Yeni yıl heyecanı ve o büyüleyici hazırlıkları şu günlerde yavaştan hayatımızda yerini almaya başladı!

Açılacak yeni sayfalar, televizyonlarda yılbaşı özel programları, belkide kimi evlerde nostaljik tombala eşliğinde aile saadetleri, olmazsa olmazı sokaklarda sabaha kadar süren o çılgın eğlenceler ve bazılarımızda kronik büyük ikramiye hayalleri...

İyisi ve kötüsü ile koca bir seneyi daha geride bırakıyoruz ve...

Farklı hayatlarımız olsa dahi yaşamak büyük bir umut olmaya devam ediyor!

Her sene tek bir gecede görebiliriz aslında yaşadığımız coğrafyanın farklı yüzlerini!

Sınır tanımaksızın eğlenenler, büyük hayaller kuranlar, yeni başlangıçlara sayfalar açanlar ve tüm bunlardan uzak farklı tercihlerdeki hayatlar! Ne güzel değil midir aslında bu kadar farklı renklerde farklı hayatları tek bir çatının altında ve ortak değerler etrafında buluşturabilmek?

Farkında mıyız acaba bu vazgeçilmez ve ikâme edilemez değerlerimizin?

Kim ne düşünürse düşünsün, eğrisi doğrusu ile her sene olduğu gibi bu yılbaşı da yeni bir yılı karşılamaya hazırlanıyoruz! Ancak bu defa büyük bir parantez farkla: 2023!

Çok konuşuldu, çok teorilere konu oldu, çok ürkütüldü, çok diriltildi... Hatta belki de Cumhuriyet tarihinde ülkenin geleceği hakkında hiç bu kadar komplo teorisi üretilmedi!

Yerli yersiz tartışmalara, hadli hadsiz yorumlara açık onlarca mesele görünüyor olsa dahi hemfikir bir konu vardır:

Tarih her zaman gerçekleri yazar!

Ulu Önder Gazi Mustafa Kemal ATATÜRK ve yüzüncü yılına giren o pâyidar eseri Türkiye Cumhuriyeti! Hürriyetimiz, istikbâlimiz, mülkiyetimiz, eşitliğimiz ve insan gibi yaşama hakkımız!

Farkında mıyız kavga konusu ettiğimiz farklılıklarımızın aslında tek çatı altında birleşen zenginliklerimiz olduğunun?

Farkında mıyız mesele haline getirdiğimiz farklı görüşlerimizin aslında aynı istikamette, aynı temenni ile aynı çatı altında yer aldığının?

Peki ya geçen o koskoca yüz yıl içerisinde, Yılmaz Erdoğan'ın dizelerinde ifade ettiği gibi hem Neşet Ertaş'ı hem Bülent Ersoy'u aynı anda sevmeyi başarabildik mi?

Yorum sizin...

Azalan arı popülasyonu gıda güvenliğini tehdit ediyor Azalan arı popülasyonu gıda güvenliğini tehdit ediyor