LONDRA - İngiltere'de, üç genç kızın IŞİD terör örgütüne katılmak için Suriye'ye gitmeleriyle İngiliz hükümeti ve sınır polisinin kızların Suriye'ye gidişlerini önleyememesinin nedenleri tartışılıyor.

İngiltere'de Müslümanları olumsuz etkileyen terör suçlamalarıyla ilgili çalışmalar yürüten CAGE isimli kuruluşun İletişim Sorumlusu Amandla Thomas Johnson, AA'ya yaptığı açıklamada, "Kızları durdurmak, İngiliz hükümetinin sorumluluğudur. Polis ihmalkar davranmış ve işini iyi yapmamıştır" dedi.

Polisin kızları daha önceden bildiğini ifade eden Johnson, "Kızların Türkiye'ye gidişinden 3 gün sonra, 20 Şubat günü bu kamuoyuyla paylaşılmıştır. Dolayısıyla Türkiye, İngiliz hükümetinin yeterli önlemleri almadığına dikkati çekmekte haklıdır" diye konuştu.

İngiltere'de yeni terörle mücadele yasası çerçevesinde Suriye ve Irak'ta terör örgütleri saflarında savaşıp ülkeye dönen kişilerin gözaltına alındığını anımsatan Johnson, İngiliz polisinin kızlara yaptığı "ülkenize dönün" çağrısının oldukça tehlikeli olduğunu ve kızların İngiltere'ye döndüklerinde muhtemelen gözaltına alınacaklarını kaydetti.

Johnson, "Eğer İngiliz hükümeti ülkedeki Müslüman topluma terörle mücadele merceğinden bakmaya devam ederse, insanlar kendini boğulmuş hissedecek ve ülkeyi terk etmeye devam edeceklerdir" ifadelerini kullandı.

Britanya Müslüman Birliği Başkanı Dr. Ömer El Hamdun da genç kızların Suriye'ye gitme sorumluluğunun İngiliz hükümetinde ve sınır polisinde olduğunu söyleyerek, "Ötekileştirmenin bu kızların gidiş nedenlerinden biri olduğunu düşünüyorum. Kendilerini İngiliz toplumunun dışında gören bu kişiler, parçası olarak hissetmedikleri İngiltere'den ayrılarak, başka bir gruba ait olmak istiyorlar. Bir başka neden de macera, heyecan arayışı olabilir. Bu genç kızların çoğu savaşmaya değil, evlenmeye gidiyor" diye konuştu.

İngiliz hükümetine çağrıda bulunan El Hamdun, "Suriye ve Irak'tan dönen herkese suçlu muamelesi yapılmaması gerektiğini" kaydetti.

"Polis başarısız olmuştur"

İngiliz polisi ve istihbaratını yeterli önlem almamakla eleştirenler arasında, İngiltere'den Suriye'ye gitmiş ve hala Suriye'de bulunan kişilerin aileleri de bulunuyor.

Londra Gatwick Havaalanından, Suriye'ye ulaşmak amacıyla Türkiye'ye gittikleri tahmin edilen genç kızlardan birinin sosyal medya aracılığıyla irtibata geçmek istediği Aksa Mahmud'un ailesi, yaptığı yazılı açıklamada, "Güvenlik güçlerinin yanıtlaması gereken çok önemli sorular var. Aksa'nın Twitter hesabı Suriye'ye gittiğinden beri polis tarafından yakından takip ediliyor. Kızların Aksa'ya ulaşma girişimlerine karşın İngiliz polisi kızların gidişini engellemek konusunda başarısız olmuştur" denildi.

Aksa Mahmud, 2013 yılında bir IŞİD militanıyla evlenmek için İskoçya'nın Glasgow şehrinden Suriye gitmişti.

Bir diğer olay da polisin önlemlerinin sorgulanmasına neden oldu. Londra'nın doğusundaki "Bethnal Green Academy" okulunun öğrencisi üç kızla aynı okulda okuyan başka bir genç kızın, geçen yıl aralık ayında Suriye'ye gittiği ve bu genç kızın, diğer üç kızla yakın arkadaş olduğu ortaya çıktı. Olayın ardından Londra polisi, geçen yıl sonunda üç genç kızın ifadesine başvurdu.

Terörle Mücadele Polis Birimi 20 Şubat günü yaptığı açıklamada, 15 yaşındaki Shamima Begum, 15 yaşındaki Amira Abase ve 16 yaşındaki Kadiza Sultana adlı üç genç kızın, 17 Şubat günü Londra'daki Gatwick Havaalanından Türk Hava Yolları'nın (THY) TK 1966 sefer sayılı uçağıyla İstanbul'a gittiklerini kaydetmişti.

Polis, yakın arkadaş olan üç genç kızın, Suriye'ye ulaşmak ve terör örgütü IŞİD'e katılmak amacıyla Türkiye'ye gittiklerinin tahmin edildiğini kaydetmişti. Polis, kızların bulunması için Türkiye'ye ekip gönderdiğini açıklamıştı. Genç kızların aileleri ise basın aracılığıyla çocuklarına İngiltere'ye dönmeleri ve kendileriyle iletişime geçmeleri çağrısında bulunmuştu.

Türkiye ile İngiltere arasında görüş ayrılığı

Olayın Türk yetkililere bildirilme zamanına ilişkin Türk ile İngiliz yetkililer arasında görüş ayrılığı yaşandı. Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Bakanlar Kurulu toplantısının ardından bu hafta başında yaptığı açıklamada, " İngiltere gibi Scotland Yard’ıyla meşhur bir ülkede yakın takibe alınmamış, haklarında daha önce iddialar bulunmuş üç tane kızın ellerini kollarını sallayarak İstanbul'a gelmeleri, geldikten üç gün sonra da uyanıp bize ondan sonra haber vermeleriİngiltere adına bence kınanacak, ayıplanacak bir davranıştır" demişti.

İngiltere Başbakanı David Cameron ise dün, Suriye'ye Türkiye üzerinden gittikleri tahmin edilen üç İngiliz genç kızla ilgili Türk yetkililere üç gün geç bildirimde bulunduklarının doğru olmadığını savunmuştu.

İngiliz Parlamentosu İçişleri Komisyonu dün, Türk Hava Yolları (THY) Genel Müdürü Temel Kotil ile Türkiye'nin Londra Büyükelçisi Abdurrahman Bilgiç'i, Suriye'ye giden İngiliz kızlarla ilgili üyelerin sorularını yanıtlamak üzere komisyona davet edeceğini bildirmişti.

İngiliz hükümeti, Suriye ve Irak'a savaşmaya giden İngiliz vatandaşlarının sayısının yaklaşık 600 olduğunu tahmin ediyor. Ancak bazı yetkililer, bu sayının çok daha fazla olduğuna inanıyor. İşçi Partili Müslüman milletvekili Khalid Mahmood, Suriye ve Irak'ta IŞİD ile birlikte savaşan İngiliz vatandaşı sayısının 2 bin olduğunu tahmin ettiğini söylemişti.

Terörle Mücadele Polisinden elde edilen verilere göre, 2014 yılında İngiliz polisi, Suriye ile bağlantılı suçlardan 165 kişiyi gözaltına aldı. Bu kişilerden 64'ü mahkemeye sevk edildi. Ülkede önceki hafta yürürlüğe giren yeni terörle mücadele ve güvenlik yasası kapsamında, havayollarından yolcu listelerini paylaşmaları istenmişti. Yasa kapsamında ayrıca sınır polisine şüphelileri durdurma ve pasaportlarına el koyma yetkisi verilmişti.