İSTANBUL  - Büyük Birlik Partisi (BBP) Genel Başkanı Mustafa Destici, Suriye'deki rejimin değişmesinin kaçınılmaz olduğunu belirterek, ''Bütün etnik gruplar kendi konumlarını alırken, yeni kurulacak yönetimde rol almaya çalışırken, Suriye Türkmenleri'nin göz ardı edilmesi bizim için kabul edilmezdir'' dedi.

''Suriye Demokratik Türkmen Hareketi''nin kuruluşu dolayısıyla, İstanbul Green Park Hotel Merter'de basın toplantısı düzenlendi. 

BBP Genel Başkanı Mustafa Destici, toplantıda yaptığı konuşmada, Suriye Türkmenleri'nin sorunlarının Türkiye'nin birinci gündemi olduğunu belirtti. 

Destici, ''Bu toplantıyı çok önemsiyorum. Fakat çok geç de kaldığını düşünüyorum. Suriye'de 2,5 milyon Türkmen'in bugüne kadar demokratik bir hareket oluşturamamasında, Türkiye Cumhuriyeti'nin de sorumluluğu var'' diye konuştu. 

Suriye'nin bir ve bütün olmasını, bölünmemesini istediklerini vurgulayan Destici, şunları söyledi:

''Fakat görünen bir gerçek var; Suriye'de rejimin değişmesi kaçılmaz olmuştur. Bütün etnik gruplar kendi konumlarını alırken, yeni kurulacak yönetimde rol almaya çalışırken, Suriye Türkmenleri'nin göz ardı edilmesi bizim için kabul edilmezdir.''

Suriye Ulusal Meclisi'nde Türkmenler'in temsil edilmiyor oluşunun izah edilemeyeceğini belirten Destici, ''Türkiye'de bir Suriye Ulusal Meclisi kurulmuşsa, orada önce Türkmenler olmalıydı. Türkiye bu hatadan dönmeli, Suriye Demokratik Türkmen Hareketi'ni desteklemeli, maddi ve manevi yardım etmelidir'' dedi.

Suriye Devlet Başkanı Beşşar Esad tarafından, ısrarla Suriye'ye davet edildiklerini açıklayan Destici, ancak kendilerinin katliamların sürdüğü Suriye'ye gitmeyi reddettiklerini söyledi.

Sureyi Demokratik Türkmen Hareketi lideri Abdülkerim Ağa da mevcut bütün muhalefet gruplarına aynı mesafede durduklarının altını çizerek, Suriye'de rejimin etnik kökene, mezhebe bakmadan herkesi öldürdüğünü, Türkmenler'in ise bugüne kadar özellikle sahipsiz kaldığını söyledi. Ağa, Türkiye'ye, Suriyeli Türkmenler'e sağladığı demokratik ortamdan dolayı teşekkür ederek, ''Özgür, demokratik, çoğulcu bir Suriye'' kurulması için çalışacaklarını belirtti.

Kısa süre öncesine kadar Suriye'nin mozaiğini teşkil eden Suriyeliler olarak buluşacaklarının akıllarına gelmeyeceğini belirten Suriye Ulusal Meclisi Dış İlişkiler Komitesi üyesi Dr. Halit Hoca da, şunları kaydetti:

''Değil bu kadar insan, 3 kişi bile bir araya gelemezdik. Ama hep rahmetle andığımız Muhammed Buazizi, Tunus'ta özgürlük meşalesini yaktı. Buazizi'nin mesajını 14-15 yaşındaki Deralı çocuklar aldı ve özgürlük rüzgarını Dera'da estirdi. Dera'dan Lazkiye'ye, Şam'a Suriye intifadası tüm şehirlerde devam ediyor.

Bugün burada gördüğümüz de bunlardan biri. Bu çeşitlilik Suriye mozaiğini yansıtıyor. Eksik parça olan Türkmenler bir araya gelip, bu mozaiği tamamladılar. Eminim çok yakında Suriye Ulusal Meclisi içinde de yerlerini aldıklarını göreceğiz.''

İHH İnsanı Yardım Vakfı Yönetim Kurulu üyesi Osman Atalay da yıllar sonra ilk kez Suriye halkının siyasi hareketler, dernekler, vakıflarla sınav verdiğini söyledi. Atalay, ''Suriye halkını 2 imtihan bekliyor. Birincisi, zalim rejimin yıkılmasıdır. İkincisi de kendi içlerinde birlik ve beraberlik imtihanıdır. Suriye diasporası ve halkı ilk defa olarak biraraya geliyor, dernekleşiyor'' diye konuştu.

-Kuruluş bildirisi-

Toplantıda, Suriye Demokratik Türkmen Hareketi'nin kuruluş bildirisi de Türkçe ve Arapça olarak okundu.

Suriye'nin geleceğinin yeniden yazılacağına dikkati çekilen bildiride, şu ifadelere yer verildi:

''Suriye'nin asli bir unsuru olan Suriye Türkmenleri'nin sesini güçlü bir şekilde duyurmak ve her alanda haklarını savunmak amacıyla, tüm Türkmen bölgelerinin temsil edildiği Suriye Demokratik Türkmen Hareketi kurulmuştur.

Suriye halkının özgürlüğüne kavuşması, çoğulcu demokrasinin ve hukuk devletinin inşa edilmesi, herkese eşit mesafede duran ve insan haklarına saygı duyan, modern bir Suriye için tüm Suriyeli kardeşlerimizle el ele vererek çalışacağız. 

Suriye Demokratik Türkmen Hareketi, Suriye halkının meşru hedeflerine ulaşması için Suriye Ulusal Meclisi başta olmak üzere, tüm muhalif gruplarla ortak hareket ederek her türlü fedakarlık ve gayreti gösterecektir.''

Bildiride, ''Suriye'nin her alanda bağımsızlığının savunulması'', ''Çok partili sisteme geçilmesi'', ''Devlet okullarında Türkçe'nin öğretilmesi'', ''Yeni anayasa çalışmalarına Türkmenler'in de katılması'' hedeflerine yer verildi.