Hayalini kurduğunuz şeyin bir gün gerçek olacağına inanın. Bir tohum atarsanız gün gelir fideler ağaca dönüşür.
Sımsıkı sarılıp da kendinizi sıktığınız, zorladığınız şeyler bir türlü olmaz. Çünkü orada zor vardır, orada direnç vardır.
Çok istediğiniz şeyin arka planında bilinç altında olumsuz etiketler vardır.
O etiketler, şablonlar sizi aşağıya doğru çekerken bir taraftan olması için zorlarsınız ve sonra pes edersiniz.
Danışanlarım bazen sorunları ile ilgili olarak bana geldiklerinde bakıyorum, omuzları çökmüş, içleri kararmış, hayattan artık umutlarını kesmiş bir noktada nefes alış verişleri kesik kesik...
İnsanoğlu herşeyi olması gerektiği gibi tam ve mükemmel istiyorlar. Oysa mükemmel denilen şey kime göre ve neye göre...Takıntı yaptığınız şey aslında biraz da kendi eksikliğinizdir. Örneğin; akademik başarısızlık gösteren bir çocuğa ailesi, çevresi baskı yapmasa aslında o mutludur. Engelli birini engelli gibi görmezseniz aslında o mutludur.
Bizi mutsuz eden şeyler olmasını istediğimiz ve toplumca olması gereken bir düzendir.
Bir arkadaşım yürüyemiyor, fakat zihinsel özürlü birine göre kendini şanslı hissediyor.
Yolda dün gördüğüm 65 yaşındaki teyze bir selpak satınca mutlu oluyor. Diğeri halen bu arabayı değiştiremedim diye üzülüyor.
Şehit haberlerine bakıyoruz. Hayatını kaybeden insanların aileleri, sevdikleri, çocukları dahası millet kan ağlıyor. Diğer taraftan olması gereken günlük işler devam ediyor.
Kendini kime göre şanslı, kime göre şansız hissediyorsun.
En çok değer verdiğin ailene, dostlarına ağzına geleni söylüyor, onların hak ve hukukuna saygı göstermiyorsun. Seni günü birlik mutlu eden kişilere hak ettiğinden daha fazla değer veriyor ve zaman ayırıyorsun.
Hey sen lütfen kalk, silkelen ve kendine gel.
Değiştirebileceğin şeyleri değiştir. Değiştiremeyeceğin şeyleri akışına bırak.. Su akar yolunu bulur.
Aslında yazının başını hayalle başlamıştık. Yine hayallerimize dönelim. 10 yıl önce hayalini kurduğum şeyi bir gün geldi, aynı kurduğum şekilde yaşadım. Çok mutluydum. Çünkü artık onu akışına bırakmıştım ve kendimi kahretmemeye başlamıştım. Duygularınıza, sözlerinize, düşüncelerinize dikkat edin.
Bir gün onu mutlaka yaşar/yaşatırsınız.