ANKARA - Kurtarılan Türkiye'nin Musul Başkonsolosu Öztürk Yılmaz, "İnsanın vatanı için katlanamayacağı hiçbir şey yoktur. En güzel şey, vatandan dolayı hasret çekmek, ondan dolayı insanın üzüntü, elem duymasıdır" dedi.

Başkonsolos Yılmaz, Esenboğa Havalimanında gazetecilere açıklamalarda bulundu, sorularını yanıtladı.

İnsanın vatanı için katlanamayacağı hiçbir şey olmadığını söyleyen Yılmaz, "En güzel şey, vatandan dolayı hasret çekmek, ondan dolayı insanın üzüntü, elem duymasıdır. Ben hiç bir zaman bunu üzüntü olarak görmüyorum. Ülkemiz için bir şeydir. Bunu da anlımda güzel bir şey olarak yaşıyorum" dedi.

Tüm emeği geçen, kendilerine dua eden herkese teşekkür eden Yılmaz, duygularını şöyle dile getirdi:

"102 gün geçti, esaretten kurtulmanın bugün bir günüydü, çok mutluyuz. Sayın Başbakanımıza haber verdiğimizde 'geliyoruz' diye, ben tam aradığımda Sayın Başbakanımız 'Öztürk hoşgeldin' dedi. Demek ki benden daha yakın takip ediyorlarmış, her şeyi biliyorlardı, her şeyi en iyi şekilde takip ettiler. Şahsen devletimle gurur duydum, ülkemle gurur duydum.

İnsanın, vatanı için gittiği görevde başına herşey gelebilir. Musul dünyanın en tehlikeli yeri, binlerce insanın öldürüldüğü bir yer, terör olaylarının merkezi, böyle bir yerde bayrak dalgalandırmak kolay iş değil. Yaşananlar, Irak'ta olanlar herkesin malumu. Biz de büyük sıkıntılar çektik, ancak insan ülkesi için bunlardan gocunmaz, gücenmez, bunlardan gurur duyar. Bende ülkem için katlandığım herşeyden gurur duyuyorum."

"İlk yapmak istediğim şey, çocuklarımı alıp evime gitmek"

Öztürk Yılmaz, "Umutsuzluğa kapıldınız mı?" sorusuna, "Hayır. Allaha'a inanan insanlar mutsuzluğa kapılmaz. Umutsuzluk diye birşey olmaz, inanan insanların umutsuzluğu olmaz, insan yaşadıkça umudun ışığı da hiçbir zaman sönmez" yanıtını verdi.

Gazetecilerin ısrarlı soruları üzerine Yılmaz, "Ailemle 102 gündür görüşmüyorum, şu anda ilk yapmak istediğim şey, çocuklarımı alıp evime gitmek" dedi.

Duygularını dile getiren Öztürk Yılmaz'ın eşi Özay Yılmaz da "Biz de aynı şeyleri yaşadık 101 gün. Çok şükür kavuştuk" diye konuştu.