ANKARA 

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan, "Meclis'te çoğunluğu olan bir tek parti hükümetinin en kuvvetli ihtimal olduğuna yönelik bir kanaat var. Tabii diğer ihtimalleri de gözardı etmemek lazım" dedi.

Babacan, Habertürk-Bloomberg HT ortak yayınında gündeme ilişkin soruları cevapladı. Yaklaşan seçimleri değerlendiren Babacan, bunun 12-13 yıldır yaşanan seçimler içerisinde en kritiği olduğunu belirtti.

Kamuoyu yoklamalarına göre bir siyasi partinin yüzde 10 seviyelerinde yer aldığını kaydeden Babacan, "Meclis aritmetiği bir partinin alacağı oy oranına göre belirlenecek, bu seçimleri enteresan kılan ilk unsur bu. İkinci olarak, kararsız kitle. Özellikle bir önceki seçimde AK Parti'ye oy veren, bu seçimde 'kararsızım' diyen kitle, bu da son derece belirleyici olacak" diye konuştu.  

Türkiye için en önemli konunun, istikrar ve güven ortamı olduğuna dikkati çeken Babacan, koalisyonların Türkiye'ye hiçbir dönem fayda getirmediğini, ülkenin tek parti hükümetleri döneminde sıçrama yaptığını dile getirdi.

Babacan, piyasa analizleri açısından en iyi senaryonun, Meclis'te rahat bir çoğunluğu olan tek parti hükümeti senaryosu olduğuna işaret etti.

"Başkanlık sistemi konusunda yazılı bir doküman yok"

 Babacan, "Piyasanın fiyatlama konusunda en pozitif davrandığı oluşumun tek parti iktidarı ama Meclis'te 4 partinin bulunduğu bir düzen, ikincisi tek parti iktidarı ama 3 parti Meclis'te ama milletvekili sayısı 330'un altında. Negatif fiyatlandırmaların bir tanesi de tek parti iktidarı iyi hoş ama 330'a geldiği zaman yatırımcının bir miktar uzaklaştığını görüyoruz. Bu ayrımı nasıl yorumluyorsunuz?" sorusu üzerine, bu tespitin ve sıralamanın çok doğru olduğunu söyledi.

Başkanlık sistemini konuştuklarını ama bu konuda ellerinde yazılı bir doküman olmadığını belirten Babacan, seçim beyannamesinde dahi sistemin çok genel ilkeleri ve prensiplerinden bahsettiklerini kaydetti.

"Türkiye'de gelir dağılımı düzeliyor"

Babacan, Türkiye'deki çalışanların  Ekonomik İşbirliği ve Kalkınma Örgütü (OECD) içerisinde çalışma şartları açısından kötü bir noktada yer aldığı belirtilerek, bu noktada muhalefet partilerinin ekonomi vaatlerinin sorulması üzerine, OECD'nin gelişmiş ülkelerden oluştuğunu, Türkiye ile Meksika'nın OECD içerisinde kişi başına düşen milli geliri en düşük ülkeler olduğunu kaydetti.