KAZAKİSTAN İŞADAMLARIMIZI YATIRIMA ÇAĞIRIYOR.

Kazakistan’a yatırım yapacak iş adamlarına çok önemli avantajlar sağlayan yasal düzenlemeler yapıldığını belirten Ankara Büyükelçisi Prof. Dr. Canseyit Tüymebayev, “Yasa, yeni yatırımcılar için yeni teşvik paketinin uygulamasını öngörmektedir. Buna göre kurumlar gelir vergisi, emlak vergisinden 10 yıl muafiyet, varlık vergisinden 8 yıl muafiyet yürürlüğe girmiştir. Yatırım sübvansiyonu da yüzde 30’dur” dedi ve Türk işadamlarını atayurda yatırım yapmaya çağırdı. 

M. KEMAL SALLI

Geçtiğimiz hafta Sakarya Ticaret  ve Sanayi Odası (SATSO), Avrasya Ekonomik İlişkiler Derneği (EkoAvrasya) ve Kazakistan Türkiye Büyükelçiliği işbirliği ile “Kazakistan’da Yatırım İmkanları” konulu bir toplantı düzenlendi. Kazakistan’ın Türkiye Büyükelçisi Prof. Dr. Canseyit Tüymebayev, SATSO’da yaptığı konuşmada ülkesine yatırım yapacak iş adamlarına büyük avantajlar sağlayan yeni yasal düzenlemeleri anlattı, Türk iş adamlarını atayurda yapmaya çağırdı. 

Kazakistan’ın Türkiye Büyükelçisi Prof. Dr. Canseyit Tüymebayev, yıllardır Türk işadamlarını Kazakistan’a yatırım yapmaya davet ediyor. Büyükelçi Tüymebayev, bir eğitim otoritesi olmasına rağmen, yıllar boyu, bıkmadan usanmadan Türk iş adamlarına Kazakistan’a yatırım yapmanın sağlayacağı ekonomik avantajlarını anlatıyor. Büyükelçi Tüymebayev’i, Anadolu’nun çeşitli sanayi bölgelerinde, yanında Kazakistan’ın yetkilileriyle beraber, “Birlikte neler yapabiliriz?” arayışı içinde dolaşırken görebilirsiniz.

Büyükelçi Prof. Dr. Tüymebayev, Kazakistan’ın Sovyetler Birliği’nden bağımsızlığını ilan etmesi sonrasında siyasi ve ekonomik alanlarda atılımlar yapmasını sağlayan kadroda yer almış çok yönlü bir Kazak aydınıdır. Büyükelçi Tüymebayev, engin bilgi ve birikimleriyle Türk iş adamlarını Kazakistan’a yatırım yapmaya çağırırken, onlara, ilerde çok yarar sağlayacakları bir kapıyı aralamaktadır. 

KÜRESEL EKONOMİK GELİŞMELER KAZAKİSTAN’I CAZİBE MERKEZİ YAPIYOR

Türk iş adamları Kazakistan’a yatırım söz konusu olduğunda, ilk tepkileri aradaki kilometreler oluyor. “Kazakistan Batı pazarlarına çok uzak” diyorlar, ama “Peki, Çin Batı pazarlarına daha uzak değil mi?” sorumuza inandırıcı bir yanıt da verilemiyor. 

Günümüzde, siyasi dengelere paralel olarak ekonomik dengelerde de büyük bir değişim yaşanmaktadır. Çin bugün dünyanın ikinci büyük ekonomisi. Ekonomik büyüme temposunda olduğu gibi, bazı alanlarda birinciliği kimselere bırakmıyor. Uzun süre komünist ekonomi düzeni uygulayan Çin artık serbest piyasa ekonomisini benimseyerek küresel ekonomiye eklemlenmiş durumda. Bu özelliklerinden dolayı Çin, aldığı kararlarla, attığı adımlarla küresel ekonomide belirleyici rol oynuyor. 

