CENEVRE 
Türkiye'nin, Dünya Ticaret Örgütü (DTÖ) nezdindeki Daimi Temsilcisi Büyükelçi Mehmet Haluk Ilıcak, Türkiye'de iş dünyasının DTÖ çalışmalarına daha fazla ilgi göstermeleri ve kendileriyle yakın çalışması çağrısında bulunarak, "Uluslararası ticareti düzenleyen yer burası. Eğer burada kaybederseniz burada hakkınızı iyi savunamazsanız o zaman ikili anlaşmalarda kazanma şansınız çok az" dedi.

Cenevre'de dün gerçekleştirilen DTÖ Genel Kurulu'nda alınan kararlarla ilgili AA muhabirine konuşan Ilıcak, DTÖ'nun, 19 yıllık tarihinde ilk küresel ticaret anlaşmasını onayladığına dikkati çekti.

Toplantıda, ticareti kolaylaştırma, küresel gümrük işlemlerinin basitleştirilmesi ile gıda ve stoklarının yönetimi olmak üzere 3 alanda anlaşmaya varıldığını vurgulayan Ilıcak, "3 anlaşma aynı anda ve tek bir çekiç darbesiyle kabul edildi" dedi.

Ticaretin kolaylaştırılması anlaşmasıyla teknik engellerin kaldırılması, gümrük masraflarının indirilmesi ve az gelişmiş ülkelere belli hakların verilmesinin amaçlandığını dile getiren Haluk Ilıcak, ticaretin kolaylaştırılması anlaşmasının temmuz ayına kadar sağlanamaması ve onun üzerine yoğunlaşıldığı için Bali sonrası çalışma programının da oluşturulamadığını anlattı.

"Alınan kararla Bali sonrası çalışma grubunun oluşturulma tarihi de 31 Temmuz 2015'e uzatıldı" diyen Ilıcak, gıda güvenliği için stoklama hakkında da ABD ile Hindistan arasında varılan uzlaşının konsey kararı haline getirildiğini, bu konuda da anlaşmaya varıldığını vurguladı.

DTÖ'de daha önce küresel boyutta böyle bir ticaret anlaşması yapılamadığını, DTÖ'de bu boyutta bir karar alınması için tüm DTÖ üyesi ülkelerin evet oyu kullanması yani üye ülkeler arasında konsensüs sağlanması gerektiğine dikkati çeken Ilıcak, DTÖ’nün kabul ettiği bu çok taraflı anlaşmanın, sağlanan konsensüs sayesinde örgütün kuruluşundan bu yana yaptığı ilk küresel anlaşma özelliği taşıdığını kaydetti.

Sınırlar ötesi ticaret prosedürlerini kolaylaştırması ve küresel ticarete yılda 1 trilyon dolar katkı yapması öngörülen anlaşma, gümrük kontrolleri ve sınır prosedürleri bakımından yeni standartlar anlamına geliyor.

DTÖ, 3-6 Aralık 2013'te Bali'de gerçekleştirilen 9. Bakanlar Konferansı’nda dünya ekonomisine yılda 1 trilyon katkı yapacak ve yaklaşık 21 milyon kişiye istihdam sağlayabilecek Çok Taraflı Ticareti Kolaylaştırma Anlaşması konusunda anlaşmaya varmıştı.

Anlaşmanın 31 Temmuz 2015 tarihinde yürürlüğe girmesi öngörülüyor.

Türkiye'nin adaylığı

2015 Aralık ayında yapılması planlanan bakanlar konferansına Türkiye'nin aday olması hakkında ise Ilıcak, şunları kaydetti:

"Kenya ile yarışıyoruz. Bu önemli toplantıyı İstanbul'a getirmek için çalışmalarımıza devam ediyoruz. Bunun için 10 Aralık'taki konsey toplantısında hangi ülke üzerinde konsensüs sağlandığı açıklanacak. İnşallah başarırız. Ekonomi Bakanlığımız çok büyük çaba sarfediyor ve Dışişleri Bakanlığımız da destekliyor. Çalışmalarımızı sürdürüyoruz. Olursa, Türkiye çok ciddi bir toplantıya ev sahipliği yapmış olacak. Bundan sonraki kararlarda şimdi nasıl Bali öncesi, Bali kararları, Bali sonrası program konuşuluyorsa inşallah 2015 Aralık ayından sonra da İstanbul kararları, İstanbul öncesi ve sonrası diye konuşmaya başlayacağız." 

Türk iş dünyasının, DTÖ çalışmalarına, toplantılarına, kararlarına ilgisizliğinden yakınan Ilıcak, "Türkiye'de işveren kuruluşları, holdingler ve bütün iş alemi dahil hemen hemen kimsenin DTÖ ile ilgilenmediği hissi oluştu bende" dedi.

DTÖ kararlarının önemine vurgu yapan Ilıcak, "Bir ülkeyle yaptığınız ikili anlaşmalar sadece o ülke ile sizi bağlıyor ve ülkeden ülkeye değişiyor kimi iptal ediyor 'Ben vazgeçtim' diyor bu hakları her zaman var. Halbuki, DTÖ'de bir anlaşmaya varırsanız bundan vazgeçme hakkınız yok" dedi.

Ilıcak, "Uluslararası ticareti düzenleyen yer burası. Eğer burada kaybederseniz burada hakkınızı iyi savunamazsanız o zaman ikili anlaşmalarda kazanma şansınız çok az. Türk iş dünyasının ilgisini DTÖ'ye çekmek için bazı çalışmalar yapmayı planlıyoruz. Türkiye'deki büyük holdingler, iş çevreleri, TÜSİAD, MÜSİAD, TOBB, DEİK gibi birliklerle bir dizi program yapıp onların DTÖ'ye olan ilgisini artırmak istiyoruz" diye konuştu.

Haluk Ilıcak, sözlerini şöyle tamamladı:

"Biz burada bürokrat olarak bir şeye karar veririz ama o kararı verdiğimiz anda ya o sektördeki insanın canı yanar ya da o sektördeki insan abat olur. Ama biz bu kararı şansa bırakmayıp sektördeki insanlarla beraber karar verirsek o zaman haklarımızı daha iyi koruruz. Bizim, iş çevreleriyle bir arada çalışmamız ve bu işi beraber götürmemiz lazım. Ricam iş adamlarımızın DTÖ'ye ilgi göstermeleri. Burada bizim diyeceğimiz bir evet onları bağlıyor bir evet onları belki çok ileri götürecek belki de bizim diyeceğimiz bir evet onları zora sokacak. O yüzden çok yakın çalışmamız gerekiyor."