TÜRK DÜNYASI’NIN UNUTULMAZ BİLGESİ 
TURAN YAZGAN HOCAMIZI ÖZLEMLE ANDIK

Türk Dünyası’nın büyük fikir ve dava adamı Prof. Dr. Turan Yazgan Hocamızı,  sonsuzluğa yürüyüşünün 4. yıldönümünde rahmet, saygı ve minnetle andık.. Türk Dünyası’nın uzaklaştıkça büyüyen bilgesi için, İBB Ali Emiri Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Prof. Dr. Turan Yazgan’ı anma ve Türk Dünyası Turan Yazgan Büyük Ödülü” töreni, geniş bir katılımla gerçekleştirildi. 

Yurt içinden ve yurt dışından Gagauz Yeri Kurucu Cumhurbaşkanı Stephan Topal, Azerbaycan Eski Milli Eğitim Bakanlarından Prof. Dr. Feridun Ağasıoğlu Celilov, Tataristanlı yazar ve devlet adamı Rinat Muhammediyev, Kazakistanlı tanınmış tıp akademisyeni Prof. Dr. Bolat Mırzaliyev, Macar-Turan Vakfı Başkanı Andras Zsolt Biro, Makedonya Vizyon Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Fadıl Hoca, İstanbul Rumeli Üniversitesi Rektörü Prof. Dr. Salih Aynural, Azerbaycan’ın  ünlü sanatçısı Azerin, bilim adamları, sivil toplum kuruluşları temsilcileri ve çok sayıda davetlinin katıldığı program Türk büyüklerine saygı duruşu ve İstiklal Marşı’mızın okunmasıyla başladı.

Törenin açılış konuşmasını yapan Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Genel Başkanı Közhan Yazgan, törene katılanlara Yazgan ailesi ve Vakıf adına teşekkür ederek özetle şöyle dedi:

“Hepinizin bildiği gibi bugün burada Prof. Dr. Turan Yazgan’ı vefatının dördüncü yılında anmak için toplandık. Hocamızın bedenen aramızdan ayrılmasının üzerinde tam dört yıl geçti. Onun yeri hiç dolmadı, eksikliğini sürekli hissettik ve hissetmeye devam edeceğiz.

Hocamız hayatı boyunca milleti için çalıştı: Turan Yazgan hayatını Türklüğe, Türk Dünyası’na ve Türk’e dair ne varsa ona vakfetmiştir.

Kendisi Türk ve dünya tarihine hâkimdi. Geçmişi derin bir zekâ ve yorum süzgecinden geçirip bugünle ilişkilendirirdi. Yalın, fakat muhteşem bir üslupla fikirlerini, görüşlerini  anlaşır bir şekilde bizlere aktarırdı. 

Kendisi Milletinin değerleriyle bütünleşmiş, dürüst, cömert, yardımsever, hiçbir dünyevi zaafı bulunmayan ve en önemlisi inançları uğruna her türlü mücadeleyi göze alan ve bunu gerçekleştiren bir yapıdaydı. O her zaman Türk Milletinin, alnının açık, başının dik olması için uğraştı.

Bu amaçla kurduğu ve tam 32 yıldır başkanlığını yaparak yönettiği Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı onun bize bıraktığı en önemli emanet… Hepimizin çok iyi bildiği gibi Hocamız İsmail Gaspıralı’nın “Dilde, fikirde, işte birlik” ilkesini ve Ulu Önder Atatürk’ün ‘Türk Birliği’ne İnanıyor ve onu görüyorum’ sözlerini kendine bayrak edinmiş, ve mücadelesini hep bu merkezde yapmıştır.

Hocamızın bizlere vasiyeti, Atatürk’ün gördüğü bu ‘Türk Birliği’ni her Türkün muhakkak görmesidir. Bizler de artık bu vasiyet için çalışıyoruz. Bu yolda Hocamızın hatıraları, temennileri ve fikirleri her zaman içimizi ısıtmakta ve yolumuzu aydınlatmaktadır. 

Ve görüyoruz ki Hocamız, bugün olduğu gibi, her daim Türk Dünyası sevdalısı olarak saygı ve özlemle anılacaktır. Nitekim, aradan geçen 4 yıl boyunca Hocamız Türk Dünyası’nın çok farklı noktalarında çeşitli etkinliklerle anılmakta, hakkında şiirler, makaleler, kitaplar yazılmakta, yüksek lisans, doktora tezleri hazırlanmakta, filmler yapılmaktadır.

