Eskişehir-Sivrihisar Belediye Başkanı Sayın Hamid YÜZÜGÜLLÜ ile Röportaj gerçekleştirdik.

“Eskişehir mi? Anlatılmaz. Yaşanır…” Nasreddin Hoca’nın Dediği Gibi “Dünyanın Merkezidir Sivrihisar”…

Bu hafta 26 plaka kodlu ve geçmişini yaşayan ama bir o kadar da yeni kalan Eskişehir ilimizi ve Nasraddin Hoca'nın memleketini, Sivrihisar'ı konu aldık.

Hoşgörüsü, modern şehir yaşamı ve toplumsal kültürü ile ülkemizin en geniş turizm yelpazesine sahip illerimizden biri olan Eskişehir’in o sayısız özelliklerinin birkaç tanesini sıralayacağız.

Ülkemiz ile dünya tarihinden meşhur çoğu kişilerin heykellerini sergileyen Balmumu Heykelleri Müzesi. İnsana bir masalın içindeymiş duygusunu hissettiren şirin şatosu, Porsuk Çayı üzerindeki, Venediği anımsatan köprüler, heykeller ve gondol seçeneği aynı zamanda her biri ayrı bir görsel sunum ve anlam taşıyan, sokak heykelleri gibi pek çok özelliğiyle Eskişehir, adeta bir masal şehrini andırıyor diyebiliriz.

Eskişehir’in ismi: “Eskişehir’in adı en eski şehir olduğu için mi bu isim verilmiş?” Sorusu hepimizin aklından geçmiyor değil elbet. Eskişehir’e ismi, şehrin çok eski zamanlardan beri bir yerleşim yeri olarak kullanılması nedeniyle verilmiş ve ilk Tunç Çağı’na kadar yaşam izlerine rastlanan Eskişehir, ülkemizin olduğu kadar dünyanın da en eski yerleşkelerinden biri olmasıyla ünlüdür. Günümüzde de Eskişehir'in mevcut kimliği, mekansal dokusu, sosyo-kültürel yapısı, ekonomik dinamikleri ve ekolojik mevcudiyeti, üst ölçek plan kararları ile birlikte analiz edildiğinde; en eski yerleşimi olan Odunpazarı'nın potansiyellerinin "sakin mahalle" kurgusu ile açığa çıkarılarak yaşatılabileceği öngörülmüştür. Bu çerçevede; Odunpazarı'nın organik dokusundan ilhamla yola çıkılan yavaşlatılmış trafik sistemi, sakin yaşam ve yüksek farkındalık ile kurulan güçlü sosyal bağlar, birbirini gören insanlar ve etkileşimleri sayesinde güvenli kent mekanları, ekonomik gelişim ve yerel kalkınmayı destekleyici yöresel üretim atölyeleri, bu sayede gelişen aidiyet duygusu, aktivite çeşitliliği sağlayacak kamusal mekanlar ve doğa ile direkt iletişim şeklinde insan odaklı prensip ve ilkeler doğrultusunda belirlenen tasarım kodları ile mahalle kurgusuna yansıtılmıştır.

Eskişehir'de turizm öne çıkıyor: Tarih ve kültürel değerlerine sahip çıkan Eskişehir, turizm sektöründe de atılım yapıyor. 2013 yılında Türk Dünyası Kültür Başkenti seçilen Eskişehir, ”Türk Dünyası Kültür Başkentliği” ile “UNESCO Somut Olmayan Kültürel Miras Başkentliği” unvanını alarak, markalaşma yolunda önemli bir gelişmeye de imza attı. Bu ilimizin geçmişine de bakıldığında hızla gelişmesinin tesadüf olmadığını görebiliyoruz. Örneğin; Eskişehir il sınırları içinde bulunan Karaca Şehir Kalesi Osmanlıların ilk ele Yaşanacak şehir MARKA KENT EKONOMİK FORUM kırk beş geçirdikleri Bizans Kalesi. Osmanlıların kurucusu olan Osman Gazi adına ilk hutbenin okunduğu, Osmanlıların devlet olarak kendilerini ilan ettikleri yerdir. Ayrıca insanları sevgiye, birlik ve beraberliğe çağıran bir halk aşığı Yunus Emre’nin yaşadığı şehirdir. Yine zekâsı ve fıkralarıyla dünyaca tanınmış bir halk filozofu Nasreddin Hoca’nın yaşadığı ildir. Aynı zamanda efsaneleşmiş halk kahramanı Seyit Battal Gazi’nin şehit düştüğü ve külliyesinin olduğu şehirdir. Yani varlığıyla tüm dünyaya karşı bizi onurlandıran o nadir kentlerimizden biridir Eskişehir…

