Saygıdeğer Önce Vatan Gazetesi okurlarım, bu haftaki yazımda sizlerle Roma dönemimden günümüze kadar bilinen ve aynı zamanda kullanılan hardal bitkisi ile ilgili bazı önemli bulduğum bilgileri paylaşmak istiyorum. Temel coğrafyasının, arkeolojik kazılar sonucunda Batı Asya ve Avrupa olduğu tespit edilmektedir. Bu öemli bitkinin birçok türü bulunmakla birlikte,  en bilinen hardal türleri olarak, beyaz hardal (Brassica alba), siyah hardal (Brassica nigra) ile kahverengi hardal (Brassica juncea) türleri olarak sıralanmaktadır.

Beyaz hardal yabani olarak, Kuzey Afrika, Orta Doğu, Akdeniz ve Avrupa’da yetişmektedir. Ancak, hardal esas olarak Himalaya’nın eteklerinde yetişmektedir. Hardal bitkisinin çiçekleri genellikle sarı renkli olup, ancak hardal bitkisinin tohumundan üretilen baharatı ise, beyaz, sarı, kahverengi ya da siyah renkli olabilmektedir. Baharat olarak hardalın tadı hafif tatlımsıdır ve salatalarda, et yemeklerinde, peynirlerde, sandviçlerde, çorbalarda ya da süt mısırın sosu olarak kullanılmaktadır. Özellikle Bangladeş ve Hindistan bölgelerinde çok yoğun şekilde kullanılan hardal, dünya genelinde tüm ülkelerde de kullanılmaktadır. Hardal taze olarak henüz yeşil iken çok iyi bir şekilde yıkanmalı ve sonrasında plastik paketlere konularak dondurucuda saklanmalıdır. Hardal bu şekilde 3-4 gün saklanabilmektedir. Ancak hardal yağı ve hardalın baharat hali, 6 aya kadar dondurucuda saklanabilmektedir.

Hardal, sağlıklı besin kaynakları ve vitaminler ile dopdolu bir bitki ve baharattır. Kalsiyum, magnezyum, fosfor, bakır, demir ve potasyum gibi mineraller içeren hardal, iyi bir lif, folat, K vitamini, C vitamini, E vitamini ve A vitamini kaynağı olarak çok önemlidir.

Hardal Bitkisinin Besin Değerleri

Besin Kaynağı              Besin Değeri           Günlük Gerekli Miktar

Enerji                              508 Kcal                    %25

Karbonhidrat                   28.09 g                      %21

Protein                            26.08 g                      %46

Toplam yağ                     36.24 g                      %1 21

Kolestrol                         0 mg                          %0

Lif                                   12.2 g                         %32

Vitaminler           

Folat                               162 µg                       %40

Niasin                             4.733 mg                   %30

(B3 vitamini)

Pantotenik asit               0.810 mg                   %16

Piridoksin                       0.397 mg                   %31

Riboflavin                       0.261 mg                   %20

Tiamin                            0.805 mg                   %67

Vitamin A                        31 IU                        %1

Vitamin C                        7.1 mg                     %12

Vitamin E-?                     19.82 mg                 %132

Vitamin K                         5.4 µg                     %4

Elektrolitler        

Sodyum                           13 mg                     %1

Potasyum                        738 mg                   %16

Mineraller          

Kalsiyum                          266 mg                   %27

Bakır                                0.645 mg                 %71

Demir                               9.21 mg                   %115

Magnezyum                     370 mg                    %92

Manganez                        2.448 mg                 %106

Selenyum                         208.1 µg                 %378

Çinko                                6.08 mg                  %55

Bitkisel Besinler        

ß- karoten                         18 µg    

ß- Kripto-ksantin               0 µg       

Lutein- zeaksantin            508 µg  

Hardalın Sağlığa Yararları

Önemli oranda bitkisel besinler içeren hardal, yapısında bulunan ve bir bitkisel besin kaynağı olan glukosinolat yardımı ile birçok kanser türüne karşı koruyucu etki göstermektedir. Özellikle, mesane kanseri, kolon kanseri, rahim ağzı kanseri ve mide kanseri gibi kanser türleri ile mücadele eden hardal, kanserli hücreleri yok etmektedir. Yapısında bulunan glukosinolat yardımı ile hardal, anti kanser özellik göstererek kanserli hücrelerin çoğalmasını ve yayılmasını engeller. Kemoterapi tedavisinin aksine, glukosinolatlar, kanserli hücreleri yok ederken sağlıklı hücrelere zarar vermez. Üstelik hardalın, yeni kanser hücrelerinin oluşmasını da önlediği ifade edilmektedir. Ayrıca, hardal tohumu, çok yüksek miktarda selenyum ve magnezyum içermektedir. Hardalın içeriğinde bulunan bu her iki mineral anti-iltihap özellik göstermektedir. Düzenli olarak tüketilen hardal, astım hastalığının etkilerini hafifletir ve göğüs tıkanıklığını gidermektedir. Soğuk algınlığından kaynaklanan nefes daralmalarını hafifleten hardal, soğuk kür olarak uygulandığında sinüs ile ilgili sorunları gidermektedir. Boğaz ağrılarını yatıştıran hardal, derinlemesine nüfuz ederek mukus birikmesini önler ve balgam oluşumlarını temizler. Hardal yağı ise, özellikle astım ataklarında daha rahat nefes almaya yardımcı olmaktadır. Hardal tohumu ise, kronik bronşit tedavisinde etkili bir bitkisel kaynaktır. Hardalın diğer önemli bir yararı ise, sedef hastalığı ile ilgilidir. Özellikle küçük hardal tohumları, sedef hastalığının tedavisinde oldukça etkilidir. Yapılan araştırmalar hardalın anti-iltihap özelliğini desteklemektedir. Hardal yağı yemeklerin içine konulduğunda, kalp krizi riskini azaltmakta ve akut miyokard infarktüsü riskini düşürmektedir. Göğüs ağrılarını dindiren hardal, kalp sağlığını korur ve kardiovaskuler hastalıkların oluşumunu büyükölçüde engellemektedir. Hardalın içeriğinde bulunan omega 3 yağ asitleri, hem kalp, damar ve arter sağlığını  hem de tüm vücut sağlığını korumaktadır. Hardal içermiş olduğu B3 vitamini (niasin) sayesinde, yüksek tansiyonu önlemekte ve düzenlemektedir. Yüksek miktarda niasin ya da diğer adı ile B3 vitamini içeren hardal içermiş olduğu bu vitamin yardımı ile, kandaki kötü kolesterol seviyesini azaltır ve kan akışını düzenler. Özellikle hardal bitkisinin yaprakları muazzam bir kolesterol düşürücüdür. Hardal yeşilliği, safradan üretilen asitlerin vücuda daha etkili şekilde fayda sunmasına yardımcı olmaktadır. Safranın üretmiş olduğu asitler ise, kandaki kötü kolesterol miktarının azalmasına yardımcı olmaktadır. B6 vitamini içeren hardal, trombsitlerin kümelenmesini önlemekte ve tromboz riskini azaltmaktadır. Bunlara ilaveten, lapa haline getirilmiş hardal, ağrı ve spazmların tedavisinde kullanılabilmektedir. Ciltte kızartıcı etkiler gösteren hardal, lapa halinde ağrıyan bölgeye sürüldüğünde, felçli bacakları, romatizma ağrılarını ve diğer kas ağrılarını dindirmeye yardımcı olmaktadır. Direkt olarak vücutta boğaz bölgesine uygulanan hardal, boğaz ağrılarını yumuşatıcı özellik göstermektedir. Selenyum ve magnezyum içeriği yardımı ile hardal, anti-iltihap özellik göstermektedir. Bir macun şeklinde ağrıyan bölgeye uygulanan hardal, kas ağrılarını yumuşatır ve rahatlatır. Pamuklu bir kumaş içerisine ılık su ile birlikte konulan hardal tohumu bulamaç haline getirilen şekli ile ağrıyan bölgeye uygulandığında, ağrıyı gidermeye yardımcı olmaktadır. Antibakteriyel özelliklerinin yardımı ile hardal tohumu, yara ve bereleri iyileştirici etki göstermektedir. Ayaklarda, saçta ya da ciltte meydana gelen mantarlar ile mücadele eden hardal, ılık su ile birlikte mantar hastalığının tesir etmiş olduğu bölgeye uygulandığında, mantar hastalığının olumsuz etkilerini yatıştırıcı etki göstermektedir. Ayrıca, cilt sağlığını da koruyan hardal tohumu, susam yağı ya da Hindistan cevizi yağı ile birlikte kavrulup soğumaya bırakıldıktan sonra, hafif ılıkken cilde uygulandığında akne ve sivilceleri tedavi etmektedir. Bu karışım, cildin yağ dengesini düzenlediği için, cildin kurumasını ya da aşırı yağlanmasını önleyici etki göstermektedir ve cildi arındırmaktadır. Sülfür içeren hardal tohumu, ciltte gelişen enfeksiyonları frenlemektedir. Nedeni ise,  sülfür anti-bakteriyel ve anti-mantar özellik göstermesinden kaynaklanmaktadır. Bilinen odur ki, hardal bitkisinin yaprakları önemli  bir şeker düzenleyicidir. Yapılan araştırmalar, hardalın antioksidan özellik gösterdiğini kanıtlamıştır. Oksidatif stres nedeni ile vücutta meydana gelen hasarları nötralize eden hardal, diyabet riskini azaltmakta, glikosile edilmiş protein ve serum glikoz düzeyini de azaltmaya yardımcı olmaktadır.Son olarak söylememiz gerekirse, demir, manganez ve bakır gibi mineralleri içeren hardal, vücut direncini artırmakta ve bağışıklık sistemini kuvvetlendirmektedir. Hardal, vücudun hastalıklara karşı direncini artırmakta ve hastalıklar ile mücadele etmesini sağlamaktadır.

Aşırı Hardal Tüketmenin Zararları

Hardal fazla miktarda tüketildiğinde ya da bazı hassas kişilerde, boğaz, damak ve dili yakabilmektedir. Çok hassas bir cilde sahip olan kişilerde hardal zararlı olabilmektedir. Hardal, goitrogen özellik gösteren bir bileşen içermektedir. Bu bileşen ise, tiroid bezlerine zarar vermekte ve çalışma mekanizmasını bozmaktadır. Vücutta kalsiyum emilimini önleyen bir bileşen olan oksalat, hardalın yapısında da bulunmaktadır. Bundan dolayı, çok fazla miktarda hardal tüketmek, böbrek taşı oluşumuna neden olabilmektedir.

Sağlıklı, mutlu nice güzel günler diliyor, saygılar sunuyorum,