Türkiye Yazarlar Birliği (TYB) İstanbul Şubesi ve İstanbul Büyükşehir Belediyesi (İBB) Kültür Daire Başkanlığı'nın iş birliğiyle bu yıl 9.'su düzenlenen "İstanbul Edebiyat Festivali" ile kentte "Edebiyat Mevsimi" yaşanacak.

Bu yılki teması "Sinema ve Edebiyat" olarak belirlenen festival, 27 Kasım'da başlayacak.

Festivalde, müzik dinletilerinin yanı sıra her güne özel film gösterimleri yapılacak ve kendi alanında adını duyurmuş çok sayıda konuşmacı yer alacak.

Festivalin bu yılki "Onur Konuğu" ise son filmi "Buğday" ile adından söz ettiren yönetmen Semih Kaplanoğlu olacak.

Oturumlarda yerli ve yabancı sinemaya dair edebi yaklaşımlar, edebiyat uyarlamaları, festivaller gibi sinemayı edebiyatla bütünleştiren birçok konu masaya yatırılacak, etkinlikler TYB İstanbul Şubesi'nin bulunduğu Sultanahmet'teki Kızlarağası Medresesi'nde gerçekleştirilecek.

"Edebiyat ve sinema, estetik zevki ve bakış açısını geliştirmede önemli"

TYB İstanbul Şubesi Başkanı ve Festival Koordinatörü Mahmut Bıyıklı, AA muhabirine yaptığı açıklamada, edebiyat ve sinemanın, insanlara ulaşmada, estetik zevki ve bakış açısını geliştirmede iki önemli araç olduğunu söyledi.

Sinema tarihinde birçok edebi ürünün sinemaya aktarıldığını vurgulayan Bıyıklı, "Sinema ve edebiyat, insanlara seslenirken farklı araçları kullansa da benzer amaçları olduğunu görürüz. Roman ve hikaye başta olmak üzerek birçok edebi ürün senaryoya çevrilmiştir. Gerek ülkemizde gerekse dünyada edebiyattan sinemaya çok başarılı uyarlamalar bulunmakta." diye konuştu.

"Festivalde sinema ve edebiyat ilişkisi masaya yatırılacak"

Festival düzenleme kurulunda yer alan sinema yazarı İhsan Kabil de sinemanın bir yanıyla edebiyatın bir tarzı gibi olduğunu dile getirdi.

Festivalde sinema ve edebiyat ilişkisinin masaya yatırılacağını aktaran Kabil, "Edebiyat eserlerinde olduğu gibi giriş, gelişme ve sonuç dediğimiz klasik düzen senaryolarda da vardır. Bu anlamda ana çerçeve itibarıyla sinema edebiyatın bir cüzü gibidir, öte yandan kendine has, özgür bir dili de vardır. Edebiyatla ifade edilemeyecek bir imgesel anlatım da mevcuttur. O yanıyla da sinema edebiyattan ayrılır." ifadelerini kullandı.

"Sinemanın bütün sanat dallarıyla güçlü bir bağı var"

Düzenleme kurulunda yer alan sinema yazarı Abdulhamit Güler ise sinemanın bütün sanat dallarıyla güçlü bir bağı olduğunu ifade etti.

Güler, sinemanın edebi bir metin değil, görsel bir edebi yöntem olduğunu belirterek, "Edebiyat eserlerinin sinemaya uyarlanmasının çok ötesinde bir ilişki söz konusu. Ülkemizde bu ilişki yeterince sağlanabilmiş değil. 'Edebiyat Mevsimi' gibi geniş kapsamlı organizasyonların en önemli etkisi bu olsa gerek; farkındalık oluşturup yeni bakış açılarına kapı aralayacak." dedi.