçe hâline getirmek istiyoruz.

Esenler'in kültürel dönüşümü nasıl peki? Belediye olarak ne gibi kültürel hizmetler veriyorsunuz?

Biz, şehri hiç bir zaman sadece bir mekan olarak görmedik. Esenler’i, dünyanın en güzel şehri ve bir marka olan İstanbul’la bütünleştirme gayreti içine girdik. Çünkü biz, kültürel etkinlikleri fantastik ihtiyaç olarak değil, toplumsal inşa olarak görüyoruz. Bu anlayışın neticesinde Esenler'de kültürel alanda da büyük bir değişim ve dönüşüm yaşandı. Son yıllarda dev yatırım ve hizmetlerle büyük bir kentsel ve sosyal dönüşüm geçiren Esenler'i, kültür-sanat alanında da adeta sıfırdan zirveye çıkardık. Geçen 9 yılda şehrin mekansal dönüşümünün yanı sıra kültürel dönüşümünü de sağladık. Suç ve suç işleme oranında 2009 yılında ilk üçte olan Esenler, bugün en son sıralarda bulunuyor. Bu noktaya kültür ve sanatla geldik. İnsanımıza aidiyet bilinci kazandırdık ve geleceğe umutla bakmalarını sağladık. Esenler’de çocuklardan yaşlılara, gençlerden kadınlara kadar her kesim için kültür-sanat etkinlikleri düzenliyoruz.

Rica etsek, Esenler ilçemizle birlikte İstanbul’un genel özelliklerinden de biraz bahseder misiniz? İstanbul’u diğer illerimizden farklı kılan özelliği veya özellikleri nelerdir?

Esenler, yaklaşık 500 bin nüfusu ile küçük bir Türkiye aslında. İstanbul'un en kalabalık ama doğusundan batısına, kuzeyinden güneyine güzel ülkemizin güzel insanlarının huzur ve umut içinde yaşadığı bir ilçe. Esenler'i huzur ve umut şehri haline getirmek o kadar da kolay olmadı. Göreve geldiğimiz 2009 yılından bugüne kadar "Halka hizmet, Hakk'a hizmet" anlayışıyla Esenler'de büyük bir dönüşüm gerçekleştirdik elhamdülillah. Esenler'de gelmek istediğimiz noktaya hamd olsun geldik. Bundan sonra Esenler'de artık 'daha'lar dönemi başlıyor. Daha yaşanabilir, daha güvenli, daha kaliteli, daha huzurlu, hep dahalar ile tarif edeceğimiz yeni bir tanımlama ile Esenler'i, dünyanın merkezi konumundaki İstanbul'a yakışır bir ilçe haline getirmenin gayreti içindeyiz.

Öte yandan İstanbul'a baktığımızda ise İstanbul, Hz. Peygamber'in (S.A.V.) övgüsüne mazhar olmuş, ortasından deniz geçen, nice medeniyetlere başkentlik yapmış bir şehir. İstanbul sadece tarihi yarımadadan ibaret değil, İstanbul bir 'açık hava müzesi.' Bence İstanbul, dünyanın en güzel, en estetik şehri. 1453'te İstanbul'u fetheden o manevi ruh, bugün İstanbul'u bize miras bıraktı. Bize düşen, bu kadim şehre sahip çıkmaktır. Bugün bizim sahip çıkmamız gereken İstanbul'u yarın çocuklarımız koruyacak. Esenler’deki veya İstanbul'un herhangi bir yerindeki bir evladımız, İstanbul’u dört duvar arasından ibaret görüyorsa, İstanbul’u böyle tahayyül ediyorsa o çocuktan şehrin geleceğine bir katkı üretmesini bekleyemezsiniz. Çocuk, şehrin tarihini, kültürünü içine sindirecek ki şehre sahip çıkacak ve bu şehir için gelecekte bir şeyler üretmesi beklenecek. Bu sebeple Esenler Belediyesi olarak biz çocuklarımıza, gençlerimize, kadınlarımıza, hasılı 7'den 70'e her bir Esenlerli'ye İstanbul’u öğretiyoruz, tanıtıyoruz, anlatıyoruz. İstiyoruz ki, insanımız yaşadığı şehri idrak etsin. Bu amaçla "İstanbul Dersleri" veriyoruz mesela. "İstanbul Dersleri" ile vatandaşlarımız İstanbul'un tarihi, kültürel, sosyal mekânlarını kültür tarihçilerimizden dinliyorlar ve geziyorlar, yaşadıkları şehre kendilerini ait hissediyorlar.

