KAZAKİSTAN’IN ULUSLARARASI ZAFERİ OLAN EXPO 2017’NİN KONUSU: “GELECEĞİN ENERJİSİ”
Yaşamakta olduğumuz küresel kriz, gelişmekte olan ülkeler kadar, gelişmiş ülkeleri de olumsuz yönde etkilemiştir ve etkilemektedir. Gelişmiş ülkeler küresel çapta etkinliklerini sürdürebilmek, gelişmekte olan ülkeler de ekonomilerini ayakta tutabilmek için, küresel krizin olumsuz etkilerini silme çabasındalar. Küresel krizin olumsuz etkilerini silebilmek ve kriz öncesi büyüme tempolarını yakalayabilmek için de, bütün ülkelerin daha fazla üretmeleri, daha fazla satmaları ve çok istihdam yaratmaları gerekiyor. Daha fazla ve rekabet gücü olan bir üretim yapabilmek için de, bol ve ucuz enerjiye ihtiyaç var. Günümüzde dünyanın çeşitli bölgelerinde izlemekte olduğumuz çatışmaların ana nedeni, enerji kaynaklarını ve dağıtım yollarını kontrol altına alma savaşlarıdır. Dünya gündeminin en önemli maddesi enerjidir; mevcut enerji kaynaklarını kontrol etme ve alternatif enerjiler üretme çabalarıdır.
Spor konusunda şampiyonlar olimpiyat oyunlarında belirlenirken, yeni teknolojilerin yarışma merkezi de EXPO fuarları oluyor. EXPO fuarları, seçtikleri konuların önemine orantılı olarak, düzenlendikleri ülkelere, turizm açısından yararlı oldukları gibi, prestij ve saygınlık da kazandırıyorlar. Önümüzdeki yıllarda gerçekleştirilecek en önemli  uluslararası fuar olan EXPO 2017, Kazakistan’ın Başkenti Astana’da yapılacak ve fuarın ana konusu: “Geleceğin Enerjisi”
Astana’da gerçekleştirilecek EXPO 2017’nin ana konusu, “Geleceğin Enerjisi” olarak seçilmiş. Daha doğrusu, Kazakistan yetkilileri, dünya gündeminin baş sıralarını işgal eden bu konuyu seçtikleri için, rakip ülkeleri geride bırakarak uluslararası bir başarıya imza attılar ve EXPO 2017’nin Astana’da yapılmasını sağladılar. “Geleceğin Enerjisi”ni konu alacak katılımcılar nedeniyle EXPO 2017, dolayısıyla Kazakistan ve Astana, o güne kadar, fuar hazırlıkları nedeniyle sık sık gündeme gelecek. Fuarda, dünyanın en büyük şirketleri geleceğin enerjisi, alternatif enerji kaynakları, doğa ile dost enerji üretimi konusunda kıyasıya bir rekabet sergileyecekler. EXPO 2017, özellikle, seçilen konu nedeniyle dünya çapında ses getirecek bir etkinlik olacak.

ASYA’DA BİR İLK: EXPO 2017  
Uluslararası Enerji Ajansı’nın (IEA) öngörüsüne göre, gelecek yüzyılın ilk çeyreğinde insanlık, aynı zaman diliminde, iki küresel tehditle karşı karşıya kalacak. Bunlar, ‘’enerji kaynaklarının tükenişi’ ve ‘ekolojik felaket’ olacak.
Kazakistan yetkilileri, EXPO 2017’yi ülkelerine taşımak için yarışırlarken, dünya gündeminin ilk sıralarında yer alan enerji konusunu seçmişlerdi. Bu isabetli seçim onlara, Expo 2017’nin Astana’da yapılması hakkını kazandırdı. 1991 yılında Sovyetler Birliği’nden bağımsızlığını kazanan genç Kazakistan, Rusya, Brezilya, Türkiye ve Belçika gibi aday ülkeleri geride bırakarak uluslararası bir başarıya daha imza attı ve EXPO 2017’ye ev sahipliği yapma şerefini kimselere bırakmadı.
