Afyonkarahisar'ın Dinar ilçesinde yaşayan İsmet ve Songül Akbal çiftinin 5 ay önce Isparta Şehir Hastanesinde Ünal ismini verdikleri bebekleri dünyaya geldi.

Doğumun ardından vücudunun farklı yerlerinde morarmalar olduğu belirlenen bebek, İzmir'deki Sağlık Bilimleri Üniversitesi (SBÜ) Dr. Behçet Uz Çocuk Hastalıkları ve Cerrahisi Eğitim ve Araştırma Hastanesine sevk edildi.

Hastanenin çocuk kardiyoloji servisinde muayene edilen bebeğin, anne karnındayken sol karıncıktan aort atardamarına doğru 2 santimetre uzunluğunda ve 1 santimetre genişliğinde bir "tünel"in oluştuğu belirlendi.

SBÜ İzmir Tıp Fakültesi Öğretim Üyesi ve Çocuk Kalp ve Damar Cerrahisi Kliniği Eğitim Sorumlusu Prof. Dr. Mustafa Karaçelik'in kararıyla bebek, acil olarak ameliyata alındı. Üç saat süren ameliyatla tedavi edilen Ünal bebeğin kalbindeki "tünel" kapatıldı.

"Çok seyrek görülen bir hastalık"

Ameliyatı gerçekleştiren Prof. Dr. Mustafa Karaçelik, Ünal bebeğe "aorta-sol ventriküler tünel hastalığı" teşhisi konduğunu, kalbin daha çok yetersizlik tablosuna girmemesi için ameliyatını acil olarak yaptıklarını anlattı.

Toz taşınımında mümkün olduğunca dışarı çıkılmaması uyarısı Toz taşınımında mümkün olduğunca dışarı çıkılmaması uyarısı

Ameliyatın riskli olduğunu aileye anlattıklarını belirten Karaçelik, "Çok seyrek görülen bir hastalık. Ameliyatta her şey güzel gitti. Açık kalp cerrahisiyle hastanın göğsünü açtıktan sonra kalp akciğer makinesine bağladık. Tüneli dışarıdan baloncuk gibi gördük. Aort damarının kökünden kalple birleştiği yerden baloncuğa doğru bir kesi yaptık. Oradaki tüneli gördük ve yama ile kapattık. Sonuç itibarıyla kapakçıktan bir kaçak olmadığını gördük. Kalbin sol tarafının çıkım yolunu daraltmadan düzeltici işlem yapmış olduk. Hasta ameliyattan rahat çıktı." dedi.

Bebeğin ameliyattan 3,5 ay sonra yapılan kontrolünde her şeyin yolunda gittiğini gördüklerini dile getiren Karaçelik, "Kontrollerde ameliyatla ilgili bir sorun olmadığını, kalp yetmezliğinin gerilediğini gördük. Beklentimiz de oydu. Büyüme ve gelişmesinin iyi olduğunu gördük." diye konuştu.

Anne Songül Akbal, hastalığı sürecinde çocuğunu kaybetmekten çok korktuğunu belirterek, doktorlara ve sağlık personeline teşekkür etti.

Babaanne Semine Akbal ise kötü günlerin artık geride kaldığını, torununun sağlıklı şekilde nefes aldığını gördükçe dua ettiklerini söyledi.