*

Kadıköy Belediye Başkanı Sayın Aykurt NUHOĞLU’nun röportajı

Sayın Başkanım, sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

İstanbul Teknik Üniversitesi İnşaat Mühendisliği Bölümü'nden mezun oldum. 40 yılı aşkın süredir Kadıköy’de yaşıyorum.  Evliyim. İki çocuğum var.

Kadıköy’de sizin döneminizde başlayan ve halen devam eden çalışmalarınız nelerdir?

Kadıköy Belediyesi bir çok anlamda örnek durumunda. Bu durum hem bizim yerel yönetim anlayışımızdan hem de Kadıköylülerin kentine sahip çıkma bilincinden kaynaklanıyor.   sadece yeni yaptığı çalışmalarla değil geçmişten bugüne yaptığı çalışmalarla örnek durumda. Biz bu proje ve hizmetlere hem yenilerini katıyor hem de kaliteyi yükseltiyoruz. Hem şehre küçük dokunuşlar yapıyoruz hem de büyük projeler. Her yaştan insanın hayatına dokunan, onun beklenti ve isteklerine cevap veren onunla dayanışan işler yapmaya çalışıyoruz. Yediden yetmişe her insanın yerel yönetimden beklentisi var. Bizim sorumluluğumuz bu beklentileri sürdürülebilir, geleceğe dönük, kalıcı olarak karşılamak.

Birçok projeyi hayata geçirdik, geçiriyoruz. Daha dün çağdaş tiyatronun en önemli adreslerinden birisi olacak Kadıköy Tiyatro’nun temelini tiyatrocularla birlikte attık. Sinematek binasının yapımı devam ediyor. Çocuklar ve gençler için birçok proje hayata geçirdik.  Karikatür Evi ve Gençlik Sanat Merkezi önemli iki projemiz. Ama en önemlisi bu projeleri Kadıköylülerle birlikte hayata geçirmiş olmamız. Her projemizde belediyede çalışan, Kadıköy’de yaşayan, sosyalleşen herkesin payı var.

Karikatür Evi ve Gençlik Sanat Merkezi'nin yanı sıra Suadiye Sanat Atölyeleri, Fenerbahçe Çocuk Yuvası, bisiklet yolları, yeni parklar, Bahriye Üçok Ekolojik Çocuk Yuvası, Rasimpaşa Sosyal Hizmet Merkezi, Acıbadem Yüzme Havuzu ve Spor Merkezi, Alzheimer Merkezi ve Sosyal Yaşam Evi, Kemal Sunal Parkı ve Ekolojik Yaşam Merkezi, Afet Eğitim Parkı ve farklı mesleki alanlarda serbest çalışanları, sosyal fayda odaklı çalışan grupları ve benzeri oluşumları bir araya getirerek kamuya açık ortak bir çalışma alanı sunan İDEA Kadıköy de hayata geçirdiğimiz projelerden sadece bazıları.

Belediye çalışmalarınız ile geleceğe yönelik projeleriniz nelerdir?

Kadıköy’ün projelerine sorunlarına Kadıköylülerle birlikte çözüm aradık.

Bunun için belediyenin 5 yıllık stratejik planını her yaş ve her kesimden Kadıköylülerle birlikte yaptık. Mevcut projelerimize yenilerini Kadıköylülerin talep ve ihtiyaçları doğrultusunda belirleyip çalışmalara başladık. Kadıköylülerin itiraz ettiği hiçbir uygulamayı hayata geçirmedik. Yine öyle yapacağız. Kadıköylülerin ihtiyaçları ve taleplerini gözeterek yaşanabilir huzurlu bir kent yaratmak için çalışacağız.

Kadıköy’u farklı kılan özelliği veya özellikleri nelerdir?

Kadıköy binlerce yıllık tarihi ile çok eski bir kent. Bugün de sokaklarında yürürken bu tarihi solumak mümkün. Anadolu’nun her köşesinden gelene kucak açmış, insanları yurttaşlık kimliği ile birleştiren bir yer. İngiltere merkezli bir seyahat dergisinin sıralamasına göre Kadıköy dünyada yaşanabilir 43’üncü kent seçildi. Kadıköy’de insanlar kendini güvende ve evinde hissediyor. Neden? Çünkü burada herkes birbirine saygılı, birlikte yaşama kültürünü özümsemiş.

