Saygıdeğer Önce Vatan gazetesi okurlarım, bu haftaki yazımda sizlerle yıllardan beri, sağlığımız açısından çok önemli işlevlere sahip, yaz kış her daim elimizin altında olan, pazarcı kardeşlerimizin çaya çorbaya lazım diye takdim ettikleri, adını zikrettiğimde büyük bir bölümünüzün yüzünü ekşittiği bir meyve yani limon ile ilgili bazı bilgileri paylaşmak istiyorum. Özellikle kış aylarında bizleri gripal enfeksiyonlardan koruyan, vücut direncimizi yükselten, bağışıklık sistemimizi yani immün sistemimizi güçlendiren, antioksidan bir meyve olan limon, aynı zamanda yüksek oranda C vitamini içermektedir. Günde bir limon tükettiğimizde,  vücudumuzun bir günlük ihtiyacı olan C vitaminin yaklaşık %50’ni sağlamış olmaktayız. Limon aynı zamanda fazla miktarda A vitamini içermekte, bunun yanında, çok zengin potasyum, kalsiyum ve bakır kaynağıdır diyebiliriz. Ayrıca, limonun sağlığa yararlı olmasını sağlayan B vitamini, fosfor, protein ve karbonhidratlar gibi çok zengin besleyici elementler de mevcuttur. Bununla birlikte, limon kanserle savaşan antioksidan, kompozit ve flavonoider içeren, antioksidan bir meyvedir. Bu besinden diyabet, kabızlık, yüksek kan basıncı, ateş, hazımsızlık ve birçok diğer sorunların tedavisinde yararlanılmaktadır. ABD Üroloji Derneği’nin yapmış olduğu çalışmalar sonucunda limonata ve limon suyunun kristallerin oluşmasını engelleyen üriner sitrat üreterek böbrek taşı oluşumunu engellediği ileri sürülmektedir. Zeytinyağı ve limon suyunun karıştırılıp içilmesiyle safra taşlarından büyük ölçüde kurtulabileceğine dair bazı bilgiler de mevcuttur. Tedavi özelliği ile bilinen limon ayrıca romatizmal hastalıklara da iyi gelmektedir. Yapılan araştırma sonuçlarına göre, limon inflamatuar poliartrit ve artrite karşı büyük ölçüde koruma sağlamaktadır.
Ayrıca limon suyu hazımsızlık ve kabızlık gibi sorunların giderilmesine yardımcı olabilir. Bir bardak suya karıştırılmış birkaç damla limon hazımsızlığa karşı önemli ölçüde etkilidir. Burada dikkat edilmesi gerekli önemli husus limonun sütle hiçbir zaman karıştırılmayacak olmasıdır..  Limon sodaya karıştırılarak da tüketilebilmektedir. Limonata olarak hazırladığınızda daha fazla yarar sağlamaktadır. Aromayı istediğimiz hale getirebilmek için limonataya, melisa, nane yaprakları hatta bal eklemek te mümkündür.
Limonun diğer bir özelliği de idrar söktürücü (diüretik) olmasıdır. Ayrıca, zengin bir potasyum kaynağı olan limon, kalp hastalığı sorunları olanlar için çok yararlı bir meyvedir. Zihin ve vücut için sakinleştirici, baş dönmesi, mide bulanması ve tansiyonu dengeleyen özelliği ile de dikkat çekicidir. Yaygın olarak stres ve depresyon şiddetini azaltmak için kullanılmaktadır. Ayrıca, nemlendirme ve doğal parlaklık sağlama özelliğini de söylememiz gerekir.  
Bir bardak limon suyu yaklaşık 25 kalori içermektedir. Önemli ölçüde kalsiyum,  demir, potasyum, C vitamini ve pektin lifi gibi zengin bir besin kaynağıdır. Limonunuzdan arz ettiğim şekilde yararlandıktan sonra kabuğunu kesinlikle atmayınız. Çünkü, limon kabuğu kemik ve bir çok hastalıkların iyileşmesinde yardımcı olması açısından çok önemlidir. Limon yüksek oranda bioflavonoid içermesi nedeniyle stresle mücadelede etkili bir meyve olarak bilinmektedir. Ayrıca, limon suyu kanserin önlenmesinde ve kanser hücrelerinin öldürülmesinde tedavi amaçlı olarak da kullanıldığı bildirilmektedir. Limon kabuğunun içerisinde bulunan polifenol flavonoidlerin sayesinde kolesterolün dengelenmesini sağlamakta, böylece kalp sağlığının korunmasına katkı sağlamaktadır. İlaveten limon kabuğunda yüksek derecede bulunan potasyum, kan basıncını dengelemekte,  buna ek olarak, limon kabuğu kalp krizi, diyabet ve kalp hastalıklarının önlenmesine yardımcı olmaktadır. 
Pektin olarak bilinen kimyasal bir  bileşeni de içeren limon kabuğu, bu bileşen yardımıyla kilo vermeye büyük oranda yardımcı olduğu bilinmektedir.
Her daim elimizin altında olan bu değerli ve ekonomik meyveyi ihmal etmeyeceğinizi düşünüyor, sağlıklı, mutlu günler diliyor, saygılar sunuyorum.