EXPO 2017 konusunda Kazakistan’ın en ciddi rakibi, bu tür fuarlar konusunda çok deneyimli olan Belçikalı LYEJ firmasıydı. Uluslararası Fuarlar Bürosu’nun 152. Genel Kurul Toplantısı’nda, Belçikalı Lyej firması, fuar konusu olarak “İnsanları Birleştirme”yi önermişti. Yaşanmakta olan küresel kriz ve küresel krizin olumsuz etkilerini silmek için gerekli enerji kaynakları konusunda dünyanın çeşitli bölgelerinde çatışmaların yaşandığı bir dönemde, “İnsanları Birleştirme” gibi insancıl bir konu oldukça ilgi çekiciydi ve seçilme şansı yüksekti. Fakat, yapılan gizli oylamada, Uluslararası Fuar Bürosu’na üye olan 161 ülkenin 103’ü, Kazakistan’ın “Geleceğin Enerjileri” konusunu daha çekici buldular ve genç Kazakistan Cumhuriyeti, Belçika ile birlikte diğer rakiplerini de açık ara geride bırakarak, EXPO 2017’ye ev sahipliği yapma hakkını kazandı.
EXPO 2017 gibi büyük ölçekli bir fuar düzenlemesi, Orta Asya’da bir ilkin daha gerçekleştirilmesi olacak; çünkü, daha önce ne Orta Asya’da ne de Bağımsız Devletler Topluluğu’nda bu ölçekte bir uluslararası organizasyon gerçekleştirilmedi.
Kazakistan 1991’de bağımsızlığını kazanmış olmasına rağmen, 21 yıllık bir sürede, Nursultan Nazarbayev önderliğinde, ekonomik ve siyasi alanda pekçok başarıya imza attı, Başkent Astana, çok önemli uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yaptı. 1-2 Aralık 2010’da Astana’da Avrupa Güvenlik ve İşbirliği (AGİT) Zirvesi gerçekleştirildi. 1999’da İstanbul’da yapılan zirve toplantısından 11 yıl sonra, 56 üye ülkenin devlet başkanları ve üst düzey diplomatları, Astana’da aynı masanın etrafına toplanmışlardı. Böylesine önemli bir zirveye ev sahipliği yapmak, Kazakistan için gurur verici bir başarıydı.
Bir ay kadar sonra, 31 Ocak-6 Şubat tarihlerinde, Orta Asya ülkeleri arasında yapılmakta olan Asya Kış Oyunları Olimpiyatı’nın 7.’si Kazakistan’da gerçekleştirildi. Ülkenin resmi ve finans başkentlerinde (Astana ve Almatı), 26 ülke sporcularının katılımıyla, görkemli bir kış oyunları olimpiyatı gerçekleştirildi.
Kazakistan’ın başarıları bunlarla sınırlı değil; birçok uluslararası kuruluşa üye olan Kazakistan, pekçok uluslarası ve bölgesel kurumun kurucusudur. Hatırlanacağı gibi, 1992yılında, BM’nin 47. Genel Kurulu’nda, Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev’in önermesiyle hayata geçirilmiş olan Asya’da İşbirliği ve Güven Artırıcı Önlemler Konferansı, 21 yıldır, saygın bir uluslararası kuruluş olarak, günümüzde de çalışmalarını sürdürmektedir.
2010 yılında Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı (AGİT) Dönem Başkanlığı’nı başarıyla gerçekleştiren Kazakistan, 2011-2012 yıllarında da İslam İşbirliği Teşkilatı (İİT) Dönem Başkanlığı’nı da başarıyla üstlenmişti.
Şimdi Kazakistan, EXPO 2017 uluslararası fuarıyla bir uluslararası başarıya daha imza atmaya hazırlanıyor.

ASTANA’YA 5 MİLYON ZİYARETÇİ GELECEK
Genç Kazakistan Cumhuriyeti’nin EXPO 2017’ye de başarılı bir şekilde ev sahipliği yapacağına inanıyoruz. EXPO 2017, Kazakistan için de heyecan verici ve önemli bir deneyim olacak. Çünkü, EXPO 2017 için Astana’ya, 100 ülkeden, pekçok firmanı yanı sıra 5 milyon insan gelecek. Çok yeni bir başkent olan Astana’nın toplam nüfusunun 758 bin olduğu göz önüne alındığında, Kazakistan’ın, EXPO 2017 dolayısıyla çok ciddi bir sınav yaşayacağı söylenebilir. Uluslararası Fuar Bürosu, EXPO 2017’yi ülkesinde gerçekleştirmek üzere yarışa giren Kazakistan’ın adaylığını kabul ederken, elbette, daha önce devletin üst yönetiminin gözlemi ve denetimi altında başarıyla gerçekleştirdiği uluslararası organizasyonları dikkate almıştır.