*


Eskişehir ilimizin en büyük ilçesi ve ünlü mizah ustası Nasrettin Hoca’nın memleketi olan Sivrihisar’ın özelliklerini Sivrihisar Belediye Başkanı Sayın Hamid YÜZÜGÜLLÜ’NÜN sayesinde öğreneceğiz.

Öncelikle sizi kısaca tanıyabilir miyiz Sayın Başkanım?

1973 yılında Sivrihisar demirci mahallesinde doğdum. 1993 yılında ağabeyim ile başladığımız ticaret hayatında kurduğumuz Yüzügüllü Şirketler Grubu ile bir çok iş sahasında yer alıyoruz. Kuyumculuk, akaryakıt, inşaat, nakliyat, otomotiv, gıda ve piliç üretimi gibi çok yönlü ve çok boyutlu bir ticari alanda hizmet üretmekte olan grubun şirket merkezi de halen Sivrihisar’dadır.

Ticaretteki çalışmalarımızın yanı sıra sosyal sorumluluk projelerinde de görev aldık. Sivrihisar’daki okul aile birlikleri, Sivrihisar Spor Kulübü yönetimi, Eskişehir Ticaret Odası 17. Meslek Komitesi Başkan Yardımcılığı ve Eskişehir Kızılay Şube Yönetim Kurulu Üyeliği’nde de bulundum. Sivrihisar halkının 2014 seçimlerinde beni Sivrihisar Belediye Başkanlığı görevine layık görmesi ile göreve geldim, halkımın ve ilçemin hakettiği yere gelmesi adına var gücümüzle çalışmalarımızı sürdürmekteyiz.


Sivrihisar’da sizin döneminizde başlayan ve halen devam eden çalışmalarınız nelerdir?

Göreve geldiğim günden bugüne halkıma ve memleketime olumlu yönde katkı sağlayacak her türlü fikri, düşünceyi ve projeyi hayata geçirmeyi amaç edindim. Sivrihisarımız da halkımıza layık olmak için var gücümüzle çalışıyoruz. İlçemizin tarihi ve turistik değerlerini, yöresel lezzetlerini ön plana çıkararak Sivrihisarımızı tüm Dünya’ya tanıtıp turizm merkezi haline getirme çabasındayız. Halkımıza ve ilçemize istihdam yaratıp, kalkınma sağlama mücadelesindeyiz. Bir yerin hareketliliği, dışarıdan insan gelmesi ile o yerde fabrikaların açılmasını, iş imkanı olanaklarını beraberinde getirmektedir bizler bu imkanları ilçemize ve halkımıza kazandırmak için elimizden geleni yapmaya devam edeceğiz.

Göreve başladığım 2014 yılından itibaren her mahalleye yeni bir park yapmaya başladık. Nasreddin Hoca Anıt Parkı, 15 Temmuz Şehitler Parkı, Yenice Mahallesi Parkı gibi ve sokak aralarında bulunan birçok park ile Sivrihisarımızın çehresini değiştirmeye devam ediyoruz. İlçemize yakışır halkımızın faydalanabilmesi ve sağlıklı yaşamlarına destek vermek adına modern bir Spor Kompleksi yaptık ve halkımızın kullanımına açtık. Allah’ın izniyle 2018 yılında ilçemize doğalgazı biz getiriyoruz. Belediyemiz tarafından Sivrihisar Organize Sanayi bölgesini hayata geçiriyoruz.

