ANKARA - Gıda, Tarım ve Hayvancılık Bakanı Mehdi Eker, konuk olduğu AA Editör Masası'nda yaptığı açıklamada, Türkiye'de tarım arazilerinin 1926'da kabul edilen Medeni Kanundan itibaren sürekli bölündüğünü, bu yıl yapılan düzenlemeyle miras yoluyla bölünmenin önüne geçtiklerini anlattı.

Arazi toplulaştırmanın amacının Türk tarım sektörünün verimliliğini artırmak olduğunu vurgulayan Eker, bu düzenlemeyle tarımsal üretimin alt yapısını oluşturduklarını, parseller arasındaki sınırları kaldırıp büyüttüklerini söyledi. 

Toplulaştırmada önceliklerinin bölgesel kalkınma projelerinin uygulandığı alanlar olduğunu belirten Eker, şunları kaydetti:

"GAP illerinin tamamında yüzde 90 seviyesini aşmış durumdayız. 2003 yılından ki 2008'den sonra çok büyük ivme kazandı, şu ana kadar bizim toplulaştırmasını tamamladığımız saha 4,5 milyon hektar, yani 45 milyon dönüm. 1961-2002 arasındaki 41 yılda Türkiye'nin toplulaştırdığı arazi miktarı 450 bin hektar. 2015 yılı sonu itibarıyla bu, 6 milyon hektara çıkmış olacak. Geriye yaklaşık 8 milyon hektar kalıyor. 2023 yılını hedefledik. Tabii para verilirse daha kısa sürede bitiririz." 

Uygulamayla daha verimli, alt yapısı sağlam parseller oluşturduklarına dikkati çeken Eker, arazi toplulaştırmanın modern tarımsal üretime imkan sağlayacağına da işaret etti.

"Avrupa pazarındaki balıkların üçte biri bizden" 

Bakan Eker, balıkçılığa ilişkin soruyu yanıtlarken, kaynakların doğru kullanımı ve doğru yönetimi adına su ürünleri avcılığında bir dizi regülasyona gittiklerini hatırlattı. Bu regülasyonlardan çok başarılı neticeler aldıklarının altını çizen Eker, "Örneğin, çinakop ve lüfer boylarına getirilen sınırlamayla Türkiye'de müteakip yıllarda lüferde ciddi artış meydana geldi" diye konuştu.

Türkiye'nin bütünüyle balık ihtiyacını avcılıktan değil, üretimden karşılaması gerektiğine dikkati çeken Eker, sahaların bir kısmının bu işe tahsis edilerek takviye yapılması gerektiğini dile getirdi. Eker, üretilen balığın lezzetinin yemle alakalı olduğunu ifade ederek, lüferin et, sazanın ot yediğini, balıkların yedikleri yeme göre lezzetinin değiştiğini söyledi. 

Türkiye'nin kültür balıkçılığı üretim miktarını 61 bin tondan 233 bin tona çıkardıklarını vurgulayan Eker, "Avrupa'ya hem alabalık, hem çupra hem de levrek satışı konusunda ciddi artış oldu. Avrupa pazarında satılan balıkların üçte biri, dörtte biri bizden gidiyor" değerlendirmesinde bulundu.