İSTANBUL - 2. Uluslararası Boğaziçi Film Festivali Danışmanı ve jüri üyesi oyuncu Belçim Bilgin, "Böyle bir katılımın olduğu, dünyada hatırı sayılır bu kadar yönetmenin başvurduğu bir festivalin dikkat çekeceğini düşünüyorum" dedi.

Uluslararası Boğaziçi Sinema Derneği ve İstanbul Medya Akademisi tarafından düzenlenen Anadolu Ajansı'nın "Global İletişim Ortağı" olduğu ve yönetmen Sam French'in "En İyi Kısa Aksiyon Filmi" dalında Oscar'a aday gösterilen "Buzkashi Boys/Buzkashi Çocukları" filminin gösterimiyle başlayan "2. Uluslararası Boğaziçi Film Festivali" devam ediyor.

Oyuncu Belçim Bilgin, festivalle ilgili AA muhabirine yaptığı açıklamada, bu yıl ikincisi düzenlenen festivale, 3 bin 500'ü aşkın katılım olduğunu bildirdi.

Dünyadaki hatırı sayılır festivallerin finalistleriyle ödülle dönmüş filmlerin festivale başvurduğunu ifade eden Bilgin, bunun kendileri için heyecan ve umut verici bir gelişme olduğunu dile getirdi.

İzleyiciyi, festival süresince sinema dolu günlerin beklediğini aktaran Bilgin, "Ciddi bir hazırlıkla sinemanın konuşulacağı, yabancı konuklarımızla Türkiye sinemasının tartışılacağı sempozyumlar, söyleşiler ve atölye çalışmaları olacak. Bunun dışında bir sürü kısa film izleyeceğiz. Sinemamızın 100. yılına layık olmasını hayal ettiğimiz bir festival olacak" diye konuştu.

Festivalin danışmanı ve jüri üyesi olarak heyecanlı bir ekibin içinde bulunduğu için mutlu olduğunu söyleyen Bilgin, şunları kaydetti:

"Kısa film, bizim seyircimizin çok fazla ilgilendiği bir şey değil açıkçası. Böyle bir katılımın olduğu, dünyada hatırı sayılır bu kadar yönetmenin başvurduğu festivalin dikkat çekeceğini düşünüyorum. Kısa film şu açıdan çok önemli. Hali hazırda çok büyük filmler yapmış, dünyada bilinen ama aynı zamanda kısa film tutkusundan vazgeçmeyen yönetmenler var. Onun dışında genç yönetmenleri en başta keşfetmekle ilgili bir şey. Benim için en heyecan veren kısmı o. Bir sürü film izleyeceğiz daha sonra sinemasını takip edeceğimiz yönetmenleri en başından tanıyacağız. Kısa film, Cannes Film Festivali'nde aldığımız başarıdan önce de benim için hep ilgi çekici bir şeydi. Biraz şiir gibi... Çok kısa zamanda, etkileyici bir şey yapıp, hem seyircide bir şey uyandırmak hem de belki fikrini değiştirerek, başka bir vizyon vermekle ilgili çok etkileyici bir şey. Seyirciyle aradaki bu mesafeyi kaldırabilirsek başarılı olacağız. Aynı zamanda kısa filmin dışında uzun filmler de gösterilecek festival süresince."

Oyuncu Meltem Cumbul da festivalden beklentisinin, sinemanın sansürsüz olmasına katkı sağlaması olduğunu söyledi.

Cumbul, "Sinemayı özgürleştirebilecek, sinemanın o bütün duvarlarını yıkabilecek düşünce yapısını gençlerimize sunabilmesini diliyorum. Bu film festivalinin de atölye çalışmaları, seçtikleri filmleriyle yeni ve genç bir festival olması sebebiyle bu alanları doldurması gerektiğine inanıyorum" değerlendirmesinde bulundu. 

Oyuncu Janset Paçal ise bütün festivallerde olduğu gibi bu festivalde de bol bol film ve güzellik beklediğini ifade ederek, 14 gün sürecek festivalde, çok güzel etkinlikler ve atölye çalışmaları yer alacağını anlattı.

Festival hakkında

2. Uluslararası Boğaziçi Film Festivali, Türkiye'de ve dünyada etik, estetik ve teknik bütünlüğe sahip, sinema filmlerinin gelişmesine katkı sağlanması, genç yapımcı ve yönetmenlerin yeni filmlerine maddi manevi destekler oluşturulması, ülke sinemasının bir kimliğe kavuşması fikrinin gündemde tutularak, gerekli faaliyetlerin yapılması, Türk sinemasının yurt içi ve dışında tanıtılmasını amaçlıyor.

Festivale katılmak için 102 ülkeden 3 bin 682 film müracaatta bulundu. Jüri, festivalde yarışacak ilk 10 filmi belirledikten sonra Büyük Ödül Jürisi de 50 bin liralık "Ahmet Uluçay Büyük Ödülü"nü kazanacak filmi belirleyecek. 

Festivalin "onur konuğu" Türkiye-Polonya ilişkilerinin 600. yıl dönümü dolayısıyla Polonya olarak belirlendi. Türk sinemasının 100. yaşının da kutlanacağı festival, 28 Kasım'a kadar devam edecek.