CENEVRE

Birleşmiş Milletler (BM) İnsan Hakları Konseyi, İran'daki insan hakları durumunu gözden geçirdi.

İran'daki insan hakları durumunun periyodik olarak gözden geçirilmesiyle ilgili BM İnsan Hakları Konseyi'nde düzenlenen oturuma katılan ülke temsilcileri, İran'da kadına karşı ayrımcılık, gazetecilerin ve insan hakları savunucularının gözaltına alınması ve ülkedeki idam cezaları hakkında endişelerini dile getirdi.

Oturumda konuşan İran Yüce Divan Kurumu İnsan Hakları Genel Sekreteri Muhammed Cevad Laricani, "İran'daki insan hakları durumunu incelemek için bir özel raportörün atanması, siyasi, seçici ve adil olmayan bir işlemdir" ifadesini kullandı.

Laricani, "Özel raportörün atanması insan haklarının temel değerlerinin desteklenmesiyle terslik göstermektedir" dedi.

 BM İnsan Hakları İran Özel Raportörü Ahmet Şahid, 2011 yılında ülkedeki insan hakları ihlallerini incelemek için atanmıştı.

Pazartesi yaptığı konuşmada Şahid, "İran'da insan hakları durumunun son bir yılda daha da kötüye gittiğini" bildirmiş ve bu göreve getirilmesinden bu yana geçen 3,5 yıllık sürede İran'ın ülkeye giriş izni vermediğini söylemişti.

2013'den beri 852 kişinin idam edildi

Uluslararası İnsan Hakları Federasyonu (FIDH) Birleşmiş Milletler Cenevre Ofisi Temsilcisi Nicolas Agostini, İran'da Temmuz 2013'den beri 852 kişinin idam edildiğini ve bu idamların yüzde 75'inin uyuşturucu kaçakçılığı gerekçesiyle gerçekleştirildiğini söyledi.

Uluslararası bir sivil toplum kuruluşu olan Bahai Uluslararası Toplumu (BIC), İran'daki insan haklarıyla ilgili düzenlenen  BM İnsan Hakları Konseyi'nin periyodik gözden geçirme oturumu sonrasında,BM Cenevre Ofisi'nde konuyla ilgili bir basın toplantısı düzenledi.

Toplantıda konuşan Agostini, "İran Cumhurbaşkanı Ruhani'nin verdiği sözlere rağmen, İran'da Temmuz 2013'den beri 852 kişi idam edildi" dedi.

Uluslararası hukuk standartlarına göre büyük suçlar kapsamına girmeyen uyuşturucu kaçakçılığı nedeniyle İran'da birçok kişinin idam edildiğini ifade eden Agostini, "İran'da idamların yüzde 75'i uyuşturucu kaçakçılığı gerekçesiyle gerçekleştirildi" şeklinde konuştu.

BIC  BM Cenevre Temsilcisi Diane Ala'i ise "İran, ülkedeki insan hakları ihlalleri bakımından özellikle de ülkedeki dini özgürlükler açısından başarısızlığını, bugünBM İnsan Hakları Konseyi'nde yaptığı açıklama ile göstermiştir" ifadelerini kullandı.

İran'da; Sünnilere, Hristiyanlara ve Bahailerin maruz kaldığı uygulamalarla ilgili olarak her bölgeden ülkenin, dini hoşgörüyle alakalı sorunları oturum sırasında gündeme getirdiğini ifade eden Ala'i, "Üzülerek söylüyorum ki bugün gerçekleştirilen insan hakları konseyi oturumu; birçok ülkenin özellikle üzerinde durduğu İran'daki dini ayrımcılık sorununu (İran tarafından) örtbas etme girişimine dönüştü" dedi.