KAZAKİSTAN KONUSUNDA YAZILACAK KİTAPLARIN, VERİLECEK KONFERANSLARIN ARTMASINI DİLİYORUZ. ÇÜNKÜ, ATAYURDUMUZ KAZAKİSTAN’IN TARİHİNİ AYRINTILARIYLA BİLMEDİĞİMİZ GİBİ, BAĞIMSIZLIĞINI KAZANMASINDAN BU YANA, DEVLET BAŞKANI NURSULTAN NAZARBAYEV ÖNDERLİĞİNDE GERÇEKLEŞTİRDİĞİ EKONOMİK VE SiYASi BAŞARILARININ AYRINTILARINI DA TAM OLARAK BİLEMİYORUZ.

Avrasya Bir Vakfı’nın geleneksel olarak gerçekleştirdiği hafta sonu konferanslar dizisinin bu haftaki konukları Doç. Dr. Abdulvahap Kara ve Doç. Dr. Okan Yeşilot’tu. Abdulvahap Kara ve Okan Yeşilot hocalarımın birlikte verecekleri konferansın konusu, tahmin edebileceğiniz gibi, “Avrasya’nın Yükselen Yıldızı: KAZAKİSTAN”dı.
    İki değerli hocamız, Kazakistan’ın tarihini ve tarihin derinliklerinden günümüze uzanan ekonomik ve siyasi başarılarını ayrıntılarıyla ele aldıkları çalışmalarını “Avrasya’nın Yükselen Yıldızı: KAZAKiSTAN” adlı kitapta toplamışlardı. İstanbul Ticaret Odası (İTO) Başkanı Murat Yalçıntaş, Yönetim Kurulu ve Araştırma Yayın Komitesi Üyesi Mehmet Develioğlu’nun yakın ilgisi ve  İTO Ekonomik Sosyal Araştırmalar Bölümü Raportörü Tolunay Dayı’nın hazırlık çalışmalarının her aşamasında yaptığı katkılarla yayınlanan kitabın tanıtım toplantısı ayrıca yapılacağı için, konuşmacılar, eserlerinde ayrıntılarıyla anlattıkları “Avrasya’nın Yükselen Yıldızı: KAZAKİSTAN”ı ana başlıklarıyla anlattılar. “Avrasya’nın Yükselen Yıldızı: KAZAKİSTAN”ı, 300-500 sayfalık bir kitaba ve iki saatlik bir konferans çerçevesine sığdırmak mümkün değildir. Fakat değerli hocalarımız, bir konferans çerçevesinde anlattıklarıyla, bizlere Kazakistan efsanesinin kapılarını açacak altın anahtarlar verdiler.
Kazakistan konusunda yazılacak kitapların, verilecek konferansların artmasını diliyoruz. Çünkü, atayurdumuz Kazakistan’ın tarihini ayrıntılarıyla bilmediğimiz gibi, bağımsızlığını kazanmasından bu yana, Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev önderliğinde gerçekleştirdiği ekonomik ve siyasi başarıların ayrıntılarını da tam olarak bilemiyoruz. Nazarbayev’in, Kazakistan’da Yeşilırmak kıyısına diktirdiği ve kendi elleriyle açtığı Atatürk heykeli ile biz Anadolu Kazaklarına vermek istediği mesajın kodlarını henüz çözebilmiş değiliz.
Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev’in, Türk işadamlarının yatırım ve üretim yapmaları için Güney Kazakistan’da oluşturduğu Türk-Kazak Ortak Sanayi Bölgesi’nin her iki kardeş ülkeye ekonomik açıdan neler kazandırabileceğinin farkında değiliz.
AVRASYA COĞRAFYASINDA BİR YILDIZ YÜKSELİYOR; O YILDIZIN ADI: KAZAKİSTAN.
Kardeş ülkenin, küresel ekonomik kriz ortamında, Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev önderliğinde gerçekleştirdiği başarılar baş döndürücü. Türkiye ve Kazakistan’ın ekonomik ve kültürel ilişkilerini geliştirmesi, kardeş ülkelerin mutlaka yararına olacaktır. İki kardeş ülke, pek çok konuda, birbirinin eksikliklerini tamamlayabilecek potansiyele sahip. Jeopolitik önemleri açısından, her iki ülke benzer tehditlere ve benzer fırsatlara sahiptir. O nedenle, elele vermeleri, işbirliği yapmaları gerekir.
    Yeri gelmişken hatırlatalım; Kazakistan tarihi yalnız Türk tarihi açısından değil, insanlık tarihi açısından da önemli bir araştırma konusudur. Samuel N. Kramer, 15 dile çevrilen ve best seller olan kitabında, “Tarih Sümer’le Başlar” diyor. Doğrudur, tarih Sümer’le başlamıştır ve insanlığa yazı yazmayı da Sümerler öğretmiştir. Fakat, Sümerler kendilerine Sümer değil, Kenger (Kanglı) diyorlardı ve Kengerler’in anavatanı Kazakistan’dı. Sümer yazısının ilk şekli olan kaya yazılarının onbinlercesi Kazakistan’ın Saymalı Taş yaylalarında incelenmeyi, okunmayı bekliyorlar. Kazakistan coğrafyası, Kazakistan tarihi,  insanlık tarihinin yeniden yazılmasını gerektiren belgelerle doludur. Acı, ama gerçek; biz Anadolu Kazaklarının Kazakistan tarihindeki 400 yıllık Kazak Hanlığı’ndan (1456-1847) haberleri yok!  
