ANKARA

Enerji ve Tabii Kaynaklar Bakanı Taner Yıldız, enerjideki kamu iktisadi teşebbüslerinin (KİT) döviz alımlarının kısmen veya tamamen Merkez Bankasından yapabilmesinin önünün açıldığını belirterek, "17 Aralık ile 31 Aralık arasında BOTAŞ'ın ödeyeceği miktar yaklaşık 1,2 milyar dolar. Yalnızca Rusya'ya değil, diğer ülkelere de yapacağı ödemeler var. Bunların her birisini daha dikkatli bir şekilde kullanmak istiyoruz. O yüzden Merkez Bankasından yapılacak alımların piyasada daha olumlu tesir yapacağına inanıyoruz" dedi.

Yıldız, 29-30 Nisan 2015'te gerçekleştirilecek 3. Uluslararası İstanbul Akıllı Şebekeler Kongre ve Fuarı için düzenlenen tanıtım resepsiyonunun ardından gündemdeki konulara ilişkin soruları yanıtladı.

Enerjideki KİT'lerin döviz alımlarının Merkez Bankasından yapılmasına yönelik sorular üzerine Yıldız, Türkiye Petrolleri Anonim Ortaklığı ve BOTAŞ'ın Türk Lirası cinsinden tahsilatı döviz olarak yurt dışına ödemesiyle alakalı önemli bir başlık bulunduğunu söyledi.

Başbakan Yardımcısı Ali Babacan ve Merkez Bankası ile yaptıkları görüşmelerde bunun piyasada farklı bir anlama gelmemesi, farklı yorumlanmaması için döviz alımlarının kısmen veya tamamen Merkez Bankasından yapılabilmesinin önünün açıldığını dile getiren Yıldız, bu konunun protokole bağlandığını ifade etti. Yıldız, şöyle konuştu:

"Bu aynı zamanda BOTAŞ'ın döviz fiyatlarının yükseldiği durumlarda aldığı bir tedbir olarak da algılanmalıdır. Sanki yurt dışına çıkan bir paraymış gibi bir muamele gösterilmesinin, bir yatırım miktarının yurt dışına çıkıyormuş gibi gösterilmesinin doğru olmayacağını düşündük. 17 Aralık ile 31 Aralık arasında BOTAŞ'ın ödeyeceği miktar yaklaşık 1,2 milyar dolar. Yalnızca Rusya'ya değil, diğer ülkelere de yapacağı ödemeler var. O yüzden bunların her birisini daha dikkatli bir şekilde kullanmak istiyoruz. O yüzden Merkez Bankasından yapılacak alımların piyasada daha olumlu tesir yapacağına inanıyoruz. En azından olumsuz tesir yapmayacaktır."

Yıl sonuna kadar 1,2 milyar doların tamamının Merkez Bankasından yapılacağını bildiren Yıldız, "Yükselen ve düşen piyasa zamanlarında bu çok ön plana çıkacak, stabil olduğu zamanlarda bunun bir çarpan etkisi olmayacak. Olumsuz manada bir çarpan etkisi olmayacak. Böyle bir tedbiri alıyor olmamız en azından spekülatif hareketleri engelleyecektir. Bunun da piyasaya olumlu bir katkısı olacağı kanaatindeyim" dedi.

Yıldız, döviz kurundaki artışın ham petrol fiyatlarındaki gerilemeyi absorbe edip etmeyeceği yönündeki soruya karşılık, "Dolar kurunun artması enerji sektörünü sevindirmemektedir. İthalat yapan bir ülke olarak bunun olumsuz tesirini her zaman söylüyorum. Ham petrol fiyatlarındaki düşüşün bir kısımını, hangi orandaysa bunu kamuoyuyla şeffaf olarak paylaşıyoruz, dövizin yükselişi absorbe ediyor, bir nevi kapatıyor. Bu rakamların çok yükselmemesini temenni ediyorum. Rusya'da 2 günde yaşanan gelişmelerin, ekonomik bir kısım hareketliliğin Türkiye üzerindeki yansımaları olarak da bunu özetleyebiliriz. Uzun vadeli olmayacağı kanaatindeyim" değerlendirmesinde bulundu.

Güney Akım'ı canlandırma gayretleri

Rusya'da rublenin dolar karşısında değer kaybetmesinin, enflasyon rakamlarının tahrik edilmesinin önemli olduğunu dile getiren Yıldız, ruble ile liraya ilişkin iki ülke liderlerinin öngördüğü yapının şu anda daha sıhhatli ve önemli hale geldiğini belirtti. Yıldız, "Bunun daha üzerinde önerilen barter sistemidir. İhracat ve ithalat rakamlarının karşılıklı mübadelesidir" diye konuştu.

Yıldız, Avrupa ülkelerinin Güney Akım'ı canlandırma gayretlerine yönelik soru üzerine Güney Akım'ın tarafının Türkiye olmadığı, proje canlandırılmak isteniyorsa bunun ilgili tarafların görüşmeleri sonucunda olacağını belirtti. Türkiye'nin bu konuda bir dahlinin olmayacağını vurgulayan Yıldız, böyle bir tartışmanın tarafında olmayı doğru bulmadığını söyledi. 

Bakan Yıldız, Rusya'dan alınacak doğalgazda indirim yapılmasına yönelik görüşmelerin devam ettiğini de dile getirdi.

17 Aralık'ın yıldönümü

Taner Yıldız, 17 Aralık'tan bu yana geçen 1 yıla ilişkin değerlendirmelerin sorulması üzerine, geçen yıl 17 Aralık'ta Bakü'de Trans Anadolu Doğal Gaz Boru Hattı Projesi ve Hazar Denizi'ndeki doğalgazın Avrupa'ya taşınmasıyla alakalı 45 milyar dolarlık projede 12 ülkenin devlet, hükümet başkanları ve bakanlarının yatırım kararı aldığını anımsattı. Yıldız, şöyle devam etti:

"Benim açımdan böylesine teknik bir yönü var. Aynı zamanda Şeb-i Arus'un, Hazreti Mevlana'nın ruh iklimlerimizde yaptığı değişimin ve dönüşümün bizde çok ciddi tesiri var. 17 Aralık bunu hatırlatıyor. 17 Aralık ne yazık ki aynı zamanda Türkiye'de yakın siyasi tarihimizde gizlilikle, gizemle şeffaflık arasında tercih yapılması gerektiğiyle alakalı önemli bir dönüm noktasını oluşturuyor. Türkiye bu ikisinden birini tercih etmek durumunda. Biz tercihimizi şeffaflıktan yana kullandığımızı söyledik. Bir kısım paralel yapının ortaya koymaya çalıştığı eğer doğruysa niçin bu gizli yapılmaya çalışıldı, yanlışsa niçin tercih edildi. Böyle bir yapı bu şeffaflığı yalnızca kamuoyuna anlatamadığı gibi kendi içinde bulunduğu camiaya da anlatamamıştır. Her birimizin yakından tanıdığı arkadaş çevresinde de kendi içlerinde o kafa karışıklığı söz konusudur. Türkiye bu gizemli hareketin ve gizli telefon dinlemelerinin, özel hayata uzanmaların, tecessüsle şeffaflığın tercihini yapmak durumundaydı. Şu anda yapılan budur, yapılan tercihin temel başlığı budur."