Kültürel faaliyetleriniz nelerdir?

Kadıköylülerin kültürel ve sanatsal etkinliklere ilgisi büyük. Bir yıl içinde üç binin üzerinde kültür sanat etkinliği sadece bizim kültür merkezlerimizde gerçekleşiyor.  Bu etkinliklere bir milyonun üzerinde insan katılıyor. Ve Kadıköy, Süreyya Operası binasından kültür- sanat merkezlerine, edebiyat ve sanat kütüphanelerine, sanat atölyelerine kadar kültür sanat etkinlik yönetiminde kendini kanıtlamış bir ilçe. Anadolu yakasının sanat merkezi diye tanımlamak yanlış olmaz. Hatta İstanbul’un en önemli kültür sanat ilçelerinden birisi diyebiliriz. Örneğin Yeldeğirmeni semtimizde elliden fazla sanat atölyesi var. Bu muazzam bir rakam. Bunun büyük bir şans olduğunu düşünüyorum.  Sanatçısı çok olan Kadıköy önümüzdeki günlerde de sanatçıların katkısı ve desteğiyle estetik,  yaratıcı, özgün kültür sanat politikalarını şekillendirmeyi sürdürecek. Kadıköy Belediyesi, 12 Eylül 1980 darbesiyle kapanan Sinematek Derneği’nden sonra Sinematek ruhunu yeniden canlandırıyor. Yoğurtçu Parkı yakınlarında inşaatına başlanan Sinematek/Sinemaevi hayata geçecek. Ayrıca Kadıköy'e kazandıracağımız tiyatro binası da İstanbul’un en önemli gösteri sanatları merkezlerinden biri olacak.

*

Bahçelievler Belediye Başkanı Sayın Osman DEVELİOĞLU’nun röportajı

Sayın Başkanım, sizi kısaca tanıyabilir miyiz?

1956 yılında İstanbul'un Kadırga semtinde doğdum. Aslen Kayseriliyim. 1979 yılından beri ambalaj sanayiinde faaliyet göstermekteyim. Kadırga İlkokulu ve İstanbul İmam Hatip Okulu’nun ardından yükseköğrenimimi Boğaziçi Üniversitesi’nde tamamladım. Ayrıca, İstanbul Üniversitesi Hukuk Fakültesini de tamamladım. 1995-1999 seçimlerinde 3'üncü bölge milletvekili adaylığı, ilçe başkanlığı ve il yönetim kurulu üyeliğinde bulundum.

1970 yılından beri sosyal aktivitelerin içinde yer aldım ve pek çok sivil toplum örgütünde yönetici olarak görev yaptım. MÜSİAD, BASİAD, Birlik Vakfı, İlim Yayma Cemiyeti, Hamidiye Vakfı, Milli Türk Talebe Birliği,  ÖNDER ve İstanbul Oluklu Mukavvacılar Derneği yönetim kurullarında yer alırken, sanayici ve iş adamı kimliğiyle İstanbul Sanayi Odası Meslek Komitesi'nde başkan yardımcısı olarak görev yaptım.

AK Parti kuruluş çalışmalarında bulundum. İstanbul Parti içi Demokrasi Hakem Kurulu Başkanlığı yaptım.

Belediye Başkanlığı görevine üç kez seçildiği 2004, 2009 ve 2014 yıllarından günümüze, bilgi, birikim ve tecrübemiz ile Bahçelievler'e hizmet sunmaya devam etmekteyim. Evli ve dört çocuk babasıyım.

Bahçelievler’inde sizin döneminizde başlayan ve halen devam eden çalışmalarınız nelerdir?

Onbeş yılı aşkın bir süredir halkımızla birlikteyiz. Her anı aşk ve heyecanla dolu bir süre içinde hayal bile edilemeyecek hizmetler yaptık. Göreve geldiğimiz ilk günden itibaren Bahçelievler’i değişen dünyanın ve gelişen Türkiye’nin ritmine yaraşır bir şehir yapmaya gayret ettik. Bu gayretlerimizin sonuç verdiğini görmenin mutluluğu içindeyim. Zira İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin yaptırdığı bir ankete göre İstanbulluların yaşamak istedikleri ilçelerin en başında Bahçelievler geliyor.