Hocamıza, onun ideallerine olan ve sürekli arttığına şahit olduğumuz bu ilgi,  bize daha çok güç vermekte ve giderek artan bir sorumluluk yüklemektedir. Ve inanıyoruz ki, böyle büyük bir gönül, akıl ve dava insanı olan Turan Yazgan Türklüğün gurur sayfasında ilelebet bir kutup yıldızı gibi parlayacaktır.

Sözlerime son verirken, hepinize, böyle anlamlı bir güne katılıp bize destek verdiğiniz için, tekrar tekrar teşekkür ediyorum.”  

Vakıf Başkanı Közhan Yazgan’ın konuşmasının ardından, Turan Yazgan’ın hayatını ve ideallerini konu alan belgesel gösterildi.

Belgeselin ardından TDAV Gençlik Kolları üyelerinden Metehan Kalem ve Aybüke Balatürk, Prof. Dr. Turan Yazgan için yazılmış çok anlamlı ve duygusal bir şiiri birlikte okudular.  

DOSTLARI ANILARIYLA O’NU ANLATTILAR

Başkanlığını Yağmur Tunalı’nın yaptığı “Turan Yazgan’ın Türk Dünyası’na Hizmetleri ve Kişiliği” konulu  oturumda, Prof. Dr. Feridun Ağasıoğlu Celilov ve Rinat Muhammediyev Turan Yazgan’ın düşünce ve ideallerini anlattılar, hatıralarını dile getirdiler.

Oturumun ardından, Yrd. Doç. Dr. Muzaffer Ürekli“Turan Yazgan Ödülü”ne layık görülen Gagavuzya Kurucu Cumhurbaşkanı Stefan Topal’ın devlet adamlığını vurgulayan ve bu yılki “Türk Dünyası Turan Yazgan Büyük Ödülü”nün kendisine verilmesinin gerekçesini belirten bir konuşma yaptı.

“2016 Türk Dünyası Turan Yazgan Büyük Ödülü”ne layık görülen Gagauz Yeri Özerk Cumhuriyeti Kurucu Başkanı Stefan Topal’a ödülünü Prof. Dr. Turan Yazgan’ın eşi Gülen Yazgan, Vakıf Başkanı Közhan Yazgan ve Macar Turan Vakfı Başkanı Andras Biro birlikte takdim ettiler. Cumhurbaşkanı Stefan Topal ödüle layık görülmesinden duyduğu onuru ve Prof. Dr. Turan Yazgan’la 90’lı yıllarda başlayan dostluklarının Avrupa’nın orta yerinde unutulmuş bir Türk toplumuna nasıl yaşama sevinci ve kendilerine güven kazandırdığını vurgulayan çok duygusal bir konuşma yaptı.  

Program, Türk Dünyası’nın Azerbaycanlı çok sevilen tanınmış sanatçısı Azerin’in muhteşem Konseriyle sona erdi.

Programın ardından Tataristan’ın tanınmış yazar ve devlet adamı Rinat Muhammediyev, Büyükşehir Belediyesi’nin arkasındaki Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı merkezinde, okuyucularına Turan Yazgan’ı anlattığı romanı, Göz Açtırmayan Boran / TURAN romanını imzaladı. 

“21 YÜZYIL TÜRK YÜZYILI OLACAKTIR!”

Ömrünü Türk Dünyası’nın birliğine adayan Prof. Dr. Turan Yazgan İsmail Gaspıralı’nın “Dilde birlik, fikirde birlik, işde birlik” mefkuresini hayata geçirebilmek için çalışmıştı. Bu konuda çok başarılı çalışmalar yaptı. Türk Dünyası’nın çeşitli ülkelerinde Türkiye Türkçesi ile parasız eğitim veren okullar açtı, dergiler, kitaplar yayınladı, Türk kültürünü tanıtma çalışmaları yaptı, Türk Dünyası’nın çocuklarının birbirlerini tanılamalarını, birbirleriyle kucaklaşmalarını sağlamak amacıyla “Türk Dünyası Çocuk Şöleni” etkinlikleri düzenledi. 