Çin, küresel ekonomik kriz sonrasında eski büyüme temposunu kaybetmiş olmasına rağmen, ekonomi alanındaki atılımlarını sürdürmekte ve bu atılımlarla küresel ekonomiyi yönlendirmektedir. Çin, küresel ekonomide söz sahibi olabilmek için, dünyayı hem denizden hem de karadan kuşatacak ulaşım ve iletişim hatları oluşturma çabasındadır. Çin, Pasifik’ten Akdeniz’e uzanan tarihi İpek Yolu’nu canlandırmakta kararlıdır. Pekin’den Bakü’ye uzanan altıbin kilometrelik demiryolu hattını bu nedenle oluşturmaktadır. 

Bütün bunlar göstermektedir ki, bazı Türk işadamlarının “Kazakistan uzak” değerlendirmeleri yakın bir gelecekte anlamsız olacaktır. Çin, Rusya ve Batı arasında bir köprü ülke konumunda olan Kazakistan’ın yatırım çağrılarını ciddi olarak değerlendirmek gerekir. Kazakistan Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev’in Kazakistan’ın Almatı bölgesinde oluşturmak istediği Türk-Kazak Organize Sanayi Bölgesi teklifi çok ciddi bir tekliftir ve mutlaka değerlendirilmelidir. 

Kazakistan 2 milyon 724 kilometrekarelik yüzölçümüyle dünyanın 9’uncu büyük ülkesidir. Bağımsızlığını kazandığı 1991 yılından bu yana siyaset ve ekonomi alanında gerçekleştirdiği atılımlarla dünyanın en gelişmiş 30 ülkesi arasında yer almayı başarmıştır. Devlet Başkanı Nursultan Nazarbayev’in gazetemizde tam metnini yayınladığımız “Kazakistan’ın 2050 Stratejisi” kardeş ülkenin ekonomik gelişme konusunda kararlılığını ortaya koyan bir belgedir.

2014 verilerine göre 225 milyar dolar büyüklüğünde olan Kazakistan ekonomisinin 2017’de 310 milyar doları aşacağı, kişi başı milli gelirin de 13 bin dolardan 17 bin dolara yükseleceği hesaplanmaktadır. 

Her alanda çok dikkat çekici atılımlar gerçekleştiren Kazakistan ile dünyanın sayılı ekonomilerin biri olan Türkiye arasındaki dış ticaretin 3 milyar düzeyinde kalması ciddi olarak sorgulanması gereken bir durumdur. Ortak tarihi ve kültürü paylaşan iki ülkenin her konuda işbirliği yapması heriki ülkenin de yararına olacaktır. Kazakistan’ın yatırım çağrılarını ciddiyetle ele alıp değerlendirmememiz gerekmektedir. 

KAZAKİSTAN’A YATIRIM KONUSU SASO’DA DEĞERLENDİRİLDİ

Türkiye’ye geldiği günden bu yana, her fırsatta Türk iş adamlarını atayurdumuza yatırım yapmaya çağıran Kazakistan’ın  Ankara Büyükelçisi Prof. Dr. Canseyit Tüymebayev geçtiğimiz hafta Sakarya’daydı. Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası (SATSO) Meclis Salonu’nda, SATSO Yönetim Kurulu Başkanı Mahmut Kösemusul ve Yönetim Kurulu Üyeleri ev sahipliğinde EkoAvrasya Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Eren, Kazakistan Ankara Büyükelçisi Prof. Dr. Canseyit Tüymebayev ve iş dünyasından çok sayıda temsilcinin katılımıyla “Kazakistan’da Yatırım İmkanları” konulu bir toplantı gerçekleştirildi. 

Toplantının açılış konuşmasını yapan SATSO Başkanı Mahmut Kösemusul geçmişten günümüze gelen kardeşlik ve ortak kültürün ekonomik ilişkileri de olumlu etkilediğini ifade ederek “Sakarya Ticaret ve Sanayi Odası olarak aynı tarihten, aynı kültürden geldiğimiz, aynı dili konuştuğumuz dost ve kardeş ülkemiz Kazakistan için düzenlediğimiz programda olmaktan büyük mutluluk duymaktayız” dedi.