Gelinen bu nokta, günübirlik kararların değil, vizyoner bakış açısının, özverili çalışmanın ve marka bir şehir oluşturma gayretinin sonucudur.

Gece gündüz demeden nasıl bir gayretle çalıştığımızı, Bahçelievler’de neler yaptığımızı en iyi halkımız biliyor.

Her yağmurda sele dönen Tavukçu Deresinin ıslahından şehir korularına, spor komplekslerinden kültür merkezlerine, sosyal yardımlardan bilgi toplumu oluşturma gayretlerine kadar belediyeciliğin her alanında büyük hizmetler yaptık.

Hizmetlerimizi görüp geçmişle en iyi kıyaslamayı şüphesiz halkımız yapacak. Yapacaklarımız elbette bitmedi. Yönünü Avrupa Birliğine dönmüş Türkiye’mizde, vizyonumuzu geleceğin baş döndürücü değişimi üzerine inşaa ediyoruz.

Cumhuriyetimizin kuruluşunun 100’üncü yılı olan 2023’de; bilimin, sporun ve sanatın merkezi olan, gelişmiş, modern ve dinamik bir Bahçelievler markası için yolculuğumuz sürüyor.

Bahçelievler’de yaşamak bir ayrıcalıktır. Bu ayrıcalığın keyfini her geçen zamanda biraz daha yakından hissedeceksiniz. Bu şehri, gelecek kuşaklara en güzel hali ve güzelliğe yaraşır kompozisyonla bırakacağız. Bu şehre hizmet etme imkanı verdiği için Cenab-ı Hakka şükrediyorum. Bahçelievler’i zirveye çıkarma mücadelesinde emeği geçen herkese ve bize gönül desteği veren halkımıza buradan sizler aracılığıyla şükranlarımı sunuyorum.

Eğitim, Bilim, sanat, kültür ve spor alanlarında ne gibi çalışmalarınız oldu veya bu alanlar ile ilgili yeni projeleriniz var mı?

Göreve geldiğimizde Bahçelievler’de sadece Necip Fazıl Kısakürek Kültür Merkezi vardı.

On yıl içerisinde ilçemize beş yeni kültür merkezi kazandırdık. Abdurrahim Karakoç Kültür Merkezi, Nurettin Topçu Kültür Merkezi, Akif Emre Kültür Merkezi, Cemil Meriç Kültür Merkezi Bahçelievler Kültür Merkezi. Yayla’da bulunan sahnemizi de tepeden tırnağa yenileyerek halkımızın hizmetine sunduk. Kültür Merkezlerimizde sadece tiyatro ve konser salonları değil, sergi salonları, cep sinema salonları, kütüphaneler, fuaye ve bowling salonları da bulunuyor. İstanbul’un en büyük ilçelerinden biri olan Bahçelievler, şimdi kültür ve sanatın da merkezi...

Bilgi toplumu oluşturmak en büyük hedeflerimizden birisi oldu. Daha önce Bahçelievler’de olmayan bilgi evlerimizi bu amaçla açtık. Bugün ilçemizin 12 değişik noktasında hizmet veren bilgi evlerimizin onbinlerce kayıtlı üyesi var. Bilgisayar ve internet kullanmak, kitap okumak, uzman rehberler eşliğinde okul derslerinde yardım almak isteyen çocuklarımız, tamamen ücretsiz olan bilgi evlerimizden faydalanıp, geleceğe güvenle hazırlanıyor...

Sağlık alanındaki çalışmalarınızdan bahseder misiniz?

Yaşam hakkı ve insan sağlığı her şeyden önemlidir. Bu yüzden sağlık yatırımlarına özel önem verdik. Bugüne kadar Devlet Hastanesi olmayan Bahçelievler, Türkiye’nin en güzel ve en modern hastanelerinden birine kavuştu. Arsası, belediyemiz tarafından satın alınan, projesi belediyemiz tarafından hazırlanan beş yıldızlı hastanemiz 57.000 m2’lik inşaat alanına sahip olup sadece bölgemizin değil, İstanbul’un en prestijli hastanelerinden biri.

Göreve geldiğimizde prefabrik 7 sağlık ocağı olan Bahçelievler’de bugün 30’a yakın Aile Sağlığı Merkezi var. Fizik Tedavi Rehabilitasyon Merkezi, 112 Acil Servis ve Alkol Muayene İstasyonu, Kızılay Fizik Tedavi Merkezi, Aile Hekimliği, Ağız ve Diş Sağlığı Merkezi, Verem Savaş Dispanseri büyük bir gayret ve özveriyle daha sağlıklı ve huzurlu bir Bahçelievler için çalışıyor.