Yirmi yıl önce başlatılan bu çocuk şöleni etkinliklerine katılan ya da Turan Yazgan’ın açtığı okullarda eğitim görerek hayata atılan çocuklar ve gençler şimdi ülkelerinin yönetiminde önemli görevlerde bulunuyorlar. Prof. Dr. Turan Yazgan geçtiğimiz yüzyılda İsmail Gaspıralı’nın yaktığı, fakat araya giren dünya savaşları nedeniyle sönmeye yüz tutan Türk Dünyası birliği meşalesini yeniden tutuşturdu. Bütün engellemelere rağmen, bu meşale hiçbir zaman sönmeyecektir. Cennetmekan Turan Yazgan 18. Çocuk Şöleni’ni açış konuşmasında, Türk Dünyası’nın çeşitli bölgelerinden gelen çocuklara şöyle seslemişti: 

“Türk Dünyası Çocuk Şöleni’nin 18. yılını idrak ediyoruz. Onsekiz yılda onbinden fazla evladımız, Türk topraklarının her yerine dağılarak, bugün yalnız Türkiye'nin değil, bütün Türk cumhuriyetlerinin ve muhtar cumhuriyetlerin en yüksek seviyede, en kalpten çalışan birer büyük ve mukaddes hizmet yaptıklarını kabul eden büyükelçilerimiz olmuşlardır. Onlar bu idrak içinde Türk devletini geleceğe hazırlıyorlar. 

Türk milletinin geleceği, 16. Asır'daki Türk milletidir; 16. Asır'da dünyayı ikiye bölen Türk milletinin yeniden doğması demektir. Bu görevi üstlenen bu çocuklar ve Vakfımızın çeşitli faaliyetlerinden yetişen nice evlatlarımız, gerçekten bu görevin mukaddesliğinin bilinci içinde, bugün cumhurbaşkanlığı makamı dahil, Türk Dünyası'nda en yüksek seviyede birçok makamı işgal etmektedirler ve hepsi de aynı idealle çalışmaktadırlar. 

Türk Dünyası'nda eğitim yaptırdığımız 4500 öğrenci de bu idealle yetişiyor ve hepsini de Türk devletinin istikbalini çizmekle görevli olarak yetiştiriyoruz. Türk Dünyası bugün içinde bulunduğu durumdan eninde sonunda kurtulacaktır. Bu 25 yıl olur, 50 yıl olur, ama en fazla 100 yıl olur; kısacası, 21. Yüzyıl Türk Yılı olur, Türk Asrı olur!

Bizim böyle bir asra damga vurabilmemiz için ilk şart, Allah'ın bizi yarattığı şekle dönmektir; Allah'ın bizi Türk diye yarattığı, Türk olarak yarattığı.. İşte bizim Vakfımızın da gayesi dil birliğidir. Allah'ın bizi yarattığı gibi, aynı dille okuyup yazmaktır. Ve bu bize fikir birliği getirecektir. Fikir birliği ise bizi, iş birliğine kavuşturacaktır. İşbirliği layettayin, gelişigüzel bir kavram değildir.

 Sevgili çocuklar, sevgili gençler, Türk istikbalini çizecek olan sevgili evlatlarımız; işbirliği demek, Allah'ın Türk coğrafyasına bahşettiği bütün iktisadi kıymetlerin Türkler tarafından, Türkler için, Türklerle birlikte kullanılması demektir. Sömürülmeden, soyulmadan ve Allah'ın emrettiği adaletle bütün dünyaya örnek olmak demektir.
Burada birbirleriyle kaynaşan, birbirleriyle kucaklaşan bütün çocuklarımızdan istediğimiz, daha çok çalışmaları, kendi kültürlerini, kendi tarihlerini daha çok öğrenmeleri ve kayıtsız şartsız olarak dünyanın gidişine bir adım daha önden ulaşmak suretiyle teknolojiyi yakından takip etmeleri ve ve yeniden, 16. Asra kadar olduğu gibi, dünyaya teknoloji veren, ilim götüren bir millet haline gelmeye çalışmaktır. 

Bu vazifeyi benimseyen hepinizin teker teker gözlerinizden öpüyorum. Hepinizi, yüce Türk milletinin istikbali adına teker teker kucaklıyorum. Yolunuz açık olsun, bahtınız açık olsun, kılıcınız keskin olsun.”

Ömrünü, Ismail Gaspıralı’nın “Dilde birlik, fikirde birlik, işde birlik” ideali doğrultusunda Türk Dünyası’na vakfeden Türk Dünyası Araştırmaları Vakfı Kurucu Başkanı Prof. Dr. Turan Yazgan’ı rahmet, saygı ve özlemle anıyoruz. Mekanı Cennet olsun..