Bunun yanında 2015 yılında başladığımız restorasyon çalışmalarımıza ve sokak sağlıklaştırmalarımıza halen devam etmekteyiz. İlçemize yakışan bir Belediye Hizmet Binası kazandırdık. 2016 yılı başından itibaren Sivrihisar Belediye binasında kültür ve sanat kurslarımızı (cam, seramik, el işleri) açtık ve sene boyunca devam eden kurslarda halkımız profesyonel işlere imza attılar. Eski Askerlik Şubesini restore ederek Kültür Merkezi ve Anfi Tiyatro Salonuna dönüştürdük. İlçemizin geçmişten gelen değerlerini gün ışığına çıkaracak Sivrihisar Kent Tarihi Müzesini kuruyoruz.

Yoğun çalışmalarımızın ardından Sivrihisar Ulu Camii UNESCO tarafından 2016 yılında Dünya Mirası Geçici Listesi’ne dahil edildi. 850 yıllık tarihe sahip Çardak Hamamı restorasyonumuzu tamamladık halkımızın ve ilçemize gelen birçok turistin hizmetine açıyoruz. Türkiye’nin ilk Açık Hava Heykel Müzesini ilçemizde kurduk. Ayrıca İlçemizde gerçekleştirdiğimiz Festivallerimiz ile dışarıdan on binlerce turist katılımı sağlayarak esnafımıza ve halkımıza satış yapma imkanı oluşturduk ve önemli ölçüde katkılar sağladık.

İlçe halkına KOSGEB desteği vererek özellikle kadınlarımızın arkasında durduk ve Sivrihisar ilk kadın girişimcilerini kazandı. Yaklaşık 2000 Sivrihisarlı kadını iş fikri geliştirebilmeleri amacı ile düzenlediğimiz turlarla turizmde ilerlemiş, örnekleme yapabileceklere yerlere götürdük.


Sivrihisar denilince akla ilk gelen nedir?

Sivrihisarlı Nasreddin Hoca Efsaneleşen Bilgeliğiyle, Filozofluğuyla, Nükteleriyle, Dünyanın Merkezinde Sivrihisarlı Nasreddin Hoca… Yani Sivrihisar denince ilk olarak Nasreddin Hoca’nın memleketi gelir akla.

Evet, güldürürken düşündüren ve insanlara doğru yolu gösteren Nasreddin Hoca’mızdan biraz daha bahseder mısınız?

Bahsederim elbette Hande Hanım, Nasreddin Hoca’yı anlatmak bizim için bir şereftir. Felsefi Mizahın En Büyük Temsilcisi Nasreddin Hoca, eleştirel ve çözümleyici düşünmeyi öğreten bilgeliği ile yaklaşık sekiz asırdır yaşayan fıkralarıyla birlikte insanlık için dünyanın merkezinde bir mizah dehasıdır.

Türk-İslam kültürünün büyük bilgesi olan Nasreddin Hoca, 1208 yılında Eskişehir’in Sivrihisar ilçesine bağlı, adı sonradan ‘Nasreddin Hoca Beldesi’ olarak değiştirilen ‘Hortu’ köyünde doğdu.

Asıl görevi hocalık olmasına rağmen, Anadolu’nun çeşitli yerlerinde katiplik, müderrislik, kadılık, mahkemelerde bilirkişilik de yapmıştır. Anadolu insanını iyi tanıyan Nasreddin Hoca kıvrak zekası ve hazır cevaplılığı ile insanlara dersler vermiştir. Mizahlarında yer alan olayların çoğu yaşanmıştır ve bundan dolayı da Nasreddin Hoca fıkralarını dinleyen her insan Nasreddin Hoca fıkralarında kendinden bir parça bulmuş, benimsemiş ve yüzyıllardır bu fıkralar anlatıla gelmiştir.