Sosyal alandaki çalışmalarınız nelerdir?

Sevgi Evi Rehabilitasyon Merkezi, hizmet aşkımızı ve belediyeciliğe bakışımızı gösteren bir hizmettir. Psikolojik sorun yaşayan vatandaşlarımızın rehabilite edilmelerinde ve hayata tutunmalarında büyük bir boşluğu dolduran Sevgi Evi’miz, Sayın Cumhurbaşkanımızın Başbakanlığı döneminde takdir edilip ödüllendirilen, sahasında Türkiye’de bir ilk olan örnek bir hizmettir.

Bahçelievler Aile Destek Evi (BADE), ihtiyaç sahibi vatandaşlarımızın giyim ve ev eşyalarının temininde büyük bir boşluğu dolduran sosyal belediyeciliğin en güzel yansımalarından biri. Aile Destek Evimiz, hayırsever iş adamlarımızın vermiş olduğu birinci el ayni yardımları, ihtiyaç sahiplerine ulaştırmada köprü vazifesi görmekte, ikinci el giysi ve eşyaların bakım ve temizliğini yaparak ihtiyaç sahiplerine ulaştırmaktadır.

Bahçelievler faaliyetleriniz nelerdir?

Hizmet süremiz içerisinde Bahçelievler’in coşkusunu içimizde duyduk. Bu coşkuyu, ritmi ve heyecanı toplumun her kesimine yaymak için yılın tamamına yayılmış etkinlikler yaptık. Açık ve kapalı alan konserleri, yaz-kış okulları, bilardo, satranç, yüzme, futbol, basketbol, voleybol turnuvaları, bilgi yarışmaları yaptık. Türk Halk Müziği ve Türk Sanat Müziği Koroları kurduk. Resmi Nikah olmayan çiftleri evlendirdik. Maddi imkansızlıklar nedeniyle evlenemeyen çiftlere tüm düğün ve eşyaları bize ait olmak üzere toplu düğün şölenleri düzenledik. Ata sporumuz yağlı güreşleri geleneksel hale getirdik.10.000 çocuğu sünnet ettirdik. Her kesimi, her yaş grubunu etkinliklerimize ortak ettik. Şehrin coşkusunu birlikte paylaştık.

Bahçelievler’de yaşamak bir ayrıcalıktır. Bu ayrıcalığı Bahçelievler’de yaşayan herkes hissetsin diye çalışıyoruz. İhtiyaç sahibi onbinlerce kişiye nakdi ve ayni yardımlar yaparak aile bütçelerine katkı sağladık. Ramazan bereketini şehrin her köşesine taşımak için etkinlikler düzenledik. İhtiyaç sahibi ailelere erzak desteği sağladık. Şehitler diyarı Çanakkale’ye 100 Binlerce kişiye ziyaret imkanı sağladık. Çeşitli sosyal konularda mitingler, sempozyumlar düzenledik, kurslar açtık, Seminerler, konferanslar, piknikler, geziler organize ettik. Yaz akşamlarında film gösterileri yaptık. Daha güzel bir şehir, daha mutlu bir Bahçelievler için çalışma şevkimizi ve enerjimizi hiç yitirmedik.

Engelli vatandaşlar için sürdürdüğünüz çalışmalar nelerdir?

Belediyemiz bünyesinde engelliler koordinasyon merkezi kurduk. Merkezimize kayıtlı 10 Bini aşkın engelli vatandaşımıza destek verip hayata tutunmalarına yardımcı olduk. Bu kapsamda eğitim çalışmaları, medikal malzeme hizmetleri, evde bakım ücreti değerlendirme çalışmaları, istihdam hizmetleri, atla terapi, sosyal organizasyonlar, havuz terapisi, psiko - sosyal servis, kayıt servis, konuşma terapisi, sosyal servis ve yaz okulu hizmetleri verdik.

Bahçelievler’de örnek bir projeyi daha hayata geçirdiniz, biraz bahseder misiniz?

