Ramazan üzerine düşünürken bayram geldi bile. Zaman zaman insanlarla tanışırsınız, sonra dost olursunuz yeterince tanıdığınızda ne kadar faydacı ve ikiyüzlü olduklarını öğrendiğinizde bir süre sonra dostluklar kopar ve uzaklaşırsınız. 

İnsanı insan yapan erdemler vardır; o erdemler çerçevesinde insan çıkarsız olabilse o zaman belli bir süreliğine değil de ölünceye kadar dost kalırsınız. Çağcıl insanın gündelik yaşam dramının tek karelik görüntüsü oldukça karmaşık. Bu karmaşıklık saydamı ortadan kaldıran ve saydamsız bir konuma sokan, insan denen varlığı tanıyamaz hâle gelirsiniz. 

Bugün artık insanlara “Sevdiğiniz bir dostunuz var mı?” diye bir soru sorsak çok insanın kalabalıklar içinde yalnız kaldığını ve dostu olmadığını görürüz. Belki dostluk nedir bilmiyor yahut çağ insanı çok karmaşık bir konuma soktuğu için bu karmaşıklıktan pek çıkamıyor. 

Mevlânâ’nın bir sözü var: “Olduğun gibi görün göründüğün gibi ol der.” İşte, olduğu gibi görünmek insanı insan eden bir öğedir. Aksine insan öylesine çok maskeli ki ne düşündüğünü, ne hissettiğini, aklından ne geçirdiğini ustalıkla saklıyor.

Hâl böyle iken insanlar arasında hep bir iletişimsizlik, hep bir çözümsüzlük, hep bir güvensizlik, hep bir bulanıklık mevcut. Bütün bu ilişkiler çıkar üzerine kurulduğu için insanı güvensiz kılıyor. Bu da insanı yalnızlığa itiyor. Bazen insanın kendisi, kendi evinde bile yalnızlık çekiyor; çünkü bir dostu bile yok.

Herkes birbirinin suçluluğuyla yaşıyor. Hayatında sevginin ve saygının böylesi yoksulluğunu yaşarken suskun yaşamak, hayata karşı bir alışkanlık kazandırıyor insanda. Çok tehlikeli bir şey bu, yaşamayı tek düze hâline getirmek. Hayatı düzleştiren bir şey olsa gerek. 

Aslında hiç kimse kimsenin kimsesi değil. Bugün hiç kimse tanıdık değil, yalnızlık alabildiğine büyük. Bu ıssızlık sanki burada bu kentte hiç yaşamamış, sanki kimsesi olmamış. Minarelerin mahyasında “kimse kimsesiz kalmasın” yazısına inat her kimse kimsesiz hayatta. Yüzleşmek yerine insanlar birbirinden kaçmakta. Bayramda şehri terk ederek üç günlük ziyarete cimri davranmakta. Demek ki insanın ahlâkı serveti kadarmış.