Kösemusul konuşmasında, Kazakistan’a ihracatta hedefin ilk beş olduğunu vurguladı ve bu konudaki görüş ve düşüncelerini şöyle dile getirdi:

“Türkiye, dünyanın en büyük ekonomik bütünleşme modeli olan Avrupa Birliği (AB) ile Gümrük Birliği ilişkisi içinde. Ortadoğu, Orta Asya ve Afrika pazarlarına açılmak için doğal bir üs gibiyiz. Tüm bu bölgenin ortasındaki en büyük sanayi ülkesi ve en büyük sanayi ihracatçısıyız. 

Büyüme ve kalkınmamız hızla devam ediyor. Kalkınmış bir Türkiye, daha büyük, daha zengin, güçlü ekonomisi ve kaliteli demokrasisi ile dünyanın hayranlıkla izlediği lider bir Türkiye istiyoruz. 

Yeni sanayi hamlemizde önümüze bakarken, sadece Türkiye’yi değil, dost ve kardeş ülkelerdeki fırsatları da göz önünde bulundurarak çalışmalar yapmamız gerekir. Bu doğrultuda işbirliği çalışmaları gerçekleştiriyoruz. Aralık ayında Çin’deydik. Nisan ayında Almanya’da. İran için geçtiğimiz hafta bir program düzenledik ve şimdi de Kazakistan için Yatırım Fırsatları programında beraberiz. 

…Sakarya’mız otomotiv, makine, tekstil, gıda, turizm, tarım, inşaat, orman ürünleri, mobilya, metal, elektrik, plastik-kauçuk, mühendislik hizmetleri ve mermer… gibi bir çok farklı sektörde faaliyet gösteren 300’e yakın firmanın 150 ülkeye yaptığı ihracatla Türkiye’nin ihracat hedefine olan katkılarını her geçen yıl artırarak sürdürüyor. 

Kazakistan ile ticaret hacmimizde 2014 yılına göre 2015 yılında bir düşüş gözlemlense de hedefimiz, ticaret hacmimizi çok daha ileri seviyelere taşımak olmalıdır. Kazakistan ile ticaret hacmimizi 50 milyon dolar ve üzerilerine çıkartmak için üzerimize düşen gayreti inşallah göstereceğiz. 

Biliyorsunuz, Türkiye olarak, 2023 yılında 500 milyar dolar ihracat, 1 trilyon dolar dış ticaret hacmiyle dünyanın en büyük 10 ekonomisi arasında yerimizi almayı hedefliyoruz. İlimizin ihracatçı iller sıralamasında Türkiye’de ilk 10 il arasında yer aldığı bilinmekle beraber, hedefimiz ilk 5 il arasına girmektir. Dünyada ekonomik akımlar yön değiştiriyor. Yarınları bugünden planlamak lazım. Kazakistan ile özellikle ürün, hizmet, yatırım ve bilgi alanlarında güçlü ve büyüyen ticareti oluşturan ve avantajlarımızı ekonomik işbirliğimizin temeli haline getirelim”

EkoAvrasya Yönetim Kurulu Başkanı Hikmet Eren de, yaptığı konuşmada, 1991 yılında bağımsızlığını ilan eden Kazakistan’ı resmi olarak ilk tanıyan ülkenin Türkiye olduğunu belirtti. 25 yıldır devam eden diplomatik ilişkiler ve 3,5 milyar dolarlık ticaret hacminin iki ülke ekonomisine katkı sağladığını, ancak bu rakamı yukarı çekmek adına işbirliğini artırmak istediklerini söyledi. Eren, Kazakistan ile gerçekleştirilecek ekonomik başarıların diğer kardeş ülkeler için de güzel bir örnek oluşturacağını belirterek, “Kazakistan, Türk yatırımcılar için bölgede en uygun olan Türk Cumhuriyetlerinden biridir. Biz, kardeş Kazakistan’ın bu yatırım fırsatlarını iyi değerlendirebilirsek, iki ülke arasındaki bağları kuvvetlendireceğimiz gibi, Türk Cumhuriyetleri için de yeni ufuklar açmış olacağız” dedi. 