“Atayurttan Geliyorum” başlıklı dizi yazımda ayrıntılarıyla anlattığım gibi, Astana (Akmola), stratejik konumu nedeniyle, 1997’de yeniden inşa edilerek Kazakistan’ın yeni başkenti yapıldı. Dünyaca ünlü mimarlar Keise Kurukava ve Norman Foster başta olmak üzere, birçok şehircilik uzmanının görüş ve önerileri alınarak planlanan ve yeniden var edilen Astana, EXPO 2017 gibi uluslararası organizasyonlara ev sahipliği yapabilecek donanımlara sahip çağdaş bir kenttir. Akmola Astana’ya dönüşürken, büyük bir değişim geçirdi ve yüzölçümü 258 kilometrekareden 710.2 kilometrekareye genişledi. Ortaya, çağdaş teknolojinin nimetleriyle donatılmış, Batılı başkentlerle boy ölçüşebilecek yepyeni bir kent çıktı.

ASTANA DAHA DA BÜYÜYECEK
Astana, EXPO 2017 fuar alanının düzenlemesi ile daha da gelişecek ve genişleyecek. Kazakistan yetkilileri, EXPO 2017 fuar alanının ve alt yapısının inşaatı için büyük hacimli özel yatırımlar çekmeyi hedefliyorlar. Astana, EXPO 2017 için 113 hektarlık bir uluslararası fuarı alanı kazanırken, 5 yıl gibi kısa bir zamanda önemli ölçüde büyümüş, genişlemiş olacak. Yapılan plana göre, 113 hektarın 25 hektarı fuar kompleksine, kalan alanı da park yeri, dış donatım ve EXPO 2017 kentine ayrılmış.
Böyle uluslararası organizasyonlar akıllıca değerlendirildiğinde, düzenlenen kentte yapılan önemli yatırımlar, fuar döneminde elde edilen gelirle bağlantılı olarak finanse edilebiliyor. Örneğin, Şanghay metrosunun birkaç hattı, Şanghay fuarının düzenlenmesi sırasında yapılmıştı. Portekiz’de 1998’de düzenlenen fuar nedeniyle oluşacak ziyaretçi akınıyla başa çıkabilmek için, Avrupa’nın en uzun köprüsü sayılan Vasco da Gama Köprüsü, Lizbon metrosunun 7 istasyonu yapılmış, yeni yeni trenler, otobüsler ve Garedo Orient olarak adlandırılan taksiler alınmıştı.
Kazakistan yetkilileri, daha önce gerçekleştirilen EXPO benzeri fuar organizasyonlarında, yapılan yolların, tesislerin ileriye dönük olarak nasıl planlandığını, nasıl finanse edildiğini mutlaka incelemiştir. Astana, yeni inşa edilen bir kent olmasından dolayı, EXPO 2017’yi bir genişleme vesilesi olarak kullanabilir ve bu konuda yapacağı yatırımların masraflarını büyük ölçüde amorti edebilir. Herşeyden önce, EXPO 2017 gibi uluslararası bir organizasyonun, genelde Kazakistan’a ve özelde Astana’ya çok önemli getirileri olacaktır. EXPO 2017, Astana’nın uluslararası fuar ve kongre merkezi olarak ünlenmesinde büyük rol oynayacaktır ki bu, Astana gibi genç bir Başkent için küçümsenmeyecek bir kazançtır.

KAZAKİSTAN ATILIMLARINI SÜRDÜRÜYOR
Kazakistan yöneticileri, ülkelerinin 20 yıl gibi kısa bir zaman diliminde gerçekleştirdiği siyasi ve ekonomik atılımları sürdürme kararlılığındadırlar. Hızlı bir sanayileşme gerçekleştirebilecek bir politika izlemektedirler. Sanayiin gelişmesiyle birlikte enerjiye olan ihtiyaç da artacaktır.
Kazakistan dünya kömür rezervlerinin yüzde 3.6’sına sahip olduğundan, enerji ihtiyacının büyük bir kısmını kömürden sağlamaktadır. Kazakistan kömür konusundaki bu zenginliğine rağmen, 2030 yılına kadar, yenilenebilir enerji üretiminin payını yüzde 11 civarına çıkarmayı planlamaktadır. Kazakistan yetkilileri, dünyada yenilenebilir enerji üretiminin gelişmesine paralel olarak, bu teknolojilerin ucuzlayacağını tahmin etmektedir.