Bahçelievler ‘de yüzme bilmeyen çocuk kalmayacak…

Bahçelievler Belediyesi olarak, sağlıklı bir nesil yetiştirmek için yaptırdığımız ve sadece çocukların kullanabileceği yüzme havuzları projesini hayata geçirdik.  ‘Yüzme bilmeyen çocuk kalmasın’ sloganıyla 4 mahallede yaptırdığımız semt havuzlarını çocuklarımızın hizmetine sunduk.

Bu proje Türkiye’de ilk…

Binlerce öğrencinin faydalandığı bu tesislerde uzman eğitimcilerin görev yapıyor. Tesislerimiz çocuklarımızın, yarınlara emin adımlarla yürüyebilmeleri için önemli bir işlevi yerine getiriyor. Hem bilgi hem vücut olarak gelişimlerini en iyi bir şekilde sağlayacağı tesisimizin yapımını geçtiğimiz eğitim öğretim yılında tamamlayarak çocuklarımızın hizmetine sunmuştuk. Çocuklarımızın ders de çalışabileceği bilgi evlerimizin de bulunduğu bu tesislerimize okullarından otobüslerimizle aldığımız çocuklarımızı, öğretmenleri nezaretinde getirerek beden eğitimi derslerini burada kendilerine yüzme eğitimi olarak veriyoruz.

Devam eden projelerinizden birkaç örnek verir misiniz?

Bahçelievler’e İstanbul’un en büyük Kongre Merkezlerinden birini yapıyoruz. Kocasinan da yakın zamanda hizmete sunacağımız Kongre Merkezimiz, 5’i yeraltına toplam 10 kattan oluşmakta olup toplamda 46.419 m2 kullanım alanına sahiptir. Kongre merkezimiz uluslararası toplantılara da ev sahipliği de yapacak olup sadece Bahçelievler’in değil İstanbul’un da en önemli eserlerinden biridir.

Sayın Başkanım, son olarak okuyucularımıza ne söylemek istersiniz?

İstanbul’un en nadide ilçesi Bahçelievler için yapacaklarımız elbette bitmedi. Bu şehri, herkesin gıpta ettiği, modern ve yaşanabilir bir şehir yapmak için çalışmaya devam ediyoruz. El ele, gönül gönüle, güçlü Türkiye’nin örnek ilçesi Bahçelievler’i birlikte inşaa edeceğiz...

*

Beşiktaş Belediye Başkanı Sayın Tahir DOĞAÇ’IN röportajı

Merhabalar Sayın Başkanım, çok başarılı bir belediye Başkanı olduğunuzu biliyoruz. Bize Beşiktaş ilçemizi kısaca anlatır mısınız?

Merhaba. Teşekkür ederim. Beşiktaş İstanbul’un en önemli ilçelerinden birisi. Hem tarihsel dokusu hem konumu itibariyle şehrin yaşayan merkezlerinden biri. Günde 2.5 milyon kişinin uğrak noktası olan Beşiktaş’ın daha yaşanılabilir bir yer olması için tüm gücümüzle çalışıyoruz.

Her şeyden  önce bizim birinci önceliğimiz Gazi Mustafa Kemal Atatürk’ün başlattığı Kuvay-i Milliye ruhunu ilelebet yaşatmak. Vatanımızın bölünmez bütünlüğünü ve laik rejimi korumaktır. Bu öncelikle çıktığımız belediyecilik yolunda ise Sosyal Demokrat ilklerle yürünecektir.

Beşiktaş için göreve geldiğimiz bir yılı geçmeyen süreçte çok önemli bir misyon yürütüyoruz. Bu güzel ilçeyi daha yaşanılır bir hale getirmek için çalışıyoruz. Kültürel ve sosyal  faaliyetler konusunda Beşiktaş Belediyesi Türkiye’nin öncü yerel yönetimi olacağına inancımız tam. Sanata ve sanatçıya verdiğimiz değer giderek artacak. Bu yıl içinde binlerce Beşiktaşlı belediyemizin kurslarından ücretsiz olarak faydalanacak. Sosyal belediyecilik çalışmalarımız doğrultusunda doğumdan ölüme kadar vatandaşlarımıza hizmet veriyoruz.

Beşiktaş yeşili ile anılan bir ilçe olacak. İstanbul’un betonla anıldığı bu günlerde tüm çabamız şehri doğayla bütünleştirmek. En çok gerçekleştirdiğimiz etkinlik fidan dikimi. Çünkü o fidanlar geleceğimizin teminatı. Şehir içinde yeşil alanı artırmak torunlarımıza vereceğimiz en güzel hediye olacağına inanıyorum.

