Konya ülkemizin geniş coğrafyasına sahip olması bilhassa uzak noktalarda bulunan yerleşim birimlerinin gözlerden ırak kalmasına sebep oluyor. Yunak, Çeltik, Emirgazi, Halkapınar, Derebucak, Bozkır, Akören, Hadim Taşkent gibi küçük ilçelerin yanı sıra, Ereğli, Beyşehir, Seydişehir; hatta başkent yolunda olmalarına rağmen Cihanbeyli, Kulu sıkça ve kolaylıkla gidilip gelinebilecek yerler değildir. Bir zamanlar İzmirli dostumuz Ender Leventoğlu merhumun Ereğli’de görülecek bir işi olunca bizi telefonla arayıp “Geçerken bir Ereğli’ye uğraşanda benim, şu işimi hallediversen” demişti. “Geçerken olmaz, Ereğli ayak altı bir yer değil, Konya’ya 150 kilometre mesafededir” dediğimizde hayretini gizleyemeyip “Buralarda 150 kilometrede üç vilayete gidiliyor”  cevabını vermişti. Konya bilinen yönüyle ova olmasına karşılık kesif dağlarla örülü de bir şehirdir. Akdeniz’le arasında set olan Torosların eteğindeki Yerköprü Şelalesi Konya’nın denize en yakın bölgesidir. Kayak Merkezi yapımıyla gündeme gelen 2 bin 385 metre rakımlı Derbent Aladağ ise şehir merkezine sadece 50 kilometre mesafededir.

**

TUZLUKÇU KARDEŞ BELEDİYELERLE YOL ALIYOR

Geçen haftayı Konya’nın taşrasına ayırdık. İlk durağımız Ilgın, Akşehir, Yunak üçgeninde kabuğunu kırmaya çabalayan Tuzlukçu oldu. İlçeyi Konya’da meşhur eden Konya Şampiyonu Tuzlukçu Belediyespor futbol takımı olmuş, kaleci Nurettin Akbuğa’da sahalarda top koşturduğu sırada siyasete atılıp jübile yapmıştı. Akbuğa ilk başkanlığının ardından iki dönem sonra yeniden başkanlık koltuğuna oturmayı başardı. 

İlçe son dönemde Çiftlikbank vakıasıyla gündeme gelmişti. “Durum nedir, zarar ziyan var mı?” sorumuza Akbuğa, “Umutlar, hayaller ve güvenleri çalıp gitti” karşılığını verdi. Belediye’nin ve Çiftlikbank’a arazi satan şahısların ekonomik anlamda zarar görmemiş olmaları işin sevindirici tarafıydı. Yunak yolu üzerine kurulan Çiftlikbank’ın tabelası ve binası “İnsanları dolandırma abidesi” gibi duruyor.

Konya’nın tek CHP’li Belediyesi’nin AK Partili Büyükşehir Belediyesi’yle ilgisi, ilişkisi, memnuniyet durumu da önemliydi. Büyük fidanlık, çiçek bahçesi, prestij caddeler, şehir konağı gibi hizmetler ilçeye değer kazandırmanın yanında siyasi farklılığa rağmen memnuniyeti de beraberinde getirmiş. 30 milyon lirayı bulan Büyükşehir yatırımlarına ilçe belediyesinin yol, park yapımı, düğün salonu inşası, üzüm bağı, kültür merkezi, kapalı pazar alanı gibi icraatları da eklenince beldenin çehresi değişmiş. 

Akbuğa CHP’li başkanların idaresinde olan 18 belediye ile de kardeş belediye anlaşması yapmış. Avcılar, Kuşadası, Söke, Bakırköy, Maltepe, Yenimahalle, Burdur, Muratpaşa, Zonguldak, Çanakkale, Nilüfer, Foça, Çeşme, Odunpazarı, Konyaaltı, Çukurova, Seyhan ve Çiğli Belediyeleri ile varılan kardeşlik mutabakatı ilçeye ek hizmet ve ek kaynak oluşturuyor. Kardeş belediyelerin katkılarıyla yapılan hizmetlere de adları veriliyor.

**

YUNAK’TA DEVLETİN GÜLEN YÜZÜ VAR

190 kilometrelik bir yolculuktan sonra biçer döverlerin harıl harıl çalıştığı ovayı geride bırakıp Yunak’a vardığımızda şehre, tamamlanıp son rötüşları yapılmakta olan bölünmüş yol ve köprülü kavşaktan girdik. Konya ovasının büyük ilçelerinden olan Yunak, Polatlı ve Haymana ile olan komşuluğu nedeniyle başkente açılan kapılardan biri konumundadır. Sırtını Bayatkolu dağına yaslayan belde önemli bir tarım hareketliliğine sahiptir.

Yüzünde tebessümü eksik etmemeye gayret eden Başkan Abdullah Emre Demirhan beraberinde Büyükşehir Belediyesi Fen İşleri Şube Müdürü Mustafa Arslan ile çalışmaları yerinde inceliyordu. Sekreterlikte ise 70 yaşını aşmış, yarı Türkçe yarı Kürtçe konuşan Fatma nine, maruzatına çözü bulması için Başkanı bekliyordu.

Demirhan gelir gelmez ninenin elini öptükten sonra, “Gel senin işini çözelim” diyerek duasını aldı. Zaten personel, ninenin -belediye ile ilgili olmayan- isteği için ilgili kurumla temasa geçmişti. Personelin, nine ile olan ilgisi ve kurduğu diyalog, devletin vatandaşa olan sevgi ve şefkatinin güzel bir örneğiydi.

