Güzelliğin en büyük üç düşmanı ise mutsuzluk, stres ve öfke ona göre. Tam da fotoğraflarda gördüğünüz gibi cıvıl cıvıl, doğal, capcanlı bir kadın. Sevdiği işi yapan her insan gibi mutluluğunu yüzüne yansıtabilenlerden o.
Bu ay ki sayımızda Sevda Özkaran yer verdik Yaşam enerjisi ile açıklamalarına ses getiren isim Sevda ÖZKARAN

                    
Şu an neler yapıyorsunuz?

Bu aralar işlerime yoğunlaştım. Çünkü yeni single çalışmamız yaptık. Yeni single çalışmalarımızı tamamladıktan sonra yurt içi ve yurt dışında vereceğimiz konserlerim için çalışmalarımı sürdürüyorum. Zamanımın büyük bir çoğunluğu stüdyo’da geçiyor. Boş zamanlarımda pilates yapıyorum.

Projelerinizden biraz bize  bahsedebilirmisiniz?

Kısa bir zamanın ardından “Köyün Delisi” projesi ile sevenlerimin karşısına çıktım. Dediğim gibi stüdyo’da müzisyen arkadaşlarımız ile birlikte yeni single çalışmaları ve konser programlarımızın hazırlıklarını yapıyoruz. Açıkçası gün geçtikçe çalışma takvimine yeni konserler eklenmeye başladı. Geçtiğimiz günlerde Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti’nde konserlerim vardı. Hepsi çok güzel geçti. Yavru vatan’a önümüzdeki günlerde yine geleceğim. Kıbrıslı dinleyicilerime özel sürprizler hazırlıyorum. Eskişehir’de eğlence dolu konserim olacak. Yeni yıla harika bir başlangıç yapıyoruz. Ben ve ekibim yoğun bir biçimde çalışıyoruz. Yılbaşı gecesi için güzel bir program hazırlığındayız. 

Yeni single çalışmanız var mı? Biraz bahsedermisiniz?

'Köyün Delisi’ kimsenin söyleyemediği doğruları çekinmeden dile getiren hem de bu yüzden yargılanıp cezalandırılmayan tek kişidir. Çünkü gerçekten bilge karakter mi yoksa gerçekten deli mi bilinmemesinin avantajı ile herkesin aslında hak verdiği ve sempati duyduğu karakterdir. Ben de insanların beni yargılamalarını önemsemeden dosdoğru gerçek düşüncelerimi söylüyorum. Bu yüzden kendi karakterime benzettiğimden dolayı sevenlerimin karşısına böyle çıkarak aslında kendimi  ifade etmek istedim. 

Sahne çalışmalarında olsun veya repertuarlarınızda hep şarkılarını okuduğunuz bir isim var mı?

Sahne çalışmalarımda dinleyicilerimin isteklerini kırmamaya çalışıyorum. Ebru Gündeş, Orhan Gencebay, Sibel Can ve Linet gibi duayenlerin şarkılarına yer veriyorum. Hatta Ebru Hanımın şarkılarını okuduğumda ona benzetiliyorum. Ebru Gündeş gibi güçlü bir sese benzetilmek benim için tabi ki gurur verici. Türkiye’nin en önemli sanatçılarından biriyle bu bağlamda karşılaştırılmam beni mutlu ediyor. Böyle güçlü bir ses ile kıyaslanmak ve benzetilmek benim için nacizane bir başarıdır. Sesimin gücünü bundan sonraki her şarkımda daha da ortaya koyacağım. Bu konuda gerçekten iddialıyım ve sadece sesim ile anılmak ve şarkılarımla hatırlanmak istiyorum.

Kötü giden bir günün sonunda kendinizi rahatlatmak için neler yaparsınız?

Eğer o günüm kötü geçtiyse ve moralim bozuksa müzik dinlemek ve dans etmek beni en çok motive eden şeyler. Onun dışında çemberimi takıyorum ve mutfağa giriyorum. Sevdiğim yemekleri ve tatlıları yapıyorum. Kötü günümü aşmamda bana yardımcı olan Can’ım var. Kardeşim Can her zaman benim yanımda ve bana destek oluyor.

Tarzınızı nasıl tanımlarsınız?

Kişilik olarak duygusal bir yapıya sahibim. Kişilik karakterim, müzik karakterimi etkiledi. Eski şarkıları söylemeyi seviyorum. Biraz arabesk ruhluyum. Ben hem sesim hem de yorumumla Arabesk kültürünü Pop müzik ile harmanlayıp yeni nesil bir kategorinin öncüsü olmak istiyorum. 

Güzellik kavramı sizce ne ifade ediyor?

Güzellik bence gelip geçicidir. Ben kalp güzelliğine inanıyorum. Asıl önemli olan iyi bir insan olmak. Bir insanın davranışları düzgün olduktan sonra, iyi niyet içerisinde bir tutuma sahip olduktan sonra gerisinin çok önemli olduğunu düşünmüyorum. Ben çok güzel olduğumu düşünmüyorum. Ama insanlar ile olan iletişimimi sıcak kanlılığım ile sağlamlaştırıyorum.

Güne nasıl başlarsınız? Güne başlamanın en güzel yanı sizce nedir?

Stüdyo çalışmalarım ve konser programlarımız nedeniyle gecenin geç saatlerine kadar çalışıyoruz. Bu sebep ile geç uyanıyorum. Güne geç başlıyorum dersem yanlış olmaz.  Uyandığımda ilk iş olarak sporumu yaptıktan sonra güzel bir kahvaltı yapmak. Daha sonra kuaförüme giderek kişisel bakımıma zaman ayırıyorum. Daha sonra dostlarıma zaman ayırıyorum. Güne başlamanın en güzel yanı zihin ve beden olarak sıfırlanmamız. Ben bunu akort’u yapılmış müzik enstrümanına benzetiyorum. 

Sizin için en güzel şehir hangisi?

Tabii değişmez şehir İstanbul!

Bir kadın hayatta mutlaka neyi denemeli sizce?

Bence Anne olmak. Çünkü annem de bizleri dünyaya getirdiği için dünyanın en mutlu kadını olduğunu söylüyor. 

Hobileriniz ve fobileriniz nelerdir?

Zamanım oldukça pilates dışında yüzmeye vakit ayırıyorum. Yüzme beni psikolojik olarak da rahatlatıyor. Alışveriş yapmayı çok seviyorum. Eğer beğendiğim bir kıyafet ve parfümü gördüğüm zaman dayanamıyorum ve satın alıyorum. Farklı yerlere arabam ile seyahat etmeyi seviyorum. Mesela yeşil ağaçların içinden geçen  ya da deniz kenarı yolda sürüş keyfi bambaşka…
Fobim ise diş doktoru. Diş sağlığına hepimiz için önemli ama ben diş doktoruna gidince durum farklı 

Son olarak sevenlerinize neler söylemek istersiniz?

‘Köyün Delisi’ kimsenin söyleyemediği doğruları çekinmeden dile getiren hem de bu yüzden yargılanıp cezalandırılmayan tek kişi demiştim. Sevenlerime diyorum ki;  Aslında hak verdiği ve sempati duyduğu karakter olsunlar. Yani haksızlıklara seslerini çıkarsınlar. Ben her yerde güçlü ve ayakları sağlam basan, haksızlıklara tahammül edemeyen Köyün Delileri olduğunu biliyorum. Sevenlerim konserlerimi takip etsinler, müziğimi  dinlesinler.  Onları çok seviyorum…