Her aile için evladı değerlidir. Her aile, çocuğunun sağlıklı ve güvenli bir ortamda büyümesini, yetişmesini ister. Çalışan ebeveynler, çocuklarını güveneceklerini bir ele teslim etmek isterler ve en büyük huzur ise gözünün, aklının, gönlünün arkada kalmamasıdır. En büyük rahatlık ise onun bilinçli ellerde, güvenli bir ortamda olduğuna dair iç rahatlığı hissetmektir. İster okul ortamı olsun, ister ev ortamı olsun çocuklarımızı sadece büyütmeye mi çalışıyoruz? Onların gelişimlerine uygun olarak, hangi becerileri kazanmasını veriyoruz? Çocuğun fiziksel ihtiyaçları kadar duygusal ihtiyaçları bunun yanında sosyal beceriler, ahlaki değerler de da bir o kadar önemlidir. Onlara farkındalık, özgüven, özdeğer duyguları ile besleyip koşulsuz sevgi ile sarmalıyor muyuz? Bir zamanlar anaokulu öğretmenliğini de deneyimlemiş biri olarak kreş ve anaokullarında idarecinin, öğretmenin tutum ve davranışlarının velilerle diyalogun, paylaşımın, yardımlaşmanın ne demek olduğunu bilen biri olarak, uygulanan eğitim programlarının çocuğa verilen önemin, sevginin çocuğun ileriki yaşantısına da taşınan önemli bir miras olduğunu söyleyebiliriz. Sadece bizim doğrularımızın çocuk üzerinde kurulan baskının, tablonun bir kısmını görüp tamamını fark edememek sonrasında hayat boyu duyulan pişmanlıklara yol açıyor. O yüzden kreş ve anaokullarına ne zaman ehil bir el atsa mutlu oluyorum. Atiye Eğitim Kurumlarının kurucularından Emel Tokyay ile en değerli hazinlerimiz yani çocuklarımızın yeni yuvasında sımsıcak bir söyleşi…

Senelerce Çocuk Gelişimi ve Eğitimi öğretmeni olarak (ki halen devam ediyor) görev yaptınız. Oldukça şirin olan bu yuva ve anaokulunu açma fikri nasıl doğdu?

2012 yılından beri farklı okullarda anaokulu müdürü olarak görev yapıyorum. 1990 yılından beride çocuk gelişimi alanında çalışmalarla pek çok birikim kazandım. Bu birikimleri artık güzel bir okul açıp değerlendirmek istedim. Burası kurum olarak hem çocukların, hem velilerin, hem de öğretmenlerin eğitimleri destekleniyor. Çünkü ben aynı zamanda bir aile eğitimcisiyim. Hayallerimizdeki okulu gerçekleştirelim diye bu işe giriştik.

Çocukların ve velilerin oryantasyonunda neler yapıyorsunuz? Bu coşkuyu ve heyecanı canlı tutmanın sırı nedir?

Oryantasyon kısmında velilere özellikle, kararlı ve tutarlı olmaları konusunda bir ön konuşma yapıyorum. Çünkü çocuklar, anne-babanın duygularını çok çabuk hissettiklerinden tutarlı olmadıkları zaman bunu kullandıklarını anlatıyorum. Çocuklara da aynı şekilde tutarlı davranıyoruz. İlk günlerde inanılmaz direnç gösteren çocuklarımız oluyor. Bizdeki kararlı tutumu gördüklerinde o dirençleri kırılıyor. Bunun temelinde kabul görmek, okulu sevdirmek ve değerli hissettirmek duygularını da veriyoruz.

Eğitim sisteminde geleneksel aynı zamanda dünyada uygulanan çeşitli teknikler var. Bunlardan biri Step by step bu teknikleri kullanıyor musunuz?

Aslında biz Türk gelenek ve göreneklerinin dışına çıkmıyoruz. Dünyada uygulanan pek çok yöntem var. Montesoi, Reggio emila, datton, step by step, waldorff gibi yöntemler var. Biz bu yöntemleri farklı alanlarda, farklı şekillerde Türk eğitim sistemine ve Türk anne-babalarına uygun olarak kaynaştırıyoruz. Step by step adından da anlaşılacağı üzere, adım adım demek, yöntem de gelişim ilkelerine uygun olarak çocukların bir öğrenmeyi gerçekleştirip diğerine geçebilmesini hedefliyor. Doğa eğitimleri, sosyal beceriler, insan hakları, farklı kültürlere saygı gibi pek çok önemli konulara da vurgu yapıyoruz.

Okulunuz kaç yaş aralığı çocuklardan oluşuyor?

3-6 yaş aralığı çocuklardan oluşuyor. Her yaş grubunun gelişimsel özellikleri farklı olduğundan ayrı sınıflarda ve ayrı günlük eğitim programları uyguluyoruz. Size göre çocuk eğitiminde en önemli nokta nedir? Çok önemli iki nokta var. Çocuğu koşulsuz sevmek ve kabul etmek, sabırlı, kararlı ve tutarlı olmak gerekiyor. Bunları yaparken de çocuğun yaş ve gelişim özelliklerini bilmek gerekiyor.

Çocukların beslenmesi çok büyük önem arz eden konulardan biri bununla ilgili olarak okulunuz nasıl bir yol izliyor?

Okulumuzda doğal ürünlerden faydalanıyoruz. Okulumuzun açılışına hazırlık yaparken kendimiz birçok ürün hazırladık. Yoğurdu kendimiz mayalıyoruz. Eriştemiz, mantımız, kurutulmuş kaysılar, elmalar hepsini kendimiz yapıyoruz. Onların sağlıklı beslenmeleri bizim için çok önemli. Çünkü çocuklar büyüme döneminde oldukları için, insan yaşamında çocukluk çağı kritik dönemlerden biridir. Biz de bu dönemi sağlıklı bir şekilde geçirilmesi için iyi beslenmelerine yardımcı olmaya çalışıyoruz.

Okulunuz çok güzel ve temalı, dekorasyonunun diğer okullardan farklı olduğunu gördüm. Alışılmışın dışında sıcak bir ortamı nasıl oluşturdunuz?

Okul müdürü Şahika Çağlar hanım, aynı zamanda görsel sanatlar öğretmeni kendisi deneyimli bir idareci, ressam ve fotoğraf sanatçısı estetik bakışı ile okulumuza sihirli bir değnek değdirdi. Duvarları boyadı, köşeleri hazırladı.

Mesela; masal köşemiz, mevsim ağacı, çocukların mevsimleri bilmesi, farkındalık ve algılamayı alıştırmak için, bu ağacımız hangi mevsimdeysek ona göre dizayn ediliyor. Fen ve doğa sınıfımızın her duvarı farklı, bir duvarda deniz altı, diğerinde vahşi hayvanlar, evcil hayvanlar ve gökyüzü şeklinde çocukların pek çok bilgiyi oyunla, etkinlikle öğrenmesini, dokunarak, görerek, hayal kurarak, öykü oluşturarak gelişimlerini hazırlamak amaçlanmıştır.

Son olarak eklemek istediğiniz bir şey var mı?

Bizim işimiz gönül işi, karşılıksız, koşulsuz sevgi işi. Gerçi biz çocuklarla çalıştığımız için hep karşılığını alıyoruz. Her şey bir çocuğu sevmekle başlar ve öyle güzel bir enerji ile devam eder ki inanamazsınız. İyi ki böyle bir işim var ve iyi ki çocuklarla birlikteyim. Ayrıca, size bu konudaki hassasiyetiniz için çok teşekkür ediyorum.

Mutlu, farkındalıklı, özgüvenli, sevgi dolu çocuklar yetiştirdiğiniz için biz de teşekkür ediyor, başarılarınızın devamını diliyoruz.