Gelecek 10 yılda büyüme temel faktör olacak

Maliye Bakanı Şimşek, "Gelecek 10 yılda büyüme temel faktör olacak. Büyümenin son 10 yıla göre kıt olduğu bir ortamda Türkiye gelecek 10 yıl içerisinde farklılaşacak" dedi.
 
İSTANBUL - Maliye Bakanı Mehmet Şimşek, "Gelecek 10 yıl içerisinde büyüme temel faktör olacak. Büyümenin son 10 yıla göre kıt, potansiyelinin düştüğü bir ortamda Türkiye, gelecek 10 yıl içerisinde farklılaşacak. Bu farklılaşmanın da zeminini şimdiden hazırladık, hazırlıyoruz" dedi.

"Türkiye Özel Sermaye Forumu 2014" toplantısında konuşan Şimşek, şirket satın almalarının ve birleşmelerinin en önemli motorunun büyüme olduğunu söyledi.

Büyüme olursa bu aktivitelerin güçlü olacağını aktaran Şimşek, Türkiye'nin bu açıdan önemli bir 10 yıl geçirdiğini kaydetti.

Şimşek, gelecek 10 yılın daha kritik olacağına dikkati çekerek, "Sebebi de şu; geçtiğimiz 10 yılda küresel ekonomiye baktığımızda, gelişmekte olan ülkelere baktığımızda çok yüksek emtia fiyatları görüyorsunuz. Çok düşük faiz ortamı, şu anda devam ediyor ama eninde sonunda bitecek. Global likiditenin bol olduğu bir dönem. Dolayısıyla aslında büyümenin de göreceli olarak yüksek olduğu bir dönem" değerlendirmesinde bulundu. 

Gelecek 10 yılın en önemli konusunun büyüme olacağını belirten Şimşek, bu dönemde "Büyüme nerede olacak?" sorusuna doğru cevap verilebildiği takdirde o zaman geçmiş 10 yıl gibi iyi kazançlar elde edebileceğini söyledi.

Şimşek, büyümenin temel faktör olacağı gelecek 10 yıl içerisinde veya büyümenin son 10 yıla göre kıt, potansiyelinin düştüğü bir ortamda Türkiye'nin gelecek 10 yıl içerisinde farklılaşacağını kaydeden Şimşek, bu farklılaşmanın da zeminini şimdiden hazırladıklarını, hazırlamaya devem ettiklerini belirtti.

Siyasi istikrar olmadan reform olmadığını ve Türkiye'de siyasi istikrarın olduğu dönemlerde reform yapıldığını dile getiren Şimşek, sözlerine şöyle devam etti:

"Reformlarla birlikte refah artışı oluyor. Siyasi istikrar reformlar için çok önemli bir değişken. Türkiye'de bu yıl iki seçimi geride bıraktık. Seçimlerden önce nispeten yoğun bir gündem yaşandı. Bir kargaşa ve tartışma ortamı yaşandı. Siyasi motivasyonlarla bir sürü konu gündeme geldi. Ama sonuçta çok açık ve net olarak her iki seçimde son derece yumuşak ve demokrasinin güçlendiği bir süreç olarak geçirildi. Türkiye'de mahalli seçimlerde AK Parti bir önceki mahalli seçime göre oy oranını iyi bir şekilde artırarak belediyelerin neredeyse yüzde  60'ını kazandı. Hemen akabinde cumhurbaşkanlığı seçimi yapıldı. Bu seçimde de bütün muhalefet bir olmasına rağmen başbakanımız, cumhurbaşkanı oldu. 

Bir hafta içerisinde Türkiye'de iktidardaki partinin genel başkanı değişti, başbakanı değişti, yeni bakanlar kurulu kuruldu. Yeni cumhurbaşkanı var. İktidardaki partinin yeni bir genel başkanı ve yöneticileri var. Ne kadar yumuşak bir geçiş oldu. Kavga, gürültü yaşanmadan Türkiye bunu başardı. Bunu kaç ülke yapabilir merak ediyorum. Türkiye'de siyasi istikrara ilişkin en ufak bir tereddüt varsa bu tereddütlerin geride kalmış olması lazım. Eylül başında yeni hükümet göreve başladı, güvenoyu aldı. Eylül başında yapılan bir ankete göre bugün seçim olsa, vatandaşın yüzde 52'ye yakını iktidardaki partiye, AK Partiye oy verecek. Eylül ayında 18'inde yapılan başka bir ankete göre burada da yüzde 51 civarı. dolayısıyla Türkiye'de siyasi istikrara ilişkin tereddütlerin geride kalmış olması lazım. Bütün siyasi motivasyonlarla ortaya atılan iddialara rağmen Türkiye çok açık ve net olarak istikrardan yana, reformdan yana, refahtan yana bir tercih ortaya koymuştur." 

"Reformlarla Asya kadar hızlı büyümenin temellerini hazırlıyoruz"

Mehmet Şimşek, ekonomi yönetimi olarak Başbakan Yardımcısı Ali Babacan'ın başkanlığında uzun bir süredir Türkiye'nin değişiminin ve dönüşümünün yeni halkasını oluşturacak, çok kapsamlı ikinci - üçüncü nesil reform paketini içeren bir paket üzerinde çalıştıklarını aktararak, bu çalışmaların devam ettiğini ve bu sene içerisinde biteceğini söyledi.

Bu reformlarında bir kısmını gelecek yıl yapılacak seçimleri beklemeden bir kısmını da hemen seçimlerden sonra uygulamaya koyacak şekilde hazırladıklarını dile getiren Şimşek, bu reform programının 25 dönüşüm alanını kapsadığını ve bu 25 dönüşüm alanına ilişkin bin 200'ün üzerinde reform tedbiri alınacağını kaydetti. 

Bakan Şimşek, Türkiye'nin 2023 yılı vizyonu ve hedefleri olduğuna değinerek, bu hedeflerin iddialı olduğunu ve bunu kabul ettiğini ifade etti. 

Bu hedeflerin 2007 yılı öncesinde kurgulandığını belirten Şimşek, "O gün, bugün küresel bir kriz var. Avrupa'da kriz sonrası neredeyse bir durgunluk var. Orta Doğu'da çok büyük çalkantılar yaşandı, yaşanıyor. Buna rağmen Türkiye, tabii ki bu reform programı ile geçmişte ve önümüzdeki dönemde yapacaklarıyla 2023 hedeflerini gerçekleştirme konusunda yoluna kararlı bir şekilde devam edecek.  Kısa vadede baktığınızda Türkiye'de büyüme ılımlı. Doğrudur Asya kadar büyüyemiyoruz. Bu reformlarla Asya kadar hızlı büyümenin temellerini hazırlıyoruz" ifadelerini kullandı.