    Doç. Dr. Abdulvahap Kara ile Doç. Dr. Okan Yeşilot’un Avrasya Bir Vakfı’da verdikleri konferans, “Avrasya’nın Yükselen Yıldızı: Kazakistan”a açılan önemli bir kapı oldu.Kardeş ülkenin son 20 yılda gerçekleştirdiği başarıları dinledik, mutlu olduk. Avrasya coğrafyasında yaşanan siyasi gelişmelerin ne yöne geliştiğini öğrendik, neler yapmamız gerektiği konusunda fikir jimnastiği yaptık.
    Doç. Dr. Okan Yeşilot’un sunuş konuşmasının ardından söz alan Doç. Dr. Abdulvahap Kara, Kazakistan’ın bağımsızlığına kavuşmasının ardından, Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev önderliğinde Kazakistan’ın gerçekleştirdiği başarıları, bölgede yaşanan siyasi gelişmeleri, iki kardeş ülkenin neler yapması gerektiğini satırbaşlarıyla anlattı. Abdulvahap Kara Hocamın anlattıklarının satırbaşları şöyle:
PARLAMENTO SEÇİMLERİ
“20 O cak 2012 tarihinde Kazakistan'ın yeni seçilen 5. Dönem parlamentosu ilk oturumunu gerçekleştirildi. Oturum açılış konuşmasını yapan Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev yeni milletvekillerini kutlayarak, bugünün önemine şu sözlerle vurgu yaptı:
‘Bugün çok önemli bir gündür. Ülkemeizin yasama organı yeniden oluşturuldu. Geçtiğimiz günlerdeki Meclis seçimleri bağımsızlık tarihimizdeki önemli aşamalardan birisi olmuştur. Aydınlık geleceğe sorumlu bir adım atarak, demokratik gelişmede önemli bir safhaya geçtik. Böylece, yeni, döneme yenilenmiş bir parlamento ile birlikte giriyoruz.’”
ULUSA SESLENİŞ KONUŞMASI
    “Kazakistan Cumhurbaşkanı Nazarbayev, 27 Ocak 2012 tarihinde yaptığı "Ulusa Sesleniş" konuşmasında, 10 madde ile, eğitimdem sağlık hizmetlerine, sanayiden tarım sektörüne kadar çeşitli alanlarda kalkınma hamlesi ile ilgili yeni stratejilerini ortaya koydu. Nazarbayev,  geçen yıl büyümenin yüzde 7.5 oranında olduğunu ve milli gelirin fert başına 11 bin doları aştığını söyledi.
Nazarbayev'in bu programda halkı bilgisayar kullanma bilgisinin arttırılması ve haberleşme teknolojilerini iyi kavramaya çağırmasını çok önemli buluyorum. Ayrıca, 2012 yılında Astana şehrinin BDT ve Türk Dünyası Kültür Başkenti olacağını da müjdeledi.”
KAZAKİSTAN- TÜRK DÜNYASI
“Kazakistan son yıllarda Türk Dünyası'ndaki ilişkilerde öncü rol oynamaktadır.”
TÜRK AKADEMİSİ
“Türk tarih ve kültürünü geniş çaplı araştırmak için önemli bir kurum. Bir zamanlar Atatürk bu amaçla Ankara Dil, Tarih ve Coğrafya Fakültesi'ni kurmuştu. Türk Akademisi bunun geniş kapsamlı bir şekli olarak düşünülebilir.”
Türk PA
“Türk Parlamenter Asambleyası (Tür PA), Kazakistan Cumhurbaşkanı Nazarbayev'in önerisi ile hayata geçirildi.”
TÜRK KONSEYİ
“Türk Dünyası Devlet Başkanları Zirve toplantılarının düzenli yapılabilmesi ve alınan kararların takip edilmesi için kurulmuş çok önemli bir teşkilattır.”
BÜYÜKELÇİ JANSEYİT TÜYMEBAYEV
    “Aynı zamanda bir Türkolog olan Kazakistan Ankara BüyükelçisiJanseyit Tüymebayev, iki ülke ilişkilerinin sadece siyasi olarak değil, ekonomik, kültürel ve eğitim alanlarında da gelişmesi için bütün gücüyle çalışmaktadır.
    Tüymebayev, elçilik görevinden önce, Kazakistan Eğitim ve Bilim Bakanı  olarak görev yaptığı için, kültürel ve bilimsel ilişkilerde büyük tecrübesi olduğunu söyleyebiliriz.”
ALFABE BİRLİĞİ MESELESİ
    “Türk Dünyası'nda alfabe birliği sorunu hala güncelliğini koruyor. Bu konuda daha alınacak çok mesafe var.
