Yoğun çatışmaların yaşandığı, Türk ordusunun çelikten bir kale halinde düşmanın karşısına çıktığı Sakarya Meydan Muharebesi, Atatürk'ün verdiği ve tarihe mal olan "Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır." emriyle de tarihin önemli meydan muharebeleri arasında yer aldı.

Sakarya Zaferi'nin 97'nci yıl dönümü dolayısıyla derlediği bilgilere göre, 22 gün süren yoğun çatışmaların ardından zaferle sonuçlanan Sakarya Meydan Muharebesi, tarihin önemli savaşları arasında gösteriliyor.

İstiklal Harbi mücadelesi sürecinde, Türk ordusu Eskişehir Muharebesi sonrasında 100 kilometrelik sahayı terk ederek Sakarya Nehri'nin doğusuna çekildi. Söz konusu alana Yunan güçlerinin gelmesi halk arasında üzüntüye, güvensizliğe neden olurken, Mecliste de çok sert tartışmaların yaşanmasına yol açtı.

Meclis, durumun önlenebilmesi için Meclis yetkileri de üzerinde olmak üzere Mustafa Kemal Atatürk'ü 5 Ağustos 1921'de "başkomutan" olarak görevlendirdi. Çıkardığı emirlerle kaynakların önemli kısmının Sakarya Cephesi'ne yönlendirilmesini sağlayan Atatürk, 12 Ağustos 1921'de Batı Cephesi'ne giderek, düşmanın muhtemel hareketlerine yönelik incelemeler yaptı.

Kuşatmaya engel olmak için mevzi uzatıldı

13 Ağustos'ta ileri harekata geçen Yunan kuvvetleri, 23 Ağustos'tan itibaren siklet merkezi Sakarya mevzisinin güney kanadı olmak üzere kuşatıcı tertiple taarruz etti. Yaklaşık 100 kilometrelik cephede başlayan kanlı boğuşma, tarihin önemli meydan muharebeleri arasında yer aldı.

Düşmanın üstün kuvvet ve silahlarla yaptığı taarruzlar nedeniyle Sakarya mevzisinde zaman zaman çekilmeler yaşandı. Türk ordusu kuşatmayı karşılamak için mevzisinin sol kanadını doğuya doğru uzattı. Kanlı muharebeler sırasında bazı alaylar mevcutlarının büyük kısmını kaybetti.

Bu sıralarda Mustafa Kemal Atatürk, Batı Cephesi birliklerine yönelik tarihe mal olan "Hattı müdafaa yoktur, sathı müdafaa vardır. O satıh bütün vatandır. Vatanın her karış toprağı vatandaşın kanı ile ıslanmadıkça terk olunamaz." emrini yayımladı. Emrin ardından geri çekilmek zorunda kalan birçok birlik, ilk tutunabildiği yerde durmaya, yeniden çarpışmaya başladı. Türk ordusunun birçok neferi bu süreçte mevzisini savunma çabası içinde son nefesini verdi.

Atatürk'ün tarihi emri

Açılan her gediği kapatmak için 70 kilometreyi bulan cebri yürüyüşlerle, birlik kaydırmaları yapıldı. Her gelen birlik, ertesi sabah adeta "çelikten bir kale" halinde düşman karşısına çıktı. Muharebe tüm yoğunluğuyla devam ederken Mehmetçik şehit düştü ancak vatan savunmasını bırakmadı.

Düşman, Türk kuvvetlerini 23-30 Ağustos'taki yoğun saldırılarına rağmen kuşatamadı. Yunan birlikleri, bunun üzerine kuvvetlerinin büyük kısmıyla Türk cephesini merkezden Haymana istikametinde yarıp geçmek istedi. 6 Eylül'e kadar da bunun için uğraştı. Bu taarruzda da başarılı olamayınca bulunduğu hatları savunarak buralarda kalmaya karar verdi. Türk ordusunun 10 Eylül'de başlattığı genel karşı taarruz ise bunu engelledi.

Yunan kuvvetleri için yapılacak tek şey ise kaçmak oldu. 13 Eylül'e kadar Sakarya Nehri'nin doğusunda tek bir Yunan askeri dahi kalmadı. Bu arada panik halinde kaçan pek çok Yunan askeri Sakarya Nehri'nde boğuldu. Böylece 22 gün süren Sakarya Meydan Muharebesi Türk'ün zaferiyle sonuçlandı.