Sivrihisar Ulu Cami avlusunda saklanmaktayken bulunan taş mezar sandukanın önceleri Nasreddin Hoca’nın oğlu Ömer’e ait olduğu düşünülmüş olup, akabinde taş sandukanın Prof. Dr. Mehmet Mahur Tulum’un bilimsel incelemeleri ve filolojik çalışmaları sonucunda Nasreddin Hoca’ya ait olduğu belirlenmiştir. Söz konusu yazılı veriler ışığında Nasreddin Hoca’nın doğum ve ölüm yeri Sivrihisar ilçesidir diğer şehirlerde ve ülkelerde olan mezar, makam ve anıtları temsilidir.

Nasreddin Hoca’nın da dediği gibi dünyanın merkezi Sivrihisar’ı ziyaret ettiğinizde, tarihi, kültürü, doğasıyla ve mevcut turistik değerlerin yanı sıra ünlü Heykel Sanatçısı Metin Yurdanur’un Bronz Nasreddin Hoca heykelini, Nasreddin Hoca’nın makamında Taş Sandukasını, kızı Hatun’un mezarını ve seramik sanatçısı Öznur Özden’in 60x60 porselen yüzeye sır altı boyama tekniği ile yapılan Minyatürün seramikle buluştuğu Nasreddin Hoca Bilgi taşlarını da ziyaret etme fırsatı bulacaksınız.

2003 yılında 1888 Ankara Salnamesinden (171.sayfa) yola çıkılarak Nasreddin Hoca’nın kızının mezarının Sivrihisar’ın eski giriş yolu olan Kumlu Yol üzerinde bulunan Tarihi Seydiler Hamamı’nın yanında olduğu tespit edilmiştir.

Prof. Dr. Erol Altınsapan bilimsel başkanlığındaki heyet tarafından 3 aylık kazı neticesinde kemiklerine rastlanmıştır. Uzmanların incelemeleri sonucunda kemiklerin o tarihlere ait olduğu belirlenmiştir. Nasreddin Hocanın kızının adının Hatun olduğu öğrenilmiş, ayrıca Nasreddin Hocanın tam adının da Nasrüddin Hoca Nusrat`dır.


Sivrihisar’ın kültürel faaliyetleri nelerdir?

Sivrihisar Belediyesi Kültür-Sanat Kursları

2016 yılı başından itibaren profesyonel işlere hitap edebilecek nitelikte ekipmanlarla dizayn edilmiş Sivrihisar Belediyesi Seramik, Cam, Spor ve Dikiş Atölyelerinde Sivrihisarlı kadın, erkek, genç, yaşlı ve çocuklar eğitim alıyor bilgi ve becerilerini artıyor.

Sivrihisar halkının mesleki ve sanatsal bilgilerini geliştirmek, kent kültürü ve ilçede yaşama konusunda donanımlarını artırmak, gelir elde etmelerine katkıda bulunmak olan Sivrihisar Belediyesi Sanat Kursları, iş gücüne eğitimle vasıf kazandırarak nitelikli istihdama katkıda bulunuyor.

2016 yılı başından itibaren profesyonel işlere hitap edebilecek nitelikte ekipmanlarla dizayn edilmiş Sivrihisar Belediyesi Seramik Cam ve Dikiş Atölyelerinde Sivrihisarlı kadın, erkek, genç , yaşlı ve çocuklarımız eğitim alıp bilgi ve becerilerini ARTIRIYORLAR. 2017 yılındada devam edecek kurs Sivrihisar halkına hitap etmeyi sürdürecektir.


Sivrihisar’ın turistik yerlerini tanıtır mısınız?

