Haber: Mert Osman Erman
ABD Dışişleri Bakanı Antony Blinken, Bazoum'u gözaltında tutanlara yönelik olarak "yüz milyonlarca dolarlık yardımın" riske girebileceği konusunda uyarıda bulunmuştur.
Başkanlık Muhafızları Birimi'nin lideri General Abdourahmane Tchiani, kendisini Nijer'in yeni lideri olarak ilan etmiştir.
Bazoum, bölgedeki İslamcı militanlarla mücadelede önemli bir Batılı müttefik olarak kabul edilmekteydi.
Batı'da, yeni liderin hangi ülkelerle ilişki kuracağı konusunda endişeler bulunmaktadır. Nijer'in komşuları Burkina Faso ve Mali, kendi darbelerinden sonra Rusya'ya yönelmişlerdir.
Muhammed Bazoum, 1960'taki bağımsızlığından bu yana başka bir seçilmiş lideri takip eden Nijer'in ilk seçilmiş lideri olarak kabul edilmektedir. Şu anda iyi sağlıkta olduğu düşünülmektedir, ancak hala kendi korumaları tarafından esir tutulmaktadır.
Blinken, Bazoum'u iki kez aramış ve Washington'ın Nijer'de demokratik yönetimi yeniden tesis etmek için çalışacağını söylemiştir.
Ayrıca, önceki Cumhurbaşkanı Mahamadou Issoufou'yu arayarak darbenin "yıllar boyunca başarılı işbirliğini" ve finansal yardımı tehdit ettiğini bildirmiştir.
Nijer'in eski sömürge imparatorluğu olan Fransa, darbenin liderlerini tanımadığını ve sadece Bazoum'u devlet başkanı olarak tanıyacağını belirtmiştir.
Ancak, Rusya'nın Wagner paralı askeri grubunun lideri, darbeyi zafer olarak nitelemiştir.
Yevgeny Prigozhin'e göre, "Nijer'de olan, Nijer halkının kendi sömürgecileriyle mücadelesinden başka bir şey değil." sözleriyle alıntı yapılmıştır.
Wagner'in, Orta Afrika Cumhuriyeti ve Mali gibi ülkelerde binlerce savaşçısı olduğu ve hem Rusya'nın diplomatik ve ekonomik ilişkilerini güçlendirdiği hem de kârlı iş çıkarlarını desteklediği düşünülmektedir. Wagner savaşçıları, birçok Afrika ülkesinde yaygın insan hakları ihlalleriyle suçlanmışlardır.
62 yaşındaki General Tchiani, 2011'den beri Cumhurbaşkanlığı Muhafızları'nın başındaydı ve eski Cumhurbaşkanı Issoufou tarafından 2018'de general rütbesine terfi ettirilmişti.
Ayrıca 2015'teki bir darbe girişimiyle ilişkilendirilmiş olsa da, eski Cumhurbaşkanı'na karşı suçlamaları reddetmek için mahkemede görünmüştü.
Cuma günü, General Tchiani, Nijer'deki güvenlik sorunları, ekonomik sorunlar ve yolsuzluk gibi birkaç sorun nedeniyle juntanın iktidarı ele geçirdiğini açıkladı.
Ayrıca, juntanın tüm ülkenin uluslararası taahhütlerine ve insan haklarına saygı göstereceğini söyledi.
Ancak, junta onlara karşı çıkanlara karşı sert sözlerle hitap etti ve sürgündeki hükümet üyelerinin dikkat çekti ve herhangi bir girişimde kan döküleceği uyarısında bulundu. Ancak şu ana kadar kan dökülmemiştir.
Başkent Niamey'de yaşam büyük ölçüde normale dönmüş, pazarlar ve dükkanlar açılmıştır, ancak memur olanlar eve gitmeye yönlendirilmiştir.
Bu arada, Nijerliler darbe hakkında karışık duygulara sahiptir. Bazıları ülkedeki güvenlik sorununun bir darbeyi haklı çıkarmayacak kadar ciddi olmadığını söylerken, diğerleri juntayı desteklemektedir.
Nijer'in darbesi, son yıllarda Batı Afrika bölgesine yayılan bir askeri darbe dalgasının en son örneğidir ve Mali, Gine ve Burkina Faso gibi ülkelerde hükümetleri devirmiştir.
Ayrıca, bölgesel kuruluş Ecowas'ın liderliği için büyük bir darbedir. Sadece iki hafta önce, bloğun başkanı Bola Tinubu, Batı Afrika'da terörizm ve darbe eğiliminin endişe verici düzeylere ulaştığını ve acil, uyumlu eylemler talep ettiğini bildirmişti.
Bu, Nijer'in 1960'ta Fransa'dan bağımsızlığını kazandığından bu yana beşinci darbedir ve başarısız diğer darbe girişimlerinin üzerine eklenir.
