Fetullahçı Terör Örgütü'nün (FETÖ) sözde "Hava Kuvvetleri Komutanlığı imamı" olduğu belirlenen firari Adil Öksüz'ün serbest bırakılmasıyla ilgili 13'ü asker, 14'ü Emniyet Genel Müdürlüğü personeli ve biri eski Başbakanlık müşaviri 28 sanığın yargılanmasına devam ediliyor.

Tüm sanıkların tutuksuz yargılandığı Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesindeki duruşmaya, sanıklar ve avukatları katıldı.

Duruşmada, başka suçtan Balıkesir Cezaevinde tutuklu bulunan eski polis sanık Kenan Gülbay'ın, Sesli ve Görüntülü Bilişim Sistemi ile savunması alındı. FETÖ üyeliği suçlamasıyla Balıkesir 2. Ağır Ceza Mahkemesinde tutuklu yargılanan sanık Kenan Gülbay'ın, örgütün gizli haberleşme sistemi ByLock kullanıcısı olduğu, Bank Asya'da hesabı bulunduğu belirtildi.

Akıncı Üssü'nde gözaltına alınan darbecilerin Emniyete götürülüp götürülmeyeceği konusunda görüşü sorulanlar arasında olduğu iddia edilen Gülbay, darbe girişimi gecesi izinli olması nedeniyle Ankara dışında bulunduğunu, Adil Öksüz ile ilgili dosyaya, yaşanan aksaklıklardan dolayı dahil edildiğini düşündüğünü savundu.

Sanık Gülbay, 17 Temmuz'da izinden Ankara'ya döndüğünü, Adil Öksüz'ün ismini basından öğrendiğini, konuyla ilgili bilgisinin bulunmadığını iddia etti. "Bir kişinin benim adımı yanlışlıkla telaffuz etmesi nedeniyle dosyaya girdim" diyen Gülbay, Ankara'ya geldiği otobüs bileti ve göreve başlama tutanaklarını mahkemeye sundu.

Sanık Kenan Gülbay, FETÖ üyeliği suçlamasını ve ByLock kullanıcısı olduğu iddiasını da kabul etmedi.

"Her koyun kendi bacağından asılıyor"

Ankara 23. Ağır Ceza Mahkemesi Başkanı Abdullah Köksal'ın, "ByLock kullandıysan ileriye dönük etkin pişmanlıkta bulunabilirsin. Kimin yüklediğini açıkça anlatabilirsin. Cezaevinde nasıl savunma yapacağını söyleyenler varsa itibar etme. Her koyun kendi bacağından asılıyor. Bu devlete hizmet etmişsin, eğer ileride kullandığın ortaya net çıkarsa iyi düşün." şeklindeki sözleri üzerine sanık, ByLock kullanmadığını yineledi.

ByLock tespit tutanağındaki tarihlerde çelişki bulunduğunu iddia eden Gülbay, bu konuda bilirkişi incelemesi yapılmasını istedi. Bank Asya'daki hesabı sorulan sanık Kenan Gülbay, 2008'de ev kredisi çektiğini, bin 275 liralık aylık ödemeleri bulunduğunu belirterek, bu bankada başka hesabı olmadığını ileri sürdü.

Eski polis Gülbay'a, "Kozanlı Ömer" olarak bilinen FETÖ'nün emniyet imamı Osman Hilmi Özdil'in cep telefonunu bir kere aradığı hatırlatılarak, Özdil'i nereden tanıdığı da soruldu.

Osman Hilmi Özdil'i tanımadığını öne süren Gülbay, "15 Temmuz'dan sonra bana '2013'te Ankara Sigorta'nın telefonunu aramışsınız' dediler. Sigorta işlemlerini yapan bir şirket olduğunu düşünüyorum, şahsı tanımıyorum. Sigorta için aradım, o numarayı kullanan kim bilmiyorum. 113 saniye bir kez görüşmüşüm. Ertesi gün de aracıma trafik sigortası yaptırmışım." savunmasını yaptı.

Erhan Cihangir'in savunması

Duruşmada daha sonra savunma yapan, açığa alınan polis memuru Erhan Cihangir de hakkındaki iddiaları kabul etmedi.

Cihangir, darbe girişimi gecesi, Ankara İl Emniyetinde darbecilerle çatıştıktan sonra ekip şefleri Serter Koçak'ın emriyle Akıncı Üssü'ne geçtiğini anlattı.

Bölgede çok sayıda polis ekibi bulunduğunu, birkaç saat çalışma yaptıklarını, Akıncı Üssü'nün arkasındaki tarladan darbecilerin yaya kaçtığı bilgisinin gelmesi üzerine buraya geçtiklerini kaydeden Cihangir, ardından 8 kişilik ekiple jandarma karakolunu bulduklarını belirtti. 

Karakolda, yakalanan darbecilerin sıraya dizildiğini, yerde Adil Öksüz'ü gördüğünü söyleyen Cihangir, "Yakalananlarla 'kimsin rütben nedir, içerdeki görevin nedir, içeride kimler var' diye mülakat yapmaya başladık. Sonra, amirim Serter Koçak yakalananlara, 'FETÖŞ'e küfredin' dedi. Herkes küfretti, bir Adil Öksüz, 'Ben tanımadığım Allah'ın kuluna küfretmem' dedi. Bunun üzerine Serter Koçak telefonla, bu kişinin kaydı var mı yok mu sordu. Sonra bize 'Bu adam mahrem imammış, kayıtlarımızda bu şekilde geçiyormuş' dedi. Gözaltındakilere de 'Sizin ağanız, paşanız buymuş' diye yüksek sesle ifadelerde bulundu." şeklinde konuştu.  

Erhan Cihangir, "Adil Öksüz'ün imam olduğu bilgisi geldikten sonra sıralı amirlere bilgiler verilmiştir. Görevimi sonuna kadar yaptım. Adil Öksüz'ün mahrem imam olduğunu ortaya çıkaran ekipte çalıştım. Üstüme atılı suçları kabul etmiyorum. Görevimi layıkıyla yaparak bu adamın mahrem imam olduğunu ortaya çıkardım." şeklinde savunma yaptı.

Duruşmaya, sanık savunmalarıyla devam ediliyor.