Yukarıda tepede bir saat kulesi, Ulu bir cami etrafında kümbet, kümbet çevresinde ağaçlar ve çay evleri, biraz ötede bir kilise, sağa sola serpiştirilmiş çeşmeler, camiler, az ilerde bir antik kent, ona yakın bir kuş sazlığı, arkada sırtını yasladığı yerde görkemli sıradağlar, gökyüzünde bulutlar, bir şehir ama üstünde yayla havası, yemyeşil bir tabiat, adını eteklerine kurulduğu sivri kayalıklardan alan Sivrihisar…
Tarih süresince pek çok medeniyetlere ev sahipliği yapan Sivrihisar, Anadolu’nun ilk yerleşim yeri olma özelliği taşır. İlçe, gelenek ve görenekleri, yerel dilinde barındırdığı kendine has özlü sözleri ve deyimleri, yöresel yemekleri, el sanatları, takıları, yöresel kıyafetleri, örf ve adetleri, 14 medresenin varlığının verdiği kıymetle, Osmanlı imparatorluğuna müderris, kadı, vezir, paşa yetiştiren bir ulemalar şehri. Nasreddin Hoca’sı, Hızır Beyi, Yunus Emre’si, Sinan Paşa’sı…
Alim, bilgin ve bilim adamları, evliyaları ve onlarca menkıbeleri, camileri, hanları, hamamları, kilisesi, çeşmeleri, tarihi evleri, sokakları ile yaşatılan bu tarihi kültür hazinesini keşfetmeyi isteyen herkese Sivrihisar tüm ihtişamı ile kapılarını açmış, misafirlerini bekliyor…

Sivrihisar’ın Yöresel Yemekleri ve Özelikleri Nelerdir?

Bamya Çorbası

Kurutulmuş çiçek bamya taneleri özenle seçilir, limon aroması eşliğinde kuşbaşı etle buluşturulur. Davetlerin vazgeçilmez başlangıcı olan çorba Sivrihisar yöresine özgüdür.

Kelem Dolması

Kelem ( Lahana ) Dolması kıymanın, dene (ince çekilmiş bulgur) ile harmanlanıp salça ve çeşitli baharatların birleşimiyle hazırlanan iç harcı kelem yapraklarına doldurulur. Sivrihisar yöresine özgü muska (üçgen) şeklinde sarılarak sunulur.

Etli Yaprak Sarması

Sivrihisar yöresine özgü olarak dolma iç harcına kıyma ilave edilir, özenle seçilen asma yapraklarına ince ince sarılarak hazırlanır ve ikram edilir.

Nasreddin Hoca Pilavı

Adını Felsefi Mizahın En Büyük Temsilcisi Nasreddin Hoca’dan alan lezzet Nasreddin Hoca’nın doğduğu Sivrihisar ilçesi Nasreddin Hoca Köyünde yapılır. Yöreye özgü bir lezzet olan pilav Bulgur ve Kuşbaşı et ile hazırlanıp baharatlar ile tatlandırılır. Büyük davetlerde ve törenlerde kazanlar ile pişirilip halka ikram edilir.

Sivrihisar Muska Baklavası

Muska (Üçgen) şeklinde yapılmasından adını alan baklava, ceviz ile sarılarak geleneksel yöntemler ile hazırlanır, Sivrihisar yöresine ait şerbetli tatlı…

Köylünün bahçesinde, tarlasında bin bir emek ile yetiştirdiği ürünleri dalından kopup pazar tezgahlarında yer alıyor. Organik köy ürünleri, peyniri, sütü, yoğurdu, yumurtası, bağlarından toplanan üzümleri, sebzeleri, meyveleri, ve ev yapımı lezzetler gibi birçoğu...
Yerli halkın yanı sıra şehir merkezinden ve civar yerlerden de çok talep görüyor Sivrihisar pazarı. Doğalı, organiği tercih edenler ve Sivrihisar lezzetlerini bilenler Çarşamba günleri kurulan halk pazarına gelerek alışverişlerini yapıyorlar. Aynı zamanda Sivrihisar lezzetlerini bilen, tadıp vazgeçemeyen şehir dışında bulunan vatandaşların istekleri üzerine ilçeden yöresel lezzetler, organik ve köy ürünleri siparişleri gönderilmeye başlanmıştır. Sivrihisar belediye Başkanı Hamid Yüzügüllü Sivrihisar’ın lezzetlerini tanıtmaya var gücü ile destek veriyor, esnafının ve halkının yararına olacak her türlü fikri, düşünceyi ve projeyi hayata geçiriyor.

