Politika birçok kişinin üzerinde ittifak ettiği üzere menfaatler manzumesinin cereyan ettiği mümtaz bir sahadır. Özellikle mümtaz diyorum çünkü politika kadar çıkarların sahnelendiği davranışlarla örülmüş örgülenmiş bir alan daha görmedim. Dünyanın siyaset erbabı, büyük güçlerinin bugünkü tavırları bu konudaki fikirlerimin doğruluğunu tasdik ettiriyor. Bunların işi içinde emperyalist, kapitalist hedeflerini gördünüz mü, bilin ki büyük addedilen bu devletlerin namussuz tuzakları, kirli ittifakları, türlü yalanları vardır. Hedeflerin gerçekleşmesi adına hep vardır, her zamanda var olmuştur. İşte burası hiç unutulmamalıdır. 

Fakat, İnsanlığın menfaatine gelişecek bir durum söz konusu ise orada inanç vardır, iman vardır, melekût âleminden paylarını düşünen vicdan sahipleri vardır. İnsanlığın menfaatinin görüldüğü sahada eğer kendilerine bir pay yoksa emperyalistleri görme imkânınız yoktur. Orada sadece vicdanlarını istikamet bilmişleri, ensar gönüllüleri görürsünüz. İşte bu ulvi iklimlerde dünde bugünde en fazla Osmanlı medeniyetinin ideallerine, sancağına, soluğuna, suretine, insanına rastlarsınız. İşte biz tamda oradayız Allah’ın izni ve inayetiyle… 

Dünyanın her yerinde mazlumun, düşkünün, yardımında, yanında bulunmanın şerefini taşıyan bir yüce milletiz. Birçok felaket bölgesinde, birçok savaş mağduriyetinde, sivil toplum kuruluşlarımızla, yardım kuruluşlarımızla oradayız. Sadece insanımızın gönderdiği temel ihtiyaç malzemeleri ile değil, dualarımızla da oradayız. Kirli politikaların boyasından uzak siyasetimizle dünya mazlumlarının sesini dünyanın her yerine duyurmak adına oradayız. Ülke menfaatlerimizi her daima düşünecek kadar milliyet ve vatanperver, Ülke menfaatlerini İnsanlığın menfaatlerinin üzerine çıkarmayacak kadar inançlı, Osmanlı medeniyetinin kurucu unsuru, gururla mensubu Türk milletiyiz. 

Bütün dünya şunu çok iyi bilmeli Osmanlı sadece bir milletin, bir devletin adı değildi. Osmanlı çok yüksek kültürlü bir medeniyetin adıydı. Osmanlı devletinin yıkılışı Osmanlı medeniyetinin ortadan kalkması değildi. Osmanlı yaşam tarzı, sesi, soluğu, sevdası, ülküsü her şeyiyle yaşıyor. Sultan Fatih’in, Sultan Hamit’in ruhu bugün yine zalimlerle cihattadır. O yüce ruh ülke sınırlarımızın müdafası için gönül coğrafyamızın iklimlerinde geziyor. Herkes, her şekilde emin olmalı ülkemizin birliği, dirliği, ümmetin selâmeti komşu topraklarda kahraman askerimiz tarafından müdafaa ediliyor. 

Ellerinde, düşlerinde kan, lokmalarında gözyaşı olan obez dünya, yarattığı karanlıklara rağmen Osmanlının yaktığı ateşi söndürememenin hırsıyla saldırdıkça saldırıyor. Taşeron terör örgütleriyle saldırıyor, kirli siyasetleriyle saldırıyor. Suriye’de ne olduğunu daha birçoğumuzun anlamadığı bir radikal grup ile mücadele ediyor diye bir başka terör örgütüne destek veren Batının uluslararası terörle mücadele de müttefikimiz olarak görülmesi imkânsızdır. Söz konusu olan radikal gruplarla mücadele eden Kahraman Ordumuz olunca ortada gözükmeyen Batı, ciddi bir samimiyet testine tabi tutulmuştur. Türk milleti doğrunun, gerçeğin ve en önemlisi hakikatin bilincindedir.

Osmanlı medeniyetinin aziz mensupları hususiyetle bilmeli ki düşman topraklar üzerinde bölünme arzu eden batı, bize bir kez daha Sevr ile gelmeyi planlıyor. Ve çevremizde bir ateş çemberi bu hedefin ilk basamağıdır. Yüce Allah’ın keremine şükretmek gerekir ki bir Genç Osman faciası yaşamadan ordumuzun içerisinden vatan hainlerini temizlemek mümkün oldu. İnancımız tam olsun asrısaadetten bir ruh bugün yaşıyorsa Allah’ın izni ile bu büyük milletin sayesindedir. Ve bugün her zamankinden daha fazla fabrika ayarlarımıza dönmeye ihtiyaç duyduğumuz zamandır.