Astana’daki fuar alanının enerji ihtiyacının yalnızca yenilenebilir enerji kaynakları ile sağlanacağı söylemi, fuarın konusunun “Geleceğin Enerjisi” olması nedeniyle, sembolik bir anlam taşımaktadır. Bu anlatımla Astana, “Geleceğin Kenti” imajını kazanmış olacaktır. EXPO 2017, dünyada alternatif enerji kaynaklarının ve teknolojilerinin sunulduğu bir merkez olacağından, Kazakistan, yenilenebilir enerji teknolojilerinin ufkunu daha da genişletecektir.
Kazakistan’ın EXPO 2017’ye talip olurken, “Geleceğin Enerjisi” başlığını seçmesi, güncelliği yakalama kaygısından kaynaklanan bilinçli bir seçimdir. Bağımsızlığını kazandığında, Semey nükleer deneme merkezini kendi iradesiyle kapatan Kazakistan, doğa ile dost enerji kaynaklarının ve teknolojilerinin geliştirilmesine katkı sağlama kararındadır. Nitekim, EXPO 2017’yi Kazakistan’ın kazandığının açıklanmasından kısa bir zaman sonra, Kazakistan Cumhuriyeti Başbakan Yardımcısı Kayrat Kelimbetov, yaptığı basın toplantısında, alternatif enerji araştırmalarını desteklemek amacıyla Kazakistan’ın, EXPO 2017 adlı 62 milyon Euroluk bir fon kurulduğunu söylemişti. Bu fon, 69’dan fazla gelişmekte olan ülkede, yenilenebilir enerji konusunda yapılacak araştırmalara maddi destek sağlayacak.
Yapılan hesaplamalara göre, EXPO 2017 gibi uluslararası bir ihtisas fuarı, Kazakistan’a 2.1 milyar Euroya mal olacak. Bunun 250 milyon Eurosu mekan hazırlamak için devlet tarafından karşılanacak. Fuar binalarının, alt yapı tesislerinin, otellerin ve yolların yapımı için de 1 milyar Euro harcanacaktır.
KAZAKİSTAN’I KUTLUYORUZ
Küresel krizin olumsuz etkilerinin devam etmekte olduğu, Avrupa’da birçok ülkenin ekonomik sarsıntı geçirdiği, iflas etmemek için direndiği bir dönemde, EXPO 2017 gibi milyar Euroyu aşkın masraf gerektiren bir organizasyon yüklenmek, her ülkenin göze alabileceği bir şey değildir. O nedenle, kardeş Kazakistan’ı bu konudaki öz güveninden dolayı kutlamak gerekir. Çünkü, EXPO fuarları gibi organizasyonların yüzde yüz kar etme garantileri yoktur.
Çin’de gerçekleştirilen, 190 ülkenin katıldığı EXPO 2010’u 73 milyon kişi ziyaret etmiş ve organizatörler 12 milyar dolarlık bir kazanç sağlamışlardı. Buna karşılık, EXPO 2000’e ev sahipliği yapan Almanya, bu organizasyondan 1.2 milyar Euro zarar etmişti. Çünkü, 40 milyon kişinin gelmesi beklenen EXPO 2000’i, yalnızca 18 milyon kişi ziyaret etmişti. Bu tür organizasyonların kısa vadeli olmasa da uzun vadeli yararları da olmaktadır.
Fuarlara ev sahipliği yapan ülkelerin turizm açısından bu organizasyonlardan kazançlı çıktıkları söylenebilir. Kanada 1967’de ev sahipliğini yaptığı EXPO için 283 milyon Kanadı doları harcamış, buna karşılık 480 milyon Kanada doları turizm geliri elde etmişti. Bu gibi organizasyonlarda yalnızca fuara ev sahipliği yapan ülkeler değil, konuk ülkeler de kazanç sağlayabiliyorlar. Örneğin, EXPO 2010’a katılan Hollanda 35 milyon Euro yatırım yapmış ve sonuçta 350 milyon Euro gelir elde etmişti.
EXPO 2017’nin Astana’ya, genişleme ve büyüme dolayısıyla kalıcı eserler kazandıracağı gibi, fuar anısı olarak bir büyük anıt eser de kazandırabilir. Örneğin, Londra’daki dünyaca ünlü Crystal Palace, 1851 yılında, bu tür bir organizasyon dolayısıyla yapılmıştı. Yine Fransa denildiğinde aklımıza ilk gelen Eyfel Kulesi de, EXPO 1889 için, Fransız mühendis Gustave Eiffel tarafından tasarlanıp hayata geçirilmişti.  
EXPO 2017’nin kardeş Kazakistan’a hayırlı olmasını diliyoruz.