KONYA - "Başörtüsü yasağı" yüzünden 28 Şubat sürecinde uzaklaştırıldığı okuluna afla geri dönüp eğitimini tamamlayan 40 yaşındaki Sevim Yıkılmaz, atamalarda "40 yaş" sınırının kaldırılmasıyla kadrolu öğretmen olma hakkı kazanmanın sevincini yaşıyor.

Üniversite okurken başörtülü olduğu için fakültenin bahçesine dahi alınmayan, yaptığı hukuki mücadeleden sonuç elde edemeyen Yıkılmaz'ın umutları, yeni düzenleme ile yeşerdi. Yıkılmaz, şimdi başvurusunu yapıp atanacağı günü bekliyor.

"Her şeye rağmen başardık"

Özel bir lisede öğretmenlik yapan Yıkılmaz, üniversite ve sonrasında başörtülü olduğu için yaşadığı mağduriyeti AA muhabirine anlattı. 

Yıkılmaz, 1997 yılında Selçuk Üniversitesi Rehberlik ve Psikolojik Danışmanlık Bölümü'nde okumaya başladığını, başörtüsüyle ilgili sorunların 2. sınıfta ortaya çıktığını söyledi.

Okula "Başörtülü giremezsiniz" yazılarının asılmasıyla kendileri için zorluklarla dolu bir sürecin başladığını dile getiren Yıkılmaz, ne olursa olsun başörtülerini çıkarmadan eğitimini tamamlama kararı aldığını ifade etti.

Yasağın ardından bazı hocaların başörtülü derse girenleri okul yönetimine bildirdiğini belirten Yıkılmaz, "İdare hakkımızda soruşturma açıyordu. Biz de savunma veriyorduk. İkinci sınıfın sonunda uzaklaştırma cezası aldım. Daha sonra af çıktı, yararlanarak 2. sınıfı tamamlayabildim. 3. sınıfta ilk vizelerden sonra yine uzaklaştırma aldım" diye konuştu.

"Açtığımız davalar olumsuz sonuçlanıyordu"

Yıkılmaz, 3. sınıfın ikinci döneminden itibaren okula girişlerine hiçbir şekilde girmelerine izin verilmeyince eğitime devam etme imkanları kalmadığını kaydetti.

Okul yönetimince verilen cezalara karşı hukuki mücadele başlattığını vurgulayan Yıkılmaz, şöyle devam etti:

"Baskılar nedeniyle mahkemelere açtığımız davalar da olumsuz sonuçlanıyordu. Artık orada da yolumuz kapanmıştı. Diğer taraftan ailem de yeterince destek olmadı. 'Başörtünü aç, okulunu bitir' diyenler oldu. Maddi sıkıntı çekiyordum. Hukuk bürosunda sekreterliğe başladım. Bir süre de rehabilitasyon merkezinde çalıştım. Tabi o sırada 'okulu bitirmek için ne yapabiliriz' diye süreci de takip ediyorduk. 'Bu bizim imtihanımız, bu imtihanı atlatmamız gerekiyor' dedik."

"Herkes için çok zor bir süreçti"

Yıkılmaz, eğitim hakkı için sürdürdükleri mücadele sırasında çevrelerinden de yeteri kadar destek görmediklerine işaret ederek, şöyle konuştu:

"O dönem, başörtüsüyle uğraşanların makamlarında hızla yükseldiği bir dönemdi. Arkadaşlarımızdan, hocalarımızdan bize selam vermeyenler oldu, görmezden geldiler. Yanımızda görünmekten korktular. Aslında bana o zaman yardım etmeyenlere kızamıyorum. Çünkü bize destek olanlar da çok sıkıntı yaşıyordu. Onlar hakkında da soruşturmalar açıldı. Türkiye için, herkes için çok zor bir süreçti."

"Başvurumu yapacağım, çok heyecanlıyım"

Tüm zorluklara rağmen sadece kendileri için değil, tüm Türkiye için bir mücadele verdiklerine dikkati çeken Yıkılmaz, şunları kaydetti:

"Başörtüsü için verdiğimiz çabayı görenler 'boşuna uğraşıyorsunuz, devlete boşuna kafa tutuyorsunuz' derdi. Herkes, 'bunlar yaşanacak, sizin de buna boyun eğmeniz gerekiyor' mantığıyla bakardı. Biz hiç öyle düşünmedik. Bu çabayı Türkiye için verdik. 'En azından kız kardeşim ve kızım başörtülü okusun' diye bu mücadeleyi verdim. İşin gerçeği kendim için bir sonuç almayı beklemiyordum. En azından bizden sonra okuyacak kızlarımız için dik durduk."

Hükümetin çıkardığı af üzerine 2011'de üniversiteye dönerek, okulunu bitirme imkanı yakaladığını anlatan Yıkılmaz, şöyle konuştu:

"Üniversite affı çıktığında Yozgat'ta yaşıyorduk. Eşim, 'Konya'ya taşınalım, eğitimini tamamla' dedi. Konya'ya geldik, eğitimimi tamamladım. KPSS'ye girdim ve öğretmenlik için başvuru yaptım. 2014 Eylül ayında 40 yaş sınırına takıldığım için atamam yapılmadı. Şimdi şubattaki atamalar için başvuru yapacağım. Çok heyecanlıyım. Bize böyle bir hak tanındı. Bu hakkımı kullanacağım için çok mutluyum. Umutlarım yeniden yeşerdi. Geçen seneki KPSS puanımla başvuru yapacağım. İnşallah atamam yapılır, heyecanla o günü bekliyorum."