Yazı başlığın da yaptığım sıralama olması gerekenin tersine, benim tercihim. İnsan olmak ve insanca vasıf ve yeterlilikleri kazanmak ki adam olmaya direkt geçiş sebebi, kişilik ve prensip kurallarınla besleyip, hayattaki duruşunla davranışlarınla muazzamlık katacaksın. Cinsiyet en basit yanı, yaratılışından sahip olduğun bir özellik. İnsani davranışlar için de olmak adam olma vasıflarına sahip olmak cinsiyet üstü bir kazanım. Erkek insani kazanımları toparlamış ise kişiliğin de adam olmak adına sonsuz bir arayışa sorgu ve yenilenmeye açık ise, yol doğru, gidiş doğrudur.
Erkek hayatına zarafeti, inceliği, naifliği alır, kırıtma cıvıtma halden uzak değme erkektir. Erkek ağlamaz lafı beyhudeliktir, erkek ağlar, merhameti sevgisi yüksektir. Şehvetlidir de akıl süzgeci ve öne çıkarma anını ve halini iyi hesap eder aklı ile, özün de insandır. Bakışındaki odak, sesindeki tınıyı, hareketlerin deki incelik vardır da erkek olması bu inceliğe netlik katar. Alemin, dünyanın, ülkenin tüm dertlerini toplar da “peki” sine sığdırır geçer. Olması gereken yerde deryadır, denizdir, şelaledir, tayfundur, kasırgadır, olmaması gerekli hallere de mütenadır, varlığıyla yokluğunu kimse bilemez kestiremez. Erkekse, adamsa, insansa, her insan için insan tanımı yapar çoğuldur, yaşı ve yaşanmışlığını ayırımsız kategorize eder küçüklerine ayırımsız yaratılmış halleriyle tanım yapar, oğuldur. Erkek yaratılışın da var olan yaşadığı toplumdan alıntı yaptığı kural ve hassasiyetleri benliğine ek yapar, disiplin erkeğe özgü bir kavramdır. Erkek beyninde fırtınalar kopsa da kuralcıdır. Kuralcı olma hali daha iyisini arama bulma ve hayata katma mücadelesini askıya aldırmaz. Fıtrat ya da format, erkeklerin özünde askerlik işlenmiştir. Doğa ile mücadele etme yeterliliği erkeğindir. Kadın erkek için yarıştığı bir cinsiyet değil ortak yaşam için barıştığı yaren yoldaştır.
Erkek tüm yetersiz haldeki hayatına gururu, haysiyeti, edebi, şerefi sığdırır ve bilir ki yüksek değerlere sahip olmak erkek olmaktan, adam olmaktan çok daha değerlidir, insan olmanın vazgeçilmezidir. Sevdası da sevgisi de gizemlidir, canım cicimden ziyade kadınımı oğulu bilir. Oğulun da cinsiyet ayrımı yoktur, yaşama hallerinin sinsile dizimi gizlidir. Erkek olma halini çok sıradan bulur, üstünlük göstergesi değildir, sıradanlık hiç değildir. Cinsiyet yarışını ve yarıştırma hallerini gereksiz ve akıl dışı olarak değerlendirir. Dünyadan yaşam dan ne alırımdan çok biz insan halimizle bu dünya ya ne verir ne katarızdır ilkesi. Yaşam felsefesin de bireysellikten ziyade çoğulculuk, oğulculuk vardır ki, oğlan, erkek tanımlaması bundan kaynaklıdır. Arıların çoğalma dönemleri, oğul verme benzetmesi gibi. Felsefe ve kavram tanımlamalarından günümüz gerçeğini nasıl anlatmak lazım, yaşadıklarımız ile bilekli, yürekli, akıl sahibi erkek ile günümüz erkek hali bir çelişkili dönem geçirmektedir. İmparatorluklar da dahi uzun yıllara dönemsel adını vermiş “Lale Devri” gibi..