Bir diğer önemli konu ise Kentsel Dönüşüm. İlçemizin kültür ve tarih dokusu korunarak güçlü bir mimari değişime ihtiyacı var. Bu yolda Beşiktaş Belediyesi uzmanlarla beraber çok önemli bir çalışma yürütüyor. Ancak mevzuattan kaynaklı nedenler bazen elimizi kolumuzu bağlıyor. İstanbul Büyükşehir Belediyesi ve merkezi hükümetle yaşanan sorunlar aşılabilirse Beşiktaş dünyanın önde gelen bir şehir yapısına kavuşacaktır. Biz bu kentsel dönüşümün sonuna kadar takipçisi olacağız.

Beşiktaş aynı zamanda bir öğrenci şehri. Geleceğin teminatı olan gençler için belediyemizin yapamayacağı şey yoktur.  Buradaki ilk hedefimiz öğrenci yurdu sayımızı artırmak. Biliyoruz ki ne kadar yurt yaparak o kadar Atatürk gençliği çağdaş uygarlık yolunda yürüyecektir.

Beşiktaş Belediyesi çağdaştır. Bilgi ve teknolojileri yakından takip ederek çağın gereklerini yerine getirecektir. Gençlerin hiş kuşkusu olmasın ki onların dilini biliyoruz anlıyoruz ve onlar için konuşuyoruz.  Uzun yıllar bu hedeflerimizi gerçekleştirmek için hem potansiyelimiz hem de gücümüz var. Beşiktaşlılar bana “Beşiktaş’ın Abisi” diyorlar. Onların verdiği bu değerli unvanı taşımak onurdur.

*

Başta Sayın Belediye Başkanlarımız olmak üzere, bu kıymetli röportajlarda emeği geçen herkese sonsuz teşekkürlerimizi sunuyoruz.

*

Bu röportajları hazırlamak, yaklaşık iki haftamızı aldıysa da değdi. Ancak değil dört röportaja, kitaplara sığmayan İstanbul’u son bir örnekle anlatacak olursak; yurdumuzun en kalabalık, sanat, ekonomik ve sosyo-kültürel açıdan en çok gelişen kentimizdir. Statistics Times tarafından açıklanan 2018 verilerine göre; dünyanın en güçlü 192 ülkenin sıralandığı listede ülkemiz 175 ülkeyi geride bırakarak, 17’inci sırada yer almasında ve geçmişte de ülkemizin gelişmesinde İstanbul’un rolü büyüktür.

*

34 İstanbul

Fethiyle çağı değiştiren İstanbul’dayım;

Limanda, bir martı gibi keyfimce uçayım,

Boğaziçi’nde gemilere rehber olayım,

Ha bir de, Ayasofya’yı yukardan göreyim,

Kızkulesi’nde neler geçmedi ki içimden,

Galata’da dinlenip bir kendime geleyim,

Megapol kentinde olduğumu unuttum ben,

Kanatlarım yok ki İstanbul’la yarışayım,

Martıların bir yem tanesinin safındayım,

Gökte mutluluk resimleri nasıl çizeyim?

*

İyisi simitçi çocukluğuma döneyim;

Sıcak simitlerim var ablalar ağabeyler,

Yoksa okul harçlığımı nasıl çıkarayım?

Çöpçü amcam ile bana burun kıvıranlar,

Mütevazi apartman karşısında villalar,

Mehmet amcanın çırağını da hesapla sen,

Ta sosyete havasından geçilmeyenler,

Geçim düşüncesiyle ağır ağır Yürüyen,

Ay başı geldi diyen, memur amca, abiler,

Köşk, saray çocuklarıyla aynı sokaktayım.

*

Dünyaya imparatorluk yapan şehrindeyim;

Bütün dış sığınmacıların ilk kentindeyim;

Şanının yanında bir şey değil ki isteğim,

Her köşende rolüm var, nerede emekliyim?

Senle olmadı, kendimce biraz süs vereyim.

Mutsuz çocuk yok, herkes eşit ülkesindeyim,

Benimki de bir düş, sesli düşünemez miyim?

Oysa senden bile yorgun bitkin haldeyim,

Adaletinden umut yoksa niye durayım?

Hadi eyvallah! Vapuru da kaçırmayayım.

Hande Hamdiye AGİRMAN