Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, A Haber'de halk oylaması sonuçlarını değerlendirdi.

Halk oylaması sonucuna ilişkin yorumu ve MHP'den yeterince destek gelip gelmediği sorusuna Canikli, sonucun tam bir zafer ve çok büyük bir başarı olduğunu bildirdi.

Halk oylamasında kurallarının belli olduğunu hatırlatan Canikli, şöyle devam etti:

"50 artı 1'i alan taraf bu işi başarmış, milletin desteğini kazanmış olur ve o şekilde tahakkuk eder yani gol olduktan sonra veya takım galip geldikten sonra 1-0'la, 2-0'la, 3-0'la galip gelmesi arasında fark yoktur. Çünkü galip geldikten sonra 3 puan haneye yazılıyor. Onun dışında detaylı analizler, şu nasıl davrandı, şu parti nasıl hareket etti, bunların bir anlamı yok, sonucu da değiştirme kabiliyeti yok. Tüm insanların katılımıyla referandum sonucu ortaya çıkmıştır. Sonuç da çok net bir şekilde ortadadır." 

"Yenilen pehlivan güreşe doymaz"

Canikli, seçime hile karıştırıldığı iddialarının önceki tüm seçimlerde ve halk oylamalarında CHP tarafından gündeme getirildiğini belirterek, "Yenilen pehlivan güreşe doymaz, Kılıçdaroğlu'nun düştüğü durum budur. Çünkü onlar ve Sayın Kılıçdaroğlu, hem kendi kamuoyu hem de özellikle uluslararası alanda kendisine destek veren tüm ülkelere sonucun 'hayır' çıkacağı noktasında çok büyük bir güven ve söz vermiştir, onları beklentiye sokmuştur. Bu beklenti gerçekleşmeyince onun hırçınlığı söz konusudur. Belli noktalara karşı normal karşılamak lazım. Yani ilk anda o kızgınlığın eseri olarak bu tür açıklamaları hep yapıyorlar." ifadesini kullandı.

Bundan sonra CHP cephesinde önemli değişikliklerin olacağını dile getiren Canikli, referandumdan bir gün önce Kılıçdaroğlu'nun teşkilatına, "Hayır çıkacak, şaşalı gösteriler ve kutlama yapmayalım" anlamına gelen açıklamalarda bulunduğunu, kendi seçmenine vaat ettiği sonuç çıkmadığı için bu tartışmaların yaşanmasının doğal olduğunu bildirdi.

Canikli, CHP'de liderlik tartışmasının başlamasının kaçınılmaz olup olmadığı sorusuna, "Spesifik olarak öyle isimlendirmeyelim ama yenilginin CHP özelinde masaya yatırılması, değerlendirilmesi, analiz edilmesi ve yenilginin müsebbibi olarak görülecek kişi veya kişilere fatura ödetilmesi çalışması mutlaka olacaktır." yanıtını verdi.

"Olumlu yansımaları görmeye devam edeceğiz"

Canikli, halk oylamasının ardından piyasaların da hızlı şekilde normalleştiğine dikkati çekerek, kısa vadede olumlu yansımaların devam edeceğini söyledi.

Hükümet olarak herhangi bir kur hedeflerinin bulunmadığını belirten Canikli, "Bunu ancak piyasa belirleyebilir, kimse de bilemez. Piyasalarda nispi bir sakinlik söz konusudur. Bu sağlanmıştır, önemli olan da budur zaten. Aşırı dalgalanma her zaman piyasalar için risktir, belirsizlikleri arttırır, dolayısıyla maliyetleri yükseltir." değerlendirmesinde bulundu.