    Teknolojik olarak bilgisayar çeviri programlarını geliştirmesinin önünde ise hiçbir engel yoktur. Sadece siyasi irade ve mali destek gerekiyor.”
AVRASYA BİRLİĞİ
    “Bugünlerde uluslararası politikada birçok ülkede Rusya Başbakanı Vladimir Putin'in geçtiğimiz aylarda ortaya attığı "Avrasya Birliği" fikri hareretli tartışmalara konu olmaktadır. Putin Kazakistan, Rusya ve Belerusya arasında kurulan "Gümrük Birliği"nin Asya Birliği"nin çekirdeği olduğunu ifade etmişti. Bu durum kimi çevrelerce olumlu bulunurken, kimi çevreler de bunu, eski Sovyetle Birliği'ni canlandırma projesi olarak olumsuz bulmuştu.”
"AVRASYA BİRLİĞİ" FİKRİ
    " ‘Asya Birliği’ fikrini, ilk olarak, 1994 yılında teleffuz eden Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev'dir. Ancak o zaman Rusya Hükümeti Kazakistan Cumhurbaşkanı'nın büyük bir öngörüyle ifade ettiği bu fikre sıcak bakmamıştı. Aradan 17 yıl geçtikten sonra bu fikre sahip çıkış ve hatta dış politikasının temel prensiplerinden birine dönüştürmüş bulunmaktadır.”
RUS SİYASİ MÜLTECİLERİ
    “Avrasya Birliği fikrinin nasıl Rusya'da bu derece önem kazandığını inceleyecek olursanız, onun temelinde 1020'li yıllarda 1917 Devrimi'nden sonra yurtdışına çıkan Rus siyasi mültecilerinin çalışmalarının yattığını görürüz.”
AVRASYA BİRLİĞİ
    “O dönemde Avrupa'da bulunan Nikolay Trubetskoy, Petr Savitskiy ve Florovsky gibi Bolşevik karşıtı Rus siyasi mülteciler Rusya'nın geleceğinin kapitalizmde , kapitalizmde değil, üçüncü bir yol olarak Avrasyacılık olduğunu ileri sürmüşlerdi. Bunlar birlikte 1920'de "Doğru Yöneliş" isimli bir kitap da yazmışlardı.”
JEOPOLİTİK KURAM
    “İşte bu kitap 1991’de SSCB dağıldıktan sonra Rusya aydınlarının dikkatini çekti. Onlar bu ve buna benzer fikirlerin yazıldığı Rus mültecilerinin kitap ve makalelerinden aldıkları ilhamla Rusya Federasyonu’nun geleceğinin Batıcılık da, Rus milliyetçiliği de değil, Avrasya halklarının kültürel ve siyasi birlikte olduğunu söylemeye başladılar. Bu konuda Rus mültecilerinin yazdıkları tüm eserleri tekrar yayınladılar. Bu fikirleri daha da geliştiren Aleksandr Dugin gibi düşünce adamları Avrasyacılık fikrini jeopolitik kuram seviyesine çıkardılar.”
    MUSTAFA ÇOKAY
    “Kısacası, bir zamanlar Ekim Devrimi’ne karşı siyasi mültecilerin çalışması günümüzde Rusya Federasyonu aydın ve politikacılarına ilham vermekte ve nasıl tekrar süper güç olacakları konusunda yol göstermektedir.
    İşte bu açıdan ele aldığımızda,biz niçin Mustafa Çokay’ın Avrupa’da siyasi mülteci sıfatıyla yaşadığı dönemde bağımsız ve yekpare Türkistan Birliği konusundaki fikirleri gözden geçirmiyoruz.”
    ORTA ASYA BİRLİĞİ
    “Çokay’ın Kazakistan’ın ve diğer Orta Asya Türk Cumhuriyetlerinin bağımsızlıklarını pekiştirmesi hususundaki fikirlerden Orta Asya’dan yararlanmayanlar yok değildir. Özellikle Kazakistan Cumhurbaşkanı Nursultan Nazarbayev Şubat 2005’teki ‘Ulusa Sesleniş’ konuşmasında Mustafa Çokay’ın ortaya attığı ‘Yekpare Türkistan’ fikrini daha da geliştirip ‘Orta Asya Birliği’ni kurmayı teklif etmişti.”
    YAŞ TÜRKİSTAN
    “Mustafa Çokay 1921-1941 yılları arasında Paris’te yaşadığı dönemde Avrupa’nın bilimsel ve siyaset çevrelerinde, önemli Avrupalı siyaset adamlarıyla yaptığı fikir alışverişleri sonucunda Kazakistan ve tüm Orta Asya halkları, hatta tüm Türk Dünyası konusunda, Türklerin dil, din, kültür ve tarihleri hususlarında birçok önemli görüşlere sahip oldu. Bu görüşlerini Yaş Türkistan (Genç Türkistan) isimli dergisinin 1929-1939 yılları arasında yayınlanan 117 sayısında yer almaktadır.”
    “AVRASYA’NIN YÜKSELEN YILDIZI: KAZAKİSTAN” kitabını bir başka yazımızda ayrıca değerlendireceğiz.