Bu hafta yazılarımda, iyilikten, güzellikten, umuttan yana olan paylaşımlarıma biraz ara vermek istiyorum.
Sabah oldu uyanın!
Değişim önce kadından başlar. Çünkü; gelecek nesilleri yetiştirenlerdir kadınlar.
Bir toplumu değiştirmek istiyorsanız önce kadınlarımızı değiştirmeniz gerekir. Bunu sağlamak öyle düşünüldüğü kadar zor olmasa gerek. Yapılması gereken aslında çok basit.
Görsel basına içi boş, uyruduk, insana hiç bir artısı olmayan programları bol bol pompalamak.
Yalan, dolan, kandırmaca, fitne, fesat, kavga, insanın içinde barınan ne kadar çirkin özellikler var ise bunları gün yüzüne çıkarmak çok da zor değil.
Verilmeye çalışılan mesajlar; kimin eli kimin cebinde, yüzüne gülüp arkadasından kazılan kuyular, adam öldürmek, insanları gasp etmek ve daha sayamayacağım bir sürü çirkinlikler insanlara çok normal sıradan olaylarmış gibi aktarılmakta.
Çalışmayan kadınların gün boyu evde açık olan televizyonları, inceden inceye zihinlere işlenen mesajlar ile dolu. Verilen mesajların bir çoğu toplum örf ve adetlerinin bozulmasına yönelik, karşı tarafı eğitmeyen, ve öğretisi olmayan yayınlardan ibaret. Bir toplum ancak bu kadar uyutulabilir.
Toplum içinde suç unsurları taşıyan davranışlar bu yüzden son derece artış göstermektedir.
Amaca giden her yol mübahtır mantığı zihinlere ince ince kazınmaktadır.
Uyanın sabah oldu!
Gündüz kuşaklarında eskiden verilen bilgi dolu programlar şimdi nerede kaldı?
Gözünün içine baka baka tuzak kurarak insanları zor duruma düşürmek, toplumca tek derdimiz koca bulmakmış gibi insanların değer yargıları ile oynamak, daha sayamayacağım bir çok entrika ile dolu olan programlar malesef rabet görmektedir.
Küçüğün saygısız, büyüğün ise sevgisiz tavırları, çok sıradan normal tavırlarmış gibi seyirciye aktarılmakta, izleyici gözünde olağan olarak karşılanmaktadır.
Sokaktan geçen herhangi bir kişiye gündüz programında yer alan bir isim sorsanız size en ince ayrıntısına kadar cevap verecektir.
Gereksiz, sudan sebepler ile birbirine giren gelin adayları ki; dünyayı ben yarattım havalarında, benden iyisi ve güzeli yok tavırlarında, en küçük falsoda içinde barınan o çirkin yüzünü gün yüzüne çıkarmaktan çekinmeyen, karşı tarafın değer yargılarına kadar dil uzatabilen kişiler.
Yine aynı sokağa çıkıp sorsanız ‘Ülkem de neler oluyor, bugün gündem nedir’ kimsenin sesi çıkmıyor.
Her gün gelen şehit haberlerine o kadar alıştırıldık ki; malesef artık sıradan olaylarmış gibi algılanılıyor. Haber bültenlerinde bir kaç saniye içinde geçilen şehit haberi kanıtsanıyor. Arkasında bıraktığı ailesinin, yavrusunun, yeni evlenmiş eşinin göz yaşları umursanmıyor.
Uyanın artık sabah oldu!
Size kurşun sıkıp Şehit edenleri, biz sağ alıyoruz. Yetmiyor birde özel izinle Aileleri ile görüştürüyoruz. Yetmiyor sizi misafir gibi meyva suları ikram ediyoruz.
Biz bu ülkede Sör Vırvır da bayılan bir yarışmacıya daha çok üzülüyor ve sizleri ertesi gün unutuyoruz...
HAKKINIZI HELAL ETMEYİN BİZE YİĞİTLER.
Çünkü biz bunu hak etmiyoruz..
Yüreğinizden sevgi eksik olmasın.
