Gelip geçer dediğimiz o çok şey bir yerlere saklanıyor. Dün dündür dediğimiz geçen o anlar, aniden karşımıza çıkabiliyor. Kimi hüzün kimi keyif ile…

Dünde yaşanılanlar, yarınların en büyük izleridir. Bazısı kabuk bağlamış yaralarla bazıları kabuk bağlamayan sancılarla. Kimisi de aklımıza geldikçe bizi keyiften keyfe götüren sevgi dolu anlarla hep içimizde, bilincimizde bizimle beraber.

Son günlerde “An”ı yaşar olduk.

Anlık dakikalık hayatı idame ettirmek sonrası ne olur diye düşünmeden boşluk içinde hoşluk yaşadığımızı sandığımız biriken anlarımızın çoğunluğuyla.

Yada bir iki günlük zaman diliminde yaşadığımız bizi mutlu eden o hatıralarımız!’’

Nesnel yaşadığımız zamanlarımız; o, bu olsun diye gayri menkulleri tapuladığımız, en marka giysileri alıp dış görünüşümüze kıyak çekip hep iç yolculuğumuzdaki o yoksun benliğimizi kandırdığımız zamanlar.

’’Dün geçti bu günde geçecek. Yarın ise; geldiği zaman öyle böyle yaşanır!’’ Deyip kendimizi hiçliğe attığımız boşluklarımız.

Eğrisi doğrusuyla her şey bitti dediğimiz o “dünler” bir gün karşınıza gözümüzün içine çarpa çarpa çıkıyor. Bilincimizin ertelediği o travmalar bizlere bin katı aynı canlılıkta beliriveriyor. Ya da yaşadığımız o güzellikler tatlı hatıra ile günümüze enerji katıyor.

Bilincimiz her adımı, sevinci, kederi kayıt altına alıp sıkıntılarımızla yüzleşip tekrar derinden bir daha geçenleri yaşamak incitiyorsa ruhumuzu, benliğimiz yara bere içinde kalıyorsa o zaman; olabildiğince güzel hatıralar biriktirelim.

Hoşgörü ilkemiz, insanlık parolamız olsun.

İnsanlık yaşam biçimimiz olsun.

Dürüstlük anahtarımız sevgi ise alıp verdiğimiz nefesimiz olsun.

Nefret, kıskançlık, bencil duygulardan arınıp yaşam kalitemizi yükseltip, iyi ilişkilerle iyi iletişimleri kurup, dost, arkadaş, aile ve yakınlarımızla mutluluklarımızı fotoğraflaştıralım.

Resimlerimizi sosyal medya da paylaştığımız gibi bilincimizin de albümüne yerleştirelim ki, yarınlar utanç, üzüntü yerine gurur, umut, coşku ile sevgi duygu durumlarımıza sevda olsun.

Dün deki yaşanılanlar göz yaşımız değil, şimdiki yaşamımızın tebessümü olsun.

Tatlı anılar, bilincimizin arşivinde huzur ile kabarsın. Günü bitirmek için değil güne gün katmak için anılarımız sevgiyle biriksin.

Biriken anılar hayatımıza iz, sevgi dolu güç versin…

O vakit; geç kalmadan beynimizin, ruhumuzun ve psikoloji dünyasına en büyük yatırımları güzel anılarla biriktirelim.

Sevdiklerimizle hemen şimdi mutlu olduğumuz anılarımızı resimleyelim. Anılarımızla mutlu yaşama sanatını yaşamanın zevkine varalım ki, dün dünyamıza ağrılarla yerleşmesin, yaşamımızı rehin almasın. Hemen şimdi başlayalım..!