Son olarak okuyucularımıza ne söylemek istersiniz Sayın Başkanım?

Göreve geldiğim günden bugüne halkıma ve memleketime olumlu yönde katkı sağlayacak her türlü fikri, düşünceyi ve projeyi hayata geçirmeyi amaç edindim. Sivrihisarımız da halkımıza layık olmak için var gücümüzle çalışıyoruz. Kadim İlçemiz üzerine sevdamız var, projelerimiz var, hizmetlerimiz var.

Biz Sivrihisar için halkımızın duaları ve desteği ile kaldığımız yerden yola devam ediyoruz. Bize düşen Sivrihisar’ı olması gerektiği yere getirip, görevimizi layıkıyla icra ederek, gönüllerde yer bulmaktır. Bütün hemşehrilerimin hislerine tercüman olmak ve hatıralarında yer almak en büyük dileğimdir. Doğup, Büyüdüğüm Sivrihisar’a ve Sivrihisarlılara daima inanıp, güvendim. Her daim desteklerini arkamda hissettiğim Sivrihisarlı hemşehrilerime sonsuz şükranlarımı sunuyorum.

Değerli okurların tarihi ilçemiz, Dünyanın Merkezi Sivrihisar’ı gelip görmelerini tavsiye ediyorum.

*

Ben Sayın Başkanımız ile bu söyleşiyi yapmadan önce Nasreddin Hoca’mızın tüm fıkralarını ve hikayelerini okumaya çalıştım. Ve okurken gülmekten ziyade birçok konu hakkında bilgilendiğimi fark ettim. O bilgi dolu sözlerin etkisinde öylesine kalmışım ki, Nasreddin Hoca’mın hayatını ve yaşadığı yeri çok iyi bir bilenden öğrenmek istemiştim. Ve Sağolsun, bizi kırmayıp, Nasreddin Hoca’mızın hayatıyla birlikte memleketini de anlatan Sayın Hamid YÜZÜGÜLLÜ Sivrihisar Belediye Başkanımıza sonsuz teşekkür eder, başarılarının devamını diliyorum.

Değerli Önce Vatan Gazetesi okuyucularımız, şimdi diyeceksiniz ki, Nasraddin Hocamızın fıkralarını duymayan mı var? Muhakkak Nasrettin Hoca’mızın fıkralarını duymayan yoktur. Ancak hepsini ve detaylı okumak, ayrı bir haz veriyor insana ve sadece çocuklara değil biz yetişkinlere de çok yarar sağladığını fark edeceksiniz. Reklam vermiş gibi olmayım da, internet üzeri on adet kitabını çok cüzi rakamlarla alabilirsiniz. Bu sayede milli değerlerimizden biri olan Nasreddin Hoca’mızı anmakla beraber hatırlatmış olacağız. Herkese tavsiye ederim.

26 Eskişehir


Anadolu’nun ana yurdunda bak neler var.
Eskiyi göreyim derken çağdaşlık karşılar,
Bir Türk tarihinde ilk çizilen haritalar,
Korunmuştur Yazılıkaya ve nice anıtlar.

Güzelim yurdu harabeye çevirmiş düşmanlar.
Mustafa Kemal Paşa’mla gün yeniden doğar,
Demir yolun dört yanıyla birleşmiş limanlar,
Şuan ülkemin kültürüne b
aşkentlik yapar.

Etraf yem
yeşil orman, boz dağında yaylalar.
Hamamkarahisar-Günyüzü, nice kaplıcalar,
Sakarya nehri, Porsuk Çayı’ndan akan sular,
Lüle taş, Hitit beyliğinden izlenimler var.

Hep ileri der, yeniyle kat kat değer katar.
Asırlık eski kalıntılara iyi bakar,
Muhafız, tarihi gönül haznesinde saklar,
Bu şehir Eskişehir istikbale ışık tutar.

Hande Hamidiye AĞIRMAN