Son bir aydır inanılması zor günlerin acı haberleriyle yüz yüzeyiz. “Her gece bu bir kabus dolu rüya!’” deyip uyuyup uyandığımız sabah, yine şok haberlerle canımız acıyor. Yüreğimiz kanıyor.
Kim bunlar! dediğimiz; akıllara  durgunluk getiren, “bilinç tutulması” içindeyiz.

Hain örgütün her gün yeni bir olayını duydukça; nasılda içimize sinsice girdiklerinin üzüntüsüyle her birimiz’’ mutsuzuz.!’’

Yetişkinler kadar çocukların minik dünyasını, yaz tatili dönemlerini de alt üst eden cani fetöcülerin tutuklanması ve çocukların ilginç, düşündürücü sorularını yanıtlamakta bizleri zorlar oldu.

Onca insanın aile düzeni yıkıldı. Yaşam kalitesi bozulan halkın her şeyden önce psikolojisi çok bozuk.Türk halkını meşgul eden zalim teröre kafa tutan Türkiye Devleti eminim en kısa zaman da bu günleri unutturacak ve huzurlu hayatı halkına ulaştıracaktır.

En çokta rahatsızlık veren dehşet kalpli, insan ayıbı teröristlerin toplumumuz içinden çıkması. Mantar gibi  aramıza hayatımıza dağılan, şeytan ruhlu mikropların “Bukalemun’’ olmaları.!

Ayrıca; bizler gibi üzülmüş,düşünceli insanların maske takmaları. Giyim tarzlarını, yaşam felsefelerini değiştiren mimik ve humanist  bakış açısını edinen vatan hainlerinin, vatan sever gibi yanı başımız da olmaları da ayrı üzüntü.

Türk toplumu insanlarını “paranoya’’ eden bu insanların ilahi güç tarafından maskelerinin de yüzlerinden düşeceğine inanıyorum.

Düne kadar dindar görünümlü din hainlerinin bu hızlı değişimleriyle şüpheciliğimiz, güven kaybı yaşamamız hat safhada.

Ne diyor, ne düşünüyor, ne demek istedi..?

Dost gibi görünüyor, vatansever gibi. Acaba vatan haini Fetullah Gülen örgütünden mi?…

Diye sorularla içimizi kemiren güvensizliğinde bir an önce geçmesini sabırla bekliyorum.

Her birimizi paranoyalara götüren bu tarz kişileri hissettiğimizde yakınlarından uzaklaşmak yerine vatandaşlık görevimizi yapıp,ilgili yerlere bildirmekte vazgeçilmez, zorunlu sorumluluğumuz oldu artık.

Kamuda bir başkasının emeğinin, geleceğinin üzerine ekonomisini, statüsünü yıllarca haksızca yiyen terör üyelerine devlet yetkilileri gereken cezayı verirken, sivil örgütler tarafından da ilgili birimler oluşturulup, köşe bucak temizlik yapılmalıdır. Tabi ki, sap ile saman birbirine karışmadan.

Ve ısrarla diyorum;halkın psikolojisini bozan bu travmanın giderilmesi için toplum içi önemli merkezlerde “psiko destek” hizmetleri halka ücretsiz verilmeli. Çocuklar ve aile bireyleri darbe girişiminden oluşan hüzünlü günleri ilgili uzmanlarca keyifli, sağlıklı günlere çevirmeliler…

Sağlıklı, huzurlu yarınlara…