PROF. DR. TÜYMEBAYEV: “KAZAKİSTAN- TÜRKİYE İLİŞKİLERİ EN ÜST DÜZEYDE DEVAM ETMEKTEDİR”  

Kazakistan’ın Ankara Büyükelçisi Prof. Dr. Canseyit Tüymebayev de, toplantıda yaptığı konuşmada, bu tür ikili siyasi ilişkilerin ekonomik, ticaret ve kültür alanında iki ülke arasındaki işbirliğine büyük katkı sağlayabilecek bir fırsat olduğunu dile getirerek, “Kazakistan büyük potansiyel ve perspektiflere sahip genç, dinamik ve gelişen bir ülkedir. Bağımsızlığının ilk yıllarından bugünkü 25. yıldönümüne kadar ekonomik ve siyasi istikrarı önemseyen ülkemiz özellikle yabancı yatırımcılar için tüm imkânlarının seferber etmektedir” dedi.

Kazakistan Büyükelçisi Prof. Dr. Tüymebayev, Türkiye ile Kazakistan arasındaki ilişkilerin en üst düzeyde devam ettiğini vurguladığı konuşmasına şöyle devam etti: 

“Siyasi istikrar ve ekonomik gelişim alanı yeni fırsatlar yaratıcısı bir alandır. Kazakistan bu yönde çalışmalarını önceleyen bir ülke olmuştur. Kazakistan’ın uluslar arası rezervleri 70 milyar doları aştı. Bağımsızlık yıllarımızda ülke ekonomisine 130 milyar dolardan fazla yabancı yatırım çekildi. Bunun yanı sıra dünyanın 126 ülkesine 200 çeşitten fazla ürün ihraç eden bir ülkedir. 

Coğrafi yapısı nedeniyle ülkemizde her çeşit yer altı madeni üretilmektedir. 5000 den fazla yer altı madeninin  tahmini değeri  46 trilyon dolardır. Kazakistan ile  Türkiye arasındaki ilişkiler en üst düzeyde devam etmektedir. Bu da haliyle işadamları ile sanayiciler için yol açmakta ve yeni imkânlar oluşturmaktadır. Türk sanayicilerine ülkemizde konforlu ortam sağlamak adına büyük gayret sarfettiğimizin altını çizmek istiyorum. 

Bu bağlamda Kazakistan’da Türk-Kazak Ortak OSB kurulma çalışmaları devam ediyor. Kazakistan gıda sanayi, hafif sanayi ve tekstil sanayi ürünlerinin ortak işletmelerde üretilmesine yönelik ilgi bildirilmektedir. Kazak tarafı yeni Türk yatırımlarına, Türk fabrikaları ile sanayi tesislerinin bir kısmının Kazakistan’a taşınmasına ve ürünlerinin buradan Avrasya ülkelerine ihraç edilmesini sağlıyor. Tarım endüstrisi ikili işbirliğinin geliştirilmesinin önemli bir parçası olabilir. Tarıma dayalı sanayi alanında ortak projelerin gerçekleştirilebilir.”

“10 YIL VERGİ YOK”

Kazakistan’a yatırım yapacak iş adamlarına çok önemli avantajlar sağlayan yasal düzenlemeler yapıldığını belirten Ankara Büyükelçisi Prof. Dr. Canseyit Tüymebayev, “Yasa, yeni yatırımcılar için yeni teşvik paketinin uygulamasını öngörmektedir. Buna göre kurumlar gelir vergisi, emlak vergisinden 10 yıl muafiyet, varlık vergisinden 8 yıl muafiyet yürürlüğe girmiştir. Yatırım sübvansiyonu da yüzde 30’dur” dedi. 

Türk iş adamlarının, küresel ekonomik gelişmeleri dikkate alarak, Kazakstan’ın bu çağrısını değerlendirmesi gerekir. Atayurdumuz bizi bekliyor!