Nineden sonra İlçe Spor Müdürü ve halter antrenörü sporcularının kazandığı şampiyonluğu müjdelemeye gelmişlerdi. Demirhan’ın zaten eksilmeyen tebessümü biraz daha yükseldi ve Özel kalemine, sporcuları ödüllendirmek üzere hazırlık yapılması talimatı verdi. Spor Müdürünün okçulukla ilgili verdiği bilgiden sonra da “Okçuluğu geliştirmek üzere ekonomik destek” talimatı verdi. Bunlar spor adına son derece güzel hareketlerdi.

Başkan, “Beş ana caddemizde düzenleme yapıldı, mahalle yolları asfaltlandı. Komek Kurs Merkezi açıldı, Gençlik Merkezi ve Şehir Konağı yapılıyor. Anayol bağlantımızı rahatlatacak olan köprülü kavşak tamamlanma aşamasına getirildi” diyerek Büyükşehir’in yatırımlarına teşekkür ediyor.

**

GÜNEYSINIR’DA ‘ERDOĞAN’ 

DEYİNCE AKAN SULAR DURUYOR

Haftanın son durağı Güneysınır oldu. Çumra, Hadim, Bozkır, Karaman’la komşu olan Güneysınır 2002’den sonra AK Parti’ye sağladığı rekor destekle tanınıyor. 24 Haziran seçiminde de, Recep Tayyip Erdoğan’a ilçenin desteği yüzde 89 oldu.  Parlamento seçimlerinde bu destek yüzde 73’e gerilese de il birinciliği yine Güneysınır’ın oldu.

Belediye Başkanı İsmail Özcan seçim öncesinde her mahalleye, her eve ulaşmanın gayretinde olmuştu. Seçimden birinci çıktıktan sonra da seçmenlere teşekkür ziyaretinde bulunmayı ihmal etmedi. Yoğun ziyaret gündemi arasında hizmetleri ve ihtiyaçları konuşma fırsatı bulduk. Devam eden kapalı Pazar yeri inşaatı, asfaltlanan veya parke taş kaplanan yollar, ilçe nüfusuna kayıtlı şehit adlarının verildiği parklar, muhtaç ailelere yapılan yardımlar, konferans ve paneller, İmam Hatip Okulu İnşaatı, öğrencilere dağıtılan spor malzemeleri Özcan’ın bir çırpıda saydığı hizmetlerden bazılarıydı.

Bu sırada bir hanımefendi Başkanı ziyarete geldi. Maruzatı, tadilata muhtaç olan evinin onarılmasıydı. Başkan köyden gelen hanıma ilgi gösterdi, yardım müracaatını yaptırırken de, işinin gecikmemesi adına yol gösterici oldu.  

**

ERDOĞAN BİZİ DUYSUN, YAPAR

Büyükşehir yasasının taşra beldelere olumlu katkılar yaptığı genel olarak herkesin ortak ifadesi olmakla birlikte eksiklikler, talepler de yok değildi. Diğer ziyaretlerimizde de dile getirildiği gibi Büyükşehir Belediyesine devredilen bir takım birimlere ilçe belediyeleri son derece ihtiyaç duyuyor. “Biz itfaiye araçlarından sadece yangın sırasında değil, araç özelliklerine uygun diğer hizmetlerde de yararlanıyorduk. İtfaiye birimini Büyükşehir’e devrettikten sonra bu birimden -yangın dışı işlerde- yararlanmamız işçinin inisiyatifine kaldı” şeklindeki serzenişe kulak tıkamamak gerekir.

Keza; “Biz mezarlık ve park hizmetlerini ortak bir şekilde sürdürüyorken, şimdi mezarlık görevlileri ilçe belediyesine bağımsız birim haline geldi. Büyükşehir’e ait personelin, görev yaptığı taşra ilçedeki Belediyelerle de bir şekilde ilintilendirilmesi yararlı olur ” şeklindeki tespitler de önemldiri. Büyükşehir Belediyesi merkez idare ve iradesinden kaynaklanmayan bu şikayetlerin ortadan kaldırılması için Büyükşehir Yasasının elden geçirilerek taşra belediyeleri lehine olacak bazı düzenlemeler yapılması neredeyse her ziyaretimizde duyduğumuz taleplerin başında geliyor.

2019 Belediye seçimleri öncesinde “Gönül belediyeciliği” söylemini geliştiren Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın bu taleplere kayıtsız kalmayacağına da hemen hemen her başkan son derece inanıyor, “Bizim taleplerimizi duysun yeter, gereğini yapacaktır” diyor.

**

TREN KAZASINDA ŞÜPHE İZİ VAR MI?

Tekirdağ'da meydana gelen ve 24 kişinin hayatını kaybedip 318 kişinin yaralandığı tren faciası bize 2002’de başlayan ve adeta seri şekilde 2009’a kadar süre gelen tren kazalarını hatırlattı. Pamukova’da yaşanan hızlandırılmış tren felaketinden sonra kaleme aldığımız “Trenleri kim vuruyor?” başlıklı yazımız ses getirmiş, Ankara’dan ‘yazımızı dayandırdığımız bilgi ve belge’ soranlar olmuştu.

Rayların altındaki toprağın yağışla mı yoksa başka şekilde mi boşaldığına dair kapsamlı inceleme yapılmalıdır. Basında yer alan sınırlı fotoğraflarda sel emaresi göremediğimizi belirtelim. Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın “Kaza her yönüyle detaylı bir şekilde araştırılacak” şeklindeki açıklaması da bu anlamda önemlidir. Hayatını kaybedenlere Allah’tan rahmet, yaralılara şifalar diliyoruz.