PARİS -DAİŞ (IŞİD) terör örgütü tarafından kaçırıldıktan sonra geçen yıl serbest kalan Fransız gazeteci Nicolas Henin, "IŞİD, İslam Devleti olma amacı taşıyor ancak kötü Müslümanlardan oluşuyor. Eylemleri kesinlikle İslam’la, sünnetle ve Müslüman gelenekleriyle uyuşmuyor" dedi.

AA muhabirine DAİŞ ve Suriye rejimi ile ilgili görüşlerini açıklayan Fransız gazeteci Henin, terör örgütünün özellikle 'cihat' kelimesine sahip çıkmak istemesine tepki gösterdi. 'Cihat' kavramının İslam'ın 6. şartı sayılabilecek kadar önemli olduğunu, insanın kendini ve etrafını daha iyi hale getirmek için sarf ettiği gayret anlamına geldiğini kaydeden Henin, "Cihat kelimesini teröristlerin sahiplenmesine ve yorumlamasına izin vermemeliyiz. İnsanların radikalleşmesini engellemeden önce kelimelerin radikalleşmesinden kaçınmalıyız" diye konuştu. Henin, Müslümanların 'cihat' kelimesine sahip çıkması gerektiğini vurguladı. 

İnternet ortamının ve sosyal medyanın bu insanların radikal dünya görüşlerini oluşturmalarında önemli bir etken olduğunu belirten Henin, "İçinde İslam'ın olmadığı bir radikalleşme süreciyle karşı karşıyayız. Bu isyan hareketinin İslam diniyle hiçbir alakası yoktur" diye konuştu.

"Asıl düşmanın IŞİD olduğunu söylemek oyalama taktiği"

DAİŞ'in Batı'nın Suriye halkının durumunu gözardı etmesini kullandığına dikkati çeken Henin, "IŞİD’in başarılı olmasını sağlayan ana sebep Irak ve Suriye halklarının kendi hükümetleri tarafından hor görülmesi" ifadesini kullandı. Henin, Batı'nın uzun süre Bağdat ve Şam yönetimlerinin yanında görünmesinin, DAİŞ'in daha çok kişiyi saflarına katmasını sağladığını kaydetti.

Asıl düşmanın Suriye Devlet Başkan Beşşar Esed yerine DAİŞ olduğunu söylemenin rejim tarafından öldürülen 200 bin insana hakaret anlamına geleceğinin altını çizen Henin, "Bunun IŞİD’i aklamakla ilgisi yok. Asıl yapılması gereken ikisinin (DAİŞ ve Esed rejimi) de aynı seviyede olduğunu göstermek" diye konuştu.

Esed-DAİŞ bağlantısı

Esed'in bazı tutukluları serbest bırakarak DAİŞ'i oluşturduğunu öne süren Henin, Suriye ordusunun DAİŞ’e operasyon düzenlememesinin yanı sıra bu örgütün de Suriye rejimine yönelik herhangi bir saldırısının olmadığını hatırlattı.

Esed'in terör örgütünü kendi amaçları için kullandığına dikkati çeken Henin, "Esed’in kendi savaşını dünyada pazarlaması gerekiyordu. Esed'in 'Ben meşru bir devrimi ezmeye çalışmıyorum, terörizme karşıyım' demek için IŞİD’e ihtiyacı vardı" ifadelerini kullandı.

"Suriye'de çözüm sivil halkı korumaktan geçiyor"

Batı'nın Suriye’deki savaşa ilişkin çok sert bir söylem kullandığını ifade eden Henin, "Batı, henüz bir çözüme ulaşma imkanına sahip değil. Hollande (Fransa Cumhurbaşkanı), Esed’in gitmesi gerektiğini çok öncesinde söylemişti. Ancak gerçekte değişen pek bir şey yok" dedi.

Suriye'de çözümün sivillerin korunmasından geçtiğini kaydeden Henin, "Suriye'de halka onları korumaya hazır olduğumuz mesajını vermeliyiz. IŞİD'e havadan müdahale ederek değil" diye konuştu.

Türkiye'nin bölgede sivillerin korunması için sunduğu uçuşa yasak bölge önerisini de değerlendiren Henin, "Türkiye'nin sunduğu uçuşa yasak bölge önerisi zorunludur. Bu tür girişimler zaruridir, insan odaklıdır ve sömürgeci bir anlayış taşımıyor" diye konuştu. 

Suriye'de 2013 yılında DAİŞ tarafından kaçırılan ve 18 Nisan 2014 tarihinde Şanlıurfa'nın Akçakale ilçesi sınırından Türkiye'ye giriş yapan 4 Fransız gazeteciden biri olan Henin, daha sonra Fransa Hava Kuvvetlerine ait uçakla Paris’teki Evry Havalimanı'na getirilmişti.