CHP Bolu Milletvekili Tanju Özcan, CHP'nin hafta sonu Adana'da gerçekleştirdiği mitingi eleştirerek, "Ilıcak, Altan, Bulaç'ın isimlerini Adana mitinginde hangi mantıkla okuyup kitleye alkışlatmaya çalışıyorsunuz? Benim için artık bardağı taşıran son damlaydı. Artık CHP, oraya buraya savrulan, hiçbir konuda net duruşu olmayan, hiçbir krizi yönetemeyen bir duruma geldi" dedi.

Özcan, yaptığı açıklamada, partisinin Adana mitinginde Genel Başkan Kemal Kılıçdaroğlu'nun bazı ifadelerini ve CHP'nin son dönemdeki parti politikasını eleştirdi.

Kılıçdaroğlu'nun söz konusu mitingte Nazlı Ilıcak, Mehmet Altan ve Ali Bulaç'ın isimlerini de okuduğuna işaret eden Özcan, bunun, "yüreğini sızlattığını" söyledi.

Tutuklu olanların adil yargılanma hakkını savunduklarını dile getiren Özcan, "Ancak Nazlı Ilıcak, Mehmet Altan, Ali Bulaç'ın geçmişte söyledikleri, yaptıkları belli. Bunlar rejim, Cumhuriyet, CHP düşmanı insanlar. Nasıl bir mantıkla siz bu insanların isimlerini orada okuyup, kitleye alkışlatmaya çalışıyorsunuz? Bundan nasıl bir muradınız var? Ben de taban da merak ediyor." diye konuştu.

"Bardağı taşıran son damlaydı"

CHP'li Özcan, artık CHP'nin, "oraya buraya savrulan, hiçbir konuda net duruşu olmayan, hiçbir krizi yönetemeyen bir duruma geldiğini" öne sürerek, iyiye doğru da gitmediklerini savundu. Bunları, partinin kapalı toplantılarında ve mektuplar yazarak defalarca ifade ettiğini vurgulayan Özcan, "Ama anlaşılıyor ki parti üst yönetiminde bizim orada söylediklerimizi ciddiye alan yok. En son topluma, partililerime karşı bu düşüncelerimi sosyal medyada paylaştım. Benim için artık bardağı taşıran son damlaydı." dedi.

CHP'nin her tarafa savurulduğunu, bir gün HDP ile bir gün FETÖ ile kol kola algısı yaratıldığını öne süren Özcan, bunların haksız algılar olduğunu belirtti. Özcan, sözlerini şöyle sürdürdü:

"Siz yaptıklarınızla, söylediklerinizle ve daha önemlisi tutarsız davranarak, bugün söylediğinizin yarın arkasında durmayarak bu haksız algıların oluşturulmasına zemin hazırlıyorsunuz. Sıkıntı bu. CHP'nin neredeyse hiçbir konuda kırmızı çizgisi kalmadı. Biz öyle İçişleri Bakanlığına iki satır dilekçe verilerek kurulmuş bir parti değiliz, cumhuriyet kurmuş bir partiyiz. Elbette bizim ilkelerimiz olur, cumhuriyete her zaman sahip çıkarız. Herhalde Ali Bulaç da şaşırmıştır. Cumhuriyete düşmanca tavır takınan, uzun yıllar halkı Cumhuriyetten soğutmaya çalışan bir adam bile Adana meydanında CHP'lilere niye alkışlatıldığını anlamamıştır. Bugüne kadar tutarsız tavrımız yüzünden her krizden zararlı çıktık. Şimdi en büyük kriz kapıda. Başkanlık sitemi. Bugüne kadar hiçbir krizi yönetemedik, bundan sonra en büyük krizi yönetebileceğimize dair bir emare göremiyorum."

"Karar kurultayın"

Özcan, partinin, yeniden tutarlı bir yönetim anlayışına sahip, inandırıcı, tutarlı olması gerektiğini belirtti. Genel Başkan değişikliği talebi olup olmadığı sorusuna Özcan, "Bu konuda karar vermesi gereken partinin kurultayı. Bunu tek başına söylemem bir şeyi değiştirmez. Ama CHP'nin kiminle, hangi yönetim anlayışıyla, hangi söylemlerle bu tarihi sürece gideceğine karar vermesi gereken kurultay. Çok geç olmadan artık bir eylem, söylem birliği, tartışılmayan bir genel merkez yapısını hızlı bir şekilde oluşturmamız lazım. Tabii ki ideolojik olarak tabanla da örtüşen..." karşılığını verdi.

Kendisi gibi düşünen çok sayıda arkadaşının bulunduğunu savunan Özcan, "Benim kadar bunu dillendirebiliyorlar mı dillendiremiyorlar mı veya zamanını mı uygun görmüyorlar bilmiyorum ama ben halkın içinde siyaset yapıyorum. Bu partinin dokusunu, tabanını biliyorum, onların hislerine de tercüman olmaya çalışıyorum. Sosyal medyada bu paylaşımı yapmak, serzenişi dile getirmek benim en son tercih edeceğim yöntemdi. Ama benim partiye, partililere, tabana karşı sorumluluğum var. Bunu bugün söylemem gerekiyordu." değerlendirmesinde bulundu.