ANKARA - Diyanet, dünyadaki tüm Müslümanlara ulaşmak için yaptığı çalışmalar kapsamında "Latin Amerika Dini Liderler Zirvesi" düzenleyecek. Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Görmez, "Böylece dünyada hemen hemen ulaşamadığımız hiçbir Müslüman topluluk kalmayacak" dedi.

Görmez, Gürcistan ziyaretinin sonunda değerlendirmelerde bulundu.

Başkanlığının Türkiye'de sadece din hizmetleri ve din eğitimi yürütmediğini vurgulayan Görmez, "Aynı zamanda gönül coğrafyamızda ve bize ihtiyaç duyan tüm soydaş, dindaşlarımıza da hem din eğitimi hem din hizmetleri alanında hizmetler götürmeye devam ediyor" diye konuştu.

İlerleyen zamanla din ve toplum ilişkisi konusunda bazı sorunların yaşandığını dile getiren Görmez, "Yeryüzüne barışı, güvenliği getiren dinler aynı zamanda barışın önünde bir engel gibi gösterilmeye başlandı" ifadesini kullandı.

Bu sebeple başkanlık olarak 5 ayrı platform oluşturduklarını belirten Görmez, bunların "Avrasya İslam Şurası", "Afrika Müslüman Dini Liderler Zirvesi", "Avrupa Müslümanları Buluşması", "Balkan Diyanet İşleri Başkanları Toplantısı", "Dünya İslam Bilginleri Barış, İtidal ve Sağduyu İnisiyatifi" olduğunu söyledi. Görmez, "Kasım ayında Latin Amerika Dini Liderler Zirvesi'ni düzenleyeceğiz. Böylece dünyada hemen hemen ulaşamadığımız hiçbir Müslüman topluluk kalmayacak. 2015 yılının ilk çeyreğinde de Dünya Müslüman Azınlıklar Kurultayı'nı yapmayı düşünüyoruz" ifadelerini kullandı.  

 "Geniş çerçevede bir büyük program"

Hristiyan ülkelerde yaşayan Müslümanlar ile Müslüman ülkelerde yaşayan Hristiyanların sorunlarının artmaya başladığına dikkati çeken Görmez, "Bunun için bilhassa bu iki dünyanın dini kurumlarının işbirliğine ihtiyaç vardı" diye konuştu.

Önce Moskova Patriği ile iletişime girdiklerini, ortak bir komisyon oluşturduklarını hatırlatan Görmez, daha sonra ise Gürcistan'ın Ortodoks Kilisesi Patriği 2. İlia'yı Türkiye'ye davet ettiklerini belirtti. "Bütün bu ziyaretlerimiz aslında bu geniş çerçevede bir büyük programın parçası olarak yer alıyor" diyen Görmez, Gürcistan'daki ziyaretlerinin planladıklarından çok daha olumlu geçtiğini söyledi.

Tarihi ziyaretlerin gerçekleştiğini, önemli konuların ele alındığını dile getiren Görmez, tarih boyunca bu topraklarda farklı kültür ve inançtaki toplulukların birlikte yaşadığını vurguladı.

Görüşmelerinde Gürcistan'daki Müslümanların dini eğitim, cami gibi ihtiyaçlarını ele aldıklarını anlatan Görmez, "İş göçü nedeniyle Türkiye'ye giden Gürcülerin dini, ibadet hayatlarının nasıl olacağı da ele alındı" diye konuştu.

Ahıska'ya ilk ziyaret

İlk defa bir diyanet işleri başkanının Ahıska Türklerinin yaşadığı bölgeyi ziyaret ettiğini ifade eden Görmez, onların sorunlarını dinlediklerini, taleplerini aldıklarını belirtti.

Acara Özerk Cumhuriyeti'ndeki Müslümanlarla da bir araya geldiklerini hatırlatan Görmez, ziyaretlerin unutulmuş, üzeri örtülmüş pek çok sorunun yeniden ele alınmasına katkı sağlayacağını söyledi. Görmez, "Burada yaşayan Müslüman kardeşlerimizin kendi ülkelerinde, topraklarında kendilerini daha özgür hissederek, inançları ve kimlikleri daha doğru yaşatılarak kendi komşularıyla da güzel geçinerek barış ve huzur içinde hayatlarına devam etmesi bakımından bu iki kurum arasındaki işbirliği, onların ve bizim ziyaretimizin çok önemli olduğunu düşünüyorum" ifadelerini kullandı.

"Burada ciddi bir insanlık dramı var"

Ortodoks Patrikhanesi ile Diyanet İşleri Başkanlığının ortak yaptığı açıklamaya yönelik değerlendirilmesi sorulması üzerine Görmez, açıklamayla, varılan ilke ve prensiplerin toplumla paylaşıldığını söyledi.

Ahıska ve Acara bölgelerinde yaşayan Müslümanların sorunlarının neler olduğuna yönelik soruya da Görmez, iki bölgedeki Müslümanların sorunlarının aslında benzer olduğunu belirtti. Görmez, şöyle konuştu:

"Ahıska'daki en büyük sorun Geri Dönüş Yasası çıktıktan sonra dahi sadece 26 ailenin dönmüş olması. Bu ailelerin de hem maddi hem manevi orada kendi kimliklerini idame ettirecek bir ortam bulamamış olmaları en büyük sorun olarak görülüyor. Dönecek olanlar, 5 binleri bulan rakam, bu insanlar tekrar topraklarına geleceklerse, çünkü burada ciddi bir insanlık dramı var. Çünkü on binlerce insan önce Özbekistan'a oradan Azerbaycan'a oradan dünyanın muhtelif yerlerine yani dünyanın sürgün milletlerinden bir tanesi. Her birinin acıklı bir hikayesi var. Orada konuştuğumuz insanların her birinin roman olacak, bütün insanlığa ibret olarak takdim edilecek çok acıklı bir tarihi var. Dolayısıyla bu 5 bin insan dahi dönecekse ki diğerlerinin de dönmesi gayet tabii, insanlarının kendi topraklarına, vatanlarına, hasret duydukları yerlere elbette dönmeleri çok önemli fakat dönebilmeleri için öncelikli manevi ortam gerekiyor."

Cumhurbaşkanı ve Başbakan'a bilgi verecek

Manevi ortamların inancın, kültürün, ibadetinin yaşandığı yerler olduğunu vurgulayan Görmez, o bölgede bunların bulunmadığını söyledi.

Bunun yanı sıra hayatını idame etmelerini sağlayacak maddi ortamın da önemli olduğunu vurgulayan Görmez, Gürcistan ziyaretlerine ilişkin Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan ve Başbakan Ahmet Davutoğlu'na geniş bilgi vermeyi planladığını aktardı.

Acara Özerk Cumhuriyeti'ndeki durumun da farklı olmadığına dikkati çeken Görmez, özellikle böyle bölgelerde her namaz kılınan yere 'cami' adı verilemeyeceğini söyledi. "İnsanların kendi dini kimliklerini, inanç kimliklerini içinde ifade ettikleri, buldukları, çocuklarına bilinç olarak miras bıraktıkları bir mabet oluşmazsa buna cami denilmez" diye konuştu.

Görüşmelerinde nitelikli birliktelik üzerinde durduğunu, bunun üç şartı olduğunu belirten Görmez, bunların alabildiğine inanç özgürlüğü, nitelikli din eğitimi ve mabet ihtiyacının karşılanmasını kapsadığını kaydetti.

Görmez, karşılıklı ziyaretlerin ardından bütün kurumlarda iyi niyetin, müspet yaklaşımın oluştuğunu da sözlerine ekledi.