Bugün; 4 MART 2015 ÇARŞAMBA Ay Aslan burcunda boşlukta ilerliyor.
Saat 13:57  itibari ile Ay Başak burcuna geçiş yapmış olacak…
Detaylarla ilgileneceğimiz, ayrıntıyı atlamadığımız, aslında temelinde “hizmet etme” doğası yatan iki günlük “Ay Başak’ta” sürecini yaşayacağız.
Bu günlerde gözümüzden hiçbir şey kaçmayacağından, çevremize karşı eleştiri dozumuzu arttıra biliriz. Dolayısı ile bu günlerde,  sözlerimize dikkat emeliyiz….
Kalp kırıcı da olabiliriz , istemesek te…
Bu iki günlük süreçte özellikle;  konuları çok taraflı ele alacağınızdan, asıl konunun özünüzden uzaklaşabilirsiniz. İpin ucunu kaybetmemeye bakınız.
Ay Başak günlerinde; daha çok bitkilerinizle veya varsa bahçenizle ilgilenebilirsiniz.  Özellikle bitkilerle şifa konularına eğilebilirsiniz. Titiz ve detaycı yaklaşımınızla oldukça işe yarayan bilgiler edinebilirsiniz.
Kendinize hizmet ederek te; Ay Başak seyrine uygun hareket etmiş olursunuz…
Ay Başak ta hijyen konuları önem kazanacağından, haritanızın hangi evine başak burcu denk geliyorsa; siz o alanda bir düzenleme, temizlik yapma isteği içine girersiniz….
Günün genelinde rahat bir enerji akışı hakim olacak….

AYIN AÇILARINA BAKARSAK:


Akşam üzeri gerçekleşecek olan Ay Satürn karesi (23:47) , kendimizi kısıtlanmış, engellenmiş ve depresif hissetmemize neden olabilir. Özellikle bu saatlerde kadın figürleri ile sorun yaşayabiliriz.
Duygularımızı gösteremeyebiliriz.
Duygularımızda  bastırılmış bir durum ruhumuza hakim olabilir. Bu nedenle bu durumu aşmak için kendimizi başka zevk aldığımız alanlara yönlendirmekte fayda olacaktır.
Gün içinde oluşacak olan gezegensel kontaklara bakarsak;
Saat 16:49 itibari ile Venüs ile Uranüs kontağı, ilişkilerimizde özgürleşme isteğimizin tetiklenmesi olarak çalışabilecek bir açıdır.
Sıra dışı ikili ilişkiler de söz konuşu olabilir. Ani gelişen yıldırım aşkları da doğabilir veya beklenmedik bir anda partnerlerin özgürleşme ihtiyacından doğan sürpriz gelişmeli bir ilişki de. Çünkü Venüs’e yani ilişkilerimize açı yapan gezegen Uranüs. Uranüs doğasına uygun hareket edecektir.. Yani orijinal daha önce görmediğiniz ve beklenmeyen şaşırtıcı şekilde gelişir.
Ayrıca Venüs aynı zamanda “para”yı da temsil eden semboldür. Bu nedenle  Borsada veya diğer Finans piyasalarında sıra dışı para hareketi olarak bu açı etkisini  gösterebilir…
Dolayısı ile bugün yatırımlarınıza dikkat etmeniz önemlidir.
Saat 17:14 itibari ile kesinleşen Venüs Jüpiter üçgen açısı altında  ilişkilerde iyimserlik söz konusudur. Karşılıklı olarak tolerans gösterilen hoş saatlerdir. İkili ilişkileriniz için değerlendirebilirsiniz. Ancak enerjinin etkisi ile tutamayacağınız sözler vermemelisiniz.
Akşam üzeri ise Venüs ile Uranüs kavuşacak (20:45) . Bu enerji altında ani sürpriz gelişen ilişkiler olabileceği gibi, tam tersi “ilişkide özgürleşme” duygusu da tetiklenebilir.
Bu açı altında birden yıldırım aşklar gelişebilir… Her şekilde sürprizdir çünkü…

Enerjiler “Sevgi” ve ikili ilişkiler temalı bugün.
Bir şekilde fark etmeyi ve fark edilmeyi bekliyor.
Hayatın temeli bunun üzerine kurulu.
Eğer gören gözlerle bakıyorsanız yaradılışta bunu görüyorsunuz zaten.
Her şey birbirine sevgi ve saygı ile bağlı.
Tıpkı Fibonacci kuralına göre de bağlı olarak, gözlemlediğimiz bir bitki gibi. Bir sonra çıkan yaprağın, bir alttaki yaprağın güneş alanını kapatmaması gibi..
Evrenin matematiği de “sevgi ve saygı” ile işliyor.
Herkesin birbirine bir zincir ve görünmez halkalarla bağlı olduğunu düşünürsek; bir yerde  bozulan bir halka orada parazit yaratmaya başlıyor.. Dolayısı ile zarar sadece kendine değil çevresine de olmaya başlıyor…
Demek ki önce kendi durumumuzun farkında olmalıyız. Çünkü bu sisteme karşı da sorumluyuz.
Evren sevgi ile çalışıyor bunun farkına varmalı…
Büyüttüğün bir çiçek sevgi enerjisiyle açıyor. Ggüzel renklerini, ve kokusunu sevgi duyduğu için çevresine yayıyor.
Sevgi ile bir canlı diğerine, elini uzatıyor, ancak aşk ile dokunursa o hücre hayat buluyor.,,

Şunu bilin eğer içinizde; sevgisizlik barındırıyorsanız; bilin ki ölüyorsunuz.,,

Bu nedenle evrensel sistemde tek geçerli anahtarın “sevgi” olduğunun farkına varıp, yolculuğumuza sevgi ile devam edebilmenin mutluluğunu yaşamalıyız her gün.
Her doğan güne, bize bunu yaşattığı için de şükretmeliyiz.
Şükretmek demek, farkında olmak demektir.
Her gün aynaya baktığımızda ilk gördüğümüz, kendi aksi yansımamız ama, asıl gördüğünüz sevginiz olmalıdır…
Sevgi ile dokunmalı suya. Ve o suyla yıkadığın yüzün sana farklı gülümser aynada…
Farkında ol…

İşte bir gün bunu gerçekten içinde hissettiğinde, anlarsın evrende bir kum tanesinin bile senden çıkan bir enerjiden etkilendiğini.
Senin gösterdiğin en ufak bir farkındalık duygusu  ile, yaşadığın ana şükretmen ve yaşadığın dünyayı sevgi ile algılaman, senden çıkan titreşimi, büyüterek sana geri getirecektir…

“SEVGİ”


Bunun üzerine Almitra,
"Bize sevgiden bahset..." dedi.
Ve o başını kaldırdı, insanlara baktı.
Üzerlerine sinen derin dinginliği duyumsadı.
Ve yüksek bir sesle konuşmaya başladı:

"Sevgi sizi çağırınca, onu takip edin,Yolları sarp ve dik olsa da...
Ve kanatları açıldığında, bırakın kendinizi, Telekleri arasında saklı kılıç, sizi yaralasa da...
Ve sizinle konuştuğunda, ona inanın, Kuzey rüzgarının bir bahçeyi harap edişi gibi,sesi tüm hayallerinizi darmadağın etse de..”.
Çünkü sevgi sizi yücelttiği gibi, çarmıha da gerer.
Sizi büyüttüğü  ölçüde, budayabilir de...
En yükseklere uzanıp, Güneş'le titreşen en hassas dallarınızı okşasa da, Köklerinize de inecek, ve onları sarsacaktır,toprağa tutunmaya çalıştıklarında...
Mısır biçen dişliler gibi sizi kendine çeker; Çıplak bırakana kadar döver, harmanlar; Kabuklarınızı, çöplerinizi ayıklar, eler...
Bembeyaz olana kadar öğütür sizi;Esnekleşene kadar yoğurur;
Ve Tanrı'nın  İlahi sofrasına ekmek olasınız diye,Sizi kendi kutsal ateşine savurur...
Sevgi bütün bunları,Kalbinizin sırlarını bulasınız diye yapar,
Ve bu biliş, Hayat'ın kalbinin bir cüzzünü yaratır...
Ancak korkunun kıskacında,
Salt sevginin huzurunu ve hazzını ararsanız, O zaman örtün çıplaklığınızı,
Ve sevginin harman yerine adım atın...
Adım atın, kahkahaların tümünün olmadığı, Sadece gülebileceğiniz mevsimsiz dünyaya,
Ve ağlayın, ama tüm gözyaşlarınızla değil...

Sevgi hiç birşey  sunmaz,  sadece kendisini,
Hiçbir şey kabul etmez, kendinde olandan gayri...
Sevgi sahip çıkmaz, sahiplenilmez de; Çünkü sevgi, sevgi için yeterlidir, tümüyle...

Sevdiğinizde, "Tanrı benim kalbimde, yerine,
Şöyle deyin, "Ben kalbindeyim Tanrı'nın ..."
Ve sanmayın yön verebilirsiniz sevginin akışına,
Çünkü sevgi, yolunu kendi çizer,sizi değer bulduğunda...
Sevgi bir şey istemez, tamamlanmaktan başka...
Fakat seviyorsanız ve ihtiyaçların arzuları varsa, Bırakın bunlar sizin de arzularınız olsun...
Erimek ve akmak, geceye şarkılar sunan bir dere misali,
Şefkatin fazlasının verdiği acıyı bilip, Kendi sevgi anlayışınla yaralanmak,
Ve kanamak, yine de istekle ve coşkuyla...
Şafak vakti kanatlanmış bir gönülle uyanmak,
Ve bir sevgi gününe daha, teşekkürle uzanmak...
Sessizce çekilmek öğle vakti, sevginin vecdini duymak,
Akşamın çöküşüyle de, eve huzurla dönmek...
Ve uyumak, kalbinde sevgiliye bir dua,
Ve dudaklarında bir şükür şarkısıyla..."

Halil Cibran

Sağlıkla ve sevgiyle kalın.