Avrupa'dan referandum sonrası gelen yorumlara da değinen Canikli, şu ifadeleri kullandı:

"Avrupa Birliği'nin (AB) demokratlık konusundaki samimiyetine şüpheyle bakıyoruz. Bunu sayısız kereler gördük. Türkiye'de hem oy kullanım aşamasında hem sayım ve döküm aşamasında dünyanın en şeffaf halk oylamalarından biri gerçekleşmiştir. En ufak bir soru işareti gündeme getirmeyecek derecede net bir demokrasi örneği ortaya çıkmıştır. Tüm bunlara rağmen 'evet' verenlere demokrasi dışı tanımlamalar yapmak demokrasinin katliamıdır. Avrupa bunu hep yapıyor maalesef. Daha önce milletin iradesiyle seçilen cumhurbaşkanlarını deviren darbecilere destek vermiştir Avrupa. Bunu da kendi demokratik standartlarına sığdırabilmiştir. Olaya tamamen kendi menfaatleri açısından bakıyor. Güçlü bir Türkiye istemiyorlar. Kendi çizdikleri çerçeve ve sınırlarda kalan bir Türkiye istiyorlar ama artık bitti. Yeni döneme göre hesaplarını yapmaları gerekiyor. Köprünün altından çok sular geçti. Yaptıkları Türkiye'ye karşı hakaret ve saygısızlıktır. Dün itibarıyla katılım oranı ve şeffaflık açısından inanılmaz bir demokrasi şöleni yaşanmıştır."

İdam cezasına ilişkin tartışmalar

İdam cezasıyla ilgili anayasa değişikliği kapsamında 2019'a kadar yeni bir referandum ihtimalinin olup olmadığının sorulması üzerine Canikli, konuyla ilgili anayasa değişikliğinin TBMM'den 367 ve üzeri oyla geçerse Cumhurbaşkanı'nın değişikliği referanduma götürmeyebileceğini kaydetti. 

Canikli, CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu'nun "böyle bir değişikliğe destek verebilecekleri" yönünde beyanı bulunduğunu anımsatarak, "Sayın Kılıçdaroğlu, eğer sözünde durursa, o zaman referanduma gitmeye gerek olmadan 367 ve üzeri çoğunlukla TBMM'de kabul edilir." ifadesini kullandı. 

OHAL süresinin uzatılması ihtimali

Milli Güvenlik Kurulu (MGK) toplantısında olağanüstü halin (OHAL) süresinin uzatılması kararının çıkıp çıkmayacağının sorulması üzerine Canikli, OHAL'in ilanını gerektiren hallerin kısmen ya da tamamen devam edip etmediğinin toplantıda değerlendirileceğini dile getirdi. 

Canikli, terör örgütleri PKK, FETÖ ve DEAŞ ile mücadelenin bütün hızıyla devam ettiğinin altını çizerek, "Bu açıdan bakıldığında bu tehlike tamamen ortadan kaldırılmış değil." dedi. 

"Siyasi anlamda sakinleşme dönemine gireceğiz"

Bundan sonraki dönemde hükümetin hangi konulara odaklanacağı konusunda değerlendirmelerde bulunan Canikli, seçim barajı konusunun uyum yasaları çerçevesinde ele alınacağını söyledi.

Hiçbir zaman ekonomiye odaklanmaktan vazgeçmediklerini belirten Canikli, "Doğal olarak kampanya döneminde bir miktar ateş yükseliyor. Artık o da bitti. Bundan sonra daha siyasi anlamda sakinleşme dönemine gireceğiz. Kampanya döneminde yükselen ateşin düşmesi gerekiyor. Sonuçlar bütün millet için geçerlidir. Bütün millet, hizmetlerin ulaştırılması noktasında, eşit haklara sahiptir. Ağırlıklı olarak ekonomiye odaklanmaya devam edeceğiz." ifadelerini kullandı. 

Canikli, reform sürecinin artarak devam edeceğini dile getirerek, "Ekonominin gelişmesi için uygun bir alt yapı oluştu. Orta ve uzun vadede siyasi istikrar garanti altına alınmıştır. Türkiye'de siyasi yapı ne kadar parçalı olursa olsun bundan sonra cumhurbaşkanlığı hükümet sistemiyle her zaman güçlü ve istikrarlı yönetimler garanti altına